. - K A R A R - Davacı vekili, davalı ile müvekkili arasında noter tarafından düzenlenen araç satış sözleşmesi ile ... plaka sayılı otobüsün satışı rehinli olarak yapıldığını araç bedeline mahsuben muhtelif tarihli toplam 17.000,00 TL değerde bono tanzim ile bunun 7.000,00 TL.'...
Taraflar arasında kumaş satımına ilişkin bir ticari ilişkinin mevcut olduğu hususunda uyuşmazlık yoktur. Davalı malların ayıplı olduğunu savunup, ayıp ihbarında bulunarak malları iade etmiştir. TTK.nun 25/3. maddesi ayıp ihbarı ile ilgilidir. Mahkemece anılan maddede belirtilen ayıp ihbar süreleri üzerinde durulup değerlendirme yapılarak, tüm deliller birlikte tartışılıp uygun sonuç dairesinde bir karar verilmesi gerekirken, eksik incelemeye dayalı yazılı şekilde hüküm kurulmasında isabet görülmemiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, 23.11.2006 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Tüketici bu seçimlik haklarından biri ile birlikte ayıplı malın neden olduğu ölüm ve/veya yaralanmaya yol açan ve/veya kullanımdaki diğer mallarda zarara neden olan hallerde imalatçı-üreticiden tazminat isteme hakkına da sahiptir. İmalatçı-üretici, satıcı, bayi, acente, ithalatçı ve 10 uncu maddenin beşinci fıkrasına veya 10/B maddesinin dokuzuncu fıkrasına göre kredi veren, ayıplı maldan ve tüketicinin bu maddede yer alan seçimlik haklarından dolayı müteselsilen sorumludur.... Ayıplı malın neden olduğu zarardan dolayı birden fazla kimse sorumlu olduğu takdirde bunlar müteselsilen sorumludurlar. Satılan malın ayıplı olduğunun bilinmemesi bu sorumluluğu ortadan kaldırmaz." denmektedir. Taraflar arasındaki uyuşmazlık; aracın gizli ayıplı olarak davacıya satılıp satılmadığının tespiti noktasında toplanmaktadır....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Tüketici Mahkemesi Taraflar arasındaki ayıplı mal davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne ve kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalılar avukatı tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü. KARAR Davacı, 19.08.2004 tarihinde satın aldığı aracın ayıplı olduğunu ileri sürerek 25.985.311.000Tl araç bedeli ile, 1.000.000.000 TL manevi tazminatın davalılardan tahsiline karar verilmesini istemiştir. Davalılar davanın reddini dilemiştir. Mahkemece, davacının manevi tazminat talebinin reddine, araç bedeli 25.985.31 YTL nın dava tarihinden yasal faizi ile davalılardan alınmasına karar verilmiş; hüküm, davalılar tarafından temyiz edilmiştir....
Mahkemece, davanın kabulü ile 10.000 TL nin dava tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmiş, hüküm davalı yanca temyiz edilmiştir. 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazlarının reddi gerekir. 2-Davacı eldeki davası ile, ayıplı araç nedeni ile bedel iadesine yönelik ilamın kesinleşmesine karşın aracın pert olması nedeni ile kendi edimi olan aracın iadesini yerine getiremediğini ileri sürerek ayıba tekabül eden oranda tazminat isteminde bulunmuştur. Davalı,kesin hükmün yerine getirilmemesinin davacının kusuru olduğunu ve kesin hüküm nedeni ile davanın reddi gerektiğini savunmuştur. Yargılamada alınan bilirkişi raporunda aracın rayiç değeri bulunarak sovtaj değeri düşülmüş ve talep edilebilecek bedelin 10240,75 TL olduğu belirtilmiştir....
Mahkemece, toplanan deliller, ceza mahkemesi kararı ve tüm dosya kapsamına göre, taraflar arasında senetlerin araç alım satımına ilişkin verildiği konusunda bir anlaşmazlık olmadığı, davalı tarafından aracın hasarlı alındığı iddia edilse bile buna yönelik davacıya yapılmış bir ihtarın, aracın hasarlı olduğuna dair delil tespitinin olmadığı, aracın geri iadesiyle senedin bedelsiz kaldığı, bu konuda kesinleşen ceza mahkemesi kararı da olduğu gerekçesiyle davanın kabulüne, tazminat isteminin reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekilince temyiz edilmiştir....
İLK DERECE MAHKEMESİNİN KARARININ ÖZETİ: İlk Derece Mahkemesi 02/02/2022 tarih 2021/568 Esas 2022/77 Karar sayılı kararında; "....Dava, ayıplı araç satımına dayalı misli ile değişim talebine ilişkindir. Davacı vekilinin dava dilekçesi ile, Müvekkilinin ......
Davacı taraf davalıdan 07.12.2009 tarihinden itibaren en yüksek faziyle araç bedelinin iadesini talep etmiş mahkeme davayı kısmen kabul ederek araç bedelinin dava tarihinden itibaren avans faiziyle tahsiline karar vermiştir.4077 Sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanunun 4. maddesi gereğince ayıplı mal satışı nedeniyle tüketici sözleşmeden dönerek bedel iadesini istediğinde satıcı bedelini iade ederken, alıcının da satışa konu ayıplı ürünü aynı anda iade etmesi gerekir. Ayıplı ürün iade edilmedikçe, satıcı ürün bedelini iade etmekte temerrüde düşmez. Somut olayda da ayıplı ürünün davalı satıcıya iade edilmediği anlaşıldığından faiz başlangıcının ayıplı ürünün iade tarihinden başlaması gerekir. Aksi düşünce, davacının sebepsiz zenginleşmesine sebep olur....
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO : 2021/1123 Esas KARAR NO : 2022/627 DAVA : Tazminat (Ticari Satıma Konu Malın İadesi) DAVA TARİHİ : 30/12/2021 KARAR TARİHİ : 17/06/2022 GEREKÇELİ KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 17/06/2022 Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ticari Satıma Konu Malın İadesi) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde; Müvekkil firma 23.03.2021 tarihinde ..... Otomotiv’den 0 km'de hiç kullanılmadığını ..... plakalı ... model ..... marka araç satın aldığını, Müvekkilinin ..... markasına olan güven ve inançla bu aracı 640.874,52 TL'ye satın aldığını, ancak maalesef söz konusu araç henüz 266 km’de iken düşük vites geçişlerinde 3.vitesten 2.vitese geçerken yada 2.vitesten 1.vitese geçerken hissedilir derecede vurma biçimli ses arızası vermeye başladığını, sorunun devam etmesi üzerine araç müvekkil tarafından 31.05.2021 tarihinde ........
Otomotiv Tic.A.Ş'den araç satın aldığını, aracın gizli ayıplı olduğunu ileri sürerek ayıplı aracın yenisiyle değiştirilmesini veya araç bedelinin iadesini talep ve dava etmiştir. Davalı ... Otomotiv Tic.San.A.Ş vekili, zamanaşımı itirazında bulunmuş, aracın ayıplı olmadığını savunarak davanın reddini istemiştir. Davalı ... San.A.Ş vekili, dava konusu aracın hafif ticari araç olduğunu, aracın ayıplı olmadığını savunarak davanın reddini istemiştir. Mahkemece, dava konusu aracın garanti süresinin dolduğunu, davanın zamanaşımı süresinde açılmadığı, ayıba dayalı talep yöneltilemeyeceği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekilince temyiz edilmiştir. Dava konusu araç hafif ticari nitelikte kamyonet olup buna göre davacı 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanunun 3/k maddesinde tanımlanan tüketici kapsamında sayılamaz. Bu durumda uyuşmazlık konusu ticari iş mahiyetinde olup görevli mahkeme TTK’nun 4. maddesi uyarınca Ticaret Mahkemeleridir....