Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 05.04.2012 gününde verilen dilekçe ile 26.11.2013 günlü dilekçe ile de tapu iptal tescil ikinci kademede tazminat ve yapılan masrafların tahsili, birleştirilen 2012/112 Esas sayılı dava davacısı tarafından 21.02.2012 tarihinde verilen dilekçe ile tahliye ve ecrimisil istenmesi üzerine yapılan muhakeme sonunda; tapu iptal ve tescil talebinin kabulüne, masrafların tahsili talebinin kısmen kabulüne, birleştirilen davanın reddine dair verilen 10.02.2016 günlü hükmün Yargıtayca, duruşmalı olarak incelenmesi davalı ... vekili tarafından, duruşmasız olarak olarak incelenmesi davalı .... Şti vekili tarafından istenilmekle, tayin olunan 21.02.2017 günü için yapılan tebligat üzerine davacı vekili Av. ... ve temyiz eden davalı ... vekili Av. ... geldi. Açık duruşmaya başlandı. Süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra gelenlerin sözlü açıklamaları dinlendi. Duruşmanın bittiği bildirildi. İş karara bırakıldı....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Tapu İptali ve Tescil-Aile Konutu Şerhi Konulması Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı tarafından, tapu iptal ve tescil davasının reddi yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı kadın, davalı eş adına kayıtlı aile konutunun davalı eş tarafından muvazaalı olarak diğer davalı ...'ya satıldığını ileri sürerek, davalı ... adına olan tapu kaydının iptali ile satış işlemi öncesinde olduğu gibi davalı eş adına tescilini talep etmiştir. Tapu iptal ve tescil isteği taşınmazın aynına ilişkin olmakla değer ölçüsüne göre (nispi) harca tabidir. Nispi harçlarda karar ve ilam harcının dörtte biri işlem yapılmadan önce peşin ödenir (Harçlar Kanunu m.28/a)....
Davalı Maliye Hazinesi vekili cevap dilekçesi ile; dava konusu taşınmazın Hazine adına orman sınırları dışına çıkarılan yerlerden olup Maliye Hazinesine ait olduğunu belirterek, davacının iadei muhakeme talebinin reddine karar verilmesini talep etmiştir. Davalılar ..., ... ve ... vekili, tebligatların davacının mernis adresine usulünce yapıldığını belirterek, yargılamanın yenilenmesi talebinin reddine karar verilmesini talep etmiştir. Asli müdahiller ..., ... ve ... vekili, davacının davasının usule aykırı ve hem de esastan haksız olduğundan reddine, ilk kararın onanmasına karar verilmesini talep etmiştir. Mahkemece yapılan yargılama sonucunda; yargılanmanın yenilenmesi talebinin kabulüyle, mahkemenin 26.12.2013 tarihli ve 2013/751 Esas, 2013/567 Karar sayısıyla, ..., ... ve ... velayeten ... ve ...'ın davacı, Hazine ve ...'nin davalı oldukları davada verilmiş "......
mahkümiyet kararının atılı suçu işleyen sanık ile iadei muhakeme isteyen dosyamız davacısnın farklı kişiler olduğu ve sanığın suçsuz olduğunun anlaşılması sebebiyle beraatine karar verildiği anlaşılmıştır....
Kooperatifinin 8 Eylül 2002 tarihli Olağanüstü Genel Kurul Toplantısının mutlak butlanla sakat olduğunun toplantıda alınan kararların geçersizliğinin (yok hükmünde olduğunun) tespitine ve Antalya ili, ... ilçesi, ... nolu parselde bulunan taşınmazın tapu kayıtlarında en son maliki olan ... Aş adına kayıtlı olan tapunun iptal edilerek davalı ... Kooperatifi adına tescil edilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Dava, yok hükmünde-geçersiz genel kurul kararlarına istinaden ... Konut Yapı Kooperatifine ait taşınmazın davalı adına yolsuz olarak tescil edildiği iddiası ile açılan tapu iptal ve tescil davasıdır. Davacı aynı dava dilekçesi ile genel kurul kararının mutlak butlanla batıl olduğunun tespiti ve tapu iptal ve tescil davası açarak Kooperatifi ve ......
maddesi uyarınca 26.10.2004 tarihinde tebliğ edildiği ve taraflarca temyiz edilmeksizin kesinleştiği ve ... 2008/12874-2009/4185 Toprak vekilinin kesinleşmiş olan bu karara karşı 8.3.2006 tarihli dilekçe ile yargılamanın iadesi talebinde bulunduğu anlaşılmaktadır. Dolayısıyla yargılamanın iadesi talebinin kesinleşmiş mahkeme kararına karşı yapıldığının ve bu yönüyle usule uygun olduğunun kabulü zorunludur. Öte yandan dava açma hususunda yetkisi bulunan vekilin iadei muhakeme talebinde bulunabilmesi için özel yetkisinin bulunmasıda zorunlu değildir. Öyle olunca işin esasına girilip, gerektiğinde taraf delilleri toplanarak sonucuna uygun karar verilmelidir. Mahkemece değinilen bu yönler gözardı edilerek yazılı şekilde karar verilmiş olması usul ve yasaya aykırıdır. Bozmayı gerektirir....
Hukuk Dairesinin 30.10.2008 tarih ve 2008/3859-49997 sayılı kararı ile davanın kabulü gerektiğinden söz edilerek bozulduğunu; ancak, bu bozmadan haberdar olamadıkları için bozma ilamını diğer dosyaya ibraz edemediklerini ve kendi sigorta şirketlerinin ödemesi gereken karşı aracın hasar bedelini ödemek zorunda kaldıklarını belirterek, tüm bu sebeplerle mahkemenin kendi kararı olan 2008/8-364 Sayılı kararının iadei muhakeme yoluyla yeniden incelenmesini talep etmiştir. Davalı‘ya usulüne uygun tebligat yapılmasına rağmen, davaya cevap vermemiştir. Mahkemece, iddia, savunma ve toplanan kanıtlara göre; yargılamanın iadesi talebi mesmu olmadığından davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. ../......
Sayılı kararının eldeki davanın tarafları açısından kesin hüküm teşkil etmemesine, ayrıca iadei muhakeme sebebi olarak dayanılan Nüfus ve Vatandaşlık İşleri Genel Müdürlüğünün 18.06.2007 tarihli cevabi yazısının yargılamanın her aşamasında temininin mümkün olduğu gibi, zaten dosyadaki nüfus kayıtları ile aynı mahiyette olduğunun anlaşılmasına, HUMK’nun 445. madde hükmünde tahdidi olarak sayılan yargılamanın iadesi sebeplerinin gerçekleşmemesine göre davacı ... ve katılan ...'nın yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddi ile hükmün ONANMASINA, peşin alınan harcın mahsubu ile geriye kalan 3,15 TL harcın davacı ... ve katılan ...'ndan ayrı ayrı alınmasına, 23.01.2013 gününde oy birliği ile karar verildi....
in elbirliği ve işbirliği içerisinde hareket ettiklerini ve davalı köy tüzel kışiliğinin savunma hakkından yoksun bırakıldığını, yetersiz inceleme ve değerlendirme ile karar verildiğini, ... tarafından karara karşı kanun yoluna da müracaat edilmediğini, dava dışı olan sonraki dönem muhtarı Naci Hasdemir tarafından temyiz başvurusunda bulunulduğunu ve bu temyiz başvurusu hakkında temyiz isteminin süresinde olmadığından reddine, ileri sürülen nedenlerin ancak iadei muhakeme yoluyla tartışılıp değerlendirilebileceği açıklamasıyla onama kararı verildiğini, hükme karşı muhtar Maci Hasdemir tarafından yargılamanın yenilenmesi yoluna başvurulmadığını ve nihayetinde bu yola başvuramayacağını öğrendiğini, bu durumda, söz konusu karara karşı köyde oturan ve köy halkından bir kişi olarak Köy Tüzel Kişiliği adına yargılamanın iadesi yoluna başvurulması mecburiyeti doğduğunu ileri sürerek yargılamanın iadesine karar verilmesini istemiştir. II....
"İçtihat Metni" Mahkemesi :Ticaret Mahkemesi Taraflar arasındaki iadei muhakeme davasının bozma kararına uyularak yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün davacı vekilince duruşmalı olarak temyiz edilmesi üzerine ilgililere çağrı kağıdı gönderilmişti. Belli günde davacı vek.Av.... gelmiş, davalı tarafından kimse gelmemiş olduğundan, onun yokluğunda duruşmaya başlanarak hazır bulunan avukatın sözlü açıklaması dinlenildikten ve temyiz dilekçesinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Dava, HUMK.nun 445 ve devamı maddeleri uyarınca açılan muhakemenin yenilenmesi istemine ilişkindir. Davacı vekili, taraflar arasında görülen ipoteğin fekki davasının hile ile yapılan sulhnameye göre sonuçlandırıldığını, sulh sözleşmesinde belirtilen bedelin ödenmediğini belirterek yargılamanın yenilenmesini talep etmiştir....