İSTİNAF SEBEPLERİ : Davalı Kurum vekili; Uyuşmazlığın esasını çözecek tedbir kararı verilemeyeceğini, ihtiyati tedbir talebinin koşullarının oluşmadığını belirterek mahkeme kararının kaldırılmasını istemiştir. G E R E K Ç E : İhtiyatı tedbirin şartları 6100 Sayılı Hukuk Muhakemesi Kanunu’nun 389/1. maddesinde genel olarak düzenlenmiştir. Bu yasa hükmüne göre, mevcut durumda meydana gelebilecek değişme nedeniyle hakkın elde edilmesinin önemli ölçüde zorlaşacağından ya da tamamen imkânsız hale geleceğinden veya gecikme sebebiyle bir sakıncanın yahut ciddi bir zararın doğacağından endişe edilmesi hallerinde, uyuşmazlık konusu hakkında ihtiyati tedbir kararı verilebilir. İhtiyati tedbirde asıl olan, ihtiyati tedbire esas bir hakkın varlığı ve bir ihtiyati tedbir sebebinin bulunmasıdır....
Geçici hukuki koruma kararlarından olan ihtiyati tedbir kararı verirken hakim, asıl uyuşmazlığı çözecek içerikte bir karar vermemelidir. Bununla birlikte, ihtiyati tedbire karar verilirken tarafların çıkar dengesini ve ihtiyati tedbirin amacını hakimin gözetmesi gerekli ve zorunludur. Kanun koyucu, ihtiyati tedbir hakkında karar verecek olan hakime geniş bir takdir alanı bırakmışsa da; hakim, her somut olayda, ihtiyati tedbir şartlarının gerçekleşip gerçekleşmediğini dikkatlice incelemeli ve hangi yasal sebebe ve hangi somut duruma göre ihtiyati tedbir kararı verdiğini kararında belirtmelidir. İhtiyati tedbir şartları mevcut değilse, Kanun'un öngördüğü ölçüde ispat edilememişse veya yaklaşık da olsa ispatı yargılamayı gerektiriyorsa ihtiyati tedbir isteminin reddine karar verilmelidir. HMK'nın 389. maddesindeki şartların mevcut olması ve talep halinde ise hakim, ihtiyati tedbire davanın her aşamasında karar verebilir....
Bu açıklamalara göre ihtiyatı haciz “Alacaklının, bir para alacağının zamanında ödenmesini güvence (garanti) altına almak için, mahkeme kararı ile borçlunun mallarına önceden geçici olarak el konulması”dır. Geçici hukuki korumalarda, bazen karşı tarafın dinlenmemesi, tüm delillerin ayrıntılı bir biçimde incelenmesine yeterli zamanın olmaması gibi sebeplerle yaklaşık ispat yeterli görülmüştür. Yargıtay ise içtihatlarında ihtiyati haczin geçici bir haciz, dava veya icra takiplerine takaddüm eden emniyet tedbiri olduğunu belirterek, ihtiyati haczi bir icra takip işlemi olarak görmemektedir....
Manevi tazminat kişinin kişilik haklarının ihlali, bu kapsamda huzur, güvenlik, sağlık ve benzeri haklarının saldırıya uğraması halinde miktarının, kapsamının ve koşullarının hakimin takdirine bağlı olarak belirlendiği bir tazminat türü olup, tazminat yükümlüsünün tutum ve davranışları olayın özelliği, kusurun varlığı, niteliği, ekonomik, sosyal çevre ve benzeri pek çok subjektif etkene göre belirlenen bir tazminat türü olup, maddi tazminat gibi miktarı objektif koşullara göre belirlenecek bir tazminat türü değildir. Bu nedenlerle alacağın muaccel olması yanında, ihtiyati hacze esas belirli bir miktar olması koşulu sağlanamamaktadır. Bu durumda mahkemece ihtiyati haciz talebin reddine karar verilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmadığından davacılar vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar vermek gerekmiştir....
Karar sayılı dosyası ile yaptırılan delil tespiti dosyasında sunulan raporlar ve fotoğraflar ile sabit olduğunu, bilirkişi raporlarıyla yaklaşık ispat koşulunun sağlandığını, davalıların mallarını elden çıkarması halinde mahkeme tarafından verilecek kararın infazının mümkün olmayacağını belirterek ihtiyati tedbir kararına itirazın reddi kararının kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ, HUKUKİ SEBEPLER ve GEREKÇE: Taraflar arasındaki dava, Kusursuz Sorumluluktan Kaynaklanan Tazminat istemine ilişkindir. İcra ve İflâs Kanunu'nun 257’nci maddesinde; "Rehinle temin edilmemiş ve vadesi gelmiş bir para borcunun alacaklısı, borçlunun yedinde veya üçüncü şahısta olan taşınır ve taşınmaz mallarını ve alacaklarıyla diğer haklarını ihtiyaten haczettirebilir....
Asliye Ticaret Mahkemesinde görülen iflas erteleme davasında verilen 24/02/2016 tarihli tedbir kararına istinaden, tedbir kararından sonra icra veznesine aktarılan paranın kayyım hesabına aktarılmasına yönelik talebinin reddine dair 17/03/2016 tarihli icra memuru işleminin iptalinin talep edildiği mahkemece; muhtemel alacakların haciz yazısı yazılmak suretiyle haczinin mümkün olduğu, doğmamış alacaklar yönünden İİK.nun 89.maddesine göre tebliğ edilen haciz ihbarının, haciz yazısı gibi değerlendirilmesi gerektiği, iflasın ertelenmesi davasında verilen 24/02/2016 tarihli tedbir kararında, açıkça tedbir kararından önce haczedilen paranın kayyım hesabına aktarılması yönünde hüküm bulunmadığı gerekçesiyle şikayetin reddine karar verildiği görülmüştür. Kural olarak 3. kişi nezdinde mevcut bir alacağın haczi mümkün olup, ileride doğacak muhtemel bir hakkın haczi mümkün değildir....
Kanun koyucu, ihtiyati tedbir hakkında karar verecek olan hakime geniş bir takdir alanı bırakmışsa da; hakim, her somut olayda, ihtiyati tedbir şartlarının gerçekleşip gerçekleşmediğini dikkatlice incelemeli ve hangi yasal sebebe ve hangi somut duruma göre ihtiyati tedbir kararını verdiğini kararında belirtmelidir. İhtiyati tedbir şartları mevcut değilse, Kanun'un öngördüğü ölçüde ispat edilememişse veya yaklaşık da olsa ispatı yargılamayı gerektiriyorsa ihtiyati tedbir isteminin reddine karar verilmelidir. HMK'nın 389. maddesindeki şartların mevcut olması ve talep halinde ise hakim, ihtiyati tedbire davanın her aşamasında karar verebilir....
Maddesinde lehine ihtiyati tedbir kararı verilen taraf, ihtiyati tedbir talebinde bulunduğu anda haksız olduğu anlaşılır yahut tedbir kararı kendiliğinden kalkar ya da itiraz üzerine kaldırılır ise haksız ihtiyati tedbir nedeniyle uğranılan zararı tazminle yükümlüdür. Haksız ihtiyati tedbirden kaynaklanan tazminat davası, esas hakkındaki davanın karara bağlandığı mahkemede açılır. Tazminat davası açma hakkı, hükmün kesinleşmesinden veya ihtiyati tedbir kararının kalkmasından itibaren, bir yıl geçmesiyle zamanaşımına uğrar. Aynı düzenleme, İİK259/4. Fıkrasında " tazminat davası ihtiyati haczi koyan mahkemede dahi görülür" şeklindedir. Haksız haciz istemine dayalı tazminatta taraflar tacir ve olay tarafların ticari işletmeleri ile alakalı ise görevli mahkeme Asliye Ticaret Mahkemesidir. HMK'nın 1. Maddesinde "Mahkemelerin görevi, ancak kanunla düzenlenir. Göreve ilişkin kurallar, kamu düzenindendir" düzenlenmiştir....
Buna rağmen ihtiyati tedbir isteminin reddi ve ihtiyati tedbire itiraz dışındaki ihtiyati tedbire ilişkin kararlara karşı kanun yoluna başvurulabileceğini savunmak, kanun koyucunun iradesine aykırı olacaktır. Yukarıda yapılan açıklamalardan açıkça anlaşıldığı üzere kanun koyucu, ihtiyati tedbir isteminin reddi ile ihtiyati tedbir kararına itiraz dışındaki ihtiyati tedbire ilişkin kararlara kanun yollarının kapalı olmasını öngörmüştür. Tüm bu nedenlerle davacı taraf yönünden teminatlı olarak verilen ihtiyatı tedbir kararına karşı davacı tarafın istinaf yoluna başvuru hakkı olmadığından istinaf başvurusunun usulen reddine dair aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir....
Bu nedenlerle davacı vekilinin istinaf başvurusunun, 6100 Sayılı HMK.nın 353/1- b-2 bendi uyarınca, kabul edilip ihtiyati tedbir talebinin reddine ilişkin ara kararın kaldırılarak ihtiyati haciz/tedbir talebinin kabulüne yönelik, İİK. 281/2 maddesi ve 5411 sayılı yasanın ilgili hükümleri uyarınca davacı şirketin bir güven kuruluşu olması hususu ve takip miktarı dikkat alınarak teminatsız olarak karar verilmesi gerektiği kanaatine varılarak aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur. H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan nedenlerle; 1- Davacı vekilinin istinaf başvurusunun, 6100 Sayılı HMK.nın 353/1- b-2 bendi uyarınca KABULÜ ile Kozan 1....