"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ-TESCİL-TESPİT Taraflar arasında görülen davada; Davacı, kayden malik olduğu 14 parselde kayıtlı, üzerine 4 katlı bina yaptığı taşınmazını, “sizlere ölünceye kadar bakacağım ” diyerek kandıran ve hile kullanan davalı kızına tapuda satış gibi göstererek devrettiğini, ancak geçen süre içinde davalının ne kendisine ne de annesine bakmadığını ileri sürerek, tapu iptal ve tescil, olmazsa taşınmaz üzerindeki binanın kendisi tarafından yapıldığının tespiti ile tapu kaydına şerh düşülmesine karar verilmesini istemiştir. Davalı, davacının serbest iradesi ile taşınmazı sattığını, hile iddiasının doğru olmadığı gibi davanın süresinde de açılmadığını belirterek, davanın reddini savunmuştur....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TASARRUFUN İPTALİ -KARAR- Mahkeme kararındaki nitelemeye göre dava, Türk Borçlar Kanunu’nun 19. maddesi gereğince muvazaa iddiasına dayalı tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir. Dava, taraf muvazaası iddiası ile açılmış olup, dairemiz sadece muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı tapu iptali ve tescil isteği bakımından görevlidir. Türk Borçlar Kanunu’nun 19. maddesine dayalı muvazaa iddiasına bakımından mülkiyet hakkının öncesinde davacıya ait olup olmadığı yönünden bir ayrıma da gidilmiş değildir. Yargıtay Büyük Genel Kurulunun 24.01.2014 tarihli ve 1 sayılı kararı ile aynen kabul edilen ve 29.01.2014 günü Resmi Gazetede yayımlanarak 01.02.2014 tarihinde yürürlüğe giren hukuk dairelerine ilişkin işbölümü uyarınca temyiz incelemesi Yargıtay 17. Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır....
HUKUK DAİRESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL Taraflar arasında görülen tapu iptali ve tescil davası sonunda, yerel mahkemece davanın kabulüne ilişkin mahkeme kararına karşı davalı tarafından yapılan istinaf başvurusu Bölge Adliye Mahkemesince esastan reddedilerek, verilen karar davalı tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi ...'in raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü; -KARAR- Dava, 5737 sayılı Kanun′un 17. maddesine dayalı olarak açılan tapu iptali-tescil isteğine ilişkindir. Davacı ... İdaresi, davaya konu 61 nolu parselin vakıf taşınmazı olduğunu ileri sürerek bir kısım paydaşların paylarının iptali ile 5737 sayılı Vakıflar Kanunu′nun 17. maddesi uyarınca Vakfı adına tesciline karar verilmesini istemiştir. Davalı ..., davanın reddini savunmuştur....
a devredildiğini öğrendiğini, bu kişinin taşınmazı alabilecek ekonomik gücünün bulunmadığı gibi yanıltıldığını ileri sürerek, tapu iptali ve tescil isteğinde bulunmuş, yargılama sırasında ise yüklenici şirketi temsilen aleyhine dava açtığı ... bakımından davayı takip etmeyeceğini vekili aracılığı ile bildirmiştir. Davalı ..., taşınmazı bedeli karşılığında satın aldığını, hile iddiasının yerinde olmadığını belirterek, davanın reddini savunmuştur. Mahkemece; davalı ... hakkındaki davanın iddianın kanıtlanamadığı gerekçesi ile reddine, davalı şirket hakkındaki davanın ise açılmamış sayılmasına karar verilmiştir. Karar, davacı vekili tarafından süresinde duruşma istekli temyiz edilmiş olmakla, duruşma günü olarak saptanan 12.11.2013 Salı günü için yapılan tebligat üzerine temyiz eden davacı ... ve vekili Avukat ... ile temyiz edilen davalı ... vekili Avukat ... geldiler, davetiye tebliğine rağmen temyiz edilen davalı ve ......
Taraflar arasındaki alacak hukukuna ilişkin davada Urla Asliye Hukuk ve Turgutlu 2. Asliye Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı yetkisizlik ve görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Dava, boşanma davası devam ederken davalı ...'in taşınmazını muvazaalı olarak diğer davalıya sattığı iddiasına dayalı tapu iptali ve tescili davasıdır. Urla Asliye Hukuk Mahkemesince, davanın niteliği itibariyle aile hukukundan kaynaklanan tapu iptali ve tescil davası olduğu, tarafların boşandıkları, anılan kararın kesinleştiği ve bu nedenle açılan davada mal rejimi hükümlerinin tartışılacağı, boşanma davasının yeri itibariyle de Turgutlu Aile Mahkemesinin görevli ve yetkili olduğu gerekçesiyle hem yetkisizlik hem görevsizlik yönünde hüküm kurulmuştur....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL KANUN YOLU : TEMYİZ Dava, yolsuz tescil iddiasına dayalı olarak açılan tapu iptali ve tescil davası olup, mahkemece de yolsuz tescil koşullarının oluşmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verildiğine, başka bir deyişle dava, kadastrodan önceki sebebe dayalı olmayıp kadastroca doğru olarak oluşan sicilin yolsuz olarak değiştirildiği iddiasına dayandığına göre, verilen kararı inceleme görevi Yargıtay Birinci Başkanlık Kurulu'nun 23.01.2020 tarih ve 2020/1 sayılı iş bölümü kararı ile 1. Hukuk Dairesi'ne ait ise de daha önce Yargıtay 8. Hukuk Dairesi Başkanlığı'nın görevsizlik kararı ile Dairemize gönderilmiş olmakla, görevli Dairenin belirlenmesi bakımından dosyanın, 6723 sayılı Kanunla değişik 2797 sayılı Yargıtay Kanunu'nun 60/2 maddesi uyarınca Hukuk İş Bölümü İnceleme Kurulu'na GÖNDERİLMESİNE, 03.06.2020 gününde oybirliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay'ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ: Kadastro sonucu ... Köyü çalışma alanında bulunan 139 ada 44 parsel sayılı 4.375,45 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz irsen, intikal, taksim, kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği ve hibe nedeniyle ... adına tespit bilahere satış nedeniyle ... adına tescil edilmiştir. Davacı ... çekişmeli taşınmazın müşterek muristen intikal ettiği ve mirasçılar arasında terekenin taksim edilmediği iddiasına dayanarak tapu iptal ve tescil istemiyle dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın kabulü ile çekişmeli 139 ada 44 parsel sayılı taşınmazın ... adına olan tapu kaydının iptali ile davacı ... adına tapuya tesciline karar verilmiş; hüküm, davalı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir....
Mahkemece iddia, savunma toplanan delillere göre dosya üzerinden yapılan inceleme sonucu davacı tarafından katılma alacağı, aile konutu şerhi konulması, aile konutu nedeniyle muvazaaya dayalı tapu iptali tescil, muvazaaya dayalı tapu iptali tescil istemli dava açıldığı, davaların sebep ve konularının farklı olması, davalılar arasında mecburi dava arkadaşlığı olmaması, bir kısım davaların aile hukukundan kaynaklanmayıp Aile Mahkemesinin görevli olmaması, karışıklığa ve mükerrerliğe sebebiyet vermemek ve usul ekonomisi gereği katılma alacağına ilişkin 2014/529 esas sayılı dosyadan aile konutu şerhi, aile konutu nedeniyle muvazaaya dayalı tapu iptali ve tescil, muvazaaya dayalı tapu iptali ve tescil davalarının tefrik edilerek ayrı ayrı esasa kaydedilmesine, davalılar Ş.. K.. A.. Ü.. ve E.....
Davalı Süleyman, satış sırasında taşınmazda elbirliği mülkiyetinin söz konusu olduğunu, satışın geçerli olmadığını, davalı .iyi niyetle taşınmazı satın aldığını, Necati yerin davacıya usulüne uygun satılmadığını savunmuşlardır.Mahkemece, davacının dayandığı harici sözleşmenin taşınmaz satışı değil kat karşılığı inşaat sözleşmesindeki payın devrini içerdiği, bu nedenle de, 30.9.1988 tarihli ve 2/2 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı uyarınca satıcı ve alıcının edimlerini yerine getirdiği, sözleşmenin geçersizliği savunmasının dinlenemeyeceği, davalı .’in de danışıklı olarak taşınmazı satın aldığı gerekçesiyle tapunun iptali ile davalı ... adına tesciline, dairenin mülkiyetinin de davacıya ait olduğunun tespitine karar verilmiştir.Dava harici satın alma iddiasına dayalı tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir....
Buna göre dava konusu taşınmazlar, Mart 1934 tarih 120 sayılı tapu kaydı ile... adına tapuda kayıtlı iken 4785 sayılı Kanun ile devletleştirilerek bedelinin tapu malikine ödendiği ve taşınmazların Şubat 1955 tarih ve 144-145 sayılı tapu kayıtları ile Hazine adına tescil edildiğine ve davacıların bu taşınmazlar üzerinde bir haklarının kalmadığı anlaşıldığına göre, davanın reddine karar verilmesinde bir isabetsizlik bulunmadığından usûl ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenlere yükletilmesine 08.04.2013 günü oy birliği ile karar verildi....