Mahkemece, dava konusu aracın davalının mülkiyetindeyken herhangi bir kaza kaydının olmadığı, aracın davacının kullanımındayken iki kez kaza nedeniyle tamir gördüğü, araçta daha sonra kaza kayıtlarının olması nedeniyle davacının kaza nedeniyle tazminat talebinde bulunmasının iyi niyet kurallarıyla bağdaşmadığı gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiş; hüküm, taraflarca temyiz edilmiştir. 2013/22116-2013/31908 1-Davacı, ayıba karşı tekeffül hükümleri uyarınca gizli ayıplı olarak satılan araç nedeniyle ödediği bedelin iadesi ve aracın rayiç bedeli ile ödediği bedel arasındaki farkın tahsilini istemiştir. BK.nun 202. maddesine göre satıcının tekeffülü altındaki satılanın ayıbının anlaşılması halinde alıcı, dilerse satılanı redde hazır olduğunu beyanla satımın feshini, dilerse satılanı alıkoyup kıymetinin noksanı mukabilinde semenin indirilmesini isteyebilir....
nedeniyle sözleşmenin feshi, ödenen 23.261,33 TL'nin ticari faizi ile birlikte tahsiline; sözleşmenin feshi ve ödenen bedelin iadesi talebimiz yerinde görülmez ise ayıplı imalatın tamir bedeli olan 372,50 EURO + KDV bedelin teslim tarihinden itibaren işleyecek ticari faizi ile birlikte sözleşme bedelinden indirilmesine karar verilmesini" şeklinde davalarını ıslah ettiklerinin anlaşıldığı , Mahkememizce yapılan yargılama tarafların iddia ve savunmaları kapsamında aldırılan bilirkişi raporu , toplanan deliller ve tüm dosya kapsamı bir arada değerlendirildiğinde alınan bilirkişi raporlarına göre taraflar arası sözleşme fesih koşullarının oluşmadığı , tuz odasının davacı şirkete teslim edildiğine dair dosya kapsamında teslim tutanağı bulunmadığı , davalı tarafından davacı şirkete gönderilen mailden tuz odasının yapımının 07/04/2018 tarihinde tamamlandığı,teslimine ilişkin dosya kapsamında herhangi bir belge bulunmadığı ve odanın şirkete yazılı belge ile tesliminin yapılmadığının davalı...
SAVUNMA : Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davaya konu aracın garantisi 02/02/2018 tarihinde dolduğundan 6502 sayılı Kanunun 12 ve Garanti Belgesi Yönetmeliğinin 6.maddesi gereğince davacının taleplerinin zamanaşımına uğradığını, davacının sözleşmeden dönme hakkını satıcıya karşı kullanabileceğini, müvekkilinin ithalatçı firma olup davanın pasif husumetten reddi gerektiğini, araçta üretimden kaynaklı ayıp bulunmadığını, iddia olunan boya atmasının dış etkenlerden kaynaklandığını, üretimden kaynaklı ayıp olduğunun kabulü halinde üzerinde takyidat bulunan araç yönünden bedel iadesinin istenemeyeceğini, takyidat olmaması halinde dahi arızanın ücretsiz onarımla giderilebilecek olduğunu ve bedel iadesi talebinin seçimlik hakların kullanılmasında orantılı olmayacağını, ücretsiz onarım yada değer kaybı yönünden araştırma yapılarak hüküm kurulması gerektiğini ileri sürerek davanın reddine karar verilmesini istemiştir....
Davalı, tüketicinin davacı satıcıdan 29.12.2008 tarihinde satın aldığı elektrikli süpürgenin arızalanması üzerine, tüketicinin 4077 sayılı Tüketici Korunması Hakkında Kanunun 4.maddesi gereği tüketicinin onarım hakkını kullanarak ürünü 11.11.2009 Tarihinde yetkili servise teslim ettiği, yetkili servisin ise 30.12.2009 tarihinde ürünü tamir 2011/17145-15370 ederek tüketiciye iade ettiği dosya içeriğinden anlaşılmaktadır. 4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanunun 4. Ve 13. Maddesi gereğince malın ayıplı çıkması halinde tüketici bedel iadesini içeren sözleşmeden dönme, malın ayıpsız misliyle değiştirilmesi, ayıp oranında bedel indirimi veya ücretsiz onarım isteme hakkına sahiptir. Tüketici onarım hakını kullanmışsa ve yönetmelikte belirlenen azami süre aşılmışsa diğer seçimlik hakkını kullanabilir....
Mahkemece, davacının satın aldığı.... model aracın sol arka çamurluğunda boya kusuru bulunmasının üretim kaynaklı bir gizli ayıp mahiyetinde olduğu, her ne kadar davada araç bedelinin tamamı talep edilmiş ise de aracın 15.797 Km ye ulaşmış olması ve tespit edilen kusurun katlanılamayacak seviyede olmaması sebebi ile sözleşmenin feshi ve bedel iadesinin hakkaniyete aykırı olacağı için çoğun içinde az da vardır kuralı gereği bedel iadesinin talep edilmesi halinde ayıp oranında bedel indirimine hükmetmek gerektiği kanaatine varılarak davanın kısmen kabulüne karar verilmiş ve hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalının aşağıdaki bendin dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddi gerekir 2-Dava, Tüketici Kanunu’na dayanan satım sözleşmesine konu malın ayıplı çıkmasından kaynaklı sözleşmenin feshi ve bedel iadesi istemine ilişkin...
Bu anlamda ayıp, malın sözleşmeye göre taşıması gereken nitelikleri taşımaması hâli veya bu hususta özel bir hüküm olmasa da, sözleşmenin niteliği ve içeriği dikkate alındığında, malda mevcut olması gereken vasıfların eksikliği şeklinde ortaya çıkacaktır. 19. Satılan maldaki ayıp açık veya gizli ayıp şeklinde olabilir. Açık ayıplar, ilk bakışta görülebilen veya basit bir muayene ile anlaşılabilen ayıplardır. Buna karşılık gizli ayıplar, ilk bakışta fark edilemeyen, sonradan yapılacak detaylı bir muayene ile anlaşılan ayıplardır. Bu tür ayıplar genelde malın yapısıyla ilgilidir ve kullanılmayla anlaşılırlar. 20. TKHK’nın 4/2. maddesinde malın ayıplı olması hâlinde alıcının seçimlik haklarının nelerden ibaret olduğu belirtilmiş olup tüketici bu durumda, bedel iadesini de içeren sözleşmeden dönme, malın ayıpsız misliyle değiştirilmesi veya ayıp oranında bedel indirimi ya da ücretsiz onarım isteme haklarına sahiptir....
feshi ile semenin iadesi talebi mahkememizce haklı görülerek sözleşmenin geçmişe etkili olarak feshi ile birlikte ifa kuralı gereği , ayıplı malın iadesi karşılığında , ayıplı mala ödenen bedelin istirdadına ve yine ------- vurgulandığı üzere faiz başlangıcını teslim tarihi olarak belirlenmesine,----- olarak ödenen paranın iadesi talebinin de haklı olduğu kanaati ile 4287,51 TL nin dava tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacı---- verilmesine dair, ayıplı ürenden elde edilen semerelerin ispat edilememesi de gözetilerek aşağıdaki gibi karar vermek gerekmiştir....
olduğunu, aynı yönetmeliğin 6/4. maddesi gereği, 30 iş günü içerisinde bilgisayarın tamir edilerek müvekkiline teslim edilmediğini, bilgisayarın halen davalıda olduğunu, tamir için gerekli azami sürenin aşıldığını, müvekkiline iade edilmeyerek kullanım olanağının ortadan kaldırıldığını, bu nedenle müvekkilinin aynı yönetmeliğin 14/1-b maddesindeki süre aşımı nedeniyle bedel iadesi hakkını kullanmak istediğini iddia ederek 2.564.73 YTL bilgisayar bedelinin faizi ile birlikte istirdatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
Davacı vekilinin talebi mahkememizce net ve açık bulunmadığından talebini açıklaması istenmiş, davacı vekili 09/03/2021 tarihli beyan dilekçesi ile taleplerinin gemi satım sözleşmesi ve gemi kiralama sözleşmesine istinaden yapılmış olan ödemeler nedeni ile tazminat davası olduğunu, gemide kalan eşyalar nedeniyle tazminat taleplerinin olmadığını, dosyaya sunulan sözleşmeler gereğince gemi satım sözleşmesi ve gemi kiralama sözleşmesinin haksız yere feshi sebebiyle tazminat davası olduğunu söylemiştir. CEVAP: Davalı taraf davaya cevap vermemiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRMESİ VE HUKUKİ NİTELENDİRME: Dava; gemi kiralama sözleşmesinden kaynaklanan tazminat davasıdır. Davalı taraf davaya cevap vermemiştir. Dava ve iddiaları reddetmiş sayıldığından tarafların aralarında uzlaştıkları bir husus bulunmamaktadır....
kusur atfedilemeyeceği birlikte değerlendirildiğinde davaya konu cep telefonun ayıplı mal niteliğinde olduğunu, davacının dosyaya yansıyan gerçek iradesinin en başından bu yana sözleşmenin feshi seçimlik hakkının kullanımı olduğu anlaşılmakla, şartları oluşan davanın kabulü ile sözleşmenin feshine karar verilmesi gerekir iken davanın reddine karar verilmesi usul ve yasaya aykırıdır....