ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 06/05/2022 NUMARASI : 2021/310 ESAS 2022/184 KARAR DAVA KONUSU : Tasarrufun İptali (TBK 19 ve İİK 277 ve Devamı Maddelerine Dayalı) KARAR : Yukarıda bilgileri yazılı mahkemece verilen karara ilişkin istinaf talebi üzerine mahkemece dosya istinaf incelemesi yapılmak üzere dairemize gönderildiğinden yapılan ön inceleme ve incelemeyle heyete tevdi olunan dosyanın gereği görüşülüp aşağıdaki karar verilmiştir....
HMK'nın 355. maddesi kapsamında istinaf itirazları ve kamu düzenine ilişkin hususlarla sınırlı olarak yapılan inceleme sonunda: Dava İİK’nın 277 ve devamı maddeleri ile TBK 19. madde uyarınca tasarrufun iptali istemine ilişkindir. İcra ve İflas Kanununun 277 ve izleyen maddelerinde düzenlenen tasarrufun iptali davalarında amaç, borçlunun haciz ya da iflasından önce yaptığı ve aslında geçerli olan bazı tasarrufların geçersiz ya da "iyi niyet kurallarına aykırılık" nedeniyle alacaklıya karşı sonuçsuz kalmasını ve dolayısıyla o mal üzerinden cebri icraya devamla alacağın tahsilini sağlamaktır. Davacı, iptal davası sabit olduğu takdirde, tasarruf konusu mal üzerinde cebri icra yolu ile hakkını almak yetkisini elde eder ve tasarruf konusu taşınmaz mal ise, davalı üçüncü şahıs üzerindeki kaydın düzeltilmesine gerek olmadan o taşınmazın haciz ve satışını isteyebilir....
ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 11/10/2022 NUMARASI : 2020/649 ESAS, 2022/327 KARAR DAVA KONUSU : Tasarrufun İptali (İİK 277 ve devamı) ayrıca TBK 19 KARAR : Trabzon 5. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 11/10/2022 tarih, 2020/649 esas 2022/327 karar sayılı kararına karşı, davacı vekili ile davalılar vekili Av....
İİK 277 ve devamı maddelerine dayalı tasarrufun iptali davaları ile TBK'nın 19.maddesinde tanımını bulan muvazaa hukuksal nedenine dayalı iptal davalarının dava şartları ve yargılama usulleri birbirinden farklı olup, bu davaların birlikte görülmesi doğru olmadığından; mahkemece öncelikle davacı tarafa , davasını TBK 18- 19 maddelerine mi ya da İİK 277 vd. maddelerine dayandırdığının açıklatılarak açıklanan sonuca göre davaya devam edilmesi gerekmektedir. Bununla birlikte dosya kapsamındaki tüm deliller birlikte değerlendirildiğinde; davacının alacağını temlik aldığı dava dışı bankanın Kayseri 4. İcra Dairesi'nin 2016/14729 E....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ, HUKUKİ SEBEPLER ve GEREKÇE: Taraflar arasındaki dava, TBK 19.maddesine dayalı tasarrufun iptali istemine ilişkindir. Tasarrufun iptali davaları 6098 sayılı TBK 19'a ve İİK 277 ve devamı maddelerine dayalı olarak açılabilir. Somut olayda; davacı vekilinin, davalılar arasında yapılan tasarrufun iptalini talep ettiği, yerel mahkemece yapılan yargılama sonunda iptali istenen tasarrufun sözleşmeden önceki bir tarihte gerçekleştiği görülerek davanın reddine karar verildiği, verilen kararın davacı vekili tarafından istinafa taşındığı görülmüştür. Muvazaaya dayalı davalarda davacının icra takibine geçmesi ve aciz belgesi almasına gerek yoktur. Çünkü İİK 277 ve izleyen maddelerinde iptal davasına konu tasarruflar özünde geçerli olmasına rağmen kanunun icra hukuku yönünden iptaline imkan verdiği tasarruflardır. Muvazaaya dayalı iptal davasında ise davacı muvazaalı işlemle kendisinin zararlandırıldığını ileri sürmektedir....
Asliye Hukuk Mahkemesinin 03/08/2022 tarihli 2022/291 Esas sayılı ara kararıyla, "...Davanın İİK 277 uyarınca açılmış tasarrufun iptali davası olması ve alacağın para alacağı olması nedeniyle davacı vekilinin ihtiyati tedbir talebinin İİK 281/2 gereğince REDDİNE," karar verilmiştir....
Davacı vekilinin istinaf sebepleri; ihtiyati haciz ve ihtiyati tedbir talebinin reddine ilişkin kararın davanın amacı ile ters düştüğü ve hatalı olduğu hususlarına ilişkindir. İstinaf edenin sıfatı ve istinaf sebepleri ile kamu düzenine ilişkin olup resen gözetilmesi gereken hususlara hasren yapılan incelemede; Dava, İİK.nun 277 ve devamı maddeleri ile BK'nun 19. maddelerine dayalı tasarrufun iptali istemine ilişkindir. İlk derece mahkemesi tarafından ihtiyati tedbir ve ihtiyati haciz istemleri reddedilmiştir....
(İİK' madde 277 vd. maddelerinin kısayen uygulanması talebidir)" şeklinde açıklandığı gibi dava dilekçesinin sonuç bölümünde de "Davamızın kabulü ile davalıların alacaklıları zarara sokmak kastıyla yaptıkları devir işleminin TBK madde 19 uyarınca muvazaalı olduğunun tespiti ile İİK'nun 277 vd. maddelerinin kıyasen uygulanması neticesinde yapılan tasarrufların iptaline, tapu kaydında tashihe mahal olmadan İİK'nun 283/1 gereğince müvekkil şirkete icra dosyalarındaki alacak ve ferileri ile sınırlı olmak üzere cebir icra yetkisi verilmesine" denilerek açıkça davanın TBK'nın 19. maddesi uyarınca muvazaa nedeniyle iptal davası olduğu belirtilmiştir....
Asliye Hukuk Mahkemesinin 2020/84 esas, 2021/212 karar sayılı dava dosyasında verilen tasarrufun İptali-Muvazaa (İİK 277 Ve Devamı-TBK. 19.) talebinin kabulüne karşı, davalılar vekili tarafından istinaf yoluna başvurması üzerine, dosyanın yapılan inceleme sonucunda; İddia ve savunmaya mahkemece toplanıp değerlendirilen deliller ile duruşma tutanaklarına yansıyan bilgi ve belgelere göre; İstinaf incelemesine konu ve esas teşkil eden eldeki dava;Tasarrufun İptali-Muvazaa (İİK 277 Ve Devamı-TBK. 19.) istemine ilişkindir. İlk derece mahkemesince yapılıp bitirilen yargılama sonucunda, "......
in borçlunun kayınbiraderi olması nedeniyle borçlunun durumunu ve amacını bilebilecek kişilerden olduğu, davanın İİK 277 ve devamı maddelerindeki tüm unsurları taşıdığı gerekçesiyle davanın kabulüne, dava konusu 9/8/2007 tarihli tasarrufun davacının takip dosyasındaki alacağının tahsili amacıyla iptaline karar verilmiş; hüküm, davalı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava İİK 277 ve devamı maddeleri gereğince açılmış tasarrufun iptali istemine ilişkindir. Somut olayda davanın kabul gerekçelerinden biri İİK 278/3-2. maddesindeki bedel farkı ise de anılan madde gereğince iptale karar verilebilmesi için anılan tasarrufun ../... -2- 2012/2041 2012/10736 takip, haciz veya aciz tarihinden geriye doğru 2 yıl içinde yapılmış olması ve taşınmazın tapudaki bedeliyle (taşınmazın haciz veya ipotekle satılması halinde tapu satış bedeline haciz veya ipotek bedeli de eklenmek suretiyle) bilirkişi tarafından belirlenen gerçek bedeli arasında en az bir misli farkın bulunması gereklidir....