Asliye Hukuk Mahkemesinin 2018/552 Esas sayılı dosyasının önalım hakkından kaynaklanan tapu iptali ve tescil davası olduğunu, işbu davaları ile taraflar aynı olsa da dava konularının farklı olduğunu, 2018/552 Esas sayılı dosyada dava konusu, davalıların ilk 10.03.2016 tarihinde satın almış olduğu 44,88 m2'lik kısım olup, İşbu davalarının konusununu ise davalıların sonradan satın almış oldukları ve 29.05.2018 tarihinde düzenleme ile tescil edilen 9,57 m2'lik kısım olduğunu, davalar gerek taraf gerek konu ve talepler bakımından farklı davalar olup derdestlikten bahsedilmesinin mümkün olmadığını, Davaya konu 9,57 m2'lik kısım müvekkilime ait olup adına tescili gerektiğini belirterek, ilk derece mahkemesi kararının kaldırılarak talepleri doğrultusunda karar verilmesini talep etmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava; taşkın inşaat hükümleri gereği davacının kullandığı taşınmazın tapusunun iptali ve tescil istemine ilişkindir....
TMK'nın 724 maddesinde düzenlenen haksız inşaat nedeniyle tapu iptal ve tescil şartları Kanun ve içtihatlarla oluşmuş olup, öncelikle malzeme sahibinin iyiniyetli olması, başkasının adına tapuda kayıtlı bir araziye iyiniyetle bina yapması, bina değerinin arsanın değerinden fazla olması ve bina sahibinin arsanın sahibine muhik bir tazminat ödemesi ile binanın yapıldığı yerin arazinin tamamından belediyece uygun görülecek ifrazının mümkün olması gerekmektedir. Her ne kadar ilk derece mahkemesince dava konusu yerde keşif yapılarak malzeme sahibinin iyiniyetli olduğu, binanın değerinin arsanın değerinden fazla olduğu kabul edilerek binanın beyanlar hanesine sahibinin davacı olduğunun tescili şeklinde karar verilmiş ise de usul ve yasaya aykırıdır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 13.09.2005 gününde verilen dilekçe ile tapu iptali ve tescil, olmazsa yapı bedelinin tazmini istemi ile dava açmış, davacı ... ... da aynı davalılar aleyhine 30.03.2006 tarihli dilekçe ile tapu iptali ve tescil davası açmış, davaların birleştirilmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davacı ...'ın davasının kısmen kabulüne, davacı ... ...'ın davasının reddine dair verilen 23.06.2009 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalılar tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Davacı, davalıların maliki oldukları 778 sayılı parsel üzerine altı dükkan üstü ev olmak üzere bina yaptığını, 778 sayılı parselin davalılar adına olan tapu kaydının iptali ile adına tescilini, ikinci kademede ise bina bedelinin davalılardan tahsilini istemiştir....
ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 09/07/2021 NUMARASI : 2018/300 ESAS - 2021/664 KARAR DAVA KONUSU : El Atmanın Önlenmesi Kal- Temliken Tescil KARAR : TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Ağrı ili, Merkez ilçesi, Sıddıkiye Mahallesinde bulunan 205 ada 184 no'lu parselin davacı adına kayıtlı olduğunu, davalıların kendi taşınmazlarına bina inşa ederken davacının taşınmazının da bir bölümünü kullandıklarını, bu yapının yaklaşık olarak 40 m2'sinin davacının taşınmazına taştığını, bu sebeple davalılara ait söz konusu yapının davacının taşınmazına taşan kısmı yönünden müdahalenin men'ini ve ilgili bölümün yıkılmasına karar verilmesini talep ettiklerini, söz konusu durumun mümkün olmaması halinde ise taşan kısmın bedelinin davacıya verilmesini talep ve dava etmiştir. Dava dilekçesinin davalılara usulüne uygun olarak tebliğ edildiği, davalı tarafça davaya cevap verilmediği görülmüştür....
Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 25.05.2010 tarihinde verilen dilekçeyle temliken tescil 2. kademede tazminat talep edilmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kısmen kabulüne, kısmen reddine dair verilen 22.01.2020 tarihli hükmün istinaf yoluyla incelenmesi davalı vekili tarafından talep edilmiştir. Sakarya Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesince istinaf talebinin esastan reddine dair verilen kararın davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içeriğindeki tüm kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: KARAR Dava, Türk Medeni Kanununun 724. maddesine dayalı tapu iptali ve tescil, olmadığı takdirde tazimat istemine ilişkindir....
, bu sebeple bina değerinin arsa değerinden yüksek olması sebebi ile tedbir talepli olarak tapu iptal ve tescil davası açılması mecburiyetinin hasıl olduğunu, murise ait veraset ilamını ekte sunduklarını, müvekkillerinin murisi ve müvekkillerinin dava konusu arsanın bedelini Eşe Dönmez'e ödemiş olmalarına rağmen eğer mahkemece tekrar ödemelerine karar verilecek olur ise ödemeye hazır olduklarını, dava konusu taşınmazın tapu kaydı üzerine öncelikle tedbir konulmasını, yargılama yapıldıktan sonra ise bina değerinin arsa değerinden yüksek olması sebebi ile tapu kaydının iptal edilerek müvekkillerinin üzerine tescil edilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
tedbir konulmasına, haksız ve yersiz yapılan bina inşasının durdurularak yıkılması konusunda gereğinin yapılmasını ve davalarının kabulü ile taşınmazın amacına uygun şekilde kullanılması, mümkün olmaması halinde bağışlama koşuluna uyulmamasından dolayı tapu kaydının iptaline ve müvekkilleri adına tesciline karar verilmesini talep etmiştir....
İdare Mahkemesinin 1997/1435 – 1999/420 sayılı ,29.04.1999 tarihli ilamı ile 1239 ada 3 parsel sayılı taşınmazla ilgili olarak bedele dönüştürme ve ifraz işlemlerinin iptaline karar verildiği,kararın Danıştay denetiminden geçerek 06.12.2000 tarihinde kesinleştiği,bu arada ilk kayıt maliki ... tarafından 16.06.1999 tarihinde ... 2. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2002/1297 Esas – 2003/314 Karar sayılı dosyası ile tapu iptal ve tescil talep edildiği , mahkemenin 08.04.2003 tarihli ilamı ile davanın kabulü ile 10 ve 11 parsel sayılı taşınmazların tapusunun iptali ile davacı ... adına tapuya tesciline karar verildiği , kararın Yargıtay 1. Hukuk Dairesinin 09.10.2013 tarihli ilamı ile “taşınmazın 3 parsele dönüştürülmesine ve davacı adına 3 parsel olarak tesciline” şeklinde düzeltilerek onanması üzerine imar şuyulandırma öncesi kadastral hak durumuna dönülerek 1239 ada 3 parsel sayılı taşınmazın 11.05.2004 tarihinde davacı ... adına tapuya tescil edildiği anlaşılmıştır....
Davalı vekili, davanın reddini savunmuş, 126 ada 13 parsel parsel sayılı taşınmazdan müvekkilinin taşınmazına sınır ve müvekkilinin yaptığı evin davacının taşınmazına taşırılan kısımlarının ve evin saçak boyuna denk gelen 30 m2'lik kısmının tapu kaydının iptali ile müvekkiline ait 126 ada 3 parsel parsel sayılı taşınmaza ilave edilmek suretiyle müvekkili adına tesciline karar verilmesini talep etmiştir. Mahkemece, davacının maliki olduğu taşınmaza davalının binasının taşkın olduğunun belirlendiği ancak davalının iyiniyetli olduğu gerekçesiyle davanın reddine, karşı davanın kısmen kabulüne karar verilmiş ise de karar Dairemizin 16.06.2014 günlü ve 2014/4123-8028 sayılı ilamı ile ''...bozma ilamına uyulduğu halde bozma gereği yerine getirilmemiştir....
ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 14/03/2019 NUMARASI : 2018/189 ESAS, 2019/235 KARAR DAVA KONUSU : Tapu İptali Ve Tescil (Başkasının Taşınmazına Bina Yapımı Nedeniyle) KARAR : Yukarıda yazılı ilk derece mahkemesi kararına karşı, davacı vekilince istinaf kanun yoluna başvurulmuş olmakla HMK'nın 352 ve devamı maddeleri uyarınca dosya incelendi....