İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davalı hazine vekili istinaf dilekçesinde özetle;'' faizin başlangıç tarihi tazminat davasının tarihi değil tapu iptal ve tescil davasının kesinleşme tarihi olan 08.09.2016 tarihi olması gerektiğini; taşınmaz kıyı kenar çizgisi içerisinde kaldığından dolayı açılmış ve 3621 sayılı Kıyı Kanunun ve 3402 sayılı Kadastro Yasası ve Türk Medeni Kanunu uyarınca kıyıların devletin hüküm ve tasarrufu altında bulunan yerlerden sayıldığı, kıyı kenar çizgisi içerisinde kalan ve 3621 sayılı kanunun 4. Maddesi uyarınca kıyı olarak tanımlanan taşınmazların tapuya tescil olanağı bulunmadığı gibi kıyı kenar çizgisi içerisinde kaldığının tespiti ile birlikte öncesinde tapuya kayıtlı bulunan taşınmazlara ait tapu kayıtlarının iptali gerektiğinden bu doğrultuda sonuçlandırılmış bir davadır. Devletin hüküm ve tasarrufu altında bulunan KIYI ların özel mülkiyete konu edilmesi hukuken imkansız ve yok hükmündedir....
Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 21.12.2012 gününde verilen dilekçe ile tapu iptali ve tescil istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın reddine dair verilen 17.04.2014 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı ... vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, davalı yükleniciden temlik alınan kişisel hakka dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir. Davacı, davalı yüklenici ... ile yapılan 20.08.2007 tarihli harici satış sözleşmesi uyarınca 5130 (221) ada 2 parsel sayılı taşınmazda E blok 2 kapı no'lu dükkan cinsli bağımsız bölümü satın aldığını; ancak, muvazaalı olarak diğer davalı şirkete devir edildiğini ileri sürerek, tapu iptali ve tescil istemiştir....
Taraflar arasındaki “kişisel hakka dayalı tapu iptali ve tescil” davasından dolayı yapılan yargılama sonunda, Erzurum 2. Asliye Hukuk Mahkemesince (Tüketici Mahkemesi Sıfatıyla) verilen davanın kabulüne ilişkin karar davalı ... vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine Yargıtay 14. Hukuk Dairesince yapılan inceleme sonunda bozulmuş, Mahkemece Özel Daire bozma kararına karşı direnilmiştir. 2. Direnme kararı davalı ... vekili ve davalı ... kayyımı tarafından temyiz edilmiştir. 3. Hukuk Genel Kurulunca dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü: I. YARGILAMA SÜRECİ Davacı İstemi: 4. Davacı vekili 14.10.2015 tarihli dava dilekçesinde; Palandöken ilçesi 4459 ada 3 parsel sayılı taşınmazın Palandöken Belediye Encümeninin 31.01.2012 tarihli ve 15 sayılı kararıyla ihale usulü ile ...'...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 12.1.2005 gününde verilen dilekçe ile tapu iptali ve tescil istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 27.07.2006 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalılar vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava Türk Medeni Kanununun 724 .maddesine dayalı temliken tescil, Birleştirilen dava ise; tapu kadına dayalı elatmanın önlenmesi ve kal istemlerine ilişkindir. Mahkemece temliken tescil iddiasına dayalı dava kabul edilmiş, birleştirilen dosyadaki elatmanın önlenmesi ve kal istemleri hükme bağlanmamış, kararı tapu kaydına dayanan birleştirilen davanın davacıları temyiz etmiştir. HUMK.nun 72. maddesi uyarınca hakim iki taraftan birinin talep ve davasını tetkik ve karara bağlamak zorundadır....
İdarelerin tapu iptali ve tescil davalarına dayanak yaptığı, Kamulaştırma Yasasının 38. maddesi Anayasa Mahkemesi'nin 04.11.2003 tarihli Resmi Gazete'de yayınlanan kararı ile iptal olmuştur. 30.06.2010 tarihinde yürürlüğe giren 5999 sayılı Yasa ile 2942 sayılı Kamulaştırma Yasasına eklenen Geçici 6. madde ile; Kamulaştırma işlemleri tamamlanmamış veya kamulaştırması hiç yapılmamış olmasına rağmen 09.10.1956 tarihi ile 04.11.1983 tarihi arasında fiilen kamu hizmetine ayrılan veya kamu yararına ilişkin bir ihtiyaca tahsis edilerek üzerinde tesis yapılan taşınmazlara veya kaynaklara kısmen veya tamamen veyahut irtifak hakkı tesis etmek suretiyle malikin rızası olmaksızın fiili olarak el konulması hallerinde, hak sahiplerine idare ile uzlaşma ve uzlaşılmaması halinde dava açma hakkı tanınmış olup, idarenin Kamulaştırma Yasasının 38. maddesine dayalı olarak tapu iptal ve tescil davası açma imkanı kalmamıştır....
İdarelerin tapu iptali ve tescil davalarına dayanak yaptığı, Kamulaştırma Yasasının 38. maddesi Anayasa Mahkemesi'nin 04.11.2003 tarihli Resmi Gazete'de yayınlanan kararı ile iptal olmuştur. 30.06.2010 tarihinde yürürlüğe giren 5999 sayılı Yasa ile 2942 sayılı Kamulaştırma Yasasına eklenen Geçici 6. madde ile; Kamulaştırma işlemleri tamamlanmamış veya kamulaştırması hiç yapılmamış olmasına rağmen 09.10.1956 tarihi ile 04.11.1983 tarihi arasında fiilen kamu hizmetine ayrılan veya kamu yararına ilişkin bir ihtiyaca tahsis edilerek üzerinde tesis yapılan taşınmazlara veya kaynaklara kısmen veya tamamen veyahut irtifak hakkı tesis etmek suretiyle malikin rızası olmaksızın fiili olarak el konulması hallerinde, hak sahiplerine idare ile uzlaşma ve uzlaşılmaması halinde dava açma hakkı tanınmış olup, idarenin Kamulaştırma Yasasının 38. maddesine dayalı olarak tapu iptal ve tescil davası açma imkanı kalmamıştır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 19.02.2013 gününde verilen dilekçe ile satış vaadi sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil, 19.04.2013 tarihinde açılan birleştirilen davada tapu tahsis belgesine dayalı tapu iptali ve tescil talebi üzerine yapılan muhakeme sonunda; davacıların asıl ve birleştirilen davada davalı ... aleyhine açtığı davanın pasif husumet yönünden reddine, davacıların asıl ve birleştirilen davada, ... Belediyesi aleyhine açtığı tapu tahsis belgesine dayalı tapu iptali ve tescil davasının kısmen kabulüne dair verilen 09.06.2016 günlü hükmün Yargıtayca, duruşmalı olarak incelenmesi davacı ... vekili tarafından ve duruşmasız olarak temyizi ise davalı ... vekili ve davalı ... vekili tarafından istenilmekle, tayin olunan 12.12.2017 günü için yapılan tebligat üzerine temyiz eden davacı vekili Av. ... ile karşı taraftan birleştirilen dosya davacısı ... geldi. Başka gelen olmadı. Açık duruşmaya başlandı....
Aile Mahkemesi de, davanın aile konutu olduğu yönünde bir idda olmadığı, muvazaa iddiasına dayalı tapu iptali ve tescili davası olduğunu, gerekçesiyle görevsizlik yönünde hüküm kurmuştur. Dosya kapsamından,davacı ile davalının 09.07.1992 tarihinde evlendikleri, taraflar arasında evlilik birliği devam ederken 23.07.2007 tarihinde taşınmazın davalı eş Aysel Karaca tarafından edinildiği, boşanma davasının derdest olduğu,taşınmazın Aile konutu olmadığı,aile konutu olduğuna yönelik bir iddiada söz konusu olmadığı gibi mal rejiminin tasfiyesini amaçlayan veya katkı payına yönelik bir istekte bulunulmadığı anlaşılmıştır. Bu durumda, muvazaaya iddiasına dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkin uyuşmazlığın, Asliye Hukuk Mahkemesinde görülüp, sonuçlandırılması gerekmektedir. SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle;6100 sayılı HMK.'...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Tapu iptali ve tescil K A R A R Dava, harici satışa dayalı tapu iptali ve tescil, olmadığı takdirde tazminat istemine ilişkindir. 25.05.1992 tarihli taşınmaz satışına ilişkin belgenin düzenlendiği tarihte satıcı olarak görünen .... Tarım İnşaat ve Turizm A.Ş. adına satışa yetkili olan kişilerin ya da yöneticilerinin isimlerinin Ticaret Sicilinden sorularak tespitinden sonra temyiz incelemesi yapılmak üzere Dairemiz'e gönderilmesi için dosyanın geri çevrilmek suretiyle mahalli Mahkemesi'ne İADESİNE, 07.04.2014 tarihinde oyçokluğuyla karar verildi. KARŞI OY Dava 25.05.1992 tarihli haricen düzenlenen “makbuz” başlıklı satış sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir. Mahkemece, TTK.nun 321/3. maddesinden bahisle davanın reddine karar verilmiştir....
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: İstinaf yoluna başvuran davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; yerel mahkemece verilen ret kararını kabul etmediklerini, mahkemece yeterince araştırma yapılmadan ve eksik inceleme ile ret kararı verildiğini, özellikle tapu iptal ve tescil, olmadığı takdirde bankadan gönderilen bedelin faiziyle ödenmesi taleplerinin dikkate alınmadığını, ödenen paranın dekontlarının dosyaya sunulmasına rağmen bu hususta araştırma yapılmadığını, bankadan sorulmadığını, keşif yapılmadan karar verilmesinin de eksik olduğunu, taleplerinin yeterince değerlendirilmeden red kararı verildiğini belirterek kararın kaldırılmasına yönelik karar verilmesini talep etmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ, HUKUKİ SEBEPLER ve GEREKÇE: Taraflar arasındaki dava, Harici Alıma Dayalı Tapu İptali ve Tescil istemine ilişkindir....