Borçlu vekili İcra Mahkemesi'ne başvurusunda, takip sonrası dönemde borcun haricen borçlunun banka hesabına yatırılarak ödendiği ve birikmiş borç kalmadığı iddiasında bulunmuş ise de, Mahkemece, sadece takip öncesi döneme ilişkin ödeme iddiası incelenmiş, takip sonrasına ilişkin ödeme iddiası yönünde herhangi bir inceleme yapılmamış ve karar verilmemiştir. O halde, Mahkemece, takip sonrası nafaka borcuna mahsuben takip dosyası dışında bankaya yapılan ödemeler (banka dekotları) ve bu bağlamda alacaklı vekilinin takip dosyasındaki iki aylık nafaka alacağına ilişkin feragat beyanı da nazara alınarak, takip sonrası döneme ilişkin ödeme iddiası da incelenerek, sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken, eksik incelemeyle yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir....
. - K A R A R - Davacı vekili, zamanaşımına uğramış bonoya dayalı olarak davalı aleyhine girişilen ilamsız icra takibinin davalının itirazı sonucu durduğunu ileri sürerek itirazın iptali ile takibin devamına ve icra inkar tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı, takip konusu bononun zamanaşımına uğradığını, davacı ile aralarında temel ilişki bulunmadığını belirterek davanın reddine karar verilmesini istemiştir. Mahkemece, takip konusu bononun TTK. 661/1. maddesine göre 3 yıllık zamanaşımı süresi dolduğu, davalının süresi içinde zamanaşımı itirazında bulunduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekilince temyiz edilmiştir. Takip konusu bono zamanaşımına uğramış olup bu nedenle kambiyo hukukuna ilişkin haklarını kaybeden davacı alacaklı ilamsız icra takibi yapmış bu takibe vaki itiraz üzerine iş bu itirazın iptali davasını açmıştır. Davalı yanın takip konusu bonodaki imzaya herhangi bir itirazı bulunmamaktadır....
Sayılı dosyası vasıtasıyla takip başlatıldığını, davalının yetki itirazı sonrasında yetki önünden takibin durdurulduğunu, borçlunun yetki itirazının kabulü sonrası dosya Küçükçekmece ..... İcra Müdürlüğünün ..... E. sayısını aldığını, 24.06.2019 tarihli müdürlük kararıyla takibin durdurulduğunu, haksız ve kötü niyetli itirazın iptali ile takibin asıl alacak üzerinden işleyecek ticari temerrüt faiziyle birlikte devamını. davalının haksız itirazı üzerine takip durduğundan %20den aşağı olmamak kaydıyla icra inkâr tazminatına mahkûm edilmesini, yargılama giderleri ve vekâlet ücretinin davalıya tahmiline karar verilmesini saygılarımla vekâleten talep ve dava etmiştir. CEVAP Davalı vekili tarafından sunulan cevap dilekçesinde ÖZETLE; Zamanaşımı itirazları kabul anlamına gelmemek kaydıyla davacının amacının 2013 yılından önceki alacaklara ilişkin olduğunu, bu nedenle zamanaşımı itirazlarının söz konusu olduğunu, tirazın iptali davasına konu Küçükçekmece ...... İcra Müdürlüğü'nün ........
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : 1-İşin niteliği bakımından temyiz tetkikatının duruşmalı olarak yapılmasına, HUMK'nun 438. ve İİK'nun 366. maddeleri hükümleri müsait bulunmadığından bu yoldaki isteğin reddi oybirliğiyle kararlaştırıldıktan sonra işin esası incelendi: 2-Borçlunun zamanaşımı itirazı İİK.nun 168/5 ve İİK.nun 169/a maddesi kapsamında takip kesinleşmesinden önceki döneme ilişkin olup, bu dönemde zamanaşımı süresinin geçmiş olduğu anlaşılmakla mahkemenin zamanaşımı itirazının kabulü ile takibin durdurulmasına yönelik kararı doğru olduğundan sair temyiz itirazları yerinde değil ise de; İİK.nun 169/a-6....
nın 751.maddesi gereğince bono zamanaşımını kesen her işlemden sonra müddeti aynı olan yeni bir zamanaşımı başlayacağından, takibin kesinleşmesinden sonraki dönemde alacağın zamanaşımına uğramaması için 3 yıldan fazla aralık olmamak üzere icra takip işlemlerinde bulunmasının zorunlu olduğunu, takip dosyası kesinleştikten sonra üç yıllık zamanaşımı süresini aşacak şekilde işlemsiz bırakılmadığını, bu nedenle davacının zamanaşımı itirazının yerinde olmadığını belirterek, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir....
İCRA HUKUK MAHKEMESİ'nin 30/09/2020 tarih, 2020/549 Esas ve 2020/830 Karar sayılı kararının KALDIRILMASINA; 2- Takip sonrası zamanaşımı itirazının KABULÜ ile; Bakırköy 14....
İlk derece mahkemesi kararında; çekin ibraz tarihi itibariyle yürürlükte olan 6762 sayılı TTK gereği zamanaşımı süresinin altı ay olduğu 2016- 2019 arasında takip dosyasında zamanaşımını keser nitelikte işlem yapılmadığı gerekçesiyle davanın kabulüne, davacı yönünden icranın geri bırakılmasına karar verilmiştir. Davalı alacaklı vekili istinaf dilekçesinde özetle; takibin devamını sağlayacak her takip işlemi ile zamanaşımı süresinin kesileceğini, bu nedenle yapılan takip işlemleri ile zamanaşımı süresinin kesildiğini, ayrıca 2012 yılında yürürlüğe giren TTK ile zamanaşımı süresinin üç yıla çıktığını, bu değişiklik sonrası yapılan tüm işlemler için üç yıllık zamanaşımı süresinin uygulanması gerektiğini beyan etmiş, kararın kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir. Davacı tarafça istinafa karşı cevap dilekçesi sunulmamıştır....
İcra Müdürlüğü'nün 2013/7070 Esas sayılı dosyasında 31.07.2013 tarihinde başlatılan takipte işleyecek faiz alacağını sehven talep etmediğini belirterek, şikayete konu takip dosyasında, .... 7. İcra Müdürlüğü'nün 2013/7070 Esas sayılı dosyasında işleyecek faiz alacağı için müstakil takip yapıldığı anlaşılmıştır. Takip sonrası işleyecek faiz alacağına ilişkin ayrı müstakil bir takip yapılması mümkün değildir. Şikayete konu takip dosyasından önce asıl alacak ve işlemiş faiz alacağı için başlatılan ... 7. İcra Müdürlüğü'nün 2013/7070 Esas sayılı takip dosyasında borçlu hakkında ... Belediyesi Encümen Kararına dayalı olarak genel haciz yoluyla ilamsız takip yapılmıştır. Borçlunun takibe itirazı üzerine ... 3. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2014/596 Esas-2015/615 Karar sayılı kararı ile itirazın kısmen iptali ile takibin devamına karar verilmiş olup, bu takip dosyasının halen derdest olduğu anlaşılmıştır....
Somut olayda, borçlu ...’a 27.02.2009’da çıkarılan ödeme emrinin tebliğinin bila ikmal iadesinden sonra 04.06.2010 tarihinde ödeme emri tebliğ edildiği, borçlu yönünden takibin kesinleştiği, bilahare alacaklı vekilinin talebi üzerine borçluya yeniden ödeme emri tebliğinin, kesinleşen takipte borçlu aleyhine yorumlanarak takip öncesi zamanaşımı şeklinde istemin değerlendirilemeyeceği, istem takip sonrası zamanaşımına ilişkin olup, bu hususta inceleme yapılmak suretiyle sonucuna göre denetime elverişli şekilde karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizidir. SONUÇ : Borçlunun temyiz itirazlarının kısmen kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK'nun 366. ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 26/04/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi....
İcra Müdürlüğü 2009/27661 Esas sayılı icra dosyasından müvekkili aleyhine süresi içerisinde işlemleri yapmadığını, dosyanın kesinleştiği tarihten sonra zamanaşımını kesen takip muamelesinin kabul edilen icrai işlemi bulunmadığını, icra dosyasından yapılan her alacaklı işlemi takip sonrası zaman aşımını kesecek nitelikte olmayıp yapılan işlemlerin bu yönüyle de değerlendirilmesi, nitelik ve tarih itibariyle zamanaşımını kesip kesmeyecekleri her bir işlem bakımından ayrı ayrı tespit edilmesi gerektiğini, taraflara bu hususun karar gerekçesinde bildirilmesi gerektiğini, bu nedenlerle ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasını talep etmiştir. Delillerin Değerlendirilmesi ve Gerekçe: Uyuşmazlık, bonoya dayalı kambiyo takibinde takip sonrası zamanaşımı itirazına ilişkindir. İstanbul 5....