WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Buna göre, matraha dahil olacak kur farklarının hesabında, mal ve hizmet bedeline isabet eden kur farkları dikkate alınır, hesaplanan KDV’ye ilişkin ortaya çıkan kur farkları matraha dahil edilmez.” Hükmü çerçevesinde; 12.01.2016 tarihinde yapılan avans/peşin ödemenin, mal teslim tarihi olan 14.12.2016 tarihinden önce yapılmış olduğu görülmüştür. Bu sebeple; mal ve hizmet ifasının gerçekleştiği tarihten önce yapılan avans veya peşin ödemeler sebebiyle oluşan kur farklarının KDV’nin konusuna girmediği düşünülmektedir, Her ne kadar dava konusu olayda oluşan kur farkına istinaden KDV hesaplanmaması gerektiği düşünülmekle birlikte; vergi riskinden korunmak amacıyla kur farkına KDV uygulanabilir. Bu kapsamda; 25.07.2017 tarihli TC Gelir İdaresi Başkanlığı ... Vergi Dairesi Başkanlığı tarafından Davacı firmaya verilen özelge dikkate alındığında aşağıda belirtilen sonuca göre işlem yapılması gerekmektedir....

    şirket tarafından, ödeme tarihleri nazara alınarak kur farkı hesaplandığını ve davalı firma adına 30/06/2021 tarihli, ... nolu ve 53.073,52-TL bedelli fatura düzenlenerek davalıya gönderildiğini, davalının kur farkı faturasına süresi içinde itiraz etmediğini, davalının bahse konu faturaya ilişkin borcunu ödememesi üzerine, alacağın tahsili amacıyla kur farkı faturası, satış faturaları, sipariş formları ve e-posta yazışmaları dayanak yapılarak Konya .....

      Taraflar arasında yabancı para birimine endeksli bir ticari ilişkinin varlığı halinde kur farkı faturası düzenlenmeden de kur farkı alacağı talep edilebilir. Bu durumda kur farkı alacağının ödeme tarihindeki kurun dikkate alınarak hesaplanması gerekir (Yargıtay 19. HD. T.11/09/2018, E.2017/3549, K.2018/4033).Somut olayda taraflar arasında kur farkı ödenmesi ile ilgili sözleşme bulunmaktadır. Taraf defterleri arasındaki farklılığın yapılan ödemelerden değil, kur farkı faturasından kaynaklandığı anlaşılmaktadır. Kur farkı alacağını öngören sözleşme ve taraflar arasında dövize endeksli ticari ilişki bulunduğundan davalı, davacının kur farkı nedeniyle oluşan cari hesap alacağından sorumludur. Bunun için ayrıca fatura düzenlenmesi gerekmediği gibi, düzenlenmemiş olması da alacağın varlığına engel teşkil etmemektedir....

        DAVA Tavzih talebinde bulunan davacı vekili talep dilekçesinde özetle; müvekkilinin davalı SGK'da 1601018346968 sigorta sicil numarası ile SSK (4/a) 421188853 bağ numarası ile Esnaf Bağ-Kur (4/b), 7350457984 bağ numarası ile de Tarım Bağ-Kur (4/b) sigortalısı olarak tescilli olduğunu, müvekkilinin zorunlu esnaf Bağ-Kur sigortalılık süresinin tespiti ile 4/a kapsamında yaşlılık aylığına hak kazandığının tespiti için açtıklarının davanın dilekçesinde sehven müvekkilinin Esnaf Bağ-Kur sigorta sicil numarası yerine Tarım Bağ-Kur sicil numarası yazıldığını ve mahkememizin 2022/115 Esas 2022/153 Karar sayılı kararı ile 7350457984 Bağ-Kur numaralı davacının 08.02.1988-30.09.2001 tarihleri arası dönemde davalı kurumca geçersiz sayılan 01.04.1988-31.12.2000 tarihleri arasında Bağ-Kur sigortalısı olduğunun tespitine, 1601018346968 sigorta sicil numaralı davacının 24.11.2016 tarihli tahsis talebi gözetilerek 01/12/2016 tarihinden itibaren 5510 sayıllı Kanun'un 4/1-a maddesi kapsamında yaşlılık aylığına...

          na 47.959,93 TL'lik “Sipariş sözleşmeleri gereği TL çekleri kur farkı faturasıdır” ibaresi ile KUR FARKI faturası düzenlendiği, 31.12.2018 tarihinde A-672425 nolu fatura ile ... ÇİZGİ - ...........'...

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İş Mahkemesi K A R A R Davalı Kurumdan, a) Davacının tarım Bağ-Kur ve Esnaf Bağ-Kur sigortalılığına ilişkin sicil dosyalarının getirtilmesi, b) Davacının tarım Bağ-Kur ve esnaf Bağ-Kur sigortalılığının neye göre başlayıp neye göre sona erdiğinin sorulması, c) Davacının 31.01.1987 – 31.12.1999 tarihleri arasında kesintisiz tarım bağ-Kur sigortalı sayılması halinde tahsis talebinde bulunduğu 07.04.2010 tarihi itibari ile prim borcu bulunup bulunmadığının sorulması, d) Temin edilen belgeler ile alınacak cevaplar eklendikten sonra gönderilmek üzere dosyanın GERİ ÇEVRİLMESİNE, 29/04/2014 gününde oybirliğiyle karar verildi....

              Davacının Tarım Bağ-Kur sigortalılığının 01.03.1998 tarihinden itibaren başladığı, Tarım Bağ-Kur sigortalılığı devam ederken dosyadaki S.S.K. yazısına göre 19047 sicil sayılı işyerinde, 18.05.1998-31.12.1999, 01.01.2000-30.10.2000 ve 02.02.2001-30.08.2005 tarihleri arasında zorunlu S.S.K. çalışmalarının bulunduğu, Kurumun, davacının 18.05.1998 tarihinde başlayan S.S.K. çalışmasını dikkate alarak 2926 sayılı Yasa'nın 6/b. maddesi uyarınca 17.05.1998 tarihinde Tarım Bağ-Kur sigortalılığını sona erdirdiği anlaşılmaktadır. Tarım Bağ-Kur sigortalılığın devamı sırasında, başka sigorta kollarına tabi kısa süreli çalışmaların bulunması ve Tarım Bağ-Kur sigortalılığın varlığına karine teşkil eden 2926 sayılı Yasa'nın 10. maddesinde belirtilen kayıtların bu kısa süreli çalışmalarla birlikte devam etmesi veya sigortalılık iradesini gösteren prim ödemelerinin bulunması durumunda, Tarım Bağ-Kur sigortalılığının bu kısa süreli çalışmalar dışında aralıksız süregeldiği kabul edilir....

                Tarım Bağ-Kur ile Esnaf Bağ-Kur sigortalılığı aynı sosyal güvenlik kuruluşu içinde yer aldığından vergi kaydına dayalı Esnaf Bağ-Kur sigortalılığının Tarım Bağ-Kur sigortalılığını sona erdirmesi maddenin açık hükmü karşısında mümkün değildir. Bu nedenle Tarım Bağ-Kur sigortalılığının geçerli olduğunu ve buna bağlı olarak Kurumca yapılan sağlık harcamalarının davacıdan istirdadının mümkün bulunmadığı dikkate alınarak davanın kabulüne karar verilmesi gerekirken reddine karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir. O halde davacının bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır. Sonuç: Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine 12.7.2005 gününde oybirliğiyle karar verildi....

                  Ne var ki takibe ve davaya esas kur farkı faturasına dayanak satım faturalarının, 2011,2012, 2013, 2014 ve 2015 yıllarına ilişkin faturalar olup, ikinci ek raporda gösterildiği üzere bu fatura bedelleri TL bazında düzenlenen çeklerle ödenmiştir. Davalının ödemelerini, TL cinsinden çeklerle yaptığı ve çekle ödeme yapılması halinde kur farkının fiyatlandırılarak çekin miktar hanesine yazıldığı kabul edileceğinden davacı artık kur farkı talep edemez. Çek ödeme vasıtası olup, çek üzerindeki bedel dışında herhangi bir kur farkı istenemez. Davacı TL cinsinden düzenlenen ve teslim tarihindeki satım bedeli karşılığı olan çekleri alırken yabancı para cinsinden oluşacak kur farkını saklı tutmadığı gibi TL ile ödeme yapılmasına rağmen kur farkı alacağının baki kalacağına ilişkin bir sözleşme hükmü de bulunmamaktadır. (Yargıtay 11....

                    İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI: Mahkemece; bilirkişi incelemesinde, davacı tarafın USD ile değerlendirme yaparak 53,535,50-TL alacak kaydı oluşturup bu tutarı Dolar kuruna çevirmek suretiyle 8,937,18-USD alacak tahakkuk ettirdiği ve bu tutarın muavin hesapta yer aldığı, taraflar arasında kur farkı ödeneceğine dair herhangi bir sözleşme bulunmadığı, davalı tarafın kur farkı faturasına karşı aynı tutarda kur farkı iade faturası düzenleyerek cari hesabı sıfırladığının belirtildiği, taraflar arasındaki ihtilafın kur farkı faturasının kaynaklandığı, yapılan incelemede kur farkı ödenmesi yönünde herhangi bir ticari teamülün olmadığı, keza bu yönde bir sözleşmenin de bulunmadığı gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiştir....

                      UYAP Entegrasyonu