"İçtihat Metni"KARAR İnsan ticareti suçundan sanıklar ..., ..., ... ve ..., insan ticareti ve hüviyet veya sıfatına ilişkin yalan beyanda bulunma suçlarından sanıklar ... ve ...'nin yapılan yargılamaları sonunda; sanık ...'un eyleminin emirlere riayetsizlik suçunu oluşturduğunun kabulüyle, zamanaşımı nedeniyle davanın ortadan kaldırılmasına, sanıklar ...,..., ..., ...,... 'in fuhuş için başkasına kadın tedarik etmek suçundan mahkûmiyetlerine, sanıklar ... ve ...'ın hüriyet veya sıfatına ilişkin yalan beyanda bulunma suçundan mahkûmiyetlerine dair Alanya 2....
Asliye Ceza Mahkemesi Suçlar : a) Kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma b) Resmi belgenin düzenlenmesinde yalan beyanda bulunma Hüküm : Mahkûmiyet Dosya incelendi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Resmi belgenin düzenlenmesinde yalan beyan HÜKÜM : Beraat Sanıklara yüklenen resmi belgenin düzenlenmesinde yalan beyanda bulunma suçunda, şikayetçi şirket doğrudan zarar görmediğinden, kamu davasına katılma ve hükmü temyiz etme hakkının bulunmadığı; usulsüz olarak verilen katılma kararının hükmü temyiz etme yetkisi vermeyeceği anlaşıldığından, şikâyetçi şirket adına vekilinin temyiz isteminin, 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nin 317. maddesi uyarınca REDDİNE, 22.10.2020 tarihinde oy birliği ile karar verildi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Ceza Mahkemesi SUÇLAR : Hakaret, resmi belgenin düzenlenmesinde yalan beyan HÜKÜMLER : Beraat Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü: Resmi belgede yalan beyanda bulunma suçundan verilen beraat kararına yönelik temyiz istemi hakkında tebliğnamede görüş bulunmadığı, Anlaşıldığından O Yer Cumhuriyet Savcısının temyiz davası isteği hakkında bir KARAR VERMEYE YER OLMADIĞINA ve dosyanın eksiğinin giderilmesi için Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına GERİ GÖNDERİLMESİNE, 13/06/2016 tarihinde oy birliğiyle karar verildi....
Asliye Hukuk Mahkemesinin 18.06.2015 tarihli ve 2014/147 Esas, 2015/268 karar sayılı kararı ile icra takibinin devamına dair karar verildiği, Uyaptan yapılan incelemede söz konusu bu kararın kesinleşmediğinin anlaşıldığı, 89/1 haciz ihbarnamesinin ise henüz takip kesinleşmeden üçüncü kişiye tebliğ edildiğinin anlaşıldığı, bu haliyle yapılan icra takibinin birinci haciz ihbarnamesinin tebliğ tarihinde kesinleşmediği anlaşılmakla, gönderilen birinci haciz ihbarnamesine 18.03.2016 tarihinde verilen cevabın gerçeğe aykırı beyanda bulunma suçunu oluşturmayacağı, gerçeğe aykırı beyanda bulunmak suçu ile birlikte İİK'nın 89/4 üncü maddesi uyarınca talep edilen tazminat isteminin haksız fiile dayalı bir tazminat olduğu, gerçeğe aykırı beyanda bulunma suçunun oluşmaması durumunda, ortada bir haksız fiil bulunmadığından, tazminat isteminin de bu gerekçe ile reddi gerekirken, takip dosyasında üçüncü kişinin haciz ihbarnamesine vekili aracılığı ile itiraz ettiği gerekçesiyle...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Dolandırıcılık, resmi belgenin düzenlenmesinde yalan beyanda bulunma HÜKÜM : Beraat, mahkumiyet Dosya incelenerek gereği düşünüldü; 1- Sanık hakkında resmi belgenin düzenlenmesinde yalan beyanda bulunmak suçundan kurulan hüküm yönünden yapılan temyiz itirazlarının incelenmesinde; 5271 sayılı CMK'nın 231.maddesine göre sanık hakkında verilen ve davayı sonuçlandırıcı nitelikte olmayan "hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına" ilişkin karara karşı aynı kanunun 231/12. maddesine göre itiraz yolu açık olup temyiz olanağı bulunmadığından 5271 sayılı CMK'nın 264. maddesi uyarınca kabul edilebilir bir başvuruda kanun yolunda merciin belirlenmesinde yanılma, başvuran sanığın haklarını ortadan kaldırmayacağından temyiz dilekçesinin itiraz dilekçesi olarak kabulü ile görevli ve yetkili ilk derece mahkemesince itiraz konusunda inceleme yapılması için, dosyanın incelenmeksizin iade edilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına GÖNDERİLMESİNE...
HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2020/980 KARAR NO : 2020/2289 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 24/12/2019 NUMARASI : 2018/455 ESAS, 2019/1062 KARAR DAVA KONUSU : TAZMİNAT (Haciz İhbarına Karşı Yalan Beyanda Bulunma KARAR : İzmir 7. İcra Hukuk Mahkemesinin 2018/455 Esas, 2019/1062 Karar sayılı dosyasında verilen asıl ve birleşen davaların reddi kararına karşı, taraf vekillerince istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine istinaf incelemesi yapılmak üzere Dairemize gönderilen dosya heyetçe incelendi; İSTEM : Asıl davada; Davacı vekili dava dilekçesinde özetle, müvekkili şirket tarafından SMF Otomotiv Yan San. Tic. Ltd. Şti. aleyhine İzmir 10....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Hırsızlık, kimliği konusunda yalan beyanda bulunmak HÜKÜM : Mahkumiyet Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü: Sanığın üzerine atılı hırsızlık ve kimliği konusunda yalan beyanda bulunma suçları için öngörülen cezanın türü ve üst sınırına göre, aynı Yasanın 102/4, maddesinde belirtilen zamanaşımını kesici işlemlerden herhangi birisi gerçekleşmeden 5 yıllık asli zamanaşımının, kararın verildiği 18/05/2006 tarihinden inceleme tarihine kadar geçmiş bulunması; Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan hükmün açıklanan nedenle BOZULMASINA, bozma sebebi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, 5320 sayılı yasanın 8/1. maddesi aracılığıyla 1412 sayılı CMUK’nın 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak, 5271 sayılı CMK’nın 223/8. maddesi uyarınca sanık hakkında açılan kamu davasının zamanaşımı nedeniyle DÜŞMESİNE, 14.11.2011...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Muhkem eşyayı kırarak hırsızlık, yalan beyanda bulunmak HÜKÜM : Mahkumiyet Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü: 1) Yalan beyanda bulunma suçundan kurulan hükmün incelenmesinde, Sonuç olarak belirlenen adli para cezasının miktar ve türüne göre CMUK'nun 305. Maddesi uyarınca kesin nitelikte olduğundan temyiz talebinin aynı kanunun 317. maddesi uyarınca REDDİNE, 2) Sanığa atılı hırsızlık suçunun gerektirdiği cezanın miktar ve nev'i itibariyle tabi olduğu 5237 sayılı TCK.nun 66/1-e, 66/2 ve 67/4. maddelerine göre hesaplanan 7 yıl 12 aylık zamanaşımının suç tarihi 07.11.2002 ve inceleme tarihleri arasında gerçekleştiği anlaşılmakla, hükmün BOZULMASINA, 1412 sayılı CMUK.nun 322.maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak sanık hakkındaki kamu davasının 5271 sayılı CMK.nun 223/8. maddesi uyarınca DÜŞMESİNE, 08.02.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Hırsızlık,kimliği hakkında yalan beyanda bulunma HÜKÜM : Mahkumiyet Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü: Sanığa yüklenen hırsızlık ve kimliği hakkında yalan beyanda bulunmak suçlarının gerektirdiği cezanın, türü ve süresine göre 765 sayılı TCK’nın 102/4. ve 104/2. maddelerinde öngörülen 7 yıl 6 aylık zamanaşımının suç tarihi olan 12.01.2004 gününden inceleme tarihine kadar geçmiş bulunması, Bozmayı gerektirmiş, sanık ...'in temyiz itirazı bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenle BOZULMASINA, bozma sebebi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi aracılığıyla 1412 sayılı CMUK’nın 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak, 5271 sayılı CMK’nın 223/8. maddesi uyarınca sanık hakkında açılan kamu davasının zamanaşımı nedeniyle DÜŞMESİNE, 10/04/2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....