WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Mahkemece, çekişmeli taşınmazın arazi niteliğinde olduğu kabul edilmek ve gelir esasına göre değer tespit edilmek suretiyle, dava tarihi itibarıyla hesaplanan değer üzerinden tazminat ödenmesine ve bu değere dava tarihinden itibaren faiz yürütülmesine karar verilmiş ise de; karar dosya kapsamına ve yerleşik uygulamaya uygun değildir. 4721 sayılı TMK'nın 1007. maddesi gereğince tapu kaydının iptalinden kaynaklı tazminat davalarında, zararın, mülkiyetin kaybedildiği tarih olan, tapu iptaline ilişkin mahkeme kararının kesinleştiği günde doğmuş olduğu, bu nedenle değer tespitinin bu tarih itibarıyla yapılacağı, faize de bu tarihten itibaren hükmedileceği, ıslah suretiyle arttırılan miktar yönünden ise faizin ıslah dilekçesinin kapsamına göre değerlendirileceği kabul edilmektedir....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ : Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki 4721 sayılı TMK'nın 1007. maddesi gereğince tapu sicilinin tutulmasından kaynaklı tazminat davasından dolayı yerel mahkemece verilen yukarıda gün ve sayısı yazılı hükmün; Dairemizin 12/05/2015 gün ve 2015/3124 - 2015/4085 sayılı ilâmıyla onanmasına karar verilmiş, süresi içinde davalı ... vekili tarafından kararın düzeltilmesi istenilmiş olmakla, dosya içindeki tüm belgeler incelenip gereği düşünüldü: K A R A R Karar düzeltme dilekçesinde değinilen hususlar temyiz aşamasında da ileri sürülmüştür. Dairemiz kararı bu konulara cevap teşkil edecek nitelikte olduğu gibi, usûl ve kanuna da uygundur....

      Asliye Hukuk Mahkemesi SAYISI : 2015/701 E., 2020/275 K. 2797 sayılı Yargıtay Kanunu’nun (2797 sayılı Kanun) 40 ıncı ve Yargıtay İç Yönetmeliği’nin 18 inci maddeleri uyarınca yapılan ön incelemede; dava konusu uyuşmazlığın niteliği ve temyizin kapsamının, davalı Hazine yönünden, (Türk Medeni Kanunu'nun 1007. maddesine dayalı) tapu sicilinin tutulmasından kaynaklı tazminat istemine ilişkin olduğu anlaşılmıştır. Yargıtay Büyük Genel Kurulunun dairelerin ... bölümüne ilişkin 25.01.2023 tarihli ve 1 sayılı kararı uyarınca dosyayı inceleme görevi Yargıtay 5. Hukuk Dairesine ait olduğundan, 2797 sayılı Kanun’un 60 ıncı maddesinin üçüncü fıkrası uyarınca gerekli inceleme yapılmak üzere dosyanın ilgili daireye gönderilmesine karar vermek gerekir. KARAR Açıklanan sebeple; Dosyanın YARGITAY 5. HUKUK DAİRESİNE GÖNDERİLMESİNE, 09.11.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi....

        olduğunu ancak Devletin; ilgili kanun maddesi uyarınca sorumluluğunun söz konusu olması için tapu sicilinin tutulmasından maddi bir zararın doğmuş olması, tapu sicilinin tutulması ile zarar arasında doğrudan bir bağ olması gerektiğini, tapu sicilinde yapılan yanlışlığın düzeltme veya dava yoluyla zararı önleme imkanı mevcut oldukça Devletin sorumluluğundan ve zarardan söz edilemeyeceğini, davacı tarafın ipoteğin kaldırılması için dava açabilecek ve yanlışlığı düzeltebilecek imkana sahip olduğunu, düzeltme imkanı mümkün iken zarardan söz edilemeyeceğini ve Hazineye karşı tazminat davası açılamayacağını, davacının bu davayı açmakta hukuki yararı bulunmadığını, tapu kaydı üzerindeki 3.3.1989 tarihli ipotek kaydının taşınmaz satışına engel oluşturmadığını, davacının sözleşme uyarınca satış bedelinin tamamını satış anında almayacağını, satış bedelinin vadeli olarak senetlere bağlandığını, bu sebeple talep edilen tazminat miktarı yerinde olmadığını, davacı tarafın tazminat bedeline satış vaadi...

        , taşınmazların arazi niteliğinde olduğunun tarafların kabulünde olduğu da dikkate alınarak oluşacak sonuca göre davacıların tazminat taleplerinin yerinde olup olmadığına karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ile karar verilmiş olması, Doğru görülmemiştir....

          Bu hak kişisel bir haktır. Bilindiği gibi kişisel haklar yalnızca sözleşmenin tarafına karşı ileri sürülebilir. Taşınmaz üzerinde doğan kişisel haklarda aynı niteliktedir. Borçlu bu taşınmazı üçüncü kişiye geçirirse kişisel hakkın üçüncü kişiye karşı ileri sürülebilme olanağı yoktur, ancak borçludan borca aykırılıktan dolayı Borçlar Kanununun 96.maddesine göre tazminat istenebilir. Taşınmazlarda mülkiyetin geçirilmesi değil yalnızca kullandırma, yararlandırma istemi veren adi kira ve ürün kirası hakkı gibi kişisel haklarda da durum böyledir. İşte taşınmazlardaki kişisel hakların tapu kütüğüne şerhi, hak sahiplerine, kendileri için doyurucu olmayan üstelik gerçekleşmesi borçlunun ödeme gücüne bağlı, bu nedenle de kuşkulu olan yalnız tazminat gideri istemiyle yetinmek zorunda kalmaktan kurtarmakta, bu hakların taşınmaza edinen üçüncü kişilere karşı ileri sürülebilmesine olanak sağlamaktadır....

            "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasında görülen tapu sicilinin tutulmasından kaynaklı tazminat davasının yapılan yargılaması sonucunda: Davanın kısmen kabulüne dair verilen yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmün Yargıtay'ca incelenmesi, taraf vekillerince verilen dilekçe ile istenilmiş olmakla, dosyadaki belgeler okunup uyuşmazlık anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü: - K A R A R - Dava, tapu kaydının mahkeme kararı ile iptal edilmesi nedeniyle uğranılan zararın 4721 sayılı TMK'nın 1007. maddesi uyarınca tazmini istemine ilişkindir. Mahkemece, bozma kararına uyularak davanın kısmen kabulü ile 332.486,16-TL'nin kesinleşme tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiş, hüküm taraf vekillerince temyiz edilmiştir. Dosya içeriği ve toplanan delillerden; ......

              "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki tapu sicilinin tutulmasından kaynaklı tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca duruşmalı olarak incelenmesi davacı ... ve ark. vekili tarafından istenilmekle, tayin olunan 10.02.2015 günü için yapılan tebligat üzerine, temyiz eden davacılar ... ve arkadaşları vekili Av. ... ile diğer taraftan davalı Hazine vekili Av.... geldi, başka gelen olmadı, açık duruşmaya başlandı. Süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten sonra, gelenlerin sözlü açıklamaları dinlendi, duruşmanın bittiği bildirildi. İş karara bırakıldı....

                "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki davanın yapılan yargılaması sonunda; davanın reddine dair verilen yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmün Yargıtayca duruşmalı olarak incelenmesi davacılar vekilince istenilmiş olmakla, duruşma için belirlenen 01.11.2022 günü aleyhine temyiz olunan Hazine vekilinin yüzüne karşı, usulüne göre çağrı kağıdı gönderilmesine rağmen gelmediğinden temyiz eden davacı vekili ve aleyhine temyiz olunan bir kısım davalıların yokluğunda duruşmaya başlanarak gelen vekilin sözlü açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler okunup uyuşmazlık anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü; - K A R A R - Dava, tapu iptali ve tescil, 4721 sayılı TMK'nın 1007 nci maddesi gereğince tapu sicilinin tutulmasından kaynaklı tazminat ve sebepsiz zenginleşmeden kaynaklı alacak taleplerine ilişkindir....

                  Mahkemece zararın tapu sicilinin tutulmasından kaynaklanmadığı, kadastro sırasında Hazinenin görevini yapmayarak orman alanı içinde gerçek kişiler adına tapu kaydı oluşmasına yol açtığı, zararın Hazinenin eylem ve işleminden doğduğu, bu nedenle davada idari yargı görevli olduğundan davada görevsizliğe karar verilmiş, hüküm davacı gerçek kişiler tarafından temyiz edilmiştir. Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, Türk Medeni Yasasının 1007. maddesi gereğince tapu sicilinin tutulmasından kaynaklanan tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece, iddiaya ve savunmaya göre zararın tapu sicilinin tutulmasından kaynaklanmadığı, kadastro sırasında Hazinenin görevini yapmayarak orman alanı içinde gerçek kişiler adına tapu kaydı oluşmasına yol açtığı, zararın Hazinenin eylem ve işleminden doğduğu, bu nedenle davada idari yargı görevli olduğu gerekçesiyle davanın görev yönünden reddine karar verilmiştir....

                    UYAP Entegrasyonu