Mahkemece iptali istenilen tasarrufun borçlu tarafından gerçekleştirilmediği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davalılardan ... ... tarafından vekalet ücretine yönelik olarak ve davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir....
Mahkemece, dava konusu tasarrufun 18.03.2005 tarihinde yapıldığı tasarrufun iptali davasının ise 17.12.2014 tarihinde açıldığı, 5 yıllık hakdüşürücü süre geçtiği gibi tasarruf borcun doğmundan önce yapıldığından bahisle davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir....
-Kabule göre de (davalı Hakan'ın yargılama gideri, harç ve vekalet ücretlerine yönelik itirazlarında ise); Tasarrufun iptali davalarında (kıyasen muvazaa davalarında da) takip konusu alacak miktarı ile iptali istenilen şeyin değerinden hangisi az ise o değer üzerinden harç ve vekalet ücreti takdir edilmesi gerekir....
Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; dava dilekçesinde muvazaa nedeniyle tasarrufun iptalinin talep edildiğini, olayların hukuki nitelendirmesinin bizzat hâkim tarafından yapılacağını, dava dilekçesinin hukuki sebepler kısmında İİK’nın 277 vd. maddelerine yer verilmesinin sonucu değiştirmeyeceğini, yerel mahkemenin davayı nitelendirmesi ve hak düşürücü süre nedeniyle reddetmesinin hukuken yanlış bir değerlendirme olup eksik ve hatalı incelemeden kaynaklandığını, muvazaa sebebiyle iptal davalarında hak düşürücü süre olmadığını bildirerek davanın reddine dair verilen kararın kaldırılmasını, yeniden inceleme yapılarak davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir. Dosya kapsamı, mevcut delil durumu ve ileri sürülen istinaf sebepleri gözetilerek Dairemizce yapılan incelemede; Dava, İİK’nun 277 ve devamı maddeleri uyarınca tasarrufun iptaline ilişkindir. Dava dilekçesi içeriğinden davanın İİK 277 ve devamı maddeleri uyarınca açıldığı anlaşılmaktadır....
Şti. arasındaki ilişkinin senede bağlandığı bu kapsamda ticari risk kapsamında bulunduğu ve senet borcunun ödenmemesine karşı muvazaa iddiası ile tasarrufun iptali isteminin yasaya uygun olmadığı gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Davacı vekilinin dava dilekçesindeki açıklamalarından davacı alacağının sonuçsuz bırakılmasına yönelik olarak yapılmış satış işlemlerinin muvazaa nedenine dayalı olarak iptalinin istediği anlaşılmaktadır. Bu nedenle davacının açtı- ğı alacak davasının sonucunun beklenmesi ve B.K 18. madde kapsamında inceleme yapılarak sonucuna göre bir karar verilmesi yerine yanılgılı değerlendirme ile davanın reddi doğru değildir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacıya geri verilmesine 25.03.2013 tarihinde oybirliği ile karar verildi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki tasarrufun iptali davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davalı ... vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü: KARAR Davacı vekili davalılardan ...’nın müvekkiline olan borcu nedeniyle hakkında yaptıkları icra takibi sırasında borcuna yetecek haczi kabil malının bulunmadığını, ancak kendisine ait taşınmazı değerinin altında bir bedelle diğer davalı ...’a sattığını öne sürerek yapılan tasarrufun iptaline karar verilmesini talep etmiştir. Davalılardan ..., davacı tarafından aynı mahiyette açılan bir başka davanın reddine karar verildiğini, satışta muvazaa bulunmadığını, taşınmazın gerçek bedelinin haricen ödendiğini savunarak davanın reddini istemiş, diğer davalı cevap vermemiştir....
ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 07/07/2022 NUMARASI : 2021/469 ESAS, 2022/414 KARAR DAVA KONUSU : Tasarrufun İptali (TBK 19. Maddesine Dayalı ) KARAR : Tokat 1....
anlaşılmasına göre davacı 3.kişinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir. 2- Davacı- karşı davalı 3. kişinin karşı dava olarak açılan tasarrufun iptali davasının kabulüne yönelik temyiz itirazlarının incelenmesine gelince; Tasarrufun iptali davasının amacı, bir alacağı ödememek için, mal varlığını azaltıcı veya artışını önleyici nitelikte, borçlu tarafından yapılan bir taraflı hukuki işlemler ve fiillerle, borçlunun amacını bilen veya bilmesi gereken kişilerle yaptığı tüm hukuki işlemleri alacaklının alacağı ile sınırlı olarak hükümsüz sayarak işlem konusu mal veya hak üzerinde borçluya aitmiş gibi cebri icraya devam edilerek alacaklının alacağını almasına imkan sağlamaktır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki tasarrufun iptali davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davalı ... vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Davacı vekili, davalılardan ...’ün müvekkiline olan borcu nedeniyle hakkında yaptıkları icra takipleri sırasında borcuna yetecek haczi kabil malının bulunmadığını ancak alacaklılardan mal kaçırmak amacı ile kendisine ait taşınmazı boşandığı eşi ...’e sattığını öne sürerek yapılan tasarrufun iptalini talep etmiştir. Davalılardan ... taınmazın kendisine boşanma karşılığı verildiğini, muvazaa bulunmadığını savunarak davanın reddini istemiş, diğer davalı cevap vermemiştir....
Mahkemece muvazaa yönünden davanın kanıtlanamaması, tasarrufun iptali yönünden ise hak düşürücü sürenin geçmesi nedeniyle davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına, dava dilekçesindeki ileri sürülüşe ve yargılama aşamasındaki açıklamalara göre davanın, İİK.nun 277 ve devamı maddelerine dayalı tasarrufun iptali isteğine ilişkin olduğunun kabulü gerekmesine, bu durumda tasarruf tarihi ile dava tarihi arasında aynı yasasın 284. maddesinde belirtilen hak düşürücü sürenin geçmiş olmasına ve kararda yazılı diğer gerekçelere göre, davacı vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA 625.00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak duruşmada vekille temsil olunan davalılara verilmesine ve aşağıda dökümü yazılı 1.60....