Takibin kesinleşmesinden önceki döneme ilişkin zamanaşımı itirazı İİK'nun 168/3. maddesine göre 5 günlük süreye tâbi ise de, takibin kesinleşmesinden sonraki devrede borcun zamanaşımına uğradığına ilişkin şikayet, İİK'nun 170/b maddesinin göndermesi ile uygulanması gereken aynı Kanun'un 71/2 ve 33/a maddeleri gereğince bir süreye tabi olmayıp, iddianın yerinde olduğunun belirlenmesi halinde icranın geri bırakılmasına karar verilmesi gerekir. Somut olayda; örnek 10 numaralı ödeme emri borçluya tebliğ edilmiş ve takip kesinleşmiş olmakla, 31.03.2016 tarihinde icra mahkemesine yapılan başvuruda ileri sürülen zamanaşımı iddiası, icra takibinin kesinleşmesinden sonraki döneme ilişkin olup, takipten önceki döneme yönelik bir zamanaşımı itirazı yoktur....
Bozma ilamında belirtilen hususlara dikkat edilmemiştir.Dosya içeriğine göre, bozma ilamı sonrası alınan bilirkişi raporunda ıslaha karşı zamanaşımı itirazına göre dava konusu alacak kalemleri hesaplanmıştır. Oysa ki bozma ilamı davalının ıslah dilekçesiyle davaya karşı zamanaşımı itirazı göz önünde bulundurulması gerektiği yönündedir. Kaldı ki davalının ıslaha karşı zamanaşımı itirazı da bulunmamaktadır. Ayrıca bilirkişi raporunda yapılan hesaplamada ıslah tarihi 12.12.2012 olarak yanlış tespit edildiği gibi dava dilekçesinde talep edilen miktarlarda dikkate alınmamıştır. Bilirkişi raporu bu yönüyle de hatalıdır. Bu durumda mahkemece, önceki bozma ilamı doğrultusunda davalının ıslah dilekçesiyle davaya karşı zamanaşımı itirazı göz önünde bulundurularak fazla çalışma ve hafta tatili alacaklarının yeniden hesaplanarak hüküm altına alınması için kararın bozulması gerekmiştir....
Takip kesinleşmediğinden bu gibi hallerde, mahkemece İİK'nun 71. maddesi değil, 169/a maddesi koşullarında inceleme yapılmalıdır. Mahkemenin karar gerekçesinde de vurgulandığı gibi, 19.01.2011 itiraz tarihi itibari ile borçlulara henüz ödeme emri tebliğ edilmediğinden ve dolayısıyla haklarında yapılan icra takibi kesinleşmediğinden İİK’nun 170/b maddesi yollaması ile aynı kanunun 71 ve 33/a maddelerinin somut olayda uygulama yeri bulunmadığından başvuru, İİK’nun 168/5.maddesine dayalı takibin kesinleşmesinden önceki döneme ilişkin zamanaşımı itirazı niteliğindedir. Bu durumda, itiraz hakkında İİK’nun 169/a maddesinin uygulanması gerekip, anılan maddenin 5.fıkrasına göre; “İtirazın kabulü kararı ile takip durur.”...
Mahkemece, bilirkişi ek raporlarından hangisinin ve neden kabul edildiğinin gerekçeleri gösterilerek kararda belirtilmesi ve böylece alacak miktarının tamamı belirlendikten sonra, taleple bağlı kalınarak bir karar verilmesi gerekirken, bu yapılmayarak yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olduğu, 2- Birleşen dava yönünden yapılan incelemede; ek dava yönünden, davalının zamanaşımı itirazı hakkında olumlu veya olumsuz bir karar verilmesi gerekirken, zamanaşımı itirazı hiç tartışılmaksızın yazılı şekilde işin esasına girilerek karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olduğu” gerekçesiyle bozulmuştur....
Dava 2 yıllık zamanaşımı süresine tabi olup dava konusu kaza 10/10/2019 tarihinde gerçekleşmiş ve davacı vekilinin sunduğu dekontlardan dava dışı sigortalısının aracı için 20/11/2019, 20/12/2019 tarihlerinde ödeme yaptığı, davalı ...'dan da 20/12/2019 tarihinde 3.480,41-TL tahsilat yaptığı, dava ve takibe konu bakiye rücu alacağı için 12/01/2022 tarihinde takip başlattığı, son ödeme ve davalıdan kısmi tahsilat tarihi olan 20/12/2019 tarihinden itibaren 2 yıllık zamanaşımı süresi (20/12/2021 tarihi itibariyle) dolduktan sonra 12/01/2022 tarihinde takip yapıldığı ve takipten evvel bakiye rücu alacağının tahsili için davalıya zamanaşımını kesen bir başvuru yapıldığına dair delil veya belge de sunulmadığından davanın zamanaşımı nedeniyle reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir....
Aksi takdirde senedin çek vasfında olduğunun kabulü mümkün değildir. .../.../1992 günlü ve 1991/...-1992/... sayılı İçtihadı Birleştirme Kararında da açıklandığı üzere, kısaltılmış olarak yazılan keşide yerinin yukarıda yazılı ilkeye uygun bulunmaması halinde, takip dayanağı belge çek niteliğinde kabul edilemez. Dayanak belgenin, anılan niteliği haiz olmaması halinde de seçilen takip yoluna bakılmaksızın bu kez BK.nun 146. maddesindeki on yıllık zamanaşımı uygulanacaktır. Somut olayda, takip dayanağı çekte keşide yerinin “...... ” şeklinde yazıldığı, bu durumda, yukarıda açıklandığı üzere keşide yerinin hiçbir kuşku ve duraksamaya yer vermeyecek açıklıkta yer almadığı görülmektedir. Kambiyo senedi niteliği bulunmayan bu senet ile başlatılıp kesinleşen takipte, İİK'nun 71/.... maddesi gereğince takibin kesinleşmesinden sonraki dönemde işleyecek zamanaşımı süresi 6762 sayılı ....nun 726. maddesine göre hesaplanamaz....
Davalı vekili, kaza tarihinden takip tarihine kadar 2 yıllık zamanaşımı süresinin geçtiğini, davanın reddini savunmuş, davacı vekilinin zamanaşımı itirazının süresinde yapılmadığı itirazı üzerine davalı vekili cevap dilekçesini ıslah ederek, zamanaşımı itirazında bulunmuştur. Zamanaşımı itirazının süresinde yapılmaması nedeniyle reddine karar verilerek, toplanan deliller ve benimsenen bilirkişi raporuna göre, davanın kısmen kabulü ile icra dosyasına yapılan itirazın kısmen iptaline 1.744.00.YTL asıl alacak, 1.895.15.YTL işlemiş faiz olmak üzere 3.639.15.YTL üzerinden devamına karar verilmiş; hüküm, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava; TTK.nun 1301. maddesine dayalı rücuen tazminat istemine ilişkindir. Bir davada cevap dilekçesinin verilmesi usuli bir işlemdir. Davalı, cevap dilekçesinde ileri sürmediği bir savunmayı özellikle zamanaşımı defini cevap dilekçesini ıslah ederek ıslah edilmiş bu cevap dilekçesiyle ileri sürebilir....
Takip dayanağı belge kambiyo senedi niteliğinde olup, davada, bononun tanzim tarihi itibariyle uygulanması gereken 6762 sayılı TTK'nun 690. maddesi yollaması ile aynı Kanun'un 661,662 ve 663 maddelerinin tatbiki gerekir. TTK'un 661/1 maddesi gereğince poliçeyi kabul eden muhataba (bonoyu düzenleyen keşideciye) karşı başlatılacak takiplerde zamanaşımı süresi vadeden itibaren 3 yıldır, aynı maddenin 2.fıkrasında ise, hamilin cirantayı takip etmesi halinde zamanaşımı süresinin 1 yıl olduğu belirtilmiştir. Borçlar Kanunu'na nazaran daha özel nitelikte olan TTK'nun 662 maddesinde zamanaşımını kesen sebepler " dava açılması, takip talebinde bulunulması, davanın ihbar edilmesi veya alacağın iflas masasına bildirilmesi" şeklinde sınırlı sayılmıştır. TTK'nun 663 maddesinde de zamanaşımını kesen işlem kimin hakkında yapılmışsa, ancak ona karşı hüküm ifade eder ve zamanaşımının kesilmesi ile kesildiği tarihten itibaren yeni bir zamanaşımı süresi işlemeye başlar denmiştir....
ye ait olan aracın çarparak hasara neden olduğunu, davacı şirket tarafından sigortalıya 4.170,31 TL ödeme yapıldığını, sigortalıya ödenen bedelin ... şirketine rücü edilerek ... .İcra Müdürlüğünün 2010/17532 sayılı dosyası ile takip başlatıldığını, şirketin itirazı üzerine ... Sulh Hukuk Mahkemesinin 2010/947 E. sayılı dosyası ile dava konusu olayda ... personeli olan tren teşkil memurunun %100 kusurlu olduğundan bahisle davanın red edildiğini, bu nedenle davalı kurum aleyhine ...İcra Müdürlüğünün 2014/6226 takip sayılı dosyası ile takip başlatıldığını, davalı kurumun itirazı üzerine takibin durduğunu belirterek yapılan itirazın iptaline, verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili; zamanaşımı definde bulunarak olayın oluşunda müvekkili kurum personeli yanında taşıma yapan ve ...'ye ait araç sürücüsü ile ... şirketi personelinin de sorumluluğunun bulunduğunu, belirterek davanın reddini savunmuştur....
İİK'nun 71/son maddesinde borçlunun takibin kesinleşmesinden sonraki dönem için takip konusu alacağın zamanaşımına uğramadığını ileri sürmesi halinde İİK'nun 33/a maddesinin kıyasen uygulanacağını düzenlemekte olup, anılan maddenin 33/a 1. fıkrası uyarınca icranın geri bırakılması kararı verileceği öngörmektedir. Alacaklı tarafından, 28/11/2011 tarihinde çeke dayalı olarak kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile başlatılan icra takibinde, borçlu şirket adına çıkarılan örnek 10 numaralı ödeme emrinin borçluya 19/11/2015 tarihinde tebliğ edildiği ve borçlu vekilinin 24/11/2015 tarihinde çeklerin zamanaşımına uğradığını ileri sürerek icra mahkemesine başvurduğu görülmüştür. Takip borçlusunun dayanak çeke yönelik zamanaşımı iddiası bu durumda, İİK'nun 168/5. maddesine dayalı takibin kesinleşmesinden önceki döneme ilişkin zamanaşımı itirazı niteliğindedir....