Bir başka anlatımla, arsa payı devri karşılığı inşaat sözleşmelerinin feshi, taraf iradeleri fesihte birleşmediği sürece ancak mahkeme kararı ile mümkün olmaktadır. Kat karşılığı inşaat sözleşmelerinde, edimin süresinde yerine getirilmemesi durumunda kural olarak sözleşmenin geriye etkili olarak feshine karar verilmesi istenebilir. Sözleşmenin feshi ise ancak mahkeme kararıyla mümkün olur. Bunun istisnası tarafların fesih konusunda iradelerinin birleşmesidir. Yargıtay İçtihadı Birleştirme Büyük Genel Kurulu’nun 25.01.1984 tarih 3/1 Sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı uyarınca yüklenici tarafından, imara ve projesine uygun inşaat yapılması inşaat seviyesinin %90’ı aşması ve iskân raporu alınmasına engel bir durumun bulunmaması hallerinde sözleşmenin ileriye etkili olarak feshine karar verilebileceği kabul edilmektedir....
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Asliye Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı hükmün temyizen tetkiki davacılar vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü: - K A R A R - Dava, arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinin, süresinde ve sözleşmeye uygun ifa edilmemesi nedeniyle, geriye etkili feshi, tapu iptâli tescil ve gecikme tazminatı istemlerine ilişkin olup, mahkemece fesih ve tapu iptâli taleplerinin kabulüne, diğer taleplerin reddine dair verilen karar; 23. Hukuk Dairesince önce; tapu iptâline ilişkin hükümde açıklık bulunmayıp infaz kabiliyeti olmadığından bozulmuş, bu kez, davacının istenen gider avansını tamamlamadığından dava şartı yokluğu gerekçesiyle reddedilen dava, aynı dairece; 6100 sayılı yasadan önce açılan davanın HMK 324. maddeye göre sonuçlandırılması gerektiğinden bozulmuştur....
İptali talep edilen kararların kanun, anasözleşme ve iyiniyet kurallarına aykırılık iddiasına ilişkin olarak teknik bilirkişiler eliyle kooperatif kayıtları üzerinde, kat karşılığı inşaat sözleşmesine konu eser üzerinde keşfen incelemeler yapılmış ve hazırlanan raporlar dosya içerisine alınmış ve bu raporlar dosya içeriğine uygun olması nedeniyle hükme esas alınmıştır. Buna göre; söz konusu Düzenleme Şeklinde Arsa Payı Karşılığı Kat Yapım Sözleşmesi ve Ek Sözleşmenin tarafları olan davalı kooperatif ile .......'...
İşverenin feshi sözleşmeye aykırılık nedeniyle haklı nedene dayanmakta olduğundan davacının taleplerinin reddi gerektiği açıktır. Bu husus gözetilmeden kıdem tazminatı ve sözleşmeden doğan tazminat taleplerinin reddi gerekirken kabulü hatalı olup bozmayı gerektirmiştir. Sonuç: Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı sebeplerle BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 21.12.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
Davalı vekili, inşaat sözleşmesine konu taşınmazda davacının paydaş olduğunu, diğer paydaşlarla bir sözleşme yapılmadığından inşaat sözleşmesinin geçersiz olduğunu ve geçersiz sözleşmeye dayanılarak hak iddia edilemeyeceğini savunarak, davanın reddini istemiştir. Mahkemece, iddia, savunma ve kısmen benimsenen bilirkişi raporuna göre; sözleşmenin geçersizliğinin ileri sürülmeyip feshi istenmediğinden bu aşamada tapu iptali ve tescil talebi isteğinin yerinde olmadığı, davalı yüklenicinin teslimde temerrüdü nedeniyle davacının BK.'...
Kuşkusuz, yüklenicinin yaptığı temlik işleminin hüküm ve sonuç doğurması arsa payı devri kaşlığı inşaat yapım sözleşmesinin ifa ile sonuçlanmasına bağlıdır. Çünkü, temlik işleminin dayanağını arsa sahibi ile yüklenici arasındaki inşaat yapım sözleşmesi oluşturur. Ne var ki somut uyuşmazlıkta, davalılar arasındaki arsa payı devri karşılığı inşaat yapım sözleşmesi noterde biçimine uygun olarak fesh edildiğinden ve kural olarak da fesih geriye etkili sonuçlar doğuracağından bu fesih işleminden sonra ne yüklenici ne de onun temlik ettiği üçüncü kişi fesh edilen sözleşmedeki hükümlerden yararlanamaz. Davacı, feshin muvazaalı yapıldığını iddia etmişse de, bu konuda yeterli delil göstermediğinden alacağın temliki işleminden faydalanarak mülkiyet aktarımı isteyemeyeceğinden, mahkemenin bu bölüm talebi reddetmesinde yanılgı yoktur. Ancak; Somut olayda, davalılar arasındaki 12.12.2003 günlü arsa payı devri karşılığı inşaat yapım sözleşmesi 13.09.2005 tarihinde iradi olarak fesh edilmiştir....
Mahkemece yapılması gereken iş, öncelikle dava konusu taşınmazda hangi bağımsız bölümlerin dava edildiğini davacıya açıklattırmak, ilgili belediyeden yapılan inşaatla ilgili inşaat ruhsatı ve tasdikli projelerini celp etmek, mahallinde konusunda uzman bilirkişiler marifetiyle keşif yaparak, inşaatın sözleşmeye, tasdikli ruhsat ve projesine imara, fen ve tekniğine uygun olarak yapılıp yapılmadığı, davacının talep ettiği son iki bağımsız bölümün tesciline hak kazanıp kazanmadığı konusunda rapor almak, imar, ruhsat ve projesi ile sözleşmeye aykırılık olup da giderilip yasal hale getirilmesi mümkün ise bu konuda yükleniciye süre ve yetki verilip aykırılık ve eksiklikler giderildikten sonra davayı sonuçlandırmak olmalıdır. Belirtilen hususlar üzerinde durulmadan, eksik inceleme ve yanlış değerlendirme sonucu ve infazı mümkün olmayacak biçimde hüküm kurulması doğru olmamış, kararın bozulması uygun bulunmuştur....
Taraflar arasındaki düzenleme şeklinde gayrimenkul satış vaadi ve kat karşılığı inşaat sözleşmesinin feshi ile tapu kayıtlarındaki inşaat sözleşmesi şerhinin terkini isteğine ilişkin davalar, Harçlar Kanunu'nun az yukarıda açıklanan kuralı gereğince değer tayini mümkün olan davalardandır. Asıl dava ve birleşen dava dilekçelerinde değer gösterilmemiş, sadece maktu harç ödenerek dava açılmıştır....
Davacı arsa sahipleri vekilince sunulan dava dilekçesinde ve 09.02.2006 tarihli dilekçede, henüz davacı arsa sahiplerine ait hiçbir bağımsız bölüm teslim edilmediği halde, davalı S.S. Kent Konut Yapı Kooperatifine üyelerinin kredi kullanabilmesi için ve inşaatların devamı düşüncesiyle bir kısım bağımsız bölümlerin tapusunun kooperatif yetkilileri ve ...'in bilgisi ve isteği doğrultusunda devredildiği ileri sürülmüştür. Bu durumdan da davacı arsa sahiplerinin davalı yüklenici ...'in isteği üzerine ...'in yapacağı inşaata avans sağlama amacıyla tapu devirlerini gerçekleştirdikleri anlaşılmaktadır. Bu durumda mahkemece, 11.12.1992 tarihli arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinin feshine ilişkin talep açısından davalılar ... ve ... Kooperatifi yönünden davanın husumet nedeniyle reddi gerekirken, esastan reddi doğru olmamış ise de, adı geçen davalılarla ilgili karar, sözleşmenin feshi istemi yönünden sonucu itibariyle doğru olmuştur....
KANITLAR, DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE: İstinaf kanun yolu başvurusuna konu edilen karar hakkında; HMK.nın 355. maddesindeki düzenleme uyarınca, istinaf dilekçesinde belirtilen nedenler ve kamu düzenine ilişkin aykırılık bulunup bulunmadığı yönü gözetilerek yapılan inceleme sonucunda aşağıdaki değerlendirmeler yapılmıştır: Dava, kat karşılığı inşaat sözleşmesi gereği inşa edilen binadan yükleniciden bağımsız bölüm satın alınmasına dayalı, sözleşmenin feshi nedeniyle bedel iadesi ve menfi zarar tazmini isteklerine ilişkindir. Arsa payı devri karşılığı inşaat yapım sözleşmeleri taraflarına karşılıklı haklar ve borçlar yükler. Öncelikle üzerine inşaat yapılacak arsayı yükleniciye teslim etmesi gereken arsa sahipleri yüklenicinin karşı edimini yerine getirmesinden sonra yükleniciye sözleşmeye uygun arsa veya kurulmuşsa kat irtifak tapusunu devretmekle yükümlüdür. Yüklenicinin temel borcu ise eseri (binayı) meydana getirmektir....