Mahkemece; yabancı mahkeme kararınını usulune uygun olarak onanmış kesinleşme şerhli aslı ile onanmış tercümesinin sunulduğu, nafaka davasının Türk Mahkemelerinin münhasır yetki kapsamında kalmadığı, usul ve esas yönünden kamu düzenine aykırı bir uygulama tespit edilmediği, tanıma ve tenfiz şartlarının gerçekleştiği gerekçesiyle davanın kabulü ile........
ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ' TARİHİ : 10/01/2020 NUMARASI : 2018/790 ESAS, 2020/6 KARAR DAVA KONUSU : Tanıma Ve Tenfiz KARAR : Taraflar arasındaki tanıma ve tenfiz davasında; kararda yazılı nedenlerden dolayı yönelik ava numarası/esas numarası: 2395229/vv expl 13- 90 numaralı kararının tanınması talebinin kabulüne, tenfiz talebinin reddine verilen karara karşı davacı vekili tarafından süresinde istinaf yoluna başvurulduğundan, dosyanın tevdi edildiği Dairemiz Üye Hakimi Bahar KÜÇÜKALİ tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra, yapılan müzakerede de ön inceleme ve usule ilişkin eksikliğin bulunmadığının anlaşılması üzerine, işin esasına geçilmek suretiyle dosya üzerinden heyetçe yapılan inceleme ve değerlendirme sonunda; GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin davalı Selçuk Karahan Kayımkaya ile Hollanda kanunları uyarınca yapmış olduğu anlaşma ile yardıma ve bakıma muhtaç bir kişiye yardım edilmesi ve bu hususta müvekkili ile...
Mahkemece değinilen bu yön gözetilerek Norveç ile Türkiye Devletleri arasında tanıma ve tenfiz yönünde karşılıklı sözleşmenin olup olmadığı, ayrıca Norveç ile Türkiye Devletleri arasında tenfiz hususunda sözleşme bulunmasa dahi tenfizi olanaklı kılan hukuki veya fiili karşılıklılığın bulunup bulunmadığının T.C. Adalet Bakanlığından ve gerekirse T.C. Dışişleri Bakanlığı'danda sorularak hasıl olacak sonuca uygun karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ile yazılı şekilde karar verilmiş olması usul ve yasaya aykırıdır. Bozmayı gerektirir. 2-Yukarıda açıklanan bozma nedenine göre tarafların diğer temyiz tirazlarının incelenmesine bu aşamada gerek görülmemiştir....
DAVA : Tanıma Ve Tenfiz DAVA TARİHİ : 24/10/2019 KARAR TARİHİ : 25/10/2019 GEREKÇELİ KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 25/10/2019 Mahkememizde görülmekte olan Tanıma Ve Tenfiz davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: DAVA : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili ile "M/V YARA J" adlı gemi arasında akdedilmiş olan charterparty sözleşmesine aykırılık sebeiyle, m/v yara j" isimli gemi hakkında bursa 1. asliye ticaret mahkemesi 2019/906 D. iş sayılı dosyası üzerinden tedbir kararı alındığını ve bu tedbirin devamı için 1 ay içerisinde sözleşme şartı olarak Londra'da bulunan tahkim heyetine başvuru yapıldığını, Müvekkili şirket ile SURİYE BAYRAKLI 8001517 IMO NOLU "M/V YARA J" isimli ticaret gemisi arasında 22/04/2017 tarihinden Charterparty (Gemi Kiralama Sözleşmesi) sözleşmesi akdedilmiş olup, geminin sözleşmeden doğan yükümlülüklerine uymadığı için, müvekkili şirket tarafından 25.03.2019 tarihinde ihtiyati haciz talebi ile Bursa 1....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Tanıma ve Tenfiz ... ile ... aralarındaki tanıma ve tenfiz davasının kabulüne dair ......
DAVA TÜRÜ : Tanıma ve tenfiz DOSYANIN DAİREYE GELİŞ TARİHİ:09.11.2015 K A R A R Taraflar arasındaki uyuşmazlık kira sözleşmesinden kaynaklanan tanıma ve tenfiz isteğine ilişkindir. Yargıtay Kanunu 14. maddesi uyarınca Yargıtay Birinci Başkanlık Kurulu'nun 19.01.2015 tarih 2015/8 sayılı Kararı ile hazırlanıp, 22.01.2015 tarihli ve 29244 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren hukuk dairelerine ilişkin iş bölümü uyarınca, hükme yöneltilen temyiz itirazlarının incelenmesi Yargıtay (6.) Hukuk Dairesi'nin görevine girmektedir. 11 Nisan 2015 tarihi itibariyle Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 6644 sayılı Kanun'un 2. maddesi ile değişik 2797 sayılı Kanun'un 60. maddesinin 1. ve 3. fıkraları uyarınca dosyanın görevli daireyi belirlemek üzere HUKUK İŞBÖLÜMÜ İNCELEME KURULU'NA GÖNDERİLMESİNE, 13.11.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
Tanıma yada tenfiz kararı kesinleştiği tarihten itibaren yabancı mahkemenin boşanma kararı hukuki sonuçlarını doğurur, yargısına varıldığı takdirde karşılaşılan şu sonuçları ortaya koymak mümkündür. ...-Mal rejimi yabancı mahkemede açılan boşanma davasının dava tarihinde değil, yabancı mahkeme kararının tanıma ya da tenfizi kararının kesinleştiği andan itibaren sona erer ve tasfiye bu tarihten sonra yapılabilir. ...-Zaman aşımının başlangıcı; tanıma/tenfiz edilen ve kesinleşen bu kararlardan sonra yabancı boşanma kararının kesinleştiği tarihten itibaren değil, yani tanıma ve tenfiz kararının kesinleştiği tarihten itibaren işlemeye başlar. ...-Eşler arasındaki evlilik, bu durum karşısında yabancı boşanma kararının tanınmasından ya da tenfizinden sonra kesinleştiği tarihte değil, tanıma/tenfiz karanının kesinleştiği tarihte sona ermiş olur. ......
Tanıma ve tenfiz kararının önemi dolayısıyla yabancı kararı veren mahkemenin hangi mahkeme olduğuna bakılmaksızın asliye mahkemelerinin görevli olması uygun görülmüştür. Burada, tanıma ve tenfiz davasının, yerel mahkeme içinde sulh hukuk mahkemesine göre daha üst düzey bir mahkeme olan asliye mahkemesi tarafından bakılması amaçlanmıştır (Nomer, E.: Devletler Hususi Hukuku, İstanbul 2013, s. 492). Yabancı mahkeme ilamının tanınması ve tenfizinde asliye mahkemeleri de görev ilişkisi çerçevesinde davaya bakar ( HGK 15.06.2016 tarihli ve 2014/19- 1090 E., 2016/819 K.). Görüldüğü üzere ilgili madde, asliye mahkemesini görevli kabul etmekte ve davanın konusunu teşkil eden ihtilafın niteliğini göz önünde bulundurmamaktadır. İhtilâfsız yargı alanında verilen mahkeme kararlarının tanınması da aynı hükümlere tabi tutulmuştur (MÖHUK m. 58/2)....
Bu durumda, mahkemece yabancı mahkeme kararı bulunmayan tanıma ve tenfiz talebinin anılan kanunda gösterilen şartları taşımadığı göz önüne alınarak, davacıya usulüne uygun süre verilerek boşanma kararına ilişkin yabancı mahkeme ilamının o ülke makamlarınca usulen onanmış aslı veya ilamı veren yargı organı tarafından onanmış örneğini ve bu kararın onanmış tercümesini ibraz etmesi için uygun süre verilmesi, eksiklik tamamlandığı takdirde, tanıma ve tenfiz talebinin 5718 sayılı Kanunun 58`inci maddesinin birinci fıkrasında gösterilen şartları incelenip, hasıl olacak sonucu uyarınca karar verilmesi, verilen süre içinde eksiklik tamamlanmaz ise, davanın usulden reddine karar verilmesi gerekirken, dosyaya sunulan uzlaşma ile düzenlenen boşanma sözleşmesine göre davanın kabulüne karar verilmesi usul ve kanuna aykırı olup bozmayı gerektirmiştir....
Tanıma ve tenfize ilişkin kararın kesinleşmesi halinde, yabancı ilamın kesin hüküm etkisi, yabancı mahkeme kararının o ülkede kesinleştiği andan itibaren hüküm ve sonuç doğuracağına (5718 s.MÖHUK.m.59) göre, taraflar o tarihte boşanmış olacaktır. Dolayısıyla tanıma ve tenfiz davasının neticesi bu davanın sonucunu etkileyecektir. Öyleyse tanıma ve tenfiz kararının kesinleşmesinin beklenmesi, hasıl olacak neticesine göre hüküm kurulmak üzere kararın bozulması gerekmiştir. SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda gösterilen sebeple BOZULMASINA, bozma sebebine göre diğer yönlerin incelenmesine yer olmadığına, temyiz peşin harcının istek halinde yatırana geri verilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi.17.03.2015(Salı)...