Somut olayda meslek hastalığı olduğu iddia olunan hastalığın Sosyal Güvenlik Kurumuna bildirilmediği ve dolayısı ile kurum içi prosedürler izlenerek meslek hastalığı ve sürekli iş göremezlik derecesinin tespiti yapılmadığı anlaşılmış olup, söz konusu hüküm bu yönü ile usul ve yasaya aykırıdır....
olduğunu, davacının solunum darlığı ile hastaneye başvurduğu , hastanede yapılan tetkikler neticesinde davacıya "silikosiz hastalığı" tanısı konulduğunu, davacının yakalanmış olduğu bu hastalığın meslek hastalığı olduğunu belirterek davacının meslek hastalığından kaynaklı maddi tazminat alacağının tahsilini talep ve dava etmiştir....
Davanın yasal dayanağı, olay tarihinde yürürlükte bulunan ve 01.10.2008 tarihinde yürürlüğe giren 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunudur. 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanununun “İş kazası ve meslek hastalığı ile hastalık bakımından işverenin ve üçüncü kişilerin sorumluluğu” başlığını taşıyan 21. maddesinin birinci fıkrası, sigortalıya ya da ölümü halinde hak sahiplerine bağlanan gelirler ile yapılan harcama ve ödemelerin işverenden rücuan tahsili koşullarını düzenlenmiş olup; işverenin sorumluluğu için, zarara uğrayanın sigortalı olması, zararı meydana getiren olayın iş kazası veya meslek hastalığı niteliğinde bulunması, zararın meydana gelmesinde işverenin kastının veya sigortalının sağlığını koruma ve iş güvenliği mevzuatına aykırı bir hareketinin ve bu hareket ile meydana gelen iş kazası ve meslek hastalığı arasında illiyet bağının bulunması gerekir....
Davanın yasal dayanağı olan, 5510 sayılı Kanunun 21’inci maddesinin dördüncü fıkrası, üçüncü kişinin sorumluluğunu düzenlemekte olup; buna göre, iş kazası, meslek hastalığı ve hastalık, üçüncü bir kişinin kusuru nedeniyle meydana gelmişse, sigortalıya ve hak sahiplerine yapılan veya ileride yapılması gereken ödemeler ile bağlanan gelirin başladığı tarihteki ilk peşin sermaye değerinin yarısı, zarara sebep olan üçüncü kişilere ve şayet kusuru varsa bunları çalıştıranlara rücû edilebilecektir. 5510 sayılı Kanunun 21/4. maddesi kapsamında geçici iş göremezlik ödemesine neden olan durumu, meslek hastalığı veyahut iş kazası ile sınırlamamış olup, hastalık halini de düzenlediği gözetildiğinde, mahkemece, davanın esasına girilip, varılacak, sonuca göre karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde karar verilmesi, usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir. O hâlde, davacı Kurum vekilinin, bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır....
K A R A R 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillere, kanuni gerektirici nedenlere göre, davalıların tüm, davacıların aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddine, 2-Dava, sigortalının meslek hastalığı nedeniyle sürekli iş göremezlik oranının tespiti, ücret farkı alacağı, maluliyet aylığı bağlanması, meslek hastalığı nedeniyle maddi ve manevi zararlarının giderilmesi istemlerine ilişkindir. Mahkemece, maluliyet tespiti davasının konusuz kalması nedeniyle karar verilmesine yer olmadığına, ücret farkı alacağı ve birleşen davadaki maddi tazimnat istemlerinin reddine, manevi tazminat isteminin kısmen kabulü ile davacı eş yararına 15.000,00 TL davacı çocuklar yararına ayrı ayrı 5.000,00 TL manevi tazminatların davalı işverenden tahsili ile davacılara ödenmesine karar verilmiştir....
talebinin KABULÜ ile, Davacının meslek hastalığı sonucu %10,20 fark maluliyeti (%10,20- %0) nedeniyle 66.706,58 TL maddi tazminatın maluliyet artış tespit tarihi olan 08/07/2019 tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, -Davacının manevi tazminat talebinin KABULÜ ile, Davacının meslek hastalığı sonucu %10,20 fark maluliyeti (%10,20- %0) nedeniyle takdiren 10.000,00 TL manevi tazminatın maluliyet artış tespit tarihi olan 08/07/2019 tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, " şeklinde karar verildiği görülmüştür....
Davacının önceki %0 meslek hastalığı maluliyeti nedeniyle Zonguldak 1.İş Mahkemesine açılan 2007/828 Esas sayılı tazminat dosyası dosyamız arasına alınıp incelenmiştir. İddia, savunma, SGK kayıtları, maluliyet raporları, celbedilen belgeler, alınan hesap ve kusur bilirkişi raporları ile tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; davacının davalı kuruma ait yeraltı maden ocağında çalışması nedeniyle meslek hastalığına yakalandığı, % 0 olan maluliyetinin zamanla artarak % 20 'ye yükseldiği ve % 20 oranında fark meslek hastalığı maluliyeti oluştuğu anlaşılmıştır. Maddi tazminat yönünden yapılan irdelemede; Mahkememizce itibar olunan hesap raporuyla davacının dava konusu % 20 fark maluliyeti nedeniyle maddi zararı 20.812,88 TL olarak hesaplanmış ve talebin kabulüne karar verilmiştir....
Somut olayda davacı murisinin ölüm nedenine ilişkin olarak kurum sağlık tesislerinden verilen rapora yapılan itirazı inceleyen Sosyal Sigorta Yüksek Sağlık Kurulu tarafından 01.07.2008 gün ve 56/2882 sayılı kararıla sigortalının ölümünün meslek hastalığı sonucu olmadığına karar verilmiştir. Davacı tarafça bu rapora da itiraz edildiğine göre sigortalının ölümünün meslek hastalığı sonucu olup olmadığının belirlenebilmesi için prosedür gereği Adli Tıp Kurumundan gerektiğinde Adli Tıp Genel Kurulundan rapor alınmak suretiyle sonuca gidilmesi gerektiği açık ve seçiktir....
Somut olayda davacı murisinin ölüm nedenine ilişkin olarak kurum sağlık tesislerinden verilen rapora yapılan itirazı inceleyen Sosyal Sigorta Yüksek Sağlık Kurulu tarafından 04.07.2008 gün ve 57/3009 sayılı kararı ile sigortalının ölümünün meslek hastalığı sonucu olmadığına karar verilmiştir. Davacı tarafça bu rapora da itiraz edildiğine göre sigortalının ölümünün meslek hastalığı sonucu olup olmadığının belirlenebilmesi için prosedür gereği Adli Tıp Kurumundan gerektiğinde Adli Tıp Genel Kurulundan rapor alınmak suretiyle sonuca gidilmesi gerektiği açık ve seçiktir....
K A R A R Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle, davacının meslek hastalığı sebebiyle ,maluliyetinin %13 den ,%26.2ye çıkması sebebiyle oluşan %13,2 fark maluliyet istemine göre açmış olduğu davada ,%13 maluliyete göre gelir sorulup ,hesaplama yapıldığında da davacının maddi zararının karşılanmış olduğu anlaşıldığından ,davacı vekilinin yerinde bulunmayan bütün temyiz itirazlarının reddiyle, sonucu itibari ile usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı temyiz harcının temyiz edene yükletilmesine, 22.02.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi....