davalarında sigorta şirketleri davada taraf olamadığını, bu nedenle tanınması ve tenfizine karar verilmesi talep edilen kararda dava dışı sigortalı davacı sıfatına haiz olduğunu ancak söz konusu dava dilekçesinde de belirtildiği gibi dava dışı sigortalı meydana gelen kaza ile ilgili rücu dahil tüm haklarını Müvekkili Şirket'e devrettiğini, bu nedenle Müvekkilimiz Şirket'in söz konusu kararın tanınıp tenfizine karar verilmesini talep ve dava etmişmiştir....
davalarında sigorta şirketleri davada taraf olamadığını, bu nedenle tanınması ve tenfizine karar verilmesi talep edilen kararda dava dışı sigortalı davacı sıfatına haiz olduğunu ancak söz konusu dava dilekçesinde de belirtildiği gibi dava dışı sigortalı meydana gelen kaza ile ilgili rücu dahil tüm haklarını Müvekkili Şirket'e devrettiğini, bu nedenle Müvekkilimiz Şirket'in söz konusu kararın tanınıp tenfizine karar verilmesini talep ve dava etmişmiştir....
davalarında sigorta şirketleri davada taraf olamadığını, bu nedenle tanınması ve tenfizine karar verilmesi talep edilen kararda dava dışı sigortalı davacı sıfatına haiz olduğunu ancak söz konusu dava dilekçesinde de belirtildiği gibi dava dışı sigortalı meydana gelen kaza ile ilgili rücu dahil tüm haklarını Müvekkili Şirket'e devrettiğini, bu nedenle Müvekkilimiz Şirket'in söz konusu kararın tanınıp tenfizine karar verilmesini talep ve dava etmişmiştir....
Van Loevesijn kısıtlının mallarının yönetimi için kayyum olarak atandığını, kısıtlının Türkiye'deki mallarının yönetimi için Kuzey Hollanda Mahkemesi'nin 8969524/CB VERZ 21- 3 KL dosya no'lu ve 09/07/2021 tarihli kararın tanınması ve tenfizini talep ve dava etmiştir. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI: Mahkemece; "Davanın Aktif Husumet Nedeniyle Reddine" karar verilmiştir. Karara karşı talep eden istinaf kanun yoluna başvurmuştur....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Katılma Alacağına Mahsuben Oturma Hakkı Tanınması ... ile ... aralarındaki katılma alacağına mahsuben oturma hakkı tanınması davasının kabulüne dair Aile Mahkemesi'nden verilen 18.12.2013 gün ve 94/1616 sayılı hükmün Yargıtay'ca incelenmesi davalı vekili tarafından süresinde istenilmiş olmakla; dosya incelendi, gereği düşünüldü: KARAR Davacı ... vekili, dava konusu 43416 ada 1 parsel 2 nolu bağımsız bölüm üzerinde TMK 240. maddesi gereğince müvekkili lehine oturma hakkı tanınmasını talep etmiştir. Davalı ... vekili, davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, davanın kabulü ile, dava konusu 43416 ada 1 parsel 2 nolu bağımsız bölüm üzerinde davacı lehine oturma hakkı tanınmasına karar verilmiştir. Hüküm, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir....
Sigorta A.Ş. vekilinin istinaf dilekçesinin bu davacı açısından reddine dair ek karar düzenlenmesi ve bu ek karara karşı istinaf imkanı tanınması,harç yatırılan davacı açısından dosyanın istinaf incelemesi için dairemize gönderilmesi , bu ek karara karşı HMK m.346 da belirtilen prosedür işletilmesi ve verilen ek karara yönelik istinaf imkanın tanınması için dosyanın mahkemesine GERİ ÇEVRİLMESİNE, Dair HMK'nın 352.maddesi gereğince dosya üzerinde yapılan ön inceleme sonucunda KESİN olarak oy birliğiyle karar verildi. ... ... Başkan ... ... Üye ... ... Üye ... ... Katip ......
Aile Mahkemesi'nin kesinleşen ilamı ile taraflar arasındaki evliliğin yokluğunun tespitine karar verildiği kuruluşu anından itibaren yok sayılan evliliğin tanınması talebi ile açılan davanın mahkemece reddine karar verilmesi usul ve yasaya uygun olduğu gerekçesi ile davacıların istinaf talebinin esastan reddine karar verilmiştir. V. TEMYİZ A. Temyiz Yoluna Başvuranlar Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacılar vekili temyiz isteminde bulunulmuştur. B. Temyiz Sebepleri Davacılar vekili; davanın reddinin usul ve kanuna aykırı bulunduğunu beyanla; kararın bozulmasını talep etmiştir. C. Gerekçe 1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık, tarafların yabancı ülkede gerçekleştirdiği evlilik akdinin Türkiye'de tanınması talebinin reddinin doğru olup olmadığı noktasında toplanmaktadır 2....
Mirasçılık belgesinin aksi her zaman ispat edilebileceğine göre de, tanınması yahut tenfizi yoluna gidilemez. TMK 598. maddesine göre mirasçılık belgesi Sulh Hukuk Mahkemesince verilir. HMK 114/1-c maddesine göre mahkemenin görevli olması dava şartıdır. HMK 115. maddeye göre de mahkeme, dava şartlarının mevcut olup olmadığını davanın her aşamasında kendiliğinden gözetmesi gerekir. Yukarıdaki açıklamalar ışığında; mahkemece mirasçılık belgesi niteliğindeki yabancı mahkeme kararının tanınması ve mirasçılık belgesi verilmesi taleplerinin ayrılarak, mirasçılık belgesi niteliğindeki yabancı mahkeme kararının tanınmasına yönelik talebin reddine, mirasçılık belgesi verilmesi yöünndeki talebin ise sulh hukuk mahkemesinin görevli olduğu gözetilerek dava dilekçesinin görev yönünden reddine karar verilmesi gerekirken işin esası incelenerek hüküm verilmiş olması doğru görülmemiş bu nedenlerle hükmün bozulması gerekmiştir....
Kanun, aile konutu ve ev eşyası üzerinde, sağ eşe mülkiyet veya bunun yerine intifa ya da oturma hakkının, miras hakkına mahsuben tanınabileceğini hükme bağladığına göre özgüleme, ister mülkiyet hakkı, isterse bunun yerine intifa veya oturma hakkı tanınması şeklinde olsun, karşılıksız olmayıp "miras hakkına mahsuben" olacaktır. Bu şekilde özgüleme o malla ilgili paylaşmanın hukuki sonuçlarını hasıl eder ve paylaşma hükmündedir. Başka bir ifade ile özgülemeye karar verilmesi ve bu kararın kesinleşmesiyle o mal üzerindeki birlikte mülkiyet hali sona erer. O halde, özgülenmeye esas olan değerin tespitinde taşınmazlar bakımından buna ilişkin hükümler (TMK m. 657-658) uygulanacaktır....
Kırgızistan Somu (otuz beş milyon iki yüz altmış dokuz bin otuz dokuz som 91 tıyın) tutarındaki borcun ödenmesine, karar verildiğini, kararın 20.01.2021 tarihinde kesinleştiğini, icra kabiliyetini kazandığını, davacı bankanın alacağını tam olarak tahsil edememesi ve borçlunun borcunu ödememek maksadıyla Türkiye'ye kaçarak yerleşmiş olması nedeniyle bu davanın açılarak Bişkek Şehri Pervomaisky İlçe Mahkemesi'nin kararının Türkiye'de tanınması ve tenfizine karar verilmesini talep etme gereği duyulduğunu, dava öncesi davalı taraf hakkında dava şartı arabuluculuk sürecine başvurulduğunu, davalı tarafın arabuluculuk toplantısında katılmaması nedeniyle sürecin anlaşamama ile sonuçlandığını, izah edilen nedenlerle Kırgız Mahkemesi tarafından verilen ilamın iki ülke arasındaki ikili Sözleşme'nin ve MÖHUK'un ilgili hükümleri uyarınca tenfiz için gerekli koşulları taşıdığı sabit olduğundan söz konusu ilâmın Türkiye'de tanınması ve tenfizini talep etme zorunluluğu doğduğunu, taraflar arasındaki kredi...