"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Kadastro Mahkemesi Taraflar arasındaki tapu iptali ve tescil davasının yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacılar vekili tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Kadastro sırasında ... Köyü 101 ada 1 parsel sayılı taşınmaz, orman niteliği ile Hazine adına tespit edilmiştir. Davacılar, sahibi bulundukları taşınmazlarının orman parseli içinde bırakıldığını ileri sürerek zilyetlik iddiasıyla dava açmışlardır. Mahkemece, kadastro tutanağının 03/11/2011 tarihinde kesinleştiği davanın açıldığı 30/04/2012 tarihinde genel hukuk mahkemelerinin görevli olduğu gerekçesiyle davanın görev yönünden reddine karar verilmiş, hüküm davacılar vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, tapu iptali ve tescile ilişkindir....
Kadastro Mahkemesi’nin 2002/5-18 sayılı kararı ile iptal edilen 2/B parseli olup olmadığı yönünde araştırma yapılması, çekişmeli taşınmazın mahkeme kararıyla iptal edilen ve orman olarak tescil edilen 2/B parseli içinde kaldığı anlaşıldığı takdirde kullanım kadastrosu sonucu oluşan tapu kaydının geçerli olmayacağının düşünülmesi, aksi halde taşınmazın orman sınırları dışına çıkarılma işlemi kesinleştiğinden eylemli orman niteliğinde olup olmadığı araştırılarak eylemli orman olduğu saptandığı takdirde 6831 sayılı Kanun’un 11/5.maddesi gereğince Orman İdaresinin bu tür yerlerin orman olarak tahsisini Hazineden idari yolla talep edebileceği gibi dava yolu ile de ileri sürebileceği gözetilerek sonucuna göre karar verilmesi” gereğine değinilmiştir....
Mahkemece davanın kısmen kabulüne ve dava konusu parselin tapu kaydının iptaline, 17.04.2008 tarihli krokide (D1)=7600,94 m2 ve (D2)=1613,38 m2'lik taşınmazların tapusunun iptali ile davacı ... adına tapuya tesciline, (A), (B) ve (C) harfleri ile gösterilen bölümlere yönelik davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı ... ile davalılar Orman Yönetimi ve Hazine tarafından temyiz edilmiştir. Dava, tapu iptali ve tescile ilişkindir. Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde orman kadastrosu 3402 Sayılı Yasanın 5304 Sayılı Yasa ile değişik 4. maddesi hükmüne göre yapılmış, çekişmeli parsel orman alanı içinde bırakılmıştır....
Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde 3116 Sayılı Yasaya göre yapılan orman tahdidi 16.12.1949 yılında ilan edilerek 16.03.1950 yılında kesinleşmiş, Ağustos 1947 tarihli tapu ile taşınmaz Devlet ormanı olarak Hazine adına tapuya tescil edilmiştir. Daha sonra 1981 yılında başlayıp 26.10.1982 yılında kesinleşen arazi kadastrosu ile dava konusu taşınmaz davalı adına tapuya tescil edilmiş, 09.12.1993’de kesinleşen orman kadastrosuyla da 6831 Sayılı Yasanın 2/B madde parseli içinde olarak orman sınırları dışına çıkarılmıştır. İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye ve (B) bölümünün kesinleşmiş orman kadastrosu sınırları dışında ve davalı adına 17.07.1956 tarihli 50 sıra nolu tapu kaydı sınırları içinde bulunduğunun anlaşılmasına göre, yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddi ile usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA, Harçlar Yasasının değişik 13/j maddesi gereğince harç alınmasına yer olmadığına 24/01/2008 gününde oybirliği ile karar verildi....
Dava, tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir. Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yörede orman kadastrosu, 3402 sayı Kanunun 5304 sayılı Kanunla değişik 4. maddesine göre yapılmış ve kesinleşmiştir. Mahkemece davacıların dayandığı tapu kaydı ve satış senedinin dava konusu taşınmaza uyduğu konusunda olumlu kanaat oluşmadığı ve dava konusu taşınmazın sınırında davacı adına tesbit edilen 311 ada 14 parsel sayılı taşınmaz bulunduğu gerekçesi ile tapu kaydı ve satış senedine itibar edilmeyerek davanın reddine karar verilmişse de yeterli inceleme ve araştırma yapılmadan hüküm kurulmuştur. Şöyle ki; dava konusu taşınmazın sınırında olan ve kadastro sırasında davacı adına tapuya tescil edilen 311 ada 14 parsel sayılı taşınmazın tapu kaydına dayalı olarak değil senetsizden zilyetliğe dayalı olarak tesbit görmüştür. Mahkemece dava konusu taşınmaza komşu taşınmazlara ait tapu kayıtları ve dayanakları getirtilmemiş, dava konusu taşınmazı ne olarak okudukları da araştırılmamıştır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki tapu iptali ve tescil davasının yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı ... tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi gereği düşünüldü: K A R A R Davacı vekili tarafından davalı aleyhine açılan davada ... İlçesi İmamlı Köyü 113 ada 95 ve 102 parsel sayılı 2621 m2 ve 2279 m2 yüzölçümünde ve tarla niteliğindeki taşınmazların vergi kaydı miktar fazlası olması nedeniyle ... adına tapuya kaydedildiğini belirterek tapu kaydının iptali ile adına tescilini talep etmiştir. Mahkemece, davanın kabulüne, dava konusu parsellere ait tapu kayıtlarının iptali ile davacı adına tapuya tesciline karar verilmiş, hüküm davalı ... tarafından temyiz edilmiştir. Dava, tapu iptali ve tescil davası niteliğindedir. Yörede orman kadastro çalışmaları yapılmamıştır....
Ankara Valiliği İl Tarım ve Orman Müdürlüğüne yazılan müzekkereye verilen 24/12/2020 tarihli cevabi yazıda; Müdürlükçe yürütülen 4342 Sayılı Mera Kanununa göre Sincan ilçesi Mülk mahallesi 152 ada 2 parsel sayılı taşınmaza yönelik tahsis çalışmalarının devam ettiği bildirilmiştir. Dava; kadastro sırasında tespit harici bırakılan ve hakkında kadastro tutanağı düzenlenmeyen taşınmaz hakkında açılan tescil ve kadastro öncesi nedenlere dayalı tapu iptal ve tescil istemine ilişkindir. Bölge Adliye Mahkemesi 13....
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davacı tarafından ilk derece mahkemesine sunulan 18.09.2019 dava dilekçesinde özetle; Rize İli Çamlıhemşin İlçesi Kadıköy Mahallesi 200 ada 3 parsel numaralı taşınmazın yapılan kadastro tespiti sırasında sınırlarının hatalı olarak tespit edildiğini, taşınmazın bir bölümünün dere yatağında bir bölümünün ise orman parseli içinde tespit edildiğini, orman parseli içinde tespit edilen kısmının uzun süreden beri kendisinin ve öncesinde atalarının kullanımında olduğunu, herkesin bu durumu bildiğini, bu nedenle kendine ait ve 200 ada 3 parselin devamı niteliğinde olan çekişmeli kısmında tapu kaydının iptali ile ifraz edilerek adına kayıt ve tescilini talep ve dava etmiştir....
Tapu maliklerinin orman kadastrosunu iptal ettirmek için bundan böyle hiçbir yasal yolları kalmamıştır. 353 sayılı parselin yanlışlıkla orman sınırı içine alınmış olması davanın reddini gerektirmez. 354 numaralı parseli orman kadastro sınırları dışında bırakan işlem geçersizdir. (Yargıtay H.G.K. 15.03.2006 gün 2006/8-106-68 sayılı kararı) 354 numaralı parselin Tekirdağ Tapulama Mahkemesinin 21.12.1983 gün ve 1981/362-1983/1191 sayılı kararı uyarınca orman olarak tapulama dışı bırakılma işlemi hukuken geçerliliğini korumaktadır. Kaldı ki; 354 numaralı parsel 4999 sayılı Yasa ile değişik 6831 sayılı Yasanın 7/1. maddesi uyarınca her zaman orman sınırı içine alınabileceği gibi, Orman Yönetimi tarafından açılacak tescil davası ile de orman olarak tescil edilmesi mümkündür....
Kadastro Mahkemesinin 2002/5-18 sayılı kararı ile iptal edilen 2/B parseli olup olmadığı yönünde araştırma yapılması, çekişmeli taşınmazın mahkeme kararıyla iptal edilen ve orman olarak tescil edilen 2/B parseli içinde kaldığı anlaşıldığı takdirde kullanım kadastrosu sonucu oluşan tapu kaydının geçerli olmayacağının düşünülmesi, aksi halde taşınmazın orman sınırları dışına çıkarılma işlemi kesinleştiğinden eylemli orman niteliğinde olup olmadığı araştırılarak eylemli orman olduğu saptandığı takdirde 6831 sayılı Kanun’un 11/5.maddesi gereğince Orman İdaresinin bu tür yerlerin orman olarak tahsisini Hazineden idari yolla talep edebileceği gibi dava yolu ile de ileri sürebileceği gözetilerek sonucuna göre karar verilmesi” gereğine değinilmiştir. Mahkemece, bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonunda, davacı ......