DELİLLER: Dava dilekçesi, davalı savunması, kadastro tutanak örnekleri, tapu kayıt örnekleri, yapılan keşif ve sonrası alınan bilirkişi raporları ile tüm dosya kapsamı, GEREKÇE: HMK'nun 355. maddesi uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebepler ve kamu düzeni ile sınırlı olarak yapılan istinaf incelemesinde; Dava, kadastro öncesi nedene dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir. Kadastro sonucunda çekişmeli 101 ada 380 parsel Çarşamba Evkaf İdaresi adına tespit edilmiş olup, tespit 09/08/2007 tarihinde kesinleşmiş ve tapu kaydı oluştuktan sonra, 06/06/2017 tarih ve 1438 yevmiye nolu satış ile davalı adına tapuya kayıt edildiği anlaşılmıştır. 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 12/3 maddesi hükmünde kadastro tutanaklarının kesinleştiği tarihten itibaren on yıl geçtikten sonra bu tutanaklarda belirtilen haklara, sınırlandırma ve tespitlere karşı kadastrodan önceki hukuki sebeplere dayanarak dava açılamayacağı açıklanmıştır....
Dava, 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 12/3 maddesi uyarınca kadastro öncesi sebebe dayalı olarak genel mahkemede açılan tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir. Dosya kapsamı, mevcut delil durumu ve istinaf dilekçesinde ileri sürülen sebepler ile kamu düzenine ilişkin aykırılık bulunup bulunmadığı yönü gözetilerek yapılan incelemede; Davacı taraf, satın alma ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği iddiasıyla, kadastro öncesi sebeplere dayanarak dava açmıştır. 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 12/3. maddesinde de, ''Bu tutanaklarda belirtilen haklara, sınırlandırma ve tespitlere ait tutanakların kesinleştiği tarihten itibaren 10 yıl geçtikten sonra, kadastrodan önceki hukuki sebeplere dayanarak itiraz olunamaz ve dava açılamaz." hükmü öngörülmüştür....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ Mahkeme kararındaki nitelendirmeye göre, dava; kadastro tespiti öncesi hukuki sebebe dayanan tapu iptali ve tescil istemlerine ilişkindir. Yargıtay Birinci Başkanlık Kurulunun 09.02.2018 tarih ve 1 sayılı kararı ile aynen kabul edilen ve 21.02.2018 günü ... Gazetede yayımlanarak 01.03.2018 tarihinde yürürlüğe giren hukuk dairelerine ilişkin iş bölümü uyarınca bu davanın temyiz incelemesi Yargıtay 16. Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. Hâl böyle olunca, 2797 sayılı Yargıtay Kanunu'nun 23.07.2016 tarihinde yürürlüğe giren 6723 sayılı Kanun'un 21. maddesi ile değişik 60/3. maddesi gereğince dosyanın Yargıtay 16.Hukuk Dairesine GÖNDERİLMESİNE, 26.09.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi - K A R A R - Dosya kapsamına, sav ve savunmaya, mahkemece saptanan hukuki niteliğe göre uyuşmazlık, kadastro öncesi sebebe dayanan tapu iptali tescil istemine ilişkindir. Davada Orman Yönetimi taraf olmadığı gibi, orman araştırmasını da gerektirir bir durum bulunmadığından, 2797 Sayılı Yargıtay Yasasının 14. maddesi ve Başkanlar Kurulunun 23.01.1992 tarihli kararı uyarınca temyiz incelemesi Yargıtay Yüksek 8. Hukuk Dairesine ait olup, Dairemizin görevi dışındadır. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; dosyanın görevli Yargıtay Yüksek 8. Hukuk Dairesi Başkanlığına gönderilmesine 27/12/2006 gününde oybirliği ile karar verildi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Tapu İptali Ve Tescil KARAR Dava, tarafların dip murisine ait olan taşınmazı, davalının kadastro çalışmaları sırasında kendi adına kaydettirmesi iddiasıyla açılan, kadastro öncesi sebebe dayanan tapu iptali ve tescil isteğine ilişkin olup, 2797 sayılı Yargıtay Kanunu'nun 6723 sayılı Kanunun 21. maddesi ile değişik 60/3. maddesi gereğince, Yargıtay Büyük Genel Kurulu'nun Hukuk Dairelerinin işbölümünü düzenleyen 30.1.2009 tarihli ve 2019/1 sayılı Kararına ve davanın açıklanan niteliğine göre temyiz inceleme görevi Yargıtay (16.) Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. Davanın açıklanan bu niteliğine göre dosyanın maddi hata sonucu Dairemize gönderildiği anlaşıldığından dosyanın Yargıtay (16.) Hukuk Dairesi Başkanlığı'na GÖNDERİLMESİNE, 30.09.2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay'ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ: Davacı Hazine, ... Mahallesi çalışma alanında bulunan adına tescilli 590 ada 5 parsel sayılı taşınmaz ile ... Mahallesi çalışma alanında bulunan davalılar adına kayıtlı 118 ada 1 parsel sayılı taşınmazın çakıştığını belirterek mükerrer kadastro işleminin iptali istemi ile dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı Hazine vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, 3402 sayılı Kanun'un 22/1 madde kapsamında ve 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 1026. maddesinde düzenlenen ve niteliği itibariyle mülkiyet ihtilafından kaynaklanan, mükerrer kadastro nedenine dayalı tapu iptali ve tescil davasıdır....
KARŞI OY Dava, kadastro öncesi harici bağış, zilyetliğin devrine dayalı tapu iptal ve tescil istemini içeren terditli davadır. Davacı,18.06.1990 tarihli köy bağış senedine, kadastro tutanağındaki muhdesat kaydına ve zilyetliğe dayanmıştır. Davalı, senetteki imzayı inkarla davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, öncesi tapusuz taşınmazın zilyetliğinin davacıya devredilmediği gerekçesiyle tapu iptal tescil talebini reddetmiştir. Bilindiği üzere olay ve olguları taraflara hukuki nitelendirme mahkemeye aittir (6100 sayılı HMK 33.madde). Dava konusu taşınmaz 2008 tarihinde yörede kadastro çalışmaları sırasında öncesinde tapusuz olan taşınmaz hakkında irsen intikal ve zilyetlik sebebiyle davalı adına tespit edilmiş ve üzerindeki evin davacıya ait olduğu beyanlar hanesine şerh düşülerek yapılan tespit itiraz edilmeyerek kesinleşmiştir. Davacı, 3402 sayılı Yasanın 12/3 maddesi uyarınca hak düşürücü süre içinde tapu iptal ve tescil davasını açmıştır....
Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Dava, kadastro öncesi hukuki nedene dayalı tapu iptali ve tescil, mümkün değilse tazminat istemine ilişkindir. 2. İlgili Hukuk 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 12/3 üncü maddesi. 3. Değerlendirme 1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür. 2. Kadastro sonucu Kars İli İstasyon Mahallesi çalışma alanında bulunan 185 ada 10 parsel sayılı 2.342,16 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz tapu kaydına istinaden 11/12 payla ... oğlu ... ve 1/12 payla ... oğlu ... adına tespit ve tescil edilmiştir. Davacılar dava konusu taşınmazda kendilerinin de miras hakkı olduğu ve kadastro tutanağında ... oğlu ... ve ... oğlu ... adına görünen 1956 tarihli tapu kaydının yolsuz olduğu iddiasına dayanarak tapu iptali ve tescil, mümkün değilse tazminat istemiyle dava açmıştır....
İlgili Hukuk 1.6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri, 2. 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun 676 ncı maddesi, 3402 sayılı Kadastro Kanununun 15/3, 12/3 maddeleri. 3. Değerlendirme 1.Bölge Adliye Mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür. 2. Dava, İlk Derece Mahkemesince gerekçeli kararda muris muvazaasına dayalı tapu iptali ve tescili, Bölge Adliye Mahkemesince harici taksime dayalı tapu iptali ve tescili davası olarak nitelenmiş ise de aslında dava, kadastro öncesi sebebe dayalı tapu iptali ve tescili talebine ilişkindir....
Anılan maddede, “aynı koşullar altında, maliki tapu kütüğünden anlaşılamayan... bir kimse adına kayıtlı bulunan taşınmazın tamamının veya bölünmesinde sakınca olmayan bir parçasının zilyedi de o taşınmazın tamamı, bir parçası veya bir payı üzerindeki mülkiyet hakkının tapu kütüğüne tesciline karar verilmesini isteyebilir” denilmiştir. Somut olayda, davacı tarafça TMK’nin 713/1 ve 713/2 maddesinde yazılı bulunan "maliki tapu kütüğünden anlaşılamayan" hukuki nedenine dayalı olarak tapu iptali ve tescil talep edildiği dikkate alınarak bu sebep yönünden taraf delilleri toplanarak, hasıl olacak sonuca göre bir hüküm kurulması gerekirken, dayanılan hukuki nedende hataya düşülerek talebin kadastro öncesi nedenlere dayalı tapu iptali ve tescil talebi olduğundan bahisle değerlendirme yapılıp karar verilmesi doğru olmamıştır....