ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 05/04/2022 NUMARASI : 2022/103(E) 2022/340 (K) DAVA KONUSU : Tasarrufun İptali (İİK 277 ve devamı) KARAR : Yukarıda yazılı ilk derece mahkemesi kararına karşı istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine, Dairemiz Heyetince yapılan müzakere sonucunda; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı borçlu T6 ile dava dışı temlik eden Yapı Kredi Bankası AŞ arasında imzalanan sözleşmeye istinaden kullandırılan kredinin geri ödemesinin yapılmaması nedeniyle borçlu aleyhine Edirne İcra Dairesi'nin 2016/34716 E. sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını ve takibin kesinleştiğini, davalı borçlu T6'ın adına kayıtlı Edirne ili, Merkez ilçesi, Kirişhane Mahallesi, 5758 parselde kayıtlı taşınmaz üzerindeki 1/4 payını borcun doğumundan sonra alacaklıları zarara uğratmak kastıyla kardeşi T6'a sattığını belirterek, tasarrufun İİK. 277 ve devamı maddelerine göre iptalini, olmadığı takdirde TBK. 19. maddesi gereğince muvazaa nedeniyle...
Dava, TBK md.19 ve İİK 277 vd. maddeleri gereğince; davalı borçlunun devrettiği taşınmaz ile ilgili söz konusu devire ilişkin tasarrufun tapu tashihine mahal olmadan iptali davası olup, bu tür davalar sonucu verilen hüküm ve kararları inceleme görevi, İzmir Bölge Adliye Mahkemesi, Hukuk Daireleri arasındaki iş bölümünü belirleyen ve 01/09/2023 tarihinden itibaren uygulanması gereken, Hakimler ve Savcılar Kurulu'nun 31/07/2023 tarih ve 1658 sayılı kararı uyarınca, İzmir Bölge Adliye Mahkemesi, 1- 24 Hukuk Dairesi'nin görev alanına girdiği anlaşıldığından, aşağıdaki şekilde görevsizlik kararı verilmiştir. HÜKÜM: Yukarıda Gerekçesi Açıklandığı üzere; Foça Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 15/03/2023 tarih ve 2022/125 Esas. 2023/94 Karar sayılı dosyasından verilen kararına yönelik istinaf incelemesinin, İzmir Bölge Adliye Mahkemesi, 1. - 24....
İİK'nun 277 ve devamı maddelerine dayanılarak açılan tasarrufun iptali davalarının dinlenebilmesi içinse, davacının borçludaki alacağının gerçek olması, iptali istenen tasarrufun takip konusu borçtan sonra yapılması yanında, borçlu hakkında icra takibi başlatılması, icra takibinin kesinleşmiş olması ve borçlu hakkında alınmış kesin veya geçici aciz belgesinin bulunması gerekir. Bu ön koşulların bulunması halinde de İİK'nun 278, 279 ve 280.maddelerinde yazılı iptal şartlarının bulunup bulunmadığı araştırılıp değerlendirilmelidir. Bu açıklamalardan sonra somut olaya dönüldüğünde; ilk derece mahkemesince, davanın İİK'nın 277 ve devamı madde hükümlerine dayanılarak açılmış tasarrufun iptali davası mı? yoksa TBK'nın 19. maddesinde düzenlenen muvazaa hukuksal nedenine dayalı iptal davası mı? olduğu konusunda herhangi bir somut belirlemede bulunmaksızın yazılı biçim ve şekilde davanın reddine karar verildiği görülmüştür. Oysa bütün mahkemelerin her türlü kararları gerekçeli olarak yazılır....
Sulh Hukuk Mahkemesi TARİHİ : 28/03/2013 NUMARASI : 2011/570-2013/361 Taraflar arasındaki tasarrufun iptali davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davalı A.. Ş.. vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği düşünüldü: -K A R A R- Davacı vekili, davalı borçlu aleyhine icra takibi yaptıklarını, borcu karşılayacak malı bulunamadığını ileri sürerek borçlunun, dava konusu taşınmazını davalı İsmail’e satışına ilişkin işlemin BK'nun 19.maddesine dayalı olarak iptalini istemişir, Davalılar cevap dilekçesi sunmamışlardır. Mahkemece, davanın İİK. 277 ve devamı maddelerine dayanılarak açılmış tasarrufun iptali istemine ilişkin olduğu, İİK'nun 278/2 maddesine göre edimler arasında fahiş fark olduğu,bu durumda davalı İsmail'in borçlunun alacaklılardan mal kaçırma amacını bilmesi gerektiğinden bahisle davanın kabulüne karar verilmiş hüküm davalı Alp vekili tarafından temyiz edilmiştir....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: HMK'nın 355. maddesi uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen nedenler ile kamu düzenine aykırılık bulunup bulunmadığı gözetilerek ve HMK'nın 353. madde gereğince yeniden yargılama yapılmasına ihtiyaç duyulmaması nedeniyle, istinaf eden tarafın davadaki sıfatı da nazara alınarak, duruşmasız olarak yapılan inceleme sonunda; Dava, İİK 277 vd. maddelerine dayalı olarak açılmış bir tasarrufun iptali ve cebri icra yetkisi verilmesi istemine ilişkindir. İlk derece mahkemesi davanın usulden reddine karar verilmiş, karara karşı davacı vekilince istinaf başvurusunda bulunulmuştur. İİK.nun 277 ve devamı maddelerinde düzenlenen tasarrufun iptali davalarında amaç, borçlunun haciz ya da iflasından önce yaptığı ve aslında geçerli olan bazı tasarrufların geçersiz ya da "iyiniyet kurallarına aykırılık" nedeniyle alacaklıya karşı sonuçsuz kalmasını ve dolayısıyla o mal üzerinden cebri icraya devamla alacağın tahsilini sağlamaktır....
İcra ve İflas Kanununun 277 ve izleyen maddelerinde düzenlenen tasarrufun iptali davalarında amaç, borçlunun haciz ya da iflasından önce yaptığı ve aslında geçerli olan bazı tasarrufların geçersiz ya da "iyiniyet kurallarına aykırılık" nedeniyle alacaklıya karşı sonuçsuz kalmasını ve dolayısıyla o mal üzerinden cebri icraya devamla alacağın tahsilini sağlamaktır. Bu tür davaların dinlenebilmesi için, davacının borçludaki alacağının gerçek olması, borçlu hakkındaki icra takibinin kesinleşmiş olması, iptali istenen tasarrufun takip konusu borçtan sonra yapılmış olması ve borçlu hakkında alınmış kesin veya geçici aciz belgesinin (İİK.nun 277 md) bulunması gerekir. Bu ön koşulların bulunması halinde ise İİK.nun 278, 279 ve 280. maddelerinde yazılı iptal şartlarının bulunup bulunmadığı araştırılmalıdır....
Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle, davalı Lale’nin davalı Hsüeyin ile aynı ilçeden olduğunu, ayrıca davalı Hüseyin ile davalı Lale’ye vekaleten satışı gerçekleştrien eski eşi Gürkan Altun’un aynı köyden olduğunu, taşınmazın devrinin muvazaalı olduğunu, dava ayrıca TBK 19. Maddesinde düzenlenen muvazaa iddiasıyla açılmış olup bu hususun yerel mahkemece göz ardı edildiğini, muvazaa iddiasıyla açılan davalarda borcun doğumu tarihinin bir önemi olmadığını, verilen kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu belirterek kararın kaldırılması istemiyle istinaf kanun yoluna başvurulmuştur. 6100 sayılı HMK'nın 355. maddesindeki düzenleme gereğince, İstinaf edenin sıfatına, istinafın kapsam ve nedenleriyle sınırlı olmak kaydıyla yapılan inceleme ve değerlendirme sonucunda; Dava İİK.277.vd.md.uyarınca olmadığı taktirde TBK.19.md.uyarınca tasarrufun iptali istemine ilişkindir....
İSTİNAF NEDENLERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE : HMK'nun 355. maddesi uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebepler ve kamu düzeni ile sınırlı olarak yapılan istinaf incelemesinde; Dava, TBK m.19 ve İİK m. 277 gereğince muvazaa nedeniyle tasarrufun iptali istemine ilişkindir. Talep, ihtiyati haciz talebinin reddine ilişkin ilk derece mahkemesinin kararının kaldırılması istemine ilişkindir. Gerek TBK.m.19'da düzenlenen muvazaa hukuksal nedenine dayanılarak açılan iptal davaları gerekse İİK.m.277 ve devamı madde hükümleri uyarınca açılmış tasarrufun iptali davaları, tasarrufa konu malların aynı ile ilgili olmayıp, alacaklıya alacağını temin imkanı sağlayan nispi nitelikteki dava türleridir. Muvazaaya dayalı iptal davalarında da davanın başarıya ulaşması halinde İİK'nın 283/1 maddesi kıyasen uygulanarak, davacıya tasarruf konusu taşınmaz üzerinden haciz ve satış yetkisi verilmesine karar verilecektir....
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO : 2021/40 Esas KARAR NO : 2021/580 DAVA : Tasarrufun İptali (İİK 277 Ve Devamı) DAVA TARİHİ : 19/01/2021 KARAR TARİHİ : 07/07/2021 Mahkememizde görülmekte olan Tasarrufun İptali (İİK 277 Ve Devamı) davasının yapılan açık yargılaması sonunda; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ : Davacı vekilinin dava dilekçesi özetle; Davalılardan ... ’ya ait olan ve 13.06.2019 tarihinde muvazaalı olarak ... A.Ş’ye devredilen 1.000.000 adet hisselerin ve hisseleri temsil eden senetlerin/ilmühaberlerin ihtiyaten haczine, davalı ...Ş. tarafından 13.06.2019 tarihinde ... A.Ş.’ye devredilen ... A.Ş.’deki %5’lik hissenin devrine ilişkin tasarrufun iptaline, .... İcra Müdürlüğü’nün 2014/... sayılı dosyası ve bu dosyaya konu İstanbul ili, Sarıyer ilçesi, ... mahallesi, ... ada, ... parselde yer alan 12.000 m2 alanlı taşınmaz üzerinde Şirket yöneticilerinin tasarrufta bulunmasının engellenmesi için davalı ......
Mahkemece iddia, savunma toplanan deliller ve bozma ilamı doğrultusunda davalı 3.kişinin borçlunun durumunu ve amacını bilebilecek kişilerden olması nedeniyle dava konusu tasarrufun davacı yönünden iptaline, davacıya 2011/2158 sayılı takip dosyasındaki alacak ve fer'ileriyle sınırlı olarak cebri icra yetkisi tanınmasına karar verilmiş; hüküm, davacı ve davalı C.. G.. vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, İİK 277 ve devamı maddeleri gereğince açılmış tasarrufun iptali istemine ilişkindir. 1-Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı doğrultusunda inceleme yapılıp hüküm verilmiş olmasına, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına, davalıların dayı-yeğen olması nedeniyle dava konusu tasarrufun İİK'nun 280/1 madde gereğince iptale tabi bulunmasına, bozmanın kapsamı dışında kesinleşmiş olan yönlere ilişkin temyiz itirazları incelenemeyeceğine göre, davalı C.....