Dava, devletin hüküm ve tasarrufu altındaki yer iddiasıyla açılan tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir. Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde 5304 Sayılı Yasa ile değişik 3402 Sayılı Yasanın 4. maddesine göre yapılan orman kadastrosu vardır. Çekişmeli taşınmaz bu çalışmada orman sınırı dışında bırakılmıştır. Yörede genel arazi kadastrosu işlemi 31.01.2006 tarihinde kesinleşmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki tapu iptali ve tescil davasının yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı Hazine tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Davacı Hazine vekili, ...Köyü 233 ada 3, 4, 13 ve 14 sayılı parsellerin orman içi açıklık niteliğinde olduğu iddiasıyla davalılar adına kayıtlı tapunun iptalini ve orman niteliği ile Hazine adına tescilini istemiştir. Mahkemece, 13 ve 14 sayılı parseller yönünden dava tefrik edildikten sonra, 3 ve 4 sayılı parseller yönünden çekişmeli taşınmazların orman bütünlüğünü bozmadığı ve geçerli tapu kaydı kapsamında kaldığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı Hazine tarafından temyiz edilmiştir. Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, orman savına dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir....
na izafeten S.G.K İl Müdürlüğünün koyduğu haciz şerhlerinin kaldırılarak orman vasfı ile Hazine adına tapuya kayıt ve tesciline, davalılardan ... ve ... mirascılarının taşınmaza el atmalarının önlenmesine, davalı ... dava açılmadan önce öldüğünden ölü kişi aleyhine dava açılamayacağından davanın reddine karar verilmiş, hüküm davalı ...K vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, tapu iptali - tescil niteliğindedir. Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde tesbit tarihinden önce 20/02/2002 tarihinde yapılıp kesinleşen orman kadastrosu ve 2/B uygulaması bulunmaktadır....
Şöyle ki; mahkemece karara dayanak alınan uzman orman bilirkişi raporunda, davaya konu taşınmazların 18/03/1993 tarihinde ilân edilerek kesinleşen orman kadastrosunda orman sınırı dışında kaldığının belirtildiği, 1956 tarihli memleket haritasında 1715 parsel no ile gösterilen 15.472,01 m2 yüzölçümündeki taşınmaz ile 1716 parsel sayılı taşınmazın (A) ile gösterilen bölümlerinin tamamına yakınının açık alanda görünen orman sayılmayan yerlerden olduğu, 1716 parsel sayılı taşınmazın (B) ile gösterilen bölümünün ise % 20 eğimli çalılık alanda görünen orman sayılan yerlerden olduğunun belirtilmiş olduğu, bu nedenle; mahkemece çekişmeli taşınmazların öncesinin orman niteliğinin ve hukuki durumunun belirlenmesi ve eğiminin doğru olarak hesaplanması için mahkemece bir jeolog, bir orman ve bir harita mühendisinden oluşturulacak bilirkişi kurulu aracılığıyla yeniden keşif yapılarak çekişmeli taşınmazın 3116, 4785 ve 5658 sayılı kanunlar karşısındaki durumu saptanmalı; bilirkişilerin onayını taşıyan...
Mahkemece, davanın kabulüne, dava konusu taşınmazın tapu kaydındaki niteliğinin orman olarak düzeltilmesine ve beyanlar hanesindeki kamulaştırma şerhi ile ... lehine konulan ipoteklerin kaldırılmasına karar verilmiş, hüküm davalılardan Hazine ve ... tarafından temyiz edilmiştir. Hazine; Maliye Bakanlığı Başhukuk Müşavirliği ve Muhakemat Genel Müdürlüğünün 29.4.2008 gün ... sayılı oluru ile temyiz dilekçesinden vazgeçmiştir. Bunun üzerine mahkemece 22.05.2008 günlü ek karar ile hazinenin temyizden vazgeçmiş sayılmasına karar verilmiştir. Dava, tapu kaydının beyanlar hanesine konulan şerhlerin silinmesi ve taşınmazın tapu kaydındaki cinsinin değiştirilmesine ilişkindir. Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde 1940 yılında 3116 sayılı yasa hükümlerine göre yapılıp kesinleşen orman kadastrosu, daha sonra 1744 , 2896 ve 3302 sayılı yasalara göre yapılan aplikasyon ve orman rejimi dışına çıkarma işlemleri vardır....
Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir. Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yörede dava tarihinden önce 1946 yılında 3116 sayılı Kanun hükümleri gereğince yapılan orman kadastrosu, 1982 ve 1988 yıllarında kesinleşen aplikasyon, 2. madde ve 2/B madde uygulaması, 1968 yılında yapılan genel arazi kadastrosu vardır. Mahkemece taşınmazın (A) harfi ile işaretli 510 m2 bölümünün kesinleşen orman sınırı içinde kaldığı, ancak, tamamının çam ağaçları ile kaplı, eylemli orman olduğu gerekçesiyle tamamının orman niteliğiyle ........ adına tesciline karar verilmişse de; (B) harfi ile gösterilen bölümüne ilişkin yapılan araştırma ve inceleme hükme yeterli değildir....
Dava, tapu iptali ve tescil niteliğindedir. Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde tesbit tarihinden önce 20.04.1994 tarihinde ilan edilip kesinleşen orman kadastrosu ve 2/B uygulaması vardır. Yargıtay 1. Hukuk Dairesince çekişmeli taşınmazın orman sınırları dışına çıkarıldığı kabul edilerek; mahkemenin, davanın kısmen kabulü yönünde verdiği karar bozulmuşsa da, Yönetimin davası taşınmazın orman sınırları içinde kaldığı iddiasına dayalıdır. Yani; dava, 2/B madde uygulamasına dayalı tapu iptali ve tescil davası değil, kesinleşen orman sınırları içinde kalan tapu iptali ve tescil davasıdır. Bu durumda, Yargıtay bozma kararının maddi yanılgıya dayandığı açıktır. 04.02.1959 tarih 13/5 sayılı İ.B.K. ve 1998/708 sayılı H.G.K. kararlarına göre maddi yanılgıya dayalı bozma kararlarına uyulmuş olması taraflar lehine usulü kazanılmış hak oluşturmaz....
Davacı ... vekili, taşınmazın bir kısmının orman sayılan alanlardan olduğunu, dava konusu alanda yapılan kullanım kadastrosunda, taşınmazın fiili durumu itibariyle orman olmasına rağmen tarla olarak belirlendiğini, Hazine adına orman dışına çıkarılan alanların fiili durumunun orman olması halinde bu yerlerin Maliye Bakanlığınca Orman Genel Müdürlüğüne tahsis edileceğini, ancak 3402 sayılı Kanun'a göre yapılan çalışmalarda taşınmazın niteliğinin tarla olarak belirlenmesi nedeniyle tahsis talep edilemediğini ileri sürerek, taşınmazın eylemli orman olarak tespit edilen kısmının halizardaki niteliğinin iptali ile orman vasfıyla Hazine adına tesciline, tapu kaydında bulunan mevcut şerhlerin de iptaline karar verilmesi istemiyle dava açmıştır....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay'ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ: Kadastro sonucu ... Köyü çalışma alanında bulunan 148 ada 1 parsel sayılı, 38.164,61 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz devletin hüküm ve tasarrufu altında bulunan ve tarım alanına dönüştürülmesi mümkün yerlerden olması nedeniyle Hazine adına tespit ve tescil edilmiştir. Davacı ..., miras yoluyla gelen hakka ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak tapu iptal ve tescil istemiyle dava açmıştır....
Davalı cevap dilekçesinden özetle; Davacının davasının haksız ve yersiz olduğunu, aleyhine dava konusu taşınmaz için orman vasfı olma nedeni ile tapu iptal ve tescil davası açıldığını, ancak aleyhine açılan bu davanın haksız ve yersiz olduğunu, zira bu taşınmazı tapu tesciline güven ile 28/06/1991 tarihinde tapuda malik görünen Hacı Topuksuzdan satın aldığını, bu tarihten beri taşınmazın hem zilyeti hemde maliki olduğunu, dava dilekçesinde dava konusu taşınmazın kesinleştiğini, orman kadastrosunun mevcut olduğunu ve orman vasfı ile hazine adına kaydedilmesinin talep edildiğini, ancak bu talep ve davanın kendisine yöneltilmesinin haksız olduğunu, zira kendisinin taşınmazı 1991 yılında tapu tesciline güven ile satın aldığını, burasının orman olduğunu bilseydi satın almayacağını tapuda tarla olması nedeni ile aldığını, yaklaşık 15 yıldır zilyet olduğu tarlanın bunca yıl sonra dava ile tapu iptali istenmesinin hukuka ve iyi niyete aykırı olduğunu, cevap dilekçesinde belirtilen tüm nedenlerle...