Tanıma ve tenfiz kararının önemi dolayısıyla yabancı kararı veren mahkemenin hangi mahkeme olduğuna bakılmaksızın asliye mahkemelerinin görevli olması uygun görülmüştür. Burada, tanıma ve tenfiz davasının, yerel mahkeme içinde sulh hukuk mahkemesine göre daha üst düzey bir mahkeme olan asliye mahkemesi tarafından bakılması amaçlanmıştır (Nomer, E.: Devletler Hususi Hukuku, İstanbul 2013, s. 492). Yabancı mahkeme ilamının tanınması ve tenfizinde asliye mahkemeleri de görev ilişkisi çerçevesinde davaya bakar ( HGK 15.06.2016 tarihli ve 2014/19- 1090 E., 2016/819 K.). Görüldüğü üzere ilgili madde, asliye mahkemesini görevli kabul etmekte ve davanın konusunu teşkil eden ihtilafın niteliğini göz önünde bulundurmamaktadır. İhtilâfsız yargı alanında verilen mahkeme kararlarının tanınması da aynı hükümlere tabi tutulmuştur (MÖHUK m. 58/2)....
E)DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, tanıma ve tenfiz istemine ilişkindir....
Tanıma ve tenfiz kararının önemi dolayısıyla yabancı kararı veren mahkemenin hangi mahkeme olduğuna bakılmaksızın asliye mahkemelerinin görevli olması uygun görülmüştür. Burada, tanıma ve tenfiz davasının, yerel mahkeme içinde sulh hukuk mahkemesine göre daha üst düzey bir mahkeme olan asliye mahkemesi tarafından bakılması amaçlanmıştır (Nomer, E.: Devletler Hususi Hukuku, İstanbul 2013, s. 492). Yabancı mahkeme ilamının tanınması ve tenfizinde asliye mahkemeleri de görev ilişkisi çerçevesinde davaya bakar ( HGK 15.06.2016 tarihli ve 2014/19- 1090 E., 2016/819 K.). Görüldüğü üzere ilgili madde, asliye mahkemesini görevli kabul etmekte ve davanın konusunu teşkil eden ihtilafın niteliğini göz önünde bulundurmamaktadır. İhtilâfsız yargı alanında verilen mahkeme kararlarının tanınması da aynı hükümlere tabi tutulmuştur (MÖHUK m. 58/2)....
Milletlerarası Özel Hukuk ve Usul Hukuku Kanunu'nda kabul edilen sisteme göre, tenfiz hâkimince, yabancı mahkeme kararı esastan incelenemez ve hukuka uygunluğu denetlenemez. Şu durumda tenfiz hâkiminin, tenfiz şartları dışında, ilamın içeriği üzerinde incelemede bulunma hak ve yetkisi bulunmamaktadır. Tanınması ve tenfizi istenen kararın kesinleşme şerhini gösterir ... şerhli aslı ve onanmış örneğinin bulunup bulunmadığı mahkemece değerlendirilip karar verilmesi gerekir.Somut olaya bakıldığında; davacı tarafından tanınması ve tenfizi istenen kararların esas numaraları aynı olmakla birlikte tarihlerinin ve içeriklerinin farklı olduğu anlaşılmaktadır. Bu durumda her bir kararın ayrı ayrı aslı ve onaylanmış tercümesi ile kesinleşmesinin ve ... şerhinin olup olmadığı dosya kapsamından tespit edilememektedir....
Milletlerarası Özel Hukuk ve Usul Hukuku Kanunu'nda kabul edilen sisteme göre, tenfiz hâkimince, yabancı mahkeme kararı esastan incelenemez ve hukuka uygunluğu denetlenemez. Şu durumda tenfiz hâkiminin, tenfiz şartları dışında, ilamın içeriği üzerinde incelemede bulunma hak ve yetkisi bulunmamaktadır....
O halde yapılan bu açıklamalar Yargıtay kararları ışığında mahkemece, iki devlet arasında tanıma ve tenfiz konusunda fiili karşılıklılık bulunduğu kabul edilerek işin esastan incelenmesi ve taraf delillerin değerlendirilmesi ile sonucuna göre karar verilmesi gerekirken hatalı değerlendirme ile yazılı şekilde karar verilmesi isabetsiz olmuştur..." açıklamalarına yer verilmiş olup Rusya Federasyonu ile Türkiye Cumhuriyeti arasında fiili mütekabiliyetin bulunduğu , olaya uygulanan hükmün Türk kamu düzenine aykırılık teşkil etmediği , tanıma ve tenfiz koşullarının oluştuğu kanaatine varılmakla davanın kabulüne dair aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir....
MÖHUK'un 55.maddesine göre; kural olarak tanıma ve tenfiz talepleri bir çekişmesiz yargı işidir.Tanıma ve tenfiz talepleri bakımından yargılama usulünün basit yargılama şeklinde olması, yargılamanın bir an önce karara bağlanması amacıyla hareket edildiği izlenimini vermektedir. Bu noktada esasa ilişkin inceleme yapmaksızın, yabancı bir mahkeme tarafından verilen kararın şekil ve esas bakımından MÖHUK kapsamında düzenlenen tanıması ve tenfizi kabil kararlar niteliğine ilişkin şartları taşımanın yeterli olduğu kabul edilmektedir. Öyleyse tanıma ve tenfiz talepleri bakımından bir dava değil, talep ve talep sonucu çerçevesinde verilen bir karar olduğu hususu basit yargılama usulünün kabul edilmesi ile de desteklenmektedir. Zira tanıma ve tenfiz talepleri bakımından kanun koyucu çekişmeli bir durumun yaratılmasını değil, derhal uyuşmazlığın çözümlenmesini amaçlamıştır(Ali Önal, MHB, Cilt: 37, Sayı: 2, 576–610. Tanıma Ve Tenfiz Kararlarının Hukuki Niteliği.)....
Mahkemece bozmaya uyulmuş ise de; oluşturulan ikinci kararda tanıma ve tenfiz kararı verildikten sonra yabancı mahkeme ilamında yer almayan ve mahkeme ilamına göre farklılık arz edecek şekilde düzenlemelere yer verilerek yeniden hüküm kurulmuştur. Yabancı mahkemece verilen boşanma kararının tenfız ve tanınması isteğine ilişkin davalarda, koşullarının varlığı halinde tenfız ve tanımaya karar verilmekle yetinilir. Mahkemece, tenfiz kararı ile yetinilmeyip yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirmiştir. SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda gösterilen sebeple BOZULMASINA, bozma sebebine göre sair temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, temyiz peşin harcının istek halinde yatırana geri verilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi. 10.05.2016 (Salı)...
Hukuk Dairesi DAVA TÜRÜ : Tanıma ve Tenfiz Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı kadın tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı kadın dava dilekçesinde davalı ile Almanya/Hamburg Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 30/04/2004 kesinleşme tarihli ve 280 F 28/03 esas nolu kararı ile boşandıklarını, anılan boşanma kararı ile birlikte aynı kararın eki niteliğinde yapılan protokol gereğince davalı tarafça davacı kadına aylık 373,00 Euro nafaka ödemeyi kabul ettiğini, ancak davalı tarafından öncesinde açılan tanıma davasında nafakaya ilişkin kısmın tenfizinin istenmediği gibi bu yönde de bir kararın verilmediğini, her ne kadar tanıma kararı verilmiş ise de nafaka alacağına ilişkin tenfiz kararı verilmediğinden bahsi geçen mahkeme kararının icrai kabiliyet kazanabilmesi için boşanma kararının ve nafakaya ilişkin protokol hükmünün tenfizine karar...
Boşanma yönünden tanıma tenfiz kararı verilmek koşuluyla, eşler yabancı mahkemenin boşanmanın kabulüne ilişkin ilamının kesinleştiği tarihten itibaren boşanmış sayılırlar. Yabancı mahkemelerce verilmiş ve kesinleşmiş boşanma ilamı hakkında, Türk mahkemelerince tanıma tenfiz kararı verilmedikçe eşler Türk kanunlarına göre boşanmış sayılmayacaklarından, ara dönemde boşanmaya bağlı olarak Türkiye'de açılacak tazminat, nafaka ve mal rejiminin tasfiyesi gibi bazı dava haklarının kullanılması imkanı olmayacaktır. Zamanaşımı, yabancı mahkeme kararının kesinleştiği tarihte başlatıldığında, tanıma tenfiz kararından sonra açılacak davaların zamanaşımı süresinin geçmiş olması sonucu ile karşılaşılması kaçınılmaz olacaktır. Bu durumda hak sahibinin haktan yararlanmasına izin vermeden, zamanaşımını süresinin başlatılması hakkın özüne, hakkaniyete, toplum vicdanına ve adalete aykırıdır....