ün zilyetliğinin bulunduğunun ve bu kısımdaki ağaçların davacıya ait olduğunun tespiti ile tapunun beyanlar hanesinde gösterilmesine (ayrıca tapunun beyanlar hanesinde belirtilen 4856 metrekarelik kısmının Mahkememizce karar verilen kısım içerisinde kaldığının ve ağaçların sahibinin Ali ..'den intikalen ... olduğunun tespitine) karar verilmiş; hüküm, davacı Kooperatif vekili tarafından temyiz edilmiştir. Mahkemece davacılar lehine kullanıcı şerhi verilmesi için gerekli şartların oluştuğu gerekçesiyle yazılı şekilde hüküm kurulmuş ise de varılan sonuç dosya kapsamına uygun bulunmamaktadır. Dairemizce aynı gün temyiz incelemesi yapılan 1....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı ... tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Davacı, çekişmeli ... köyü 1149, 1212, 1230 ve 1248 nolu parsellerin tapuda Hazine adına 2/B niteliği ile kayıtlı bulunduğunu, tapuların beyanlar hanesinde, ... adına kullanıcı şerhi verildiğini, ancak, taşınmazların kullanıcısının kendisi olduğunu iddia ederek, tapuların beyanlar hanesinde bulunan kullanıcı şerhinin iptali ile taşınmazların kullanıcısının kendisi olduğunun şerhine karar verilmesini istemiştir. Mahkemece, davacının davasını ispatlayamadığı gerekçe gösterilerek davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı ... tarafından temyiz edilmiştir. Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, tapunun beyanlar hanesinde yazılı kullanıcı şerhinin iptaline ilişkindir....
Somut olayda çekişmeli taşınmazın beyanlar hanesinde kullanıcı olarak “... kızı ... ve ... oğlu ...” isminin yer aldığı anlaşılmaktadır. Dava, beyanlar hanesinde yer alan “... oğlu ....” olan baba adı ve kullanıcı isminin “... oğlu ...” olarak değiştirilmesi istemine ilişkin olup, eldeki davanın çekişmeli yargı işi olup olmadığı belirlenmeden, mahkemece çekişmeli taşınmaz başında keşif yapılmaksızın, yerel bilirkişi ve tanıklardan, bu yeri kullanan ve beyanlar hanesinde ismi yazılı olan bir kişi bulunup bulunmadığı sorulmaksızın, taşınmazı görmeden duruşmada dinlenip sadece davacının ismi ile ilgili beyanda bulunan tanık beyanına dayalı olarak hüküm kurulması isabetsizdir. HMK'nın 382. maddesinin 2. fıkrasının (ç) bendi gereğince “taşınmaz üzerinde taraf oluşturulmasına ve hak ihlaline sebebiyet vermeyecek düzeltmelerin yapılmasına” yönelik tapunun beyanlar hanesinde yer alan isim yazım hatalarının düzeltilmesine ilişkin talepler sulh hukuk mahkemelerinde görülür....
Köyü çalışma alanında bulunan 504 ada 4 parsel sayılı 392,59 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz, kadastro tutanağının beyanlar hanesine 6831 sayılı Yasa'nın 2/B maddesi uyarınca orman sınırları dışına çıkarıldığı ve 1995 yılından beri ...'ün fiili kullanımında bulunduğu şerhi yazılarak tarla vasfıyla Hazine adına tespit edilmiştir. Davacı ..., taşınmazın kendisi ve öncesinde murisinin fiili kullanımında bulunduğu iddiasına dayanarak adına kullanıcı şerhi verilmesi istemiyle dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın kabulüne, çekişmeli 504 ada 4 parsel sayılı taşınmazın beyanlar hanesinde davalı ... adına yapılan kullanıcı tespitine yönelik itirazın kabulü ile tutanaktaki kullanıcı tespitinin iptaline, taşınmazın kullanıcısının ... olduğu şeklinde tapunun beyanlar hanesine şerh verilmesine, taşınmazın mülkiyet yönüyle tespit gibi Hazine adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmiş; hüküm, davalı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir....
Sulh Hukuk Mahkemesince ise 6831 sayılı Kanunun 2/B maddesi uyarınca zilyetlik tespitinde hata yapıldığı belirtilerek, zilyetliğin değiştirilmesi ve yapılan tespitin iptal edilerek yeniden tespit edilmesi istemine ilişkin olup, 3402 sayılı Kadastro Kanunun 11. maddesinde öngörülen 30 günlük askı ilânı süresi geçmiş olduğundan asliye hukuk mahkemesinin görevli olduğu gerekçesi ile görevsizlik kararı verilmiştir. 6831 sayılı Kanunun 2/B maddesi uyarınca orman sınırları dışına çıkarılıp Hazine adına tapuya tescil edilen taşınmazların tapu kaydının, beyanlar hanesine kullanıcı şerhinin verilmesi ya da mevcut kullanıcı şerhinin değiştirilmesi istemli davaların, kayıt maliki Hazineye ve varsa lehine kullanıcı şerhi bulunan kişilere karşı açılması gerektiği, tapu kaydında hak sahibinin değişmesi sonucunu doğurabileceğinden iddianın Hazine ve varsa kullanıcı şerhi sahibine karşı kanıtlaması zorunlu bulunduğu için çekişmeli yargı işi olup görevli mahkeme 6100 sayılı HMK'nın 2. maddesi uyarınca...
Davacı ... kızı ... çekişmeli taşınmazların kadastro tespitinden önceki tarihten beri kullanıcı olduğu iddiası ile tapunun beyanlar hanesine adına kullanım şerhi verilmesi istemiyle dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın kabulüne, çekişme konusu taşınmazların tapu kaydının beyanlar hanesine taşınmazların zilyedinin davacı ... kızı ......
Davacı tarafından, güncelleme çalışmaları öncesinde tapunun beyanlar hanesinde kullanıcı olarak gösterilen kişiden devralmaya dayanılmadığına göre, isteminin güncelleme çalışmalarına karşı değil, genel kadastro çalışmalarına karşı olduğu hususunda duraksamamak gerekir. Ancak; 16.10.2012 dava tarihi itibariyle, genel kadastroya karşı dava açılabilmesi için, 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 12/3. maddesinde öngörülen hak düşürücü sürenin geçtiği anlaşılmaktadır....
Dava; 5831 sayılı Yasa ile değişik 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun Ek-4. maddesi uyarınca yapılan kullanım kadastrosu sonucunda taşınmazın, Hazine adına tescili ve tapunun beyanlar hanesinde kullanıcı ve muhdesat sahibinin gösterilmesi suretiyle kesinleşen sicildeki kullanıcı ve muhdesat sahibi şerhinin iptali ile davacı adına şerh verilmesi isteğine ilişkindir. Bu nitelikteki davaların taşınmazın mülkiyetine sahip olan Hazine ile lehine kullanım şerhi verilenler aleyhine açılması gerekir. Ne var ki, dava yalnızca taşınmazın kayıt maliki Hazineye karşı açılmış, taşınmazın beyanlar hanesinde lehlerine kullanım şerhi bulunan...ve ...'e dava yöneltilmemiştir. Bu şekilde taraf koşulunun sağlandığından söz edilemez. Taraf teşkili dava şartı olup, bu şart sağlanmadan işin esasına ilişkin inceleme yapılamaz. Hal böyle olunca; lehlerine kullanım şerhi verilen ... ve ...'...
Ancak; davanın tapunun beyanlar hanesinde yer alan kullanıcı şerhine yönelik olduğu, beyanlar hanesinde geçen kullanıcı ile birlikte taşınmazın maliki olan ... ye karşı birlikte açılması zorunluluğunun bulunması karşısında ve dava ret sebebinin ortak olduğu dikkate alındığında hükmün verildiği tarihte yürülükte olan A.A.Ü.T.nin 3/2. maddesi uyarınca kendilerini vekille temsil ettiren ... ve davalı şahıslar lehine tek bir vekalet ücretinin takdir edilmesi gerekirken ayrı ayrı takdir edilmesi isabetsiz olup bu husus yeniden yargılamayı gerektirmediğinden, kararın hüküm fıkrasının 4. ve 5. fıkralarının hüküm yerinden çıkartılmasına yerine "davalılar ... ve ... ile davalı ... kendilerini birer vekille temsil ettirdiğinden, A.A.Ü.T. uyarınca 1500,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak adı geçen davalılara ödenmesine" sözlerinin yazılmasına ve hükmün DÜZELTİLMİŞ bu şekli ile ONANMASINA, Yargıtay duruşması için belirlenen 1.630,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak, duruşmada kendisini...
Askı ilanı sonunda itirazsız tutanaklar kesinleştirilip tapu kayıtları oluşturulduktan sonra, tapu kaydının beyanlar hanesinde yazılı olmayan kullanıcı şerhinin verilmesi ya da mevcut şerhin değiştirilmesi istemli davaların, kayıt maliki Hazineye ve varsa lehine kullanıcı şerhi bulunan kişilere karşı açılması zorunlu olup, davacının, iddiasını Hazine ve varsa kullanıcı şerhi sahibine karşı kanıtlaması zorunludur. Özen gösterilmediğinde hak sahipliğinde değişiklik sonucunu doğuracak ve tarafları arasında uyuşmazlık bulunan bu tür davaların, 6100 sayılı HMK'nın 382. maddesi anlamında çekişmesiz yargı işi olduğundan söz edilemez. Bu nedenle, söz konusu davalarda görevli mahkeme Asliye Hukuk Mahkemesidir. Somut olayda dava, beyanlar hanesinde yer alan kullanıcı şerhinin değiştirilmesi, bu mümkün olmazsa tazminat istemine ilişkindir....