Özellikle vurgulandığı gibi tasarrufun iptali davasında ya da somut olayda olduğu gibi TBK’nın 19. maddesi gereğince ve İİK’nın kıyasen uygulanması istemli olarak açılan davalarda alacaklı ile borçlu taraflar arasındaki ticari nitelikteki alım satım ya da banka alacağını oluşturan ticari ya da genel kredi sözleşmeleri görevin belirlenmesinde dikkate alınamayacaktır. Ne tasarrufun iptali davası, ne de TBK m. 19 gereğince İİK’nun 283. Maddesinin kıyasen uygulanması istemli muvazaa davası TTK’nın 4. maddesinde belirtilen mutlak ya da nispi ticari dava niteliğine haiz olmadığından 6100 sayılı HMK’nun 2. maddesi gereğince genel görevli Asliye Hukuk Mahkemesi’nin görev alanında kalmaktadır...." denilmek suretiyle direnme kararı bozulmuştur. Yargıtay 11. Hukuk Dairesinin 2016/3771 Esas 2016/5972 Karar sayılı ilamında; "... davacı vekili, davacıların murisi Hakan Enderer'in 04/08/2014 tarihinde vefat ettiğini, murisin Metal Pres San. ve Tic....
Özellikle vurgulandığı gibi tasarrufun iptali davasında ya da somut olayda olduğu gibi TBK’nın 19. maddesi gereğince ve İİK’nın kıyasen uygulanması istemli olarak açılan davalarda alacaklı ile borçlu taraflar arasındaki ticari nitelikteki alım satım ya da banka alacağını oluşturan ticari ya da genel kredi sözleşmeleri görevin belirlenmesinde dikkate alınamayacaktır. Ne tasarrufun iptali davası, ne de TBK m. 19 gereğince İİK’nun 283. Maddesinin kıyasen uygulanması istemli muvazaa davası TTK’nın 4. maddesinde belirtilen mutlak ya da nispi ticari dava niteliğine haiz olmadığından 6100 sayılı HMK’nun 2. maddesi gereğince genel görevli Asliye Hukuk Mahkemesi’nin görev alanında kalmaktadır...." denilmek suretiyle direnme kararı bozulmuştur. Yargıtay 11. Hukuk Dairesinin 2016/3771 Esas 2016/5972 Karar sayılı ilamında; "... davacı vekili, davacıların murisi ...'in 04/08/2014 tarihinde vefat ettiğini, murisin ...'...
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI Mahkemece davanın TBK 19 maddesi uyarınca tasarrufun iptali davası olduğu, davalı borçlu ile üçüncü kişi olan diğer davalı arasındaki bono tanzimi ve icra takibi işleminin davacının alacağını etkisiz bırakmaya yönelik ve muvazaalı olduğu hususunda ispat yükünün davacıya ait olduğu, icra dosyaları, bono ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde, davacı alacaklı tarafından dahili davalı borçlu hakkında kredi sözleşmesinden kaynaklı olarak 12/01/2015 tarihinde icra takibi başlatıldığı, takibin itiraz edilmeksizin kesinleştiği, alacağın tahsili için ilgili yerlere ve borçlunun çalıştığı işyerine maaş haciz ihbarnameleri yazıldığı, bu esnada davalı borçlu Yüksel'in damadı olan diğer davalı Hakan tarafından 01/02/2018 tanzim tarihli 25.000,00TL miktarlı bonoya istinaden 13/04/2018 tarihinde borçlu Yüksel hakkında icra takibi yapıldığı , ödeme emrinin hemen akabinde 16/04/2018 tarihinde borçlunun eşine tebliğ edilerek 19/04/2018 tarihinde de borçlunun dilekçe...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi -K A R A R - Dava, Borçlar Kanunu’nun 18. maddesine dayalı olarak açılmış, dava konusu işlemin danışıklı (muvazaalı) yapıldığı iddiasına dayalı icra takibinin iptali istemine ilişkin olup mahkemece yargılama aşamasında da “borçlandırıcı işlemin iptali” şekilde nitelendirilmiştir. Davacı tarafından yapılmış bir takibin de bulunmadığı anlaşılmış olmakla; temyiz inceleme görevi 2797 sayılı Yargıtay Kanunu’nun 14. maddesi uyarınca Yüksek Yargıtay 4. Hukuk Dairesine ait bulunmakla birlikte önceden bu Daire tarafından Yargıtay 19. Hukuk Dairesine ve bu Daire tarafından da dosya Dairemize gönderilmiş olmakla gönderilecek Daire tarafından önceden gönderme kararı verilmiş olması nedeniyle dosyanın Yargıtay Hukuk Başkanlar Kurulu'na gönderilmek üzere YARGITAY BİRİNCİ BAŞKANLIĞINA SUNULMASINA 18.01.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 24/03/2021 NUMARASI : 2021/82 ESAS 2021/109 KARAR DAVA KONUSU : Tasarrufun İptali (TBK 19'a dayalı) KARAR : Aydın 3....
(TBK m. 614 (BK) m. 514)). Hemen belirtmek gerekir ki, bakıp gözetme koşulu ile yapılan temliki işlemin geçerliliği için sözleşmenin düzenlendiği tarihte bakım alacaklısının özel bakım gereksinimi içerisinde bulunması zorunlu değildir. Bu gereksinmenin sözleşmeden sonra doğması ya da alacaklının ölümüne kadar çok kısa bir süre sürmüş bulunması da sözleşmenin geçerliliğine etkili olamaz. Kural olarak, bu tür sözleşmeye dayalı bir temlikin de muvazaa ile illetli olduğunun ileri sürülmesi her zaman mümkündür. En sade anlatımla muvazaa, irade ile beyan arasında kasten yaratılan aykırılık olarak tanımlanabilir. Böyle bir iddia karşısında, asıl olan tarafların akitteki gerçek ve müşterek amaçlarının saptanmasıdır. (TBK m. 19 (BK m. 18))....
Davacı, mirasbırakan ......’nin temlik ettiği dava konusu taşınmaz yönünden temliğin mirasçılardan mal kaçırmaya yönelik ve muvazaalı olduğunu ileri sürerek, davalı adına olan tapu kaydının iptali ile miras payı oranında adına tapuya kayıt ve tescilini istemiş, ancak mahkemece tapu kaydının tümden iptali ile davacının miras payı oranında tapuya tesciline kalan payın da davalı adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmiştir. Bilindiği üzere, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun(HMK) 26. maddesi hükmü gereğince ......, kural olarak tarafların talep sonuçlarıyla bağlıdır. Ondan fazlasına veya başka bir şeye karar veremez. Buna usul hukukunda taleple bağlılık ilkesi denilmektedir. Hukuk Muhakemeleri Kanununun 26. maddesi ve doğru sicil oluşturma ilkesi uyarınca çekişmeli taşınmazda davacının miras payı oranında tapu kaydının iptali ile davacı adına tescile karar verilmesi gerekirken kalan pay yönünden davalı adına yeniden tescil hükmü kurulması doğru değildir....
Dava, TBK'nun 19. maddesine dayalı olarak açılan muvazaalı işlemin iptali istemine ilişkindir. Dava dilekçesinde açıkça, TBK'nun 19. maddesine dayanıldığı belirtilmiştir. İstinaf istemi, TBK'nun 19. maddesi gereğince muvazaa iddiasına ilişkin açılan dava üzerine verilen ihtiyati haciz ara kararına yöneliktir. İzmir Bölge Adliye Mahkemesi, Hukuk Daireleri arasındaki iş bölümü kriterlerini düzenleyen ortak hükümler kısmının 3. bendinde "Asıl dava ile ilgili ihtiyati haciz ve ihtiyati tedbir taleplerine ilişkin kararların inceleme görevi, asıl davaya bakacak olan daireye aittir." düzenlemesi yer almaktadır. Dava, TBK'nun 19. maddesinde düzenlenen muvazaa iddiasına dayalı olup, bu tür davalar sonucu verilen hüküm ve kararları inceleme görevi, İzmir Bölge Adliye Mahkemesi, Hukuk Daireleri arasındaki iş bölümünü belirleyen ve 01/09/2021 tarihinden itibaren uygulanması gereken, Hakimler ve Savcılar Kurulu'nun 02/06/2021 tarih ve 431 sayılı kararı uyarınca, İzmir Bölge Adliye Mahkemesi, 1....
ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : None NUMARASI : 2021/365 ESAS SAYILI ARA KARAR DAVA KONUSU : Tapu İptali Ve Tescil (TBK 19.maddesine dayalı) KARAR : Fethiye 3....
Sayılı dosyasından yapılan haciz takibini semeresiz bıraktığını, T5 adli firmanın tamamıyla müvekkil bankanın yasal takiplerini semeresiz bırakmak amacıyla kurulan bir şirket olduğunu, T7 ve Tic, A.Ş'ye ait Değirmendere/Kadirli, Karaçay/Osmaniye ve Kuzuculu/Dörtyol Hidroelektrik Santrallerinin Üretim Lisansı ve işletme hakkının muvazaalı şekilde T5 devir ve intikaline yönelik T7 ve Tic. A.Ş. tarafından verilen tüm onay, izin ve muvafakatler ile ilgili sözleşmelerin ve tüm devir işlemlerinin (Satış, devir protokolü, kiralama v.b.) muvazaa nedeniyle iptali ile üretim lisanslarının T7 ve Tic. A.Ş. adına tescil edilmesine karar verilmesi isteminden ibaret olduğu anlaşılmıştır. Buna göre dava TBK 19 maddesi gereğince açılan muvazaa hukuksal nedenine dayalı T7 ve Tic. A.Ş. tarafından verilen tüm onay, izin ve muvafakatler ile ilgili sözleşmelerin ve tüm devir işlemlerinin (Satış, devir protokolü, kiralama v.b.) iptali istemi olduğu anlaşılmıştır....