WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Taraflar arasındaki namı müstear a dayalı tasarrufun iptali davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir. Kararın davalı ... Turizm Seyahat ve Organizasyon ve Ticaret A.Ş. vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir. Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı ......

    Örneğin; alacağın temliki, boşanma protokolü ile yapılan işlemler, şirket hissesinin devri, ipoteklerin temliki, nam-ı müstear ile gizlenmiş danışıklı işlemler hakkında da tasarrufun iptali davası açılabileceği Yargıtay uygulamaları ile istikrar kazanmıştır. 20. Bazı tasarruflar ise İİK’da öngörülen tasarrufun iptali davasının konusunu oluşturmaz. İİK’nın 278, 279 ve 280. maddelerinde borçlunun tasarrufundan söz edilerek iptalin koşulları belirlendiğinden İİK’nın 277 vd. maddelerinde öngörülen nitelikte tasarrufun iptali davasının varlığından söz edebilmek için takip borçlusu tarafından yapılmış bir tasarruf işleminin bulunması gerekmektedir. Kural olarak, borçlandırıcı işlemler hakkında iptal davası açılamaz....

      Dava İİK'nun 277 maddesine dayalı olarak açılan nam-ı müsteair neliğindeki işlemin iptali istemine ilişkindir. Nam-ı müstear, adını herhangi bir nedenle gizli tutmak isteyen bir kişinin, sözleşmeyi kendi hesabına, başka bir kişiye yaptırmasıdır. Bu tür işlemlerin İİK'nun 277 ve devamı maddelerine dayalı olarak iptalini istenilerek davacı alacaklınının alacağına kavuşması sağlanır. Somut olayda, davacı alacaklının alacağının dayanağı 04.05.2008 tanzim tarihli bonodan kaynaklanmaktadır. İptali istenilen ilk tasarruf tarihi ise 08.07.2008 olup borcun doğmundan sonradır.Borçlu adresinde 17.06.2009 tarihinde yapılan haciz İİK'nun 105.madde kapsamında aciz belgesi niteliğinde olup, borçlunun başkacı mal varlığına rastlanılmamıştır. Davalıların iddia ettiği taşınmazların ise davalı borçlunun babasına ait olmadığı tapu kayıtlarındaki açıklamalar ile sabit olmuştur....

        Mahkemece, iptali sitenilen tasarrufun 17.05.2011 tarihinde yapıldığı, dava konusu teknenin hiçbir zaman borçlu ... ... adına tescil edilmediği doğrudan 17.05.2011 tarihinde davalı ... adına tescil edildiği, borçlu tarafından yapılmış bir tasarruf bulunmadığından, dava koşullarının oluşmadığından bahisle davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili ve vekalet ücreti yönünden davalılar ..., ... ve ... vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, nam-ı müstear nedeniyle İİK'nun 277 ve devamı maddelerine dayalı olarak açılan tasarrufun iptali davasıdır. İİK’nun 282. maddesi hükmü gereğince bu tür davalarda, davalı olarak borçlu ve borçlu ile hukuki muamelede bulunan kişiler arasında mecburi dava arkadaşlığı vardır.Buna göre davalı olarak borçlu ile birlikte lehine tasarrufta bulunan üçüncü kişi ve bunlar tarafından devir halinde diğer üçüncü kişilerin yasal hasım olmaları gereği açıktır....

          ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : None NUMARASI : 2022/3 E-2022/312 K DAVA KONUSU : Tasarrufun İptali (İİK 277 Ve Devamı) KARAR : Turbalı 1....

          Tarafından da bu durumun kabul edildiği ve belgelendiği için tasarrufun iptaline karar verilmesi gerektiğini, davanın nam-ı müstear ve tasarrufun iptali davası olduğunu, Osmaniye ili, Bahçe İlçesi Kızlaç Köyü 73 ada 7 ve 8 parsel sayılı taşınmazların 19/08/2009 tarihinde yapılan alacaklılardan mal kaçırmayı amaçlayan muvazaalı devir işleminin iptali ile taşınmaz üzerine haciz işlemi yapılarak Bahçe İcra Müdürlüğünün 2012/159 esas sayılı dosya alacağından takip çıkışı itibarı ile hesap edilen 554.000,00 TL'nin ticari işlerde temerrüt faizi ile birlikte ödetilmesini ayrıca dava konusu taşınmaz üzerine ihtiyati haciz konulmasını talep ve dava etmiştir. CEVAP: Davalı T2 Yem Ltd. Şti vekili beyan dilekçesinde özetle; söz konusu taşınmazları T11al Ltd. Şti'den ihale neticesinde dava dışı T. İş Bankasına, T. İş Bankasından davalı Tuna Turizm Ltd. Şti.'ye Tuna Turizm Ltd. Şti'den ise Egehan Ltd. Şti'ye devir/temlik olunduğunu, davacı tarafın müvekkili Egehan Temizlik Ltd....

          Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki nam-ı müsteara dayalı tasarrufun iptali davasının yapılan yargılaması sonunda kararda yazılı nedenlerden dolayı istinaf başvurusunun vekalet ücreti yönünden kabulüne, yeni hüküm kurulmasına ilişkin verilen kararın Yargıtay'ca incelenmesi davalı ... vekili, davalı ... vekili tarafından istenilmekle, dosyadaki kağıtlar okundu gereği düşünüldü: -K A R A R- Davacı vekili, müvekkilinin davalı ...’dan alacaklı olduğunu, davalı borçlu aleyhine icra takibi başlatıldığını, takibin kesinleştiğini, davalı borçlunun ... ili, ... ilçesi, ...mahallesi, 5316 ada, 12 parsel, 3.kat, 3 nolu bağımsız bölümde bulunan taşınmazın davalılardan ...'ın davalı ...'yu namı müstear kullanarak ... adına yaptırmış olduğu muvazaalı tescil işlemi ile davalı ...'nun diğer davalı ...'a taşınmazı muvazaalı olarak yaptığı devir işleminin İİK.'nun 277 ve devamı maddelerince iptalini talep ve dava etmiştir....

            Mahkemece toplanan deliller ve tüm dosya kapsamına göre davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesinde ve usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre; davacı vekilinin aşağıdaki bent kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir. 2-Dava BK'nun 19. dayalı muvazaa nedeni ile nam-ı müstear olarak yapılan satış işlemlerinin iptali istemine ilişkindir. Nam-ı müstear, adını herhangi bir nedenle gizli tutmak isteyen bir kişinin, sözleşmeyi kendi hesabına, başka bir kişiye yaptırmasıdır. Tasarrufun iptali veya BK'nun 19. maddesine göre dava yönünden ise alacaklıdan mal kaçırmak isteyen borçlunun kendi adını gizli tutarak hukuki işlemi kendi hesabına, başka bir kişiye yaptırmasıdır....

              Taraflar arasında taşınmazların tapusunu verebilecek bir güven ilişkisinin olmasına göre borçlu ve ... ...’ın birbirlerini tanıdıkları ve ... ...’ın içinde bulunduğu mali durumu bilebilecek kişilerden olduğu sabit olup bu davalı yönünden davanın kabulü ile İİK’nın 283. maddesine göre davanın bedele dönüşüp dönüşmediği değerlendirilerek oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olmuştur. 3.Nam-ı müstear, adını herhangi bir nedenle gizli tutmak isteyen bir kişinin, sözleşmeyi kendi hesabına, başka bir kişiye yaptırmasıdır. Tasarrufun iptali veya BK'nun 19. maddesine göre dava yönünden ise alacaklıdan mal kaçırmak isteyen borçlunun kendi adını gizli tutarak hukuki işlemi kendi hesabına, başka bir kişiye yaptırmasıdır. Bu tür işlemlerin İİK'nun 277 ve devamı maddelerine dayalı olarak iptali istenilerek davacı alacaklınının alacağına kavuşması sağlanır. İşlemin nam-ı müstear olarak gerçekleştiğini ispat külfeti davacıya aittir....

                ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 17/01/2019 NUMARASI : 2017/353 ESAS, 2019/12 KARAR DAVA KONUSU : Tasarrufun İptali (İİK 277 Ve Devamı) KARAR : Akhisar 2....

                UYAP Entegrasyonu