Bilindiği üzere, haksız inşaattan (TMK mad. 724) kaynaklanan temliken tescil isteklerinin müstakil davaya konu olacağı sabit iken taşkın inşaat nedeniyle temliken tescil isteklerinin (TMK mad. 725) savunma yoluyla da ileri sürülebileceği gerek yargısal uygulamada, gerekse öğretide benimsenen kuraldır. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 26.maddesinin 1.fıkrasında, hakimin; tarafların talep sonuçları ile bağlı olduğu belirtildikten sonra, bu talepten fazlasına veya başkasına karar veremeyeceği hükme bağlanmıştır. Açılan bir davada hakim istenilenden fazlasına veya başka bir şeye hükmedemez. Somut olayımızda, davalı süresi içerisinde cevap dilekçesi vermemiş olup, davalı tarafından usulüne uygun olarak açılmış bir temliken tescil davası bulunmamaktadır....
Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun (13.6.1984 tarih ve 1982/358 Esas, 1984/710 Karar sayılı; yine 26.10.2005 tarih 2005/14-587 Esas, 2005/609 Karar sayılı, 2010/4-4 Esas, 2010/56 Karar sayılı ilamlarında) açıklandığı üzere elatmanın yanı sıra yıkım isteminin ve temliken tescil isteminin de söz konusu olduğu hallerde tüm müşterek maliklerin karşılıklı olarak davada yer almaları gereklidir. Asıl davada elatmanın önlenmesi, karşı davada temliken tescil talebi bulunduğundan 236 ada 1 parselin güncel tapu kaydı getirtilerek tüm maliklerin usulüne uygun olarak davada yer almasının sağlanması gerekir. Taraf teşkili tam olarak sağlandıktan sonra işin esası hakkında bir karar verilmesi gerekirken, eksik taraf teşkiliyle yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiş, bu sebeple kararın bozulması gerekmiştir....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ Davacı tarafından, davalılar aleyhine 15.06.2004 gününde verilen dilekçe ile temliken tescil, olmadığı takdirde Türk Medeni Kanunun 723/2 maddesi gereğince tazminat, karşılık davada müdahalenin önlenmesi ve kal istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; temliken tescil davasının reddine, karşılık davanın kabulüne, ancak Türk Medeni Kanunun 723. maddesi hükmünce bina bedelinin davalılardan tahsiline dair verilen 29.06.2006 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalılar ve karşılık davacılar Metin, İsmail ve ... vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Davacı ..., 394 parsel sayılı taşınmaz üzerine davalıların rızasıyla iyiniyetle bina yaptığını ileri sürerek Türk Medeni Kanununun 724. maddesi gereğince temliken tescil, olmadığı takdirde Türk Medeni Kanununun 723/2 maddesi...
Fen bilirkişinin raporuna ekli krokide (A) ile ve kırmızı renkle gösterilen 17.29 m2 lik alanda “sundurma” ve “tel örgü” vasfındaki yapılar taşınmazın tamamlayıcı parçası niteliği taşımadığından temliken tescil istemine konu edilemez. Bu itibarla mahkemece asıl davanın yanında eski hale getirme talebinin de kabulüne, temliken tescil isteminin reddine karar verilmesi gerekirken belirtilen hususlar gözetilmeden yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacının temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan harcın istek halinde yatırana iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere 02.05.2016 tarihinde oybirliği ile karar verildi....
Hukuk Dairesinin 15.03.2021 tarihli, 2017/3843 Esas, 2021/1773 Karar sayılı ilamı ile davacının temliken tescil hukuki nedenine dayalı tapu iptali ve tescil talebi dava konusu yapının kaçak olduğu gerekçesiyle reddedilmiş ise de dosyanın geçirdiği aşama ve imar mevzuatındaki değişiklikler de dikkate alınarak ilgili Belediye Başkanlığı'ndan dava konusu inşaatın alanı ve zorunlu kullanım alanının dava konusu 3482 parsel sayılı taşınmazdan ifrazının mümkün olup olmadığı ve binanın ruhsata bağlanıp bağlanamayacağı sorulmalı, yazı cevaplarına göre temliken tescil koşullarının bulunmaması halinde ise tescil istemi yönünden davanın reddine; ikinci kademedeki tazminat istemi yönünden yapı değerinin davacıya ödenmesine karar verilmesi gerekirken davanın tümden reddinin doğru görülmediği gerekçesiyle karar bozulmuştur. 3....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 24.09.2012 gününde verilen dilekçe ile elatmanın önlenmesi, kal ve ecrimisil ile karşı dava olarak temliken tescil talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; asıl davanın kısmen kabulüne, kısmen reddine; karşı davanın reddine dair verilen 02.02.2016 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalılar vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne duruşma isteğinin değerden reddine karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: _ K A R A R _ Asıl dava, çaplı taşınmaza elatmanın önlenmesi, kal ve ecrimisil; birleştirilen dava TMK'nin 725. maddesine dayalı temliken tescil isteklerine ilişkindir....
Taşkın inşaat, taşkın yapı ile iki komşu taşınmazı fiilen birleştirmekte, ekonomik bir bütünlük oluşturmaktadır. Bu özelliğinden dolayı taşkın yapıya dayanan temliken tescil isteği taşınmaza bağlı kişisel hak niteliğindedir. Taşılan arazi malikinin devir borcu eşyaya bağlı bir borç olduğundan inşaat maliki hakkını taşılan arazinin her malikine karşı kullanabilir. Yeni malikler de Türk Medeni Kanununun 725. maddesinde belirtilen haklardan yararlanabilecekleri gibi borçlardan da sorumlu olur. Bu tür davalarda taşkın yapıyı yapan kişinin taşınmazı lehine, taşırılan arazi üzerinde bir irtifak hakkı yoksa durum ve koşullar da haklı gösterdiği takdirde taşkın yapıyı yapan kimse, taşan kısım için uygun bir bedel karşılığında irtifak hakkı kurulmasını veya bu kısmın bulunduğu arazi parçasının mülkiyetinin kendisine devredilmesini isteyebilir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : ELATMANIN ÖNLENMESİ, TAPU İPTALİ, TESCİL -KARAR- Mahkeme kararındaki nitelendirmeye göre dava, çaplı taşınmaza elatmanın önlenmesi ve tazminat, karşı dava temliken tescil isteğine ilişkin olup, mahkemece yapılan yargılama neticesinde elatmanın önlenmesi ve tazminat isteğinin reddine, karşı dava olan temliken tescil isteğinin kabulüne karar verilmiş olup, karar davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Yargıtay Büyük Genel Kurulunun 09.02.2012 tarih ve 1 sayılı kararı ile aynen kabul edilen ve Resmi Gazetede yayımlanarak 01.03.2012 tarihinde yürürlüğe giren hukuk dairelerine ilişkin işbölümünün ortak hükümler kısmında açıkca " Bir davada, birkaç hukuk dairesinin görevine giren uyuşmazlık sözkonusu ise, temyiz incelemesi uyuşmazlığı doğuran asıl hukuki ilişkiye ait hüküm ve kararları inceleyen daire tarafından yapılır."düzenlemesine yer verilmiştir....
Asliye Hukuk Hakimliğince verilen 13.03.2013 gün ve 251-155 sayılı hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü: - K A R A R - İhtilaf, yapım ve bedel olarak 49 yıllık intifa süresi ile sınırlı inşaat yapımına ilişkin sözleşmeden kaynaklanmıştır. Yapılan sözleşme eser ve intifa (kira) sözleşmelerinden ibaret karma bir sözleşmedir. İddia ve dosya kapsamından inşaat aşamasının tamamlandığı, uyuşmazlığın intifa süresi içerisinde sözleşmenin davalı yanca feshedilmesi üzerine ortaya çıktığı anlaşılmaktadır. Davacı dava dilekçesinde 4721 Sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 724. maddesi gereğince temliken tescil ve tazminat talebinde bulunmuştur. Mahkemece sözleşmenin eser sözleşmesi niteliğinde olduğuna ilişkin belirlenmesi yapım aşamasıyla ilgili olup yerindedir. Ancak intifa aşamasıyla ilgili vasıflandırma doğru değildir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı-karşı davacı vekili tarafından, davalı-karşı davacı aleyhine 14.07.2009 gününde verilen dilekçe ile asıl davada müdahalenin men'i, kal ve ecrimisil, karşı davada temliken tescil talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; asıl davanın açılmamış sayılmasına, karşı davanın kabulüne dair verilen 27.01.2015 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı- karşı davacı ... vekili ve davacı- karşı davalı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: _ K A R A R _ Asıl dava, elatmanın önlenmesi, kal ve ecrimisil talebine ilişkin olup, birleştirilen dava TMK'nin 724. maddesine dayalı temliken tescil istemine ilişkindir....