Asliye Hukuk Mahkemesinin 21/10/2016 günlü 2012/186 Esas 2016/542 karar sayılı kararının kaldırılmasına, davacının tapu iptali ve tescil talebinin reddine, davacının ileri sürdüğü tazminat ve alacak talebinin davalılar ..., ... İnş. Emlak Turizm Yatçılık İmalat İhracat San ve Tic. Ltd. Şti yönünden esastan, ... yönünden husumet yokluğu nedeniyle reddine, davacının tazminat talebinin; davalılar ..., ... ve ... ... yönünden kısmen kabulü ile 254.203,18 TL'nin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte bu davalılardan tahsili ile davacıya verilmesine karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL, TAZMİNAT -KARAR- Dava, temliken tescil olmadığı takdirde tazminat isteğine ilişkindir. Davanın açıklanan bu nitelendirmesine göre, 2797 Sayılı Yargıtay Yasasının 14.maddesi uyarınca temyiz incelemesi Yüksek 14.Hukuk Dairesine ait bulunduğundan dosyanın ilgisi yönünden anılan Daire Başkanlığına gönderilmesine, 2.06.2010 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, uyuşmazlık bakımından uygulanması gereken hukuk kuralları ile temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararında yazılı gerekçelere, hukuki ilişkinin nitelendirmesine ve kadastro tespitinin kesinleştiği tarih ile dava tarihi arasında 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 12/3. maddesinde yazılı 10 yıllık hak düşürücü süre geçmiş bulunduğuna göre, davacı vekilinin tapu iptali ve tescil talebi hakkında verilen karara yönelik temyiz itirazları yerinde değildir. Ne var ki; davacı, tapu iptali ve tescil mümkün olmadığı takdirde tazminat isteminde bulunarak terditli dava açmış olup, davacıların tapu iptali ve tescil talebi reddedildiğine göre, tazminat istemlerinin değerlendirilmesi gerekir. Mahkeme gerekçesinde, davacının tazminat istemine ilişkin herhangi bir değerlendirme yapılmadığı anlaşılmaktadır. Mahkemece, davacının tazminat istemi değerlendirilmeden, yazılı şekilde hüküm kurulması isabetsiz olup, kararın bu nedenle bozulması gerekmiştir....
Hukuk Dairesinin 02.07.2020 tarihli ve 2016/17934 Esas, 2020/2548 Karar sayılı kararıyla “kadastro tespitinin kesinleştiği tarih ile dava tarihi arasında 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 12/3 üncü maddesinde yazılı 10 yıllık hak düşürücü süre geçmiş bulunduğuna göre, davacılar vekilinin tapu iptali ve tescil talebi hakkında verilen karara yönelik temyiz itirazlarının yerinde olmadığı ancak davacılar, tapu iptali ve tescil mümkün olmadığı takdirde tazminat isteminde bulunarak terditli dava açmış olup, davacıların tapu iptali ve tescil talebi reddedildiğine göre, tazminat istemine ilişkin herhangi bir değerlendirme yapılmadığı belirtilerek” karar bozulmuştur. C....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ -KARAR- Mahkeme kararındaki nitelendirmeye göre dava; şahsi hakka dayalı tapu iptali ve tescil, olmadığı takdirde tazminat istemine ilişkindir. Yargıtay Büyük Genel Kurulunun 21.01.2013 tarih ve 1 sayılı kararı ile aynen kabul edilen ve 26.01.2013 günü Resmi Gazetede yayımlanarak 01.02.2013 tarihinde yürürlüğe giren hukuk dairelerine ilişkin işbölümü uyarınca temyiz incelemesi Yargıtay 14. Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. Hal böyle olunca, yukarıda açıklanan nedenlerle, dosyanın ilgisi yönünden 14. Hukuk Dairesi Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 14.02.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ -KARAR- Mahkeme kararındaki nitelendirmeye göre dava; kadastro öncesi nedene dayalı tapu iptali ve tescil olmadığı takdirde tazminat istemine ilişkindir. Yargıtay Büyük Genel Kurulunun 21.01.2013 tarih ve 1 sayılı kararı ile aynen kabul edilen ve 26.01.2013 günü Resmi Gazetede yayımlanarak 01.02.2013 tarihinde yürürlüğe giren hukuk dairelerine ilişkin işbölümü uyarınca temyiz incelemesi Yargıtay 16.Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. Hal böyle olunca, yukarıda açıklanan nedenlerle, dosyanın ilgisi yönünden 16.Hukuk Dairesi Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE,10.2.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL/TAZMİNAT Taraflar arasında birleştirilerek görülen tapu iptali ve tescil, tazminat davası sonunda, yerel mahkemece asıl davanın kısmen kabul kısmen reddine, birleştirilen davanın reddine ilişkin olarak verilen karar bir kısım dahili davalılar vekili tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi ...'ın raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü; -KARAR- Asıl ve birleştirilen davalar, yolsuz tescil hukuksal nedenine dayalı tapu iptal ve tescil, olmadığı takdirde tazminat isteğine ilişkindir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Tüketici Mahkemesi Taraflar arasındaki kişisel hakka dayalı tapu iptali tescil veya tazminat davasından dolayı mahal mahkemesinden verilen yukarıda gün ve sayısı yazılı hükmün; Dairemizin 23.03.2009 gün ve 2009/311 - 3616 sayılı ilamiyle onanmasına karar verilmişti. Süresi içinde davacı vekili tarafından kararın düzeltilmesi istenilmiş olmakla, dosya içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Davacı, 21.08.1996 tarihli arsa payı karşılığı inşaat yapım sözleşmesi uyarınca yüklenici ... tarafından 5 parsel sayılı taşınmazda yapılmakta olan binadaki 12 numaralı bağımsız bölümü 01.06.1998 tarihli satış vaadi sözleşmesi ile satın aldığını ileri sürerek tapu iptali ve tescil, bu istemi kabul edilmediği takdirde taşınmazın değerinin tazminini talep etmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 03.07.2015 gününde verilen dilekçe ile tapu iptali ve tescil, olmazsa tazminat talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; tescil talebinin reddine, tazminat talebinin kabulüne dair verilen 16.12.2015 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, harici satış nedeniyle tapu iptali ve tescil, olmazsa bedel iadesi isteğine ilişkindir....
İDM'ce terditli açılan tapu iptali ve tescil, mümkün olmadığı takdirde tazminat talebi yönünden tek hüküm kurulması gerekirken iki ayrı hüküm kurulması, tapu iptali ve tescili talebi yönünden davanın esastan reddine karar verilirken, tazminat talebi yönünden pasif husumet yokluğu nedeniyle reddine dair karar verilmesi suretiyle hükümde çelişki yaratılması, dava dilekçesine ekli adi yazılı 1 ve 2 numaralı sözleşme içeriklerinde yer alan koşulların gerçekleşip gerçekleşmediği yönünden gerekçeli kararda değerlendirme yapılmaması dairemizce usul ve yasaya aykırı bulunmuştur. 22/07/2020 tarihli ve 7251 Sayılı Yasa ile Değişik HMK'nın 353/(1)-a-6. maddesinde ise; "Mahkemece, uyuşmazlığın çözümünde etkili olabilecek ölçüde önemli delillerin toplanmamış veya değerlendirilmemiş olması ya da talebin önemli bir kısmı hakkında karar verilmemiş olması" halinde HMK 353/(1)-a-6.bendi uyarınca bölge adliye mahkemesinin, esası incelemeden kararın kaldırılmasına ve davanın yeniden görülmesi için dosyanın...