"İçtihat Metni" Taraflar arasındaki tasarrufun iptali davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne dair verilen hükmün süresi dışında davalılar vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Dava, İİK 277 ve devamı maddelerine göre açılan tasarrufun iptali istemine ilişkin olup mahkeme kararı hükmü temyiz eden davalılar vekili avukat ...'a 19.08.2011 tarihinde usulüne uygun biçimde tebliğ edilmiş, temyiz dilekçesi ise davalılar vekili tarafından işlem tarihinde yürürlükte olan 1086 sayılı HUMK’nun 432/1. maddesinde öngörülen 15 günlük yasal süre geçirildikten sonra 09.09.2011 tarihinde verilmiştir. İİK 277 ve devamı maddeleri gereğince açılan iptal davaları aynı yasanın 281. maddesi hükmü gereğince basit yargılama usulüne tabi olduğundan HUMK 176/1 maddesi ve bu fıkranın 11. bendi uyarınca bu davalarda adli ara verme söz konusu olmadığı gibi HUMK’nun 177. maddesi hükmü de uygulanmaz....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE İstinaf incelemesine konu ilk derece mahkemesi kararı, ihtiyati haciz isteminin reddine dair ara kararıdır. Dava 6098 sayılı Yasanın 19.maddesine dayalı 2004 sayılı Yasanın 283.maddesi kıyasen uygulanmak sureti ile taşınmaz üzerinde vekil edene alacak ve fer'ileri ile sınırlı olmak üzere cebri icra yetkisi verilmesi istemini konu almaktadır. İcra ve İflas Kanununun 277 ve izleyen maddelerinde düzenlenen tasarrufun iptali davalarında amaç, borçlunun haciz ya da iflasından önce yaptığı ve aslında geçerli olan bazı tasarrufların geçersiz ya da "iyiniyet kurallarına aykırılık" nedeniyle alacaklıya karşı sonuçsuz kalmasını ve dolayısıyla o mal üzerinden cebri icraya devamla alacağın tahsilini sağlamaktır....
Bu düzenlemede ihtiyati haciz için aranması gereken bazı koşullar tasarrufun iptali davalarına özgü olarak yumuşatılmış ve İİK 257 ve devamı maddelerinde aranan şartlar 281/2 maddesinde aranmamıştır. Ancak, yaklaşık ispat kuralı burada da geçerli olacak ve mahkeme hakimi bu kurala göre kanaate ulaşıp karar verecektir....
ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 27/12/2022 NUMARASI : 2022/266 ESAS, 2022/578 KARAR DAVA KONUSU : Tasarrufun İptali (İİK 277 Ve Devamı) KARAR : İzmir 4. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 27/12/2022 tarih ve 2022/266 Esas, 2022/578 Karar sayılı kararının, istinaf başvurusu yoluyla incelenmesinin davalı vekili tarafından istenilmesi üzerine, dairemize gönderilen dosya incelendi, gereği düşünüldü: GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Dava, İzmir İli, Ödemiş İlçesi, İnönü Mah., 759 Ada, 191 Parsel , 3....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki tasarrufun iptali davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine dair verilen hükmün süresi içinde davacı tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği düşünüldü: KARAR Davacı dava dilekçesiyle, davalı borçlu ...'ın alacaklısından mal kaçırmak amacıyla Çatalca Karacaköy 537 parselde kayıtlı taşınmazını 30.6.2004 tarihinde davalı ...'a sattığını belirterek tasarrufun iptalini dava ve talep etmiştir. Davalı ... borcun tasarruftan sonra doğduğunu belirterek, davanın reddini savunmuştur. Davalı ... davanın reddini istemiştir. Mahkemece iddia, savunma, toplanan delillere göre davacının davasını ıspatlayamadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir. Dava İİK 277 ve devamı maddeleri gereğince açılmış tasarrufun iptali istemine ilişkindir....
Hukuk dairemizin sayın çoğunluğu dahi, B.K nun 18. maddesine dayanılarak hukuki işlemlerin (tasarrufların) iptaline ilişkin kararlarda İİK nun 283. maddesine uygun hüküm kurulmasını aramaktadır. Bu uygulama dahi, B.K nun 18.maddesinin açılan hukuki işlemlerin (tasarrufların) iptali davalarının tek başına yeterli ve yasal dayanağı olmadığını göstermektedir. Ayrıca, hukuki işlemlerin (tasarrufların)iptali ile ilgili taleplerde İİK nun 277-282. maddelerinde düzenlenen ön koşullar açılan davalarda aranmazken İİK nun 283. maddesine uygun hüküm kurulmasını aramak kanaatimizce çelişkidir. Yine, dairemizin sayın çoğunluğunun kabul ettiği görüş ve uygulama doğru kabul edildiği takdirde İİK nun 277 ve devamı maddelerinin uygulanma alanı kalmaz....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki tasarrufun iptali davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine dair verilen hükmün süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği düşünüldü: -K A R A R- Davacı ... vekili, davalı borçlu ... aleyhine icra takibi yaptıklarını, borcu karşılayacak malı bulunamadığını ileri sürerek borçlunun, dava konusu taşınmazını davalı oğlu ...’e satışına ilişkin tasarrufun iptalini talep etmiştir. Davalı ... vekili ile davalı ... vekili davanın reddini savunmuşlardır. Mahkemece, dava açmadan önce borçlunun malı bulunduğu bu nedenle dava açılamayacağı ve aciz halinin bulunmadığı gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiş hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, İİK.277 ve devamı maddelerine dayanılarak açılmış tasarrufun iptali istemine ilişkindir....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki tasarrufun iptali davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın görevsizliğine dair verilen hükmün süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği düşünüldü: -K A R A R- Davacı vekili, davalı borçlu ... aleyhine ... takibi yaptıklarını, borcu karşılayacak malı bulunamadığını ileri sürerek borçlunun, dava konusu araçlarını davalı Şirket’e satışına ilişkin tasarrufların iptalini talep etmiştir. Mahkemece, her iki tarafın ticari işletme olduğu ve uyuşmazlığın ticari işletme ile ilgili olduğu gerekçesi ile görevsizlik kararı verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, İİK.277 ve devamı maddelerine dayanılarak açılmış tasarrufun iptali istemine ilişkindir....
Tasarrufun iptali davalarında amaç, borçlunun haciz ya da iflasından önce yaptığı ve aslında geçerli olan bazı tasarrufların geçersiz ya da "iyiniyet kurallarına aykırılık" nedeniyle alacaklıya karşı sonuçsuz kalmasını ve dolayısıyla o mal üzerinden cebri icraya devamla alacağın tahsilini sağlamaktır. Davacı, iptal davası sabit olduğu takdirde, tasarruf konusu mal üzerinde cebri icra yolu ile hakkını almak yetkisini elde eder ve tasarruf konusu taşınmaz mal ise davalı, üçüncü şahıs üzerindeki kaydın düzeltilmesine gerek olmadan o taşınmazın haciz ve satışını isteyebilir (İİK.md.283/1)....
Mahkemece, toplanan delillere, Borçlar Kanunu 18. maddesine göre açılan dava için satışı yapan ...’ın hayatta olması gerekçesi ve İİK 277 vd maddelerine dayalı tasarrufun iptali davası için de aciz halinin mevcut olmadığı gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiş hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir H.U.M.K.’nun 76. maddesine nazaran, bir davada ileri sürülen maddi olgu ve bulguların hukuki nitelendirmesini yapmak kanun maddelerinin uygulamasını yapmak hakimin görevidir. Dava dilekçesindeki ileri sürülüşe, dosya içeriğine ve borçlu Sami hakkında icra takibine geçildiğine göre mahkemenin davanın tasarrufun iptali davası olarak kabulünde bir isabetsizlik görülmemiştir. İ.İ.K.’nun 282. maddesi hükmü gereğince bu tür davalarda davalı olarak borçlu ve borçlu ile hukuki muamelede bulunan kişiler arasında mecburi dava arkadaşlığı vardır. Somut olayda borçlu ... davada taraf gösterilmemiştir....