ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ Taraflar arasında ilk derece mahkemesinde görülen tapu iptal ve tescil ile alacak davasında tapu iptal ve tescil talebinin reddine, alacak talebinin kabulüne dair verilen karar hakkında bölge adliye mahkemesi tarafından yapılan istinaf incelemesi sonucunda; davalı tarafın istinaf başvurusunun reddine yönelik olarak verilen kararın, süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı bilgi ve belgelere, özellikle temyiz olunan bölge adliye mahkemesi kararında yazılı gerekçelere göre, yerinde bulunmayan bütün temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan bölge adliye mahkemesi kararının 6100 sayılı HMK’nın 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA, 13.925,90 TL bakiye temyiz harcının temyiz edene yükletilmesine...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK (TÜTEKİCİ) MAHKEMESİ Taraflar arasındaki tapu iptal ve tescil, olmadığı takdirde alacak davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın tapu iptal ve tescil istemi yönünden reddine, alacak talebi yönünden ise kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hüküm, davalılardan ... vekili tarafından duruşmalı olarak temyiz edilmekle; duruşma günü olarak belirlenen 06/12/2022 tarihinde taraflardan kimsenin gelmediği anlaşılmakla işin incelenerek karara bağlanması için saat 14.00'e bırakılması uygun görüldüğünden, belli saatte dosyadaki bütün kağıtlar okunarak, Tetkik Hakiminin açıklamaları dinlenip, gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Dosyadaki yazılara, kararın bozmaya uygun olmasına ve delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, 6.924,60 TL bakiye temyiz harcının...
HUKUK DAİRESİ Taraflar arasında ilk derece mahkemesinde görülen terditli tapu iptal tescil ve alacak davasının tapu iptal ve tescil talebinin reddine, alacak istemi yönünden kısmen kabulüne dair verilen karar hakkında bölge adliye mahkemesi tarafından yapılan istinaf incelemesi sonucunda; davalı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine yönelik olarak verilen kararın, süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı bilgi ve belgelere, özellikle temyiz olunan bölge adliye mahkemesi kararında yazılı gerekçelere göre, yerinde bulunmayan bütün temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan bölge adliye mahkemesi kararının 6100 sayılı HMK’nın 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA, 5.357,15 TL bakiye temyiz harcının temyiz...
Bölge Adliye Mahkemesince yukarıda yazılı şekilde karar verilmiş ise de yapılan araştırma ve inceleme yeterli olmadığı gibi davaya yönelik değerlendirme de hatalıdır. Şöyle ki, davacı ..., davalıya yapılan satış işleminin, aynı kanun ile bu kanunun usul ve esaslarının belirtildiği tebliğe aykırı olduğunu ve bu durumun yolsuz tescil oluşturduğu iddiasına dayanarak öncelikle satış işleminin iptal edilmesi ve ardından davalı adına olan tapu kaydının iptal edilerek Hazine adına tesciline karar verilmesine ilişkin tapu iptali ve tescili davası açmıştır. Davacı Hazinenin tapu iptali ve tescili talebi yönünden, 6292 sayılı Kanun'un 12 nci maddesi uyarınca yapılan satışlardan kaynaklanan uyuşmazlıklarda "Adli Yargı" görevli olup bu konuda tereddüt bulunmamaktadır. Türk Hukuk Sistemine göre, kural olarak aynî hakların doğumu, devri, muhtevalarının değiştirilmesi ve ortadan kalkması kural olarak tapu siciline tescil şartına bağlanmış olup, tescil kurucu bir nitelik taşımaktadır....
Şöyle ki, davacı ..., davalıya yapılan satış işleminin, aynı kanun ile bu kanunun usul ve esaslarının belirtildiği tebliğe aykırı olduğunu ve bu durumun yolsuz tescil oluşturduğu iddiasına dayanarak öncelikle satış işleminin iptal edilmesi ve ardından davalı adına olan tapu kaydının iptal edilerek Hazine adına tesciline karar verilmesine ilişkin tapu iptali ve tescili davası açmıştır. Davacı Hazinenin tapu iptali ve tescili talebi yönünden, 6292 sayılı Kanun'un 12 nci maddesi uyarınca yapılan satışlardan kaynaklanan uyuşmazlıklarda "Adli Yargı" görevli olup bu konuda tereddüt bulunmamaktadır. Türk Hukuk Sistemine göre, kural olarak aynî hakların doğumu, devri, muhtevalarının değiştirilmesi ve ortadan kalkması kural olarak tapu siciline tescil şartına bağlanmış olup, tescil kurucu bir nitelik taşımaktadır....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: İş bu dava 1163 sayılı Kooperatifler Kanunundan kaynaklı üyeliğin tespiti ve de tapu iptal tescil olmadığı taktirde alacak talebinden ibarettir. Davacı davalı kooperatifin 10/05/1998 tarihinde davalı kooperatifin ortağı olduğunu 10.000 TL teminat ile 6-BBlok K/7 -D3 nolu taşınmaza yönelik akçeli yükümlülüklerini yerine getirdiğini kooperatif adına kayıtlı taahhüt edildiği üzere konut niteliğinde bir adet taşınmazın tapu iptal tescilini olmadığı taktirde taşınmazın karar tarihindeki rayiç değerinin kendilerine ödenmesini talep etmiştir. Davacının netice-i talep üzere 70.000 TL üzerinden iş bu davayı açtığı görülmüştür....
Sayılı kararının kaldırılarak, davanın kabulüne karar verilmesini, dava masraf ve vekalet ücretinin davalı tarafa yüklenmesine karar verilmesini talep etmiştir. DELİLLER :Tüm dosya kapsamı, DOSYADA YER ALAN DELİLLER VE DEĞERLENDİRME; Dava gayrimenkul satış vaadi sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil, ıslahla alacak istemine ilişkindir. Dairemizin 26/12/2019 gün 2019/868 esas 2019/2204 Karar sayılı ilamı ile "... dava, satış vaadi sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil, ıslahla alacak isteğine ilişkindir. Dava tapu iptali ve tescil istemli açılmış, yargılama sırasında davacı vekili 19/06/2018 tarihli ıslah dilekçesi ile davayı ıslah ederek öncelikle tapu iptali ve tescil, asıl talebin kabul edilmemesi halinde dava değeri olan 64.449,61 TL'nin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte tahsilini talep etmiş, dava ıslahla terditli davaya dönüştürülmüştür....
Davacının istemleri; sözleşmenin feshi, menfi tespit, kayıt kabul, tapu iptal ve tescil istemlerine (taşınmazın aynına) ilişkin olduğu görülmüştür. Bu haliyle dava konusu talepte ve uyuşmazlıkta baskın ve asıl olan işlemin taşınmaza ilişkin tapu iptal tescil koşullarının oluşup oluşmadığıdır. Davacı adına kayıtlı, .... nolu bağımsız bölümün ...hissesi taşınmaz hissesi kaydının iptali ile önceki malik (müflis) .... Şirketi adına tapuya tesciline karar verilmesi istemektedir. Emsal; .... Dairesinin 16/11/2022 tarih ve .......
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Katılma Alacağı, Tapu İptal-Tescil ... (Işık) ile ... aralarındaki katılma alacağı, tapu iptal-tescil davasında tapu iptal-tescil yönünden kısmen kabulüne ve kısmen reddine, katılma alacağı isteği yönünden kabulüne dair....Aile Mahkemesi'nden verilen 06.11.2014 gün ve 491/657 sayılı hükmün Yargıtay'ca incelenmesi davalı vekili tarafından süresinde istenilmiş olmakla; dosya incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Davacı ... vekili, boşanma davasına karşı dava olarak açılarak tefrik edilen davada, evlilik birliği içinde edinilerek davalı eş adına tescil edilen 2 numaralı bağımsız bölümde katkısının bulunduğunu ve tapu kaydının 1/2 hissesinin iptali ile davacı adına tesciline veya alacağının ödenmesine karar verilmesini istemiştir. Davalı ... vekili, davanın reddini savunmuştur....
Davalı karşı davacı vekili cevap dilekçesinde; davacının tapu iptal tescil talebinin yasal dayanağı olmadığını, zira taraflar arasında yapılan adi yazılı sözleşmenin tapulu taşınmazlarda tapu iptal ve tescil dava ve talep hakkı vermediğini, davacının elinde noterde düzenlenmiş taşınmaz satış vaadi sözleşmesi de bulunmadığını, bu nedenle tapu iptal tescil taleplerinin reddine karar verilmesi gerektiğini, davacının gecikme cezası talebi yönünden ise, davalının bu talebinde de haklı olmadığını, nitekim davalının temerrüde düşürülmediğini, davacının ödemesi gereken aidatları ve sözleşmedeki edimleri yerine getirmediğinden Z. 1.Noterliği'nin 02.10.2009 tarih ve 20344 nolu ihtarnamesi ile ihtarda bulunulduğunu, davacının ise buna rağmen edimlerini yerine getirmediğini, taraflar arasındaki sözleşmenin 7.maddesinin çift taraflı olduğunu, davacının gecikme cezası talebinde haklı olmadığını savunarak, davanın reddini istemiştir....