, açıklanan nedenlerle hükmün tapu iptali ve tescil talebi yüzölçüm kaybı ve kira kaybı tazminatı taleplerinin ve eksik hesaplanan vekalet ücreti taleplerinin kabulü doğrultusunda kaldırılmasına ve davanın bu doğrultuda kabulüne karar verilmesini talep etmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ, TESCİL VE TAZMİNAT Taraflar arasında görülen davada; Davacı, davalı ...'yi ... 1. Noterliğinin 01/04/2005 tarih 3604 sayılı vekaletnamesi ile vekil olarak atadığını, ancak davalının vekalet görevini kötüye kullanarak bilgisi dışında 269, 243, 1389, 1337, 1255, 185 ve 956 parsel sayılı taşınmazlardaki paylarını eşi olan diğer davalı ...'a satış suretiyle devrettiğini, temlikler nedeniyle kendisine para ödenmediğini, aradaki satış işleminin de muvazaalı olduğunu ileri sürerek, tapu iptali ve tescil, olmadığı takdirde ise tazminat isteğinde bulunmuştur. Davalılar, vekaletname içeriğine uygun işlem yapıldığını belirterek, davanın reddini savunmuşlardır....
ilçesi, 1398 ada, 2 parselde kain, D Blok 71 bağımsız bölüm nolu konut nitelikli kat irtifaklı bağımsız bölümün davalı adına bulunan tapu kaydının iptali ile bağımsız bölümün tapuda müvekkili adına tesciline, herhangi bir sebeple tapu tesciline karar verilmesinin mümkün olmaması halinde bu kez terditli olarak, davaya konu bağımsız bölümün sözleşmeye ve teknik şartnameye göre eksiksiz bitirilip teslim edilmiş olması ihtimalinde, dava tarihinde edeceği rayiç piyasa değeri tutarındaki tazminatın, belirsiz alacak davası (HMK m. 107 / I) kapsamında şimdilik 5.000 TL'sinin (alacağımız belirli hale geldiğinde netice-i talebi artırmak hakkı saklı tutularak) yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline, yüzölçüm eksikliği nedeniyle tazminat ve gecikme nedeniyle kira kaybı tazminatı bakımından, belirsiz alacak davası (HMK m. 107 / I) kapsamında, alacağı belirli hale geldiğinde netice-i talebini artırmak üzere, yüzölçüm eksikliği nedeniyle değer kaybı tazminatının, (belirsiz alacak talebi olarak...
Taraflar arasındaki ölünceye kadar bakma sözleşmesine aykırılık nedeniyle tapu iptali ve tescil, terditli alacak davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir. Kararın davalı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir. Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü: I....
Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 27/06/2018 tarihinde verilen dilekçeyle muhdesatın aidiyetinin tespiti, 15/10/2018 tarihinde verilen dilekçeyle mirasçılar arasında rızai taksime dayalı tapu iptali ve tescil ya da ödenen bedelin iadesi, terditli olarak temliken tescil, terditli olarak muhdesat aidiyetinin tespiti talep edilmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; asıl davanın kabulüne, birleştirilen davada muhdesat aidiyetinin tespiti isteminin kabulüne dair verilen 22/10/2019 tarihli hükmün istinaf yoluyla incelenmesi taraf vekillerince talep edilmiştir. İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesince davalılar vekilinin istinaf talebinin esastan reddine dair verilen kararın taraf vekillerince temyiz edilmesi üzerine süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içeriğindeki tüm kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü....
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile Büyükçekmece 5. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 17.02.2023 tarih ve 2019/420 E. ve 2023/160 K. sayılı satış vaadi sözleşmesine dayanan tapu iptali ve tescil, terditli olarak sözleşme bedelinin iadesi talebine ilişkin davada tapuya kayıt ve tescil hükmü kurulamadığından 1.050.000,00 TL alacağın yasal faizi ile davalıdan alınarak davacıya verilmesine ilişkin kabul kararı ve karardaki ilam vekalet ücreti ve yargılama giderleri için ilamlı takip yapmış ise de takip konusu kararda şikayetçi borçlu aleyhine satış vaadi sözleşmesine dayanan tapu iptali ve tescil davası açıldığı, terditli olarak sözleşme bedelinini iadesi talep edildiği, mahkemece tapu kayıt ve tescil hükmü kurulamadığı için alacağa hükmettiği ancak temelde dava taşınmazın aynına ilişkin olduğundan bu karar kesinleşmeden takibe konulamayacağı, şikayetçinin şikayetinin kabülü ile Büyükçekmece 1....
Somut olayda; dava muris muvazaasına dayalı terditli olarak açılan tapu iptal ve tescil aksi halde rayiç bedelin tazminine ilişkindir. Bilindiği üzere muvazaa olgusunun tanık dahil her türlü delil ile ispatlanabileceği ayrıca muvazaaya dayanan davalarda zamanaşımı durumunun olmadığı Yargıtay içtihatları ile sabittir....
Dairemiz onama ilamına karşı davalı vekili tarafından karar düzeltme talebinde bulunulması üzerine yeniden yapılan inceleme sonucunda; 1-) Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, davalı tarafın sair karar düzeltme istemleri yerinde değildir. 2-) Davacı taraf davasını açarken dava değerini 15.000 TL olarak göstermiş ve bu miktar üzerinden harç yatırmıştır. Dava her nekadar tapu iptal ve tescil davası olmadığı takdirde alacak davası olarak terditli şekilde açılmış, mahkemece, terditli açılan davada ilk talebin kabul edilmemesi, ikinci talebin redddedilmesi sebebi ile davalı lehine vekalet ücreti ve yargılama giderine hükmolunmadığı belirtilmiş, ise de 15.000 Tl gösterilen dava değerinin 8.061,00 TL'si kabul edilmiş, bakiye kısım reddedilmiştir. Hal böyle olunca yargılama giderinin ve vekalet ücretinin buna göre belirlenmesi gerekecektir....
Dava, tapu iptali ve tescil olmadığı taktirde ödenen bedelin iadesine ilişkindir....
Dava, kooperatif üyesi olduğunu iddia eden davacının tapu iptal ve tescil istemine ilişkindir. Mahkemece dahili davalının iyiniyetle tapuya güven ilkesinden yararlanarak dava konusu taşınmazı satın aldığı gerekçesiyle bu davalı hakkındaki dava reddedilmiş, ancak davacının HMK'nın 125. maddesinde yazılı seçimlik hakkın tapu iptali yönünden kullanıldığı gerekçesiyle diğer davalılar açısından husumet gerekçesiyle reddedilmiştir. Davacı dilekçesinde ''tapu iptali olmazsa bedelini'' talep ederek terditli dava açmıştır. Yani davacının öncelikli talebi tapu iptalidir. Yargılama sırasında taşınmazı edinen dahili davalıya davasını yöneltmekle de ilk talebinde ısrarcı olduğunu göstermiştir. Ancak davacının bu talebin yerine gelmemesi halinde ikincil talebi olan alacak talebinden vazgeçtiğine ilişkin herhangi bir beyanı yoktur....