Davalı istinaf başvuru dilekçesinde özetle; önceki savunmalarını tekrarla, güncel emsal Yargıtay kararında mün'akid sözleşmenin şekle tabi olmadığı ve çekilişe giren müşterinin organizasyon ücreti iadesi isteyemeyeceğinin açık bir şekilde hüküm altına alındığını, müvekkili şirketin sunduğu hizmet karşılığı aldığı organizasyon ücretinin iadesinin davacının çekilişlere katılması sonrası mümkün olmamasının haksız şart teşkil etmediği açık bir şekilde hüküm altına alındığını, ilk derece mahkemesince organizasyon bedelinin sunulan hizmetin karşılığı olduğu ifade edilmesine rağmen, tüketicinin korunması hakkında kanun hükümleri ve 6361 sayılı kanun hükümleri açık bir şekilde göz ardı edilerek hüküm kurulduğunu, müvekkili şirketin de tasarruf finansman sektörünün öncüsü olarak katılımcıların el birliği kültürü ve dayanışma ruhu içerisinde tasarruf yaparak fon oluşturmakta, bu fondaki birikimlerin muhafaza edilerek yönetilmesi ve nihayetinde katılımcılarla yapılan sözleşmelerde yer alan koşulların...
Davacı tarafça istinaf başvuru dilekçesine karşı cevap dilekçesinde özetle; yerel mahkeme kararının usul ve yasaya uygun olduğundan bahisle davalı tarafın istinaf talebinin reddine karar verilmesini istemiştir. İstinaf kanun yolu başvurusuna konu edilen karar hakkında; 6100 sayılı HMK'nun 355. maddesindeki düzenleme gereğince, istinaf dilekçesinde belirtilen nedenler ve kamu düzenine ilişkin aykırılık bulunup bulunmadığı yönü gözetilerek inceleme yapılmıştır. Dava, taraflar arasındaki sıra tespitli konut sözleşmesinin davacı tarafça feshi nedeniyle ödenen organizasyon bedelinin (sistemde kalınan süreye göre ödenmesi gereken miktar haricinde) iadesi istemine ilişkindir. Dosyadaki belgelere, kararın dayandığı delillere, duruşma sürecini yansıtan tutanaklara, 6361 sy....
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin, konut ihtiyacını gidermek için 2018 yılı başında davalı şirket ile görüştüğünü, davalı tarafça müvekkiline talep ettiği gelir türü ve kalitesine ait konutun birkaç ay içerisinde kendisine teslim edileceği, kira öder gibi ev sahibi olabileceğini, ev teslim edilmediği takdirde istediği an sözleşmeden dönebileceği ve ödenen ücretlerin tümüyle iade edileceği konusunda güven verildiğini, davalı ile 16/01/2018 tarihli sözleşmenin imzalandığını, sözleşmenin imzalanmasından sonra müvekkiline çekilişe girme hakkı kazanıp evini alabilmesi için 28.000,00 TL'lik organizasyon bedelini peşinen ödeme yapması gerektiğinin söylendiğini, müvekkilinin de bu bedeli ödediğini, ilk çekiliş döneminden sonra müvekkiline konut çıkmadığını, çıkıncaya kadar para ödemeye devam etmesi gerektiğinin belirtildiğini, müvekkiline verilen sözlerin tutulmaması ve konut ihtiyacının giderilmesi noktasında mağduriyet...
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davanın öncelikle yetki yönünden usulden reddine, haksız ve dayanaksız davanın esastan reddine, huzurdaki davayı açmakta haksız ve kötüniyetli olan davacının %20'den az olmamak üzere kötüniyet tazminatına mahkum edilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacıya yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir Taraflara usulüne uygun olarak tebligat yapıldığı ve taraf teşkilinin sağlandığı, delillerin dosya arasına alındığı görülmüştür. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: İlk derece mahkemesince yapılan yargılama sonucunda; ....organizasyon bedelinin tümünün iade edilmeyeceğine ilişkin sözleşmedeki hüküm haksız şart niteliğinde olsa da, davalı tacir sunduğu hizmet karşılığında uygun bir ücret talep edebileceğinden; davacının hizmetten yararlandığı süre oranında davalıya organizasyon bedelini ödemesi gerektiği kabul edilmelidir....
Söz konusu düzenlemeye göre; sözleşmenin imzasından sonra organizasyon da bir gün bile kalan alıcı davacıdan organizasyon ücretinin tamamının alınması makul sayılmayıp sözleşmeyle bağlı kalınan süreye göre "uygun" bir ücret olduğu da kabul edilmeyen organizasyon ücreti altında ödenen bedelin tamamının iade edilmeyeceğine ilişkin sözleşmenin 10. maddesinin; tüketiciyle müzakere edilmeden sözleşmeye dâhil edilmiş olması ve tarafların sözleşmeden doğan hak ve yükümlülüklerinde dürüstlük kuralına aykırı düşecek biçimde tüketici aleyhine dengesizlik oluşturması nedeniyle haksız şart olduğunun kabulü gerekir. Öte yandan, organizasyon bedelinin tümünün iade edilmeyeceğine ilişkin sözleşmedeki hüküm haksız şart niteliğinde olsa da, davalı tacir sunduğu hizmet karşılığında uygun bir ücret talep edebileceğinden; davacının hizmetten yararlandığı süre oranında davalıya organizasyon bedelini ödemesi gerektiği kabul edilmelidir....
Söz konusu düzenlemeye göre; sözleşmenin imzasından sonra organizasyon da bir gün bile kalan alıcı davacıdan organizasyon ücretinin tamamının alınması makul sayılmayıp sözleşmeyle bağlı kalınan süreye göre "uygun" bir ücret olduğu da kabul edilmeyen organizasyon ücreti altında ödenen bedelin tamamının iade edilmeyeceğine ilişkin sözleşmenin 10. maddesinin; tüketiciyle müzakere edilmeden sözleşmeye dâhil edilmiş olması ve tarafların sözleşmeden doğan hak ve yükümlülüklerinde dürüstlük kuralına aykırı düşecek biçimde tüketici aleyhine dengesizlik oluşturması nedeniyle haksız şart olduğunun kabulü gerekir. Öte yandan, organizasyon bedelinin tümünün iade edilmeyeceğine ilişkin sözleşmedeki hüküm haksız şart niteliğinde olsa da, davalı tacir sunduğu hizmet karşılığında uygun bir ücret talep edebileceğinden; davacının hizmetten yararlandığı süre oranında davalıya organizasyon bedelini ödemesi gerektiği kabul edilmelidir....
Tüketici Mahkemesi'nin 30/09/2021 Tarih ve 2020/19 E. 2021/606 K.sayılı kararının istinaf başvurusu yoluyla incelenmesinin davalı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine dairemize gönderilen dosya incelendi, dosya içeriğine göre incelenmenin duruşmasız olarak yapılması uygun görülmekle, gereği konuşulup düşünüldü. İSTEM: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacı ile davalı arasında düzenlenen konut edindirme sözleşmesinin fesh edildiğini belirterek; ödemiş olduğu 34.520,00- TL'nin davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; açılan davayı ve davacının iddilarını kabul etmediklerini, taraflar arasındaki sözleşmenin hizmet sözleşmesi olduğunu, davalı şirketin yaptığı organizasyon için çeşitli harcamalar yaptığını belirterek; davanın reddine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
/araç satmadığını, sadece konut ve/veya araç sahibi olmak isteyen insanları bir araya getirerek havuzda belli bir paranın toplanmasını ve insanların çekiliş sonucu bu parayla araç/konut sahibi olmalarını sağladığını, alınan bu konut/araçların müvekkili şirketle bir alakası bulunmadığını, iştirakçinin çekilişte isminin çıkması halinde sözleşme kapsamında belirlenen bedelde iştirakçinin istediği konut/araç alınmadığını, yani müvekkilinin kurduğu organizasyonla faizsiz kredisiz şekilde konut/araç sahibi olmak isteyen insanlar arasında profesyonel bir yardım ağı kurduğunu, davacı tarafın, müvekkili şirkete ödediği organizasyon ücretinin ve taksit bedelinin iadesini istediğini, organizasyon ücreti 6361 s....
Davacının konut edindirme yardımının ödenmesine dair istemine gelince; 26/11/1999 tarih ve 588 sayılı Konut Edindirme Yardımı Hesaplarının Tasfiyesine Dair Kanun Hükmünde Kararname’nin 4’üncü maddesi ile yürürlükten kaldırılan, 3320 sayılı Memurlar ve İşçiler İle Bunların Emeklilerine Konut Edindirme Yardımı Yapılması Hakkında Kanun’un 4/b maddesi “b) Yardıma müstehak işçilerin, konut edindirme yardımı, işverenlerce tahakkuk ettirilerek... yatırılır. 506 sayılı Sosyal Sigortalar Kanununun primlerin ödenmesine ilişkin hükümleri dairesinde Kurumca tahsil edilen miktar, tahsilatın yapıldığı ayı takip eden bir ay zarfında topluca ....adına açılacak “İşçiler ve Emeklileri Konut Edindirme Yardımı Hesabına”na yatırılır.” düzenlemesini; 8. maddesi ise “İşveren tarafından... zamanında ödenmeyen konut edindirme yardımları, resen veya ilgililerin başvurusu üzerine Sosyal Sigortalar Kurumunca 506 sayılı ...primlerin tahsiline ilişkin hükümleri dairesinde tahsil olunur.” hükmünü öngörmüşken; 588 sayılı...
talepleri taşınmaz ön ödemeli satış sözleşmesinden konut teslimine kadar dönme hakkını kullandığı ve haksız şart içeren hükümlerin tüketiciyi bağlamadığıdını, mahkemenin resen sözleşmeyi yanlış nitelendirme sonucu davacı taleplerini aşar nitelikte hüküm tesisi usul ve yasaya aykırı olduğunu, müvekkili şirket, yüzlerce hatta binlerce kişiyi sistemde tutmak için ülkenin dört bir yanında şubeler açmakta, şubelerinde yüzlerce kişi istihdam etmekte, konut sahibi olmak isteyen kişiler ile sürekli koordineli hareket etmek adına noter, iletişim vb. birçok masrafa katlandığını, müvekkili şirketin, kendine özgü bir sistem içerisinde iştirakçilerine yardımcı olduğunu, müvekkili şirketin, sözleşme kapsamındaki tüm sorumluluklarını gerçekleştirirken kendisine ödenen tek ücret organizasyon bedeli olduğunu, işbu sebeple alınan organizasyon bedelinin müvekkilinin katılımcılara sunmuş olduğu hizmetin bir bedeli olduğunu, ilgili sözleşme hükmüne göre en az üç ve en fazla altı aylık bir süre içinde peşinat...