ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : ALACAK Yanlar arasında görülen muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı tazminat olmazsa tenkis davası sonunda, yerel mahkemece, davanın kabulüne ilişkin olarak verilen karar davalı vekili tarafından yasal süre içerisinde, temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi ...'in raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü. -KARAR- Dava, muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı tazminat olmazsa tenkis isteğine ilişkindir. Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiştir. Ne var ki; mahkemece yazılan kararda, dosyaya toplanan belgeler ve delillerin açıklanması dışında kararın bir gerekçe içerdiğini söyleyebilme olanağı yoktur. Anayasanın 141. maddesi hükmü gereği bütün mahkemelerin her türlü kararlarının gerekçeli olarak yazılması zorunludur. Tarafların tüm delilleri toplanıp, tetkik edildikten ve 6100 s....
Mahkemece, mirasbırakanın evliliği temin amacıyla davalıya taşınmaz mal temlikinde bulunduğu, diğer mirasçılardan mal kaçırma amacıyla hareket etmediği kabul edilerek muris muvazaası nedeniyle açılan tapu iptali ve tescil davasının reddine karar verilmesinde bir isabetsizlik bulunmadığına göre davacıların bu husus yönüyle temyiz itirazları yerinde değildir. Reddine. Ne var ki; dava dilekçesinde muris muvazaası talebi yerinde görülmediği takdirde tenkis isteğinde de bulunulmuştur. 6100 Sayılı HMK 297/2. maddesinde; (1086 Sayılı HUMK’nun 388/son md.) hüküm sonucu kısmında; “istek sonuçlarından her biri hakkında verilen hükümle, taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların, birer birer, açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesi gereklidir.” düzenlemesine yer verilmiştir. Yasa maddesinin bu açık hükmünün sonucu olarak, mahkemelerce kurulan hükümler infaz sırasında tereddüt ve şüphe yaratmayacak nitelikte olmalıdır....
a sattığını öğrendiklerini ileri sürerek, davayı dava dilekçesinde gösterilen değer olan 15.000 TL üzerinden tazminat davası olarak ıslah etmiş ve 15.000 TL nin davalıdan yasal faiziyle tahsilini istemiştir. Davalı, çekişme konusu taşınmazlarda malik olmadığını belirterek davanın husumetten reddinin gerektiğini savunmuştur. Mahkemece; HMK nun 125. maddesinin uygulanmasına yasal olanak bulunmaması, muris muvazaası hukuki nedenli davanın ancak ıslah yoluyla tenkis davasına dönüştürülebilecek olması, davacı vekilinin yargılama sırasında alınan beyanında tenkis talebinin bulunmadığını açıkça beyan etmesi karşısında davanın bu şekliyle görülmesine yasal olanak bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir....
Davadaki öncelikli istek muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı olarak, taşınmazın el değiştirmesi nedeniyle bedele ilişkindir. HMK'nun 111.maddesi uyarınca öncelikli isteğin incelenmesi gerektiği kuşkusuzdur. Uyuşmazlığın çözümüne geçmeden evvel “muris muvazaası” kavramının hukuki niteliği üzerinde durulmasında yarar vardır. 01.04.1974 gün ½ sayılı İçtihadı Birleştirme kararında saklı pay sahibi olsun ya da olmasın miras hakkı çiğnenen tüm mirasçılar, görünürdeki satış sözleşmesinin Borçlar Kanunu'nun 18 (Türk Borçlar Kanunu'nun 19) maddesine dayanarak muvazaalı olduğunu ve gizli bağış sözleşmesinin de şekil koşulundan yoksun bulunduğunu ileri sürerek dava açabilecekleri ilkesi benimsenmiştir. Bu noktada muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı davada sözleşmenin şekil ve içerik yönünden geçersizliği ileri sürülmekte olup, öncelikle murisin gerçek irade ve amacı belirleneceğinden, muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı bedel isteğinin konusu da taşınmazdır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ -KARAR- 2797 sayılı Yargıtay Kanunu'nun 40. ve Yargıtay İç Yönetmeliği’nin 18. maddeleri uyarınca yapılan ön incelemede; dava konusu uyuşmazlık, asıl davada, muris muvazaası hukuki nedenine dayalı tapu iptali ve tescil, olmadığı takdirde tenkis ve vasiyetnamenin iptali, isteklerine; karşı davada ise, muris muvazaası hukuki nedenine dayalı tapu iptali, tescil ve tenkis isteklerine ilişkin iken, Mahkemece, davalılara yapılan temliklerin ve vasiyetnamenin muvazaalı olduğu gerekçesiyle asıl davanın kabulüne; kanıtlanamadığı gerekçesiyle karşı davanın reddine karar verildiği, Dairemizin 05/11/2008 tarihli, 2008/7780 Esas, 2008/11273 Karar sayılı kararı ile dava konusu 218, 219, 220 sayılı parseller ve vasiyetname yönlerinden hükme yeterli kapsamda tenkis incelemesi yapılıp sonucuna göre bir karar verilmesi için hükmün bozulduğu, bozma ilamına uyularak yapılan yargılama neticesinde asıl davada...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : MURİS MUVAZAASI NEDENİYLE -KARAR- Mahkeme kararındaki nitelendirmeye göre dava, muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı miras payı oranında iptal ve tescil olmadığı takdirde tenkis istemine ilişkindir. Mahkemece tenkis yönünden kısmen kabul kararı verilmiş, hüküm davalılar tarafından tenkise yönelik temyiz edilmiştir. Yargıtay Büyük Genel Kurulunun 09.02.2012 tarih ve 1 sayılı kararı ile aynen kabul edilen ve Resmi Gazetede yayımlanarak 01.03.2012 tarihinde yürürlüğe giren hukuk dairelerine ilişkin işbölümü uyarınca temyiz incelemesi Yargıtay 16. Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, dosyanın ilgisi yönünden 16.Hukuk Dairesi Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 16.04.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Tapu İptali ve Tescil-Tenkis Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Uyuşmazlık muris muvazaası nedeniyle tapu iptal ve tescil, olmadığında tenkis istemine ilişkin olup mahkemece tenkis hükmü kurulmuş ve karar taraflarca her iki dava yönünden temyiz edilmiş olmakla, inceleme görevi Yargıtay 1. Hukuk Dairesine aittir. SONUÇ: Dosyanın görevli Yargıtay 1. Hukuk Dairesi Yüksek Başkanlığına gönderilmesine oybirliğiyle karar verildi.27.09.2010(Pzt)...
İstinaf Sebepleri Davalılar vekili istinaf dilekçesinde özetle; tenkis için hak düşürücü sürenin geçtiğini, dava konusu olayda muris muvazaası olmadığını, bu nedenle de saklı paya tecavüzün mevcut bulunmadığından davanın tümden reddinin gerektiğini, bilirkişi raporları arasındaki çelişki giderilmeden hüküm kurulduğunu ileri sürerek kararın kaldırılmasını talep etmiştir. C. Gerekçe ve Sonuç Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; 1. Tüm dosya kapsamına göre, davacı ve davalıların muris Beşir Ayvaz mirasçılarından olduğu, murisin 16/03/2014 tarihinde öldüğü, eldeki davanın muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı tapu iptal ve tescil olmadığı taktirde tenkis istemli davanın süresi içinde 27/02/2015 tarihinde açıldığı, tenkis yönünden kabul edilen davada hükme karşı davalılar başvuruda bulunduğundan tenkis yönünden inceleme yapılması gerektiği tenkis alacağına yönelik hesapta bir isabetsizlik görülmediği, 2....
Davalı,muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı tapu iptal ve tescil isteğinin dinlenemeyeceğini; bağışlamanın saklı payı zedeleme kastıyla yapılmadığını, çekişmeli taşınmazın 3. kişi Nilüfer'e satıldığını belirtip davanın reddini savunmuştur. Mahkemece,muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı tapu iptal ve tescil isteğinin ispatlanamadığı gerekçesi ile davaya tenkis davası olarak devam olunarak tenkis isteğinin bilirkişi raporuna atfen kabulüne karar verilmiştir. Dosya içeriğinden ve toplanan delillerden;1916 doğumlu mirasbırakan H.. S..'ın 11.01.2007 tarihinde öldüğü, geriye evlat edindiği davacıyı mirasçı olarak bıraktığı, 2957 ada 226 parselde bulunan maliki olduğu 10 nolu daireyi intifa hakkını üzerinde bırakarak çıplak mülkiyetini davalıya 03.03.2000 tarihli akit ile hibe ettiği,davalının da çekişmeli taşınmazı 3. kişi Nilüfer'e 13.02.2007 tarihinde 428.000,00 TL bedelle devrettiği anlaşılmaktadır....
Hukuk Dairesine ilişkin (2) nolu bendi gereğince muris muvazaası olarak adlandırılan hukuksal nedene dayalı tapu iptal ve tescil istemli davalar ile tenkis davaları sonucu verilen hüküm ve kararların istinaf incelemesi görevi Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesine ait bulunduğundan dosyanın ilgili daireye gönderilmesine karar verilmesi gerektiği; ne var ki, anılan dairece de görevsizlik kararı verilmiş olması nedeniyle istinaf itirazlarının inceleme yerinin belirlenmesi için dosyanın 5235 sayılı Yasanın 35/1.maddesi uyarınca Ankara Bölge Adliye Mahkemesi Başkanlar Kurulu'na gönderilmesine oy birliğiyle karar verildi....