Mahkemece toplanan delillere göre; bilirkişi raporları ile aracın gizli ayıplı olduğunun ve bu ayıbın üretimden kaynaklandığının tespit edildiği, davalıların aracın satışı sırasında hileli davranışlarda bulundukları, bu nedenle davanın açıldığı tarihte yürürlükte bulunan BK'nın 200.maddesi de değerlendirilerek zamanaşımı iddialarının yerinde görülmediği gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı ... Şirketi vekili tarafından temyiz edilmiştir Dava, ayıplı mal satışından kaynaklanmaktadır....
faydaları azaltan veya ortadan kaldıran maddi, hukuki veya ekonomik eksiklikler içeren mallar, ayıplı mal olarak kabul edilir....
Mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiş; hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiştir. 1-4822 sayılı kanun ile değişik 4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanunun 3.maddesinde, kanunun uygulanmasıyla ilgili tanımlar yapılıp, bu arada “Alışverişe konu olan taşınır eşyayı...” mal, “Bir mal veya hizmeti ticari veya mesleki olmayan amaçlarla edinen, kullanan veya yararlanan gerçek yada tüzel kişiyi” tüketici, “kamu tüzel kişileri de dahil olmak üzere, ticari veya mesleki faaliyetleri kapsamında tüketiciye mal sunan gerçek veya tüzel kişileri” satıcı olarak, tanımlamıştır.Aynı Yasanın 23. maddesinin 1. fıkrasında ise, “Bu kanunun uygulanmasıyla ilgili çıkacak her türlü ihtilaflara tüketici mahkemelerinde bakılır” hükmüyle, kanunun uygulanmasından doğacak ihtilaflara bakacak görevli mahkeme belirtilmiştir. Somut olay değerlendirildiğinde, tüketici davalı ile, satıcı davacı arasında hizmet satışından kaynaklanan bir uyuşmazlık bulunmaktadır....
"İçtihat Metni" Mahkemesi :Ticaret Mahkemesi Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Davacı vekili, müvekkilinin davalılardan ... … Ltd.Şti.nden alüminyum kaplama satın aldığını, bu malzemelerle tavan döşemesi yapıldığını, döşeme sırasında malzemenin ayıplı olduğunun anlaşıldığını, mahkeme aracılığıyla da bu durumun saptandığını, müvekkilinin ayıplı mal nedeniyle zarara uğradığını, malların ...’li olması nedeniyle bu zarardan diğer davalının da sorumlu olduğunu belirterek 7.260.000.000.-TL.nin davalılardan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
A.Ş. aleyhine 30/05/2008 gününde verilen dilekçe ile tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın kısmen kabulüne dair verilen 18/03/2010 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davacı ve davalı vekilleri taraflarından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. Davacı, davalının ithal edip dağıtımını yaptığı aracın ayıplı üretildiği iddiası ile uğradığı maddi ve manevi zararın ödetilmesini talep etmiştir. Mahkemece davanın kısmen kabulüne karar verilmiş, hüküm taraflarca temyiz edilmiştir. 4077 Sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Yasa'da, tüketiciler ile üreticiler arasındaki mal alım satımından kaynaklanan anlaşmazlıkların çözümü ile ilgili yeni kurallar getirilmiş ve bunlardan kaynaklanan davalara bakma görevi de aynı Yasa’nın 23. maddesi gereğince özel bir yargılama usulü ile Tüketici Mahkemelerine verilmiştir....
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Ticaret Mahkemesi Taraflar arasındaki ayıplı mal satışı nedeniyle yenisi ile değiştirilmesi veya tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne, kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı... Motorlu Araçlar A.Ş. vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Dava, ayıplı mal satışı nedeniyle ayıba karşı tekeffülden kaynaklanan malın ayıpsız yenisi ile değiştirilmesi yahut zararın tazmini talebine ilişkindir. Davalılar vekilleri davanın reddini istemişlerdir....
Davalı ...Ş. vekili, davaya konu aracın ticari araç olup, dava zamanaşımı süresinin dolduğunu, ayrıca süresinde yapılmış bir ayıp ihbarının bulunmadığını, husumetin müvekkiline yöneltilemiyeceğini, araçta üretimden kaynaklanan bir sorun olmadığını savunarak, davanın reddini istemiştir. Mahkemece bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonucunda, ayıplı maldaki ayıbın üretim hatası olduğu, davacının değişim talebinde haklı olduğu, ayıplı araç üzerinde bulunan aksesuarlar ile oto teyp ve hoparlör sistemlerinin iadesinin gerektiği, maddi ve manevi tazminat talepleri yönünden ise maddi tazminat talebine ilişkin talebini ispat edemediği, manevi tazminat talebi yönünden ise ayıplı mal satımı nedeniyle oluşan zarar, davacının iç huzurunu bozacak bir nitelikte olgu olmadığından manevi tazminat istemi kabul edilemeyeceği gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne, aracın yenisi ile değişimine, araç aksesuarlarının iadesine, maddi ve manevi tazminat taleplerinin reddine karar verilmiştir....
Anılan kanunun 3. maddesinde ise “Mal; alışverişe konu olan taşınır eşyayı, konut ve tatil amaçlı taşınmaz malları ve elektronik ortamda kullanılmak üzere hazırlanan yazılım, ses, görüntü ve benzeri gayri maddi malları, Hizmet; bir ücret veya menfaat karşılığında yapılan mal sağlama dışındaki her türlü faaliyeti, Satıcı; kamu tüzel kişileri de dahil olmak üzere ticari veya mesleki faaliyetleri kapsamında mal sunan gerçek veya tüzel kişileri, Tüketici; bir mal veya hizmeti ticari veya mesleki olmayan amaçlarla edinen, kullanan veya yararlanan gerçek ya da tüzel kişiyi ifade eder.” şeklinde tanımlanmıştır. Bir hukuki işlemin 4077 sayılı kanun kapsamında kaldığının kabul edilmesi için, yasanın amacı içerisinde yukarıda da tanımları verilen taraflar arasında mal ve hizmet satışına ilişkin bir hukuki işlemin olması gerekir. Davada; davacıların düğününde gerçekleştirilen fotoğraf ve video çekiminin ayıplı ifasından kaynaklanan maddi ve manevi tazminat talep edilmektedir....
Mahkemece, maddi tazminat talebinin kısmen kabulü ile 1.500.00.TL'nın davalıdan tahsiline karar verilmiş; hüküm taraflarca temyiz edilmiştir. 1-4822 sayılı yasa ile değişik 4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanunun Amaç başlıklı 1. maddesinde yasanın amacı açıklandıktan sonra kapsam başlıklı 2. maddesinde “Bu kanun, birinci maddesinde belirtilen amaçlarla mal ve hizmet piyasalarında tüketicinin taraflardan birini oluşturduğu her türlü tüketici işlemini kapsar” hükmüne yer verilmiştir. Yasanın 3. maddesinde mal; alışverişe konu olan taşınır eşyayı, konut ve tatil amaçlı taşınmaz malları ve elektronik ortamda kullanılmak üzere hazırlanan yazılım, ses, görüntü ve benzeri gayri maddi malları, hizmet; bir ücret veya menfaat karşılığında yapılan mal sağlama dışındaki her türlü faaliyeti ifade eder. Satıcı; kamu tüzel kişileri de dahil olmak üzere ticari veya mesleki faaliyetleri kapsamında tüketiciye mal sunan gerçek veya tüzel kişileri kapsar....
Gerekçe ve Sonuç Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davalı tarafın davacıya yasal prosedüre uygun olmayan, ayıplı ürün satıldığının ve bu durumun alıcıların zararına sebebiyet verdiğinin ispat edilemediği, bu doğrultuda yerel mahkeme tarafından verilen davanın reddine ilişkin kararda hukuka aykırı bir yön bulunmadığı gerekçesiyle davacı vekili istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir. V.TEMYİZ A. Temyiz Yoluna Başvuranlar Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur. B. Temyiz Sebepleri Davacı vekili temyiz dilekçesinde özetle; istinaf sebepleriyle temyiz başvurusunda bulunmuştur. C. Gerekçe 1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık, ayıplı mal satışından kaynaklanan tazminat talebi istemine ilişkindir. 2....