Hukuk Dairesinin yerleşik içtihatları ve kanun metninde öngörülen şartların dava konusu açısından gerçekleştiğini, öncelikle taraflar arasında yapılan tasarrufun iptaline, bu iddiaların kabul olmaması durumunda ise terditli olarak satış işleminin muvazaalı olduğunun tespiti ile muvazaalı işlemin iptaline, davanın kabulüne tasarrufun iptaline karar verilmesini talep ve beyan etmiştir. GEREKÇE: Dava İİK m. 277 ve devamı gereğince açılan Tasarrufun İptali davasıdır....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:Aybastı Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2021/276 Esas sayılı derdest olan dava dosyasında verilen tasarrufun iptali (İİK 277 ve devamı) talepli davada verilen ihtiyati haczin kaldırılması talebinin reddine ilişkin ara kararın kaldırılması için davalılar vekili tarafından istinaf yoluna başvurulması üzerine, yapılan inceleme sonucunda; İstinaf incelemesine konu ve esas teşkil eden eldeki dava; tasarrufun iptali (İİK 277 ve devamı) istemine ilişkindir. Davalılar vekili tarafından süresi içinde yapılan istinaf başvuru incelemesine konu istem ise; Aybastı Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2021/276 Esas sayılı derdest dosyasındaki 19/01/2022 tarihli ara kararın kaldırılarak, taleplerinin kabulüne, ihtiyati tedbirin kaldırılmasına karar verilmesine ilişkindir. İlk derece mahkemesince, verilen 19/01/2022 tarihli ara karar ile; "......
Dava İİK'nun 277 ve devamı maddelerine dayalı olarak açılan tasarrufun iptali istemine ilişkindir. 1-İcra ve İflas Kanununun 277 ve izleyen maddelerinde düzenlenen tasarrufun iptali davalarında amaç, borçlunun aciz ya da iflasından önce yaptığı ve aslında geçerli olan bazı tasarrufların geçersiz ya da "iyiniyet kurallarına aykırılık" nedeniyle alacaklıya karşı sonuçsuz kalmasını ve dolayısıyla o mal üzerinden cebri icraya devamla alacağın tahsilini sağlamaktır. Tasarrufun iptali davasını elinde geçici veya kesin aciz belgesi bulunan alacaklı açabilir. (İİK.m.277) Bu husus, dava şartı olup, hâkim görevi gereği doğrudan gözetmek zorundadır. Ancak, bu eksikliğin yargılamanın her aşamasında hatta temyiz aşamasında dahi giderilebilmesi mümkündür....
Yine, dairemizin sayın çoğunluğunun kabul ettiği görüş ve uygulama doğru kabul edildiği takdirde İİK nun 277 ve devamı maddelerinin uygulanma alanı kalmaz. Zira, herkes alacak ve tazminat talepleri, ile ilgili açtığı davalarda alacak veya tazminatın kesinleşmesini, borçlu (davalının)acze düşmesi nedeniyle aciz vesikası alınması gibi alacağın takibini zorlaştıran koşulları gerçekleştirmeden bu yolla amacına ulaşabilir. Bunun sonucu olarakta İİK nun 277 ve devamı maddelerinde ki düzenlemenin, yasa koyucu tarafından uygulanmamak üzere düzenlendiğini kabul etmemiz gerekir ki bu durum, yargının görevinin yasaları uygulamak olduğuna ilişkin prensibe uygun düşmez. 2-Diğer yandan (alacak veya tazminatın kesinleşmediği, aciz belgesinin alınmadığı, diğer bir deyişle İİK nun 277 ve devamı maddelerindeki koşulların oluşmadığı haller nazara alındığında davacının dava açmakta hukuki yararı da bulunmamaktadır. Halbuki hukuki yarar davanın açıldığı anda var olmalıdır....
Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; Yargıtay'ın yerleşik içtihatları uyarınca aciz vesikasının yargılamanın her aşamasında alınarak ibrazının mümkün olduğunu, kaldı ki mezkur davanın terditli açıldığını, muvazaa nedenli Tapu İptali davası için aciz vesikası gerekmediğini belirterek kararın kaldırılmasını istemiştir. İstinaf edenin sıfatı ve istinaf sebepleri ile kamu düzenine ilişkin olup re'sen dikkate alınması gereken hususlara hasren yapılan incelemede; Dava, İİK 277 ve devamı maddeleri, olmadığı takdirde muvazaaya dayalı( BK 19) tasarrufun iptali istemine ilişkindir. İİK 277 ve devamı maddelerine dayalı tasarrufun iptali davalarında davanın dinlenebilmesi için, davacının borçludaki alacağının gerçek bir alacak olması, borçlu hakkındaki icra takibinin kesinleşmiş olması, iptali istenen tasarrufun takip konusu borçtan sonra yapılmış olması ve borçlu hakkında alınmış kesin veya geçici aciz belgesinin (İİK.nun 277. md) bulunması gerekir....
Davalılar ... ve ... vekili,davanın süresinde açılmadığını, iptal koşullarının bulunmadığını belirterek davanın reddini istemiştir. Mahkemece iddia, savunma toplanan delillere göre, uyuşmazlığının İİK 277 ve devamı maddeleri gereğince açılmış tasarrufun iptali istemine ilişkin olduğu, davanın ticari davalardan olmadığı gerekçesiyle Mahkemenin görevsizliğine, karar kesinleştiğinde ve süresi içinde talep halinde dosyanın görevli Ankara Asliye Hukuk Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiş; hüküm, davalı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki tasarrufun iptali davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davalılar vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Davacılar vekili, davalı borçlu aleyhine icra takibi yaptıklarını, borcu karşılayacak malı bulunamadığını ileri sürerek borçlunun, dava konusu taşınmazını davalı ...'a satışına ilişkin tasarrufun iptalini talep ve dava etmiştir. Davalılar davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, satış ile gerçek değer arasında bedel farkının oluştuğu ve borçlu Kamil'in mal kaçırmak amacıyla hareket ettiği gerekçesi ile davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm, davalılar tarafından temyiz edilmiştir. Dava, İİK’nun 277 ve devamı maddelerine dayalı olarak açılan tasarrufun iptali davasına ilişkindir....
Davalılar vekili, tasarrufun iptali yönünden dava önşartlarının bulunmadığını, davanın tapu iptali ve tescil davası olarak değerlendirilmesi halinde Serik Asliye Hukuk Mahkemesinin görevli ve yetkili olduğunu belirterek davanın reddini savunmuştur. Mahkemece iddia, savunma toplanan delillere göre, uyuşmazlığının İİK 277 ve devamı maddeleri gereğince açılmış tasarrufun iptali istemine ilişkin olduğu, davanın ticari davalardan olmadığı gerekçesiyle davanın göreve ilişkin dava şartı noksanlığı nedeniyle usulden reddine, süresi içinde talep halinde dosyanın görevli Antalya Nöbetçi Asliye Hukuk Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir....
ne satılmasının İİK 280/son maddesi gereğince iptale tabi olduğu gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm, davalı ... ... Gıda A.Ş. vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, İİK.277 ve devamı maddelerine dayanılarak açılmış tasarrufun iptali istemine ilişkindir. İcra ve İflas Kanununun 277 ve izleyen maddelerinde düzenlenen tasarrufun iptali davalarında amaç, borçlunun haciz yada iflasından önce yaptığı ve aslında geçerli olan bazı tasarrufların geçersiz ya da "iyiniyet kurallarına aykırılık" nedeniyle alacaklıya karşı sonuçsuz kalmasını ve dolayısıyla o mal üzerinden cebri icraya devamla alacağın tahsilini sağlamaktır. İİK'nun 277 ve devamı maddeleri uyarınca açılan tasarrufun iptali davalarında davacı alacaklı tarafından kesin veya geçici aciz belgesinin ibraz edilmesi gerekir. Somut olayda davacı tarafından dosyaya kesin aciz belgesi ibraz edilmemiştir....
Celsede alınan beyanında ilgili taşınmazın muvazaalı bir şekilde kendisinin aldığını ikrar etmesini de dikkate alarak davanın TBK 19 maddesi gereği açılan muvazaaya dayalı iptali davası olarak nitelendirilip İİK 277. ve devamı maddeleri gereği açılan tasarrufun iptali davasında istenen aciz vesikası sunulması ara kararından vazgeçerek davanın kabulüne karar verilmiş ise de varılan sonuç dosya kapsamına uygun düşmemektedir. Eldeki davacı tasarrufun iptali davası olarak açılmış olması ve dosyada usulune uygun ıslah dilekçesi ile talebin TBK 19. maddesi gereği muvazaaya dayalı iptal davası olarak davanın görülmesi talebinin bulunmaması nedeniyle davaya tasarrufun iptali davası olarak bakılması gerekir. İİK'ın 277 ve devamı maddelerine dayalı tasarrufun iptali davası olmasından dolayı bu tür davaları, elinde geçici (İİK.m.105) veya kat'i (İİK.m.143) aciz belgesi bulunan alacaklılar açabilmektedir....