Nitekim tarafımızca dava dilekçemizde de belirtildiği üzere, marka hakkına tecavüzün tespit edilmesi, tecavüzün tespiti halinde ürünlerin imhası ve bu kapsamda maddi ve manevi tazminata hükmedilmesi talep edilmiş olup, her ne kadar TTK 56. Maddesi kapsamında maddi tazminat denilmiş olsa da. bu ibare sehven yazılmış olup burada asıl kastedilen 556 s. KHK m.64. 66 vd. kapsamında hükmedilecek bir maddi ve manevi tazminattır. Dava konusu itibariyle de marka hakkına tecavüz sebebiyle işbu davanın açıldığı ve bu anlamda tazminat talep edildiği izahtan varestedir. Bu sebeple bu anlamda hesaplama yapılması gerekmektedir.Tarafımızca 556 S. Kanun uyarınca maddi ve manevi tazminat talebimizin bulunduğunu tekrarla birlikte, haksız rekabet hükümlerine göre de müvekkilin tazminata hak kazandığını önemle belirtiriz. Haksız rekabet hükümlerine göre açılan tazminat davası ile haksız rekabet fiilinden zarar gören kimse, gördüğü zararın tazmin edilmesini talep edebilmektedir....
DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE; Dava rekabet yasağından kaynaklı cezai şart alacağına dayalı icra takibine yönelik itirazın iptali istemine ilişkindir. Davacı ... Şti tarafından açılan davanın rekabet sözleşmesinde taraf olarak yer olmadığı anlaşıldığından husumet yönünden reddine karar vermek gerekmiştir....
İLK DERECE MAHKEMESİNİN KARARININ ÖZETİ: İlk Derece Mahkemesi 25/12/2019 tarih 2016/763 Esas - 2019/1231 Karar sayılı kararında;"Dava, bağlılık yükümlülüğü ve rekabet yasağından kaynaklanan maddi tazminat ve manevi tazminat istemlerine ilişkindir. Davanın dayanağı TTK'nin 613. Maddesidir....
KANITLAR VE GEREKÇE / Dava, 6098 Sayılı TBK'nın 444.maddesinde (818 Sayılı BK'nın 348) düzenlenen işçinin rekabet yasağından ve işçi ile işveren arasında düzenlenen sözleşmeye aykırılık iddiasından kaynaklanan maddi tazminat istemine ilişkindir. Davanın yasal dayanağı 6098 sayılı TBK'nın 444-447.maddeleri arasında yer almaktadır. Türk Borçlar Kanunu(TBK)'nun 444/1.maddesinde, fiil ehliyetine sahip olan işçi, işverene karşı, sözleşmenin sona ermesinden sonra herhangi bir biçimde onunla rekabet etmekten, özellikle kendi hesabına rakip bir işletme açmaktan, başka bir rakip işletmede çalışmaktan veya bunların dışında, rakip işletmeyle başka türden bir menfaat ilişkisine girişmekten kaçınmayı yazılı olarak üstlenebileceği düzenlenmiştir. Türk Ticaret Kanunu(TTK)'nun 4/1-c maddesinde ise, Türk Borçlar Kanununun rekabet yasağına ilişkin 444 ve 447 maddelerinde öngörülen hususlardan doğan hukuk davaları ticari dava olarak kabul edilmiş ve TTK'nın 5/1....
29.02.2012 tarihli ve 2011/11-781 E., 2012/109 sayılı emsal kararında; " "İş akdinin devamı sırasında işçinin sadakat borcundan kaynaklanan rekabet etmeme yasağına aykırılık halinde, bu tür davalara bakmakla görevli mahkeme iş mahkemesidir....
İşçinin bizatihi hizmet sözleşmesinden ve buna bağlı olarak oluşan iş (hizmet) ilişkisinden kaynaklanan rekabet etmeme ve işverene ait sırları saklama yükümlülüğü, TBK’nın 396. maddesinde tanımlanan ve kanundan kaynaklanan işçinin özen ve sadakat borcu ile ilişkili olup TBK’nın 444. maddesinde tanımı yapılan ve taraf iradesine bağlı olarak ortaya çıkan rekabet etmeme taahhüdü (rekabet yasağı) ise, açıklanan bu karakteri nedeniyle, işçinin kanundan kaynaklanan özen ve sadakat yükümlülüğünün bir devamı yahut işçinin bu borcunun, sözleşme sona erdikten sonra da devamına olanak sağlayan bir düzenleme niteliğinde değildir....
İşçinin bizatihi hizmet sözleşmesinden ve buna bağlı olarak oluşan iş (hizmet) ilişkisinden kaynaklanan rekabet etmeme ve işverene ait sırları saklama yükümlülüğü, TBK’nın 396. maddesinde tanımlanan ve kanundan kaynaklanan işçinin özen ve sadakat borcu ile ilişkili olup TBK’nın 444. maddesinde tanımı yapılan ve taraf iradesine bağlı olarak ortaya çıkan rekabet etmeme taahhüdü (rekabet yasağı) ise, açıklanan bu karakteri nedeniyle, işçinin kanundan kaynaklanan özen ve sadakat yükümlülüğünün bir devamı yahut işçinin bu borcunun, sözleşme sona erdikten sonra da devamına olanak sağlayan bir düzenleme niteliğinde değildir....
Hukuk Dairesi'nce verilen 17.12.2021 tarih ve 2019/197 E- 2021/1561 K. sayılı kararın duruşmalı olarak Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle, 6100 sayılı Kanun'un 369. maddesi gereğince miktar veya değer söz konusu olmaksızın duruşmalı olarak incelenmesi gereken dava ve işlerin dışında bulunduğundan duruşma isteğinin reddiyle dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü: Dava, sözleşmedeki rekabet yasağından kaynaklanan 20.000,00 TL cezai şart istemine ilişkindir. 6100 sayılı HMK’nın “Temyiz Edilemeyen Kararlar” başlığını taşıyan 362/1-a maddesiyle, Bölge Adliye Mahkemelerince verilen ve miktar veya değeri 40.000,00 TL’yi geçmeyen davalara ilişkin olarak verilen kararlara karşı temyiz kanun yoluna başvurulamayacağı hüküm altına alınmıştır. Bu miktar, karar tarihi olan 17/12/2021 tarihi itibariyle 78.630,00 TL’dir. Davacı fazlaya ilişkin haklarını saklı tutarak 20.000....
İşçi ile işveren arasında sözleşmenin sona ermesinden sonraki dönem için rekabet yasağına ilişkin bir anlaşma olmadıkça, Borçlar Kanunu'ndaki hükümler tek başına işverene talep hakkı vermez. Başka bir anlatımla, taraflarca rekabet yasağı konusunda anlaşma yapılmışsa işveren, sözleşmeye aykırı davranıldığını ileri sürerek cezai şart ya da tazminat talebinde bulunabilecektir. Bu nedenle, burada borcun kaynağı kanun değil, iş sözleşmesidir. 7036 sayılı kanun, yeni ve özel kanun olarak 6102 sayılı TTK' dan sonra yürürlüğe girmiş ve TTK'nın 4/1-c maddesindeki düzenlemenin uygulanma imkanını ortadan kaldırmıştır....
İşçinin bizatihi hizmet sözleşmesinden ve buna bağlı olarak oluşan iş (hizmet) ilişkisinden kaynaklanan rekabet etmeme ve işverene ait sırları saklama yükümlülüğü, TBK’nın 396. maddesinde tanımlanan ve kanundan kaynaklanan işçinin özen ve sadakat borcu ile ilişkili olup TBK’nın 444. maddesinde tanımı yapılan ve taraf iradesine bağlı olarak ortaya çıkan rekabet etmeme taahhüdü (rekabet yasağı) ise, açıklanan bu karakteri nedeniyle, işçinin kanundan kaynaklanan özen ve sadakat yükümlülüğünün bir devamı yahut işçinin bu borcunun, sözleşme sona erdikten sonra da devamına olanak sağlayan bir düzenleme niteliğinde değildir....