O halde mahkemece; ziynet eşyalarının davalı tarafta bulunduğu, davacıya iade edilmediği gözönüne alınarak ve "TMK'nun 122.maddesine göre, nişanın bozulması halinde alışılmışın dışındaki hediyeler aynen mevcut değil ise mislen geri verilir veya karşılığı sebepsiz zenginleşme kurallarına göre istenir." hükmü uyarınca, davacının bu yöne ilişkin delilleri değerlendirilmek suretiyle inceleme yapılarak sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, ziynetlerin iade edildiği kabul edilerek, buna yönelik talebin reddi doğru görülmemiştir. Mahkemece, kararının yukarıda açıklanan nedenlerle bozulması gerekirken, yazılı başka gerekçe ile bozulduğu anlaşıldığından, Dairemizin 15.05.2013 tarih ve 2013/5260 E.- 2013/8089 K.sayılı bozma kararı kaldırılarak, mahkemece kararının yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA ve peşin alınan karar düzeltme harcının istek halinde karar düzeltme isteyene iadesine, 10.10.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
Dava dilekçesinde nişan hediyelerinin aynen iadesi veya bedelleri ile nişan masraflarının, faiz ve masraflarla birlikte davalı taraftan tahsili, karşı davadan ....500 TL maddi ....000 TL manevi tazminatın faiz ve masraflarla birlikte tahsili istenilmiştir. Mahkemece davanın kısmen kabulü, karşı davada ise maddi tazminat talebinin kabulü, manevi tazminat talebinin reddi cihetine gidilmiş, hüküm davacı(k.davalı) vekili tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü. Davada, nişanın bozulması nedeniyle nişan hediyelerinin aynen iadesi veya bedelinin ve nişan masraflarının davalıdan tahsili istenilmiştir. Karşı davada ise; haklı neden yokken nişanın bozulması dolayısıyla ....000 TL manevi tazminat, ....500 TL maddi tazminat talep edilmiştir....
AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 17/03/2021 NUMARASI : 2018/17 ESAS 2021/130 KARAR DAVA KONUSU : Tazminat (Nişanın Bozulması Nedeniyle Tazminat Ve Hediyelerin Geri Verilmesi) KARAR : Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm istinaf edilmekle, dosya incelendi....
Davacı davalı erkek vekili, çelişkili gerekçe ile ziynet eşyaları taleplerinin reddine karar verilmesi, kadının maddi tazminat taleplerinin kabulüne karar verilmesi, maddi ve manevi tazminat taleplerinin reddine karar verilmesi yönlerinden istinaf kanun yoluna başvurmuştur. Davalı davacı kadın vekili, katılma yolu ile işten ayrılması nedeni ile talep ettiği tazminat bedelinin reddine karar verilmesi, erkeğin bohça ve 2 çeyrek altın yönünden davasının kabulüne karar verilmesi, manevi tazminat talebinin reddine karar verilmesi yönlerinden istinaf kanun yoluna başvurmuştur. Katılma yoluyla istinaf isteği asıl istinaf isteğine sıkı sıkıya bağlıdır....
AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 22/02/2022 NUMARASI : 2019/44 ESAS 2022/276 KARAR DAVA KONUSU : Tazminat (Nişanın Bozulması Nedeniyle Maddi Tazminat) KARAR : Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm istinaf edilmekle, dosya incelendi....
GEREKÇE : Dava, nişanın bozulmasından kaynaklanan maddi-manevi tazminat istemine ilişkindir. Davalı erkek istinafında, davanın ispatı yokken, kabul kararı vermesinin hatalı olduğunu bildirmiştir. Davacı kadın dilekçesinde, nişanın haksız bozulması nedeniyle erkeğin kiralık evde bulunan çeyiz eşyaları ve kendisinin satın aldığı eşyaları kullanılmaz şekilde iade ettiğini, nişanın bozulması nedeniyle maddi zararının doğduğunu belirterek 6.343 TL maddi tazminat, 10.000 TL manevi tazminat talebinde bulunmuştur. Mahkemece, manevi tazminat talebinin reddine karar verilmiş olup, kadın istinafa gelmediğinden bu yönden verilen kararın erkek lehine usuli kazanılmış hak olduğu mahkemece yeniden verilecek kararda göz önünde tutulması gerektiği anlaşılmıştır. Mahkemelerin her türlü kararlarının gerekçeli olarak yazılması Anayasa hükmüdür (m. 141/3)....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :AİLE MAHKEMESİ Taraflar arasındaki nişanın bozulması nedeniyle maddi ve manevi tazminat davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın manevi tazminat yönünden reddine, maddi tazminat yönünden bozma ilamı ile birlikte kesinleşmiş olması nedeni ile karar verilmesine yer olmadığına yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde taraf vekillerince temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı, davalı ile 01.01.2011 tarihinde nişanlandığını, nişanı gelenek ve görenekler gereği ailesinin yaptığını, nişan döneminde davalının tıp öğrencisi, kendisinin ise işte çalıştığını, davalı doktor olduğunda hiçbir kusuru ve kabahati olmadığı halde davalının nişanlılığı bir telefon mesajı ile bitirdiğini, davalının facebooktan 1 ağustos 2013 tarihinde ilişkisinin başladığını bildirmesi üzerine başka biri için ayrıldığını anladığını...
Uyuşmazlık; davalı tarafından nişanın haksız bozulması nedeniyle, evlilik olacağı inancı ile yapılan harcamalar karşılığı 15.000 TL maddi ve bu nedenle duyulan üzüntü karşılığında da 75.000 TL manevi tazminat istemlerine ilişkindir. 4721 sayılı TMK. nun 121.maddesine göre, nişanın bozulması yönünden kişilik hakları saldırıya uğrayan taraf, diğer taraftan manevi tazminat olarak uygun miktarda bir para ödenmesini isteyebilir. Bu noktada, haksız eylem niteliğindeki kişilik haklarına saldırıdan kaynaklanan uyuşmazlıkların çözüm yeri ile ilgili düzenlemeyi içeren ve kamu düzenine ilişkin olmayan özel yetki kuralı niteliğinde bulunan 6100 sayılı HMK' nun 16. maddesinde; haksız fiilden kaynaklanan davaların, haksız fiilin işlendiği veya zararın meydana geldiği yahut gelme ihtimalinin bulunduğu yer yada zarar görenin yerleşim yeri mahkemesinde açılabileceği öngörülmüştür....
Bu bağlamda; dava konusu nişanın bozulması nedeniyle istenen maddi tazminata ilişkin uyuşmazlığın Aydın Aile Mahkemesinde görülüp, sonuçlandırılması gerekmektedir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; HUMK.’nun 25. ve 26. maddeleri gereğince Aydın Aile Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE 22.04.2011 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Doğal olan bu üzüntü ve menfaat ihlali manevi tazminata esas alınmaz. Bir kere nişanlandıktan sonra tazminat ödeme tehdidi altında bulunmak suretiyle evlenmeyi taraflar için zorunlu hale getirebilecek şekilde manevi tazminata hükmedilemez. Ancak, nişanın bozulması nedeni ile fahiş bir zarar doğmuş ve bu nedenle kişilik hakları da saldırıya uğramış ise, bu durumun ispatı halinde manevi tazminata hükmedilebilir. Somut olayda; davalı (karşılık davalı) nişanın bozulması nedeni ile kişilik haklarının etkilendiğini, büyük acı ve ızdırap duyduğunu idda etse de, bu iddiasının ispatı için tanık beyanlarına dayanmış, dinlettiği tanıklar ile de, bu iddiasını ispat edememiştir. Buna göre, davacının manevi tazminat isteminin reddine karar verilmesi gerekirken, yanılgılı değerlendirme ile yazılı şekilde manevi tazminat isteminin kısmen kabülüne karar verilmesi doğru görülmemiştir....