HUKUK DAİRESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL - İNTİFA HAKKININ TERKİNİ - ECRİMİSİL Taraflar arasında görülen tapu iptali ve tescil- intifa hakkının terkini, ecrimisil davası sonunda, yerel mahkemece davanın tapu iptal ve tescil, intifa hakkının terkini ve ecrimisil istemleri yönünden reddine; davalılar ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ... ... ... A.Ş. ve ... aleyhine açılan terditli tazminat davasının reddine; davalılar ..., ... ve ... aleyhine açılan terditli tazminat davasının kabulü ile 5.833.333,00 TL'nin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte anılan davalılardan alınarak davacıya verilmesine dair verilen kararın istinaf edilmesi üzerine; İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 1....
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ GEREKÇELİ KARAR ESAS NO : 2019/551 Esas KARAR NO : 2021/247 DAVA : Tapu İptali Ve Tescil (Satın Almaya Dayalı) DAVA TARİHİ : 11/08/2019 KARAR TARİHİ : 11/03/2021 Mahkememizde görülmekte olan Tapu İptali Ve Tescil (Satın Almaya Dayalı) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ : DAVA : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle:----- adresinde inşaatına başlanmış --------- tarihli genel kurul karar tutanağının 7. Maddesi uyarınca ---------------- ------- sığınak olarak görülen yerlerin ---çevrilmesi oylamaya sunulup kabul edilmiş ve 25.03.2001 tarihli genel kurul tutanağında da söz konusu ---- bölümlerin satış bedelleri ve tercih yolu ile üye kaydı yapıldığından kura dışı bırakılmasına karar verildiğini, davacıların ------numaralı .....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 22.04.2014 gününde verilen dilekçe ile tapu iptali ve tescil, tüm takyidatların kaldırılması, olmadığı takdirde tazminat talebi üzerine yapılan muhakeme sonunda; davacı tarafca davalıların tamamına yöneltilen tapu iptali ve tescil talebinin pasif husumet şartı (davalı sıfatı) eksikliği nedeni ile usulden reddine, davacı tarafca davalı ...'e terditli olarak yöneltilen alacak davasının kabulüne, 50.000,00 TL alacağın dava tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalı ...'den alınarak davacıya verilmesine dair verilen 12.05.2016 günlü hükmün Yargıtayca, duruşmalı olarak incelenmesi davalı ... vekili ve davacı ... vekili tarafından istenilmekle, tayin olunan 27.02.2018 günü için yapılan tebligat üzerine temyiz eden davalı ... vekili Av. ... geldi. Karşı taraftan gelen olmadı. Açık duruşmaya başlandı....
-KARAR- Dosya içeriğine, toplanan delillere, hükmün dayandığı yasal ve hukuksal gerekçeye ve özellikle, tapu iptal-tescil davalarının kayıt malikine yöneltileceği ancak, eldeki davada davalı ...’in çekişmeli taşınmazda kayıt maliki olmadığı için hakkında açılan tapu iptali ve tescil istekli davanın husumetten reddi gerekirse de, mahkemece esastan redde karar verilmiş olması sonuca etkili görülmemiş, terditli tazminat isteği yönünden de, iddianın TMK 6. ve HMK 190.maddeleri uyarınca usulünce kanıtlanamadığı gözetilerek davanın reddi kararı bu gerekçeyle ve sonucu itibariyle doğru olduğuna göre, davacının yerinde bulunmayan temyiz itirazının reddiyle, usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı 25.20 TL. bakiye onama harcının temyiz eden davacıdan alınmasına, 11/11/2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
Somut olayda, davacı tapu iptali ve tescil talebi kabul edilmediği takdirde terditli olarak muhdesatın bedelini talep etmiş olup mahkemece muhdesatın davacıya aidiyeti benimsendiği halde tazminat talebi hakkında deliller değerlendirilerek sonucuna göre hüküm kurulması gerekirken muhdesatın tespitine karar verilmesi doğru görülmemiş, bu sebeplerle kararın bozulması gerekmiştir." gerekçesiyle bozulmuştur. Mahkemece, bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonucunda davacının tapu iptali ve tescil talebinin reddine, tespit talebinin kabulü ile 41 no'lu parselde bulunan 2 katlı kargir binanın davacı tarafından yapıldığının tespitine, tazminat talebinin kabulü ile dava tarihi itibariyle 251.456,80 TL asgari levazım bedelinin davalılardan tapudaki hisseleri oranında tahsili ile davacıya ödenmesine karar verilmiştir. Hükmü, davacı vekili ve davalı ... vekili temyiz etmiştir. Somut olayda, davacı ... Çarşamba 1....
Hukuk Dairesi tarafından, mahkemece davacının dayandığı TMK’nın 713/2. maddesinde düzenlenen “ölüm” hukuki sebebine dayalı tapu iptali ve tescili talebinin incelenmemesi nedeniyle hüküm bozulmuş, bozma nedenine göre davalının temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olamadığına karar verilmiştir. Bozma ilamına uyan mahkemece, davanın kabulüne, taşınmazın fen bilirkişi raporunda belirtilen ve taşınmazın 5/18 payına isabet eden 2.097,43 m2’lik kısmın tapu kaydının iptali ve ifrazı ile aynı adanın son parsel numarası verilerek davacı adına tesciline dair verilen karar, davalı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, TMK’nın 713/2. maddesinde düzenlenen “ölüm” hukuki sebebine dayalı tapu iptali ve tescili, terditli olarak harici satış bedelinin tazmini talebine ilişkindir....
Taraflar arasındaki tapu iptali ve tescil, terditli alacak davasından dolayı mahal mahkemesinden verilen yukarıda gün ve sayısı yazılı hükmün; Dairemizin 04.07.2023 gün ve 2023/2586 Esas, 2023/3621 Karar sayılı ilamı ile onanmasına karar verilmişti. Süresi içinde davacı vekili tarafından kararın düzeltilmesi istenilmiş olmakla, dosya içerisindeki bütün evrak incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Karar düzeltme dilekçesinde ileri sürülen hususlar daha önce temyiz nedeni yapılmıştır. Yapılan yargılamaya, toplanan delillere, Dairemizce de benimsenen ve Yargıtay bozma ilamı uyarınca bozmaya uygun olarak verilen mahkeme kararı gerekçesine göre, ilamımız usul ve yasaya uygun olup, düzeltilmesini gerektirir bir neden bulunmadığından, HUMK’nun 440. maddesindeki nedenlerden hiçbirisine uymayan karar düzeltme isteminin reddi gerekmiştir....
Maddesi kapsamında muvazaa nedeniyle tapu iptali ve tescili talebinde bulunulmaktadır. Davacı tarafın açtığı terditli davada, ilk talebin İİK'nun 277 ve devamı maddelerinde düzenlemesi bulunan tasarrufun iptali talebi olması, bu talep yerinde görülmediği takdirde terditli olarak açılan TBK 19. Maddedeki muvazaaya dayalı tapu iptali ve tescili talebinin dikkate alınmasının talep edilmesi hususları dikkate alındığında dosyayla ilgili olarak inceleme yapma görev ve yetkisi Adana Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi'ne aittir. 3. Hukuk Dairesi tarafından bu husus gözden kaçırılarak açılan davanın muvazaalı işlemin iptali olarak değerlendirilip dosyanın dairemize gönderilmesi usul ve yasaya uygun değildir. Adana Bölge Adliye Mahkemesi Hukuk Daireleri Başkanlar Kurulu benzer üç adet olayla ilgili olarak; 2020/26 Esas, 08/07/2020 karar sayılı kararında, 2020/25 Esas, 08/07/2020 kararında, 2020/47 Esas, 18/11/2020 sayılı kararında Dairemiz ile 3....
ya verilmiş ve bu kişi adına tapuda tescil edilmiştir. Güncel tapu kayıtları incelendiğinde ise malikinin ise ... olduğu görülmektedir. Yargıtay 1.HD sinin 2014/22016 2017/2510 EK sayılı ilamı ve Yargıtay 16. HD E.2016/12755 K.2019/7463 sayılı ilamlarında da belirtildiği üzere tapu iptali ve tescil istemine ilişkin olup bu nitelikteki davanın, açıldığı tarihteki kayıt malikine yöneltilerek açılması gerekmektedir. Davalının tapu malikinin davalı kooperatif olmadığı sabit olduğundan asıl talebin pasif husumet yokluğu nedeniyle usulden reddine karar verilmiştir. Terditli talep olan taşınmazın dava tarihindeki güncel değeri talebi yönünden incelendiğinde ise Diyarbakır .......
O halde, mahkemece yukarıda açıklanan ilkeler ve olgular doğrultusunda gerekçeli karar oluşturulmak üzere karar bozulmalıdır...” gerekçesiyle bozulmuş, mahkemece bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonunda tapu iptali ve tescil isteğinin reddine, bedel isteğine yönelik talebin davalı ... yönünden husumet yokluğu nedeniyle davanın reddine, diğer davalı ... yönünden bedel isteğinin kabulüne ilişkin olarak verilen karar Dairece “...Davalı ..., ilk el konumunda olup, taraflar arasındaki yakın akrabalık ve ilişkilerde gözetilmek suretiyle, akitte gösterilen değer ile gerçek değer arasında açık ve aşırı fark bulunduğunun keşfen sabit olduğu hususları birlikte değerlendirildiğinde davalıların birlikte ve kötü niyetli olarak hareket ederek işlem yaptıkları, ayrıca satışa ilişkin bir bedelin davacıya ödendiğinin de davalılar tarafından ispatlanmamış olduğu anlaşılmakla, davalı ...'...