Davalı - karşı davacı vekili, cevap dilekçesinde; nişan alışverişi, ev ve mobilya seçiminde müvekkilinin fikrinin alınmadığını, nişanın davacı – karşı davalı tarafça bozulduğunu, dava konusu gelinliğin teslim alınmadığnı, iadesi istenen hediyelerin mutad nitelikte olduğunu savunarak; davanın reddini istemiş; karşı davasında ise, nişanın bozulmasına rağmen müvekkilinin davacı – karşı davalıya verdiği hediyelerin geri verilmediğini, müvekkili tarafından 1.991,13 TL masraf yapıldığını, ayrıca nişanın bozulması nedeniyle kişilik haklarının saldırıya uğradığını belirterek; 1.991 TL maddi, 5.000 TL manevi tazminatın yasal faizi ile birlikte davacı- karşı davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir....
Bu nedenle nişanın bozulması nedeniyle nişanlıların birbirlerine veya ana ve babanın ya da onlar gibi davrananların diğer nişanlıya vermiş oldukları ziynet eşyaları verenler tarafından geri istenebilir. Bilirkişi raporunda belirtilen gelinlik, muhtelif kumaş ve giyim, davetiye ve bağış dışındaki maddi tazminata konu masraf ve eşyalar davacının zilyetliğinde kalıp davacı tarafından kullanılmakta olduğundan bunlar yönünden davacının talebinin reddi gerekirken bu masraf ve eşyalar yönünden de maddi tazminat talebinin kabulü doğru görülmemiştir....
Davalı savunmasında, nişanlılık süresi boyunca davacının sürekli üzerinde baskı kurduğunu, bunalttığını, bunun üzerine davacıdan ayrılmak istediğini belirttiğini, ancak bunu şaka yollu söylediğini, tekrar barışmak istediğinde de davacının kabul etmediğini, nişanın davacı taraf yüzünden bozulduğunu beyan ederek, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. Mahkemece, nişan hediyelerinin iadesi talebinin reddine, manevi tazminat talebinin ise kısmen kabulü ile ....000 TL manevi tazminatın davalıdan tahsiline karar verilmiş, hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir. Ancak, TMK.nun 121.maddesi “Nişanın bozulması yüzünden kişilik hakkı saldırıya uğrayan taraf, kusurlu olan diğer taraftan manevi tazminat olarak uygun bir miktarda para ödenmesini isteyebilir.” hükmünü içermektedir....
Davacı, davalının evlenme teklifini kabul ederek aileler arasında nişan yapıldığını, davalının maddi durumunu gerekçe göstererek düğünü daha sonra yapacağını söylemesi üzerine birlikte yaşamaya başladıklarını, daha sonra Bursa iline taşındıklarını, düğün yapılmaması üzerine tartışmalar çıktığını, davalının giderek üslubunu değiştirdiğini, evli ve çocuklu olduğunu, eşiyle boşanma davasının henüz sonuçlanmadığını söyleyerek kendisine hakaret ettiğini beyan ederek manevi tazminata hükmedilmesini istemiştir. Mahkemece, evlenme vaadi ve nişanın bozulması nedeniyle tazminat isteminde bulunulduğu, taraflar arasında resmi olarak evlilik birliği kurulmasa da, tazminat istemine konu eylemin aile hukukundan kaynaklanan hakların ihlaline yönelik olması şeklindeki gerekçe ile Aile Mahkemesinin görevli olduğu belirtilerek görevsizlik kararı verilmiştir....
Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü.Davacılar vekili; müvekkillerinden ... ile davalının 21.02.2010 tarihinde nişanlandıklarını, nişanda davalıya 2 adet bilezik, 1 adet 14 ayar set, alyans ve taşlı yüzük takılıp muhtelif hediyelerin verildiğini, ayrıca gerçekleşecek evlilik için çeşitli harcamalar yapıldığını, ancak davalının kusuru ile nişanın bozulduğunu ileri sürerek; hediyelerin aynen iadesi, olmadığı takdirde bedeli olan 7.500 TL ile 2.337 TL maddi ve 2.000 TL manevi tazminat olmak üzere toplam 12.057,32 TL nin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte tahsilini talep etmiştir.Davalı vekili, nişanın bozulmasına davacı ...’ın sebebiyet verdiğini, bu nedenle davacı ... aleyhine manevi tazminat istemi ile açılan davanın devam ettiğini, ayrıca nişanda müvekkiline takılan takı ve hediyelerin mutad eşyalar olduğunu savunarak, davanın reddini dilemiştir....
aralarındaki nişanın bozulmasına dayalı açılan maddi ve manevi tazminat davasına (asıl ve karşı dava) dair ... ....Aile Mahkemesinden verilen ....05.2015 günlü ve 2013/423 Esas-2015/311 Karar sayılı hükmün Bozulması hakkında dairece verilen 27.04.2016 günlü ve 2015/11152 Esas-2016/6663 Karar sayılı ilama karşı davalı/karşı davacı vekili tarafından kararın düzeltilmesi istenilmiştir....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Manevi Tazminat Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Uyuşmazlık ve hüküm * nişanın bozulması sebebiyle manevi tazminata ilişkin olup, inceleme görevi Yargıtay * 3. Hukuk Dairesine aittir. SONUÇ : Dosyanın görevli Yargıtay * 3. Hukuk Dairesi Yüksek Başkanlığına gönderilmesine oybirliğiyle karar verildi. 28.01.2008...
Cevap dilekçesi; Davalılar cevap dilekçelerinde özetle; davanın haksız ve hukuki dayanaktan yoksun olduğunu dava dilekçesinde yer alan aleyhe olan hiçbir hususu kabul etmediklerini, davacı tarafın nişanın bozulmasından dolayı maddi ve manevi tazminat talep ettiğini, gayri resmi evliliğin olduğunu düğünü yapıldığını beyan ettiğini, ortada hukuki olarak bir nişanın bozulması söz konusu olmadığını, kusurlu tarafın davacı olduğunu, taraflar arasındaki gayri resmi evliliğin davalının köyde başka biriyle ilişkisi olduğu yönünde dedikodular çıkması üzerine sona erdiğini, bu hususun müvekkilince araştırıldığını davacıya bu hususu sorulduğunda davacı tarafça yalanlanmadığını, davacının müşterek haneyi terk ederek gittiğini, nikah akdinin yapılmamasının davalıdan kaynaklı olduğunu, davalının resmi kayıtlardaki yaşını sakladığını, bu hususun nikah işlemleri esnasında ortaya çıktığını, davacının kendisinin baba evine giderek müşterek haneyi terk ettiğini, davalılar hakkında reşit olmayanla cinsel...
Davalı, nişanda takılan altınları düğünden önce iade edilmek üzere davacıya verdiğini, davacının anlaşamayacaklarını düşündüğü ve maddi olarak ailesine bağımlı olduğunu bu nedenle nişanı atmak istediğini söyleyerek nişanı bozduğunu, davacı tarafa ait takı, elbise, herhangi bir eşyası bulunmadığını; ayrıca, kendisinin ve ailesinin nişan bitmesinden sonra davacı ve ailesinin hakaretlerine maruz kaldıklarını; bu nedenle, maddi ve manevi tazminat davası açmak üzere haklarının saklı tuttuklarını ve açılan davanın reddine karar verilmesini istemiştir. Bağlantı nedeni ile birleşen davada davacılar; nişanın bozulması nedeni ile zarara uğradıklarını ileri sürerek, fazlaya ilişkin hakları saklı olmak üzere, ... ve ... için 1.000.00.- TL maddi tazminatın, ... için 1.000.00.- TL maddi ve 30.000.00.- TL manevi tazminatın yasal faizi ile tahsilini istemiştir. Mahkemece; 1-a)Davacı ...'...
nin manevî tazminat talebinin, nişanın kendi kusuru nedeni ile bozulduğu ve nişanın bozulmasından dolayı kişilik haklarının fahiş olarak zarara uğradığının usulünce ispat edilememesi nedeni ile reddinin gerektiği, davacıların maddî tazminat talebinin ise davacıların maddî zarar olarak talep ettiği eşyaların bir kısmının kendisinde bulunması, bilirkişi raporu ile faturası sunulan eşyaların mutad giderlerden olması ve davalı tarafın kusurunun da ispat edilememesi nedeni ile masraflarının istenemeyeceği anlaşılmakla, davacıların maddî tazminat taleplerinin de reddi gerektiği gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiştir. IV. İSTİNAF A. İstinaf Yoluna Başvuranlar İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı davacılar vekili tarafından; Mahkemece verilen davanın reddi kararı yönünden istinaf başvurusunda bulunulmuştur. B....