WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2021/3224 KARAR NO : 2022/2342 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 25/10/2021 NUMARASI : 2021/150 ESAS, 2021/227 KARAR DAVA KONUSU : ŞİKAYET KARAR : Ortaca İcra Hukuk Mahkemesinin 2021/150 Esas, 2021/227 Karar sayılı dosyasında verilen şikayetin reddi kararına karşı, davacı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine istinaf incelemesi yapılmak üzere Dairemize gönderilen ve heyetçe incelenen dosyada; İSTEM: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Ortaca İcra Müdürlüğünün 2021/1225 esas sayılı dosyası ile davacı aleyhinde icra takibi yapıldığını, ancak gönderilen ödeme emrinin muhtara bırakıldığını ve davacının icra takibinden haberdar olmadığını, bu nedenle tebliğ edilen ödeme emrinin usulüne uygun olmadığını, çıkarılan ilk ödeme emrinin komşuya haber verilmeden ve imzası alınmadan muhtara teslim edilmesinin mümkün olmadığını, davalı tarafın davacı...

, çekin icra kasasında da olmadığını ileri sürerek şikayetlerinin, borca ve fer'ilere itirazlarının kabulü ile takibin iptaline, tazminata ve hacizlerin kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir....

Bingöl Merkez / BİNGÖL" adresine gönderildiğini ve Tebligat Kanunu 21.madde doğrultusunda tebligat yaptırılmak suretiyle takibin usulsüz olarak kesinleştirildiğini ve haciz işlemlerine geçildiğini, yapılan takibin, ödeme emrinin gönderildiği adresin bilinçli olarak yanlış gösterilmesinin, usule aykırı bir biçimde ilk tebligatta TK 21.madde uygulanmasının istenmesinin açıkça kötü niyetli bir tavır olduğunu, İcra memurunun başlangıçtan itibaren tüm işlemlerinin hukuka açıkça aykırı olduğunu, gerek takibin kabulü ve ödeme emrinin gönderiliş şekli, usulsüz tebligatın kabul edilmek suretiyle takibin kesinleştirilmesi ve bu işlemlerin düzeltilmesine yönelik talebin reddinin hukuka açıkça aykırı olduğunu, müvekkili şirkete gönderilen ödeme emrinin usulsüz bir biçimde icra edildiğini, ödeme emrinin müvekkili şirketin kullanmadığı bir adrese gönderildiğini, ekte sunulan ticaret sicil gazetesi incelendiğinde görüleceği üzere müvekkili şirketin adresinin "Yenişehir Mah....

DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Tüm dosya kapsamı uyarınca; uyuşmazlık, ilamsız icra takibinde usulsüz tebligat şikayeti ve sair şikayetlere ilişkindir. HMK'nun 297/2 maddesi gereğince, hükmün sonuç kısmında gerekçeye ait herhangi bir söz tekrar edilmeksizin, taleplerden her biri hakkında verilen hükümle, taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların, sıra numarası altında; açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesi usulen zorunludur. Somut olayda, davacı borçlu tarafça, usulsüz tebligat şikayeti ile birlikte sair şikayet ve itirazlarda bulunulduğu halde, mahkemece maaş kesintilerinin iadesine ve takibin durdurulmasına şeklinde karar verilmiş, usulsüz tebligat şikayeti hakkında herhangi bir hukuki değerlendirmede bulunulmamış ve hüküm kurulmamıştır. Yukarıda belirtilen usuli eksiklik kamu düzenine ilişkin esaslı hata niteliğinde olup, HMK 'nun 355....

İlki, icra kefili olan şikâyetçinin, 02.04.2008 tarihli haciz sırasında kabul ettiği kefaletin, haciz tehdidi altında verildiğinden geçersizliği nedeniyle takibin iptali; ikincisi ise icra kefili şikayetçiye tebliğ olunan icra emrinin, icra müdürlüğünün mührü, imzası, kaşesi ve düzenlendiği tarihi taşımaması nedeniyle, kanuna aykırı olduğundan iptalidir. Şikayet dilekçesinde ayrıca icra emrinin usulsüz tebliğ edildiği şikayete konu edilmişse de yargılama aşamasında vekili imzalı beyanı ile tebligatın usulsüzlüğü yönünden şikayetleri olmadığını bildirmiştir. Karşı taraf/alacaklı banka, şikayetin yerinde olmadığını, icra emrinin yasal unsurları taşıdığını, icra kefaletinin de geçerli olduğunu ifadeyle şikayetin reddini savunmuştur. Mahkemece, icra kefili/şikayetçinin borçlulardan A..... yönünden kefil olduğu, bu borçlunun hakkındaki takip kesinleşmediğinden 02.04.2008 tarihli kefaletin geçerli olamayacağı, gerekçesiyle şikayeti kabulüne, icra emrinin iptaline karar verilmiştir....

    Mahkemece, davanın kısmen kabulü ile .... sayılı ödemem emrinin 16.462.26 TL yönünden kurum işleminin ve ödem emrinin iptaline, birleşen dosyada ise 10996291 sayılı ödeme emrinin 1.470.72 TL yönünden kurum işleminin ve ödemem emrinin iptaline , bakiye kısım yönünden takibin devamına karar verilmiştir. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun geçici 1. ve 3. maddelerine göre uygulanmaya devam edilmekte olan HUMK'un 427. maddesine göre 2011 yılında mahkemelerce verilecek kararların temyiz edilebilmesi için, temyize konu dava değerinin 1.540,00 TL.’yi geçmesi gerekir. İnceleme konusu birleşen dosya olan 2009/797 E. Sayılı dosyada 1.470.72 TL yönünden kurum işleminin ve ödeme emrinin iptaline, bakiye kısmın yönünüden takibin devamına ilişkin 14.04.2011 tarihli hüküm kesin nitelik taşıdığından 1.6.1990 gün ve 1989/3 E. 1990/4 K....

      DAVA KONUSU : Usulsüz Tebligat Şikayeti KARAR : Taraflar arasında görülen davanın yapılan yargılaması sonucunda verilen karara karşı davacı vekilince istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine HMK'nun 353. maddesi uyarınca dosya incelendi. GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ : DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı alacaklı tarafından Maçka İcra Müdürlüğünün 2016/58 Esas sayılı dosyası üzerinden müvekkili aleyhine icra takibi başlatıldığını, takip uyarınca gönderilen ödeme emrinin usule uygun şekilde tebliğ edilmediğini, müvekkilinin tebliğ işleminden 20.01.2022 tarihinde haberdar olduğunu ileri sürerek ödeme emrinin tebliğ tarihinin 20.01.2022 tarihi olarak düzeltilmesine, takibin ve satışın durdurulması ile ihalenin iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

      DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: İncelenen tüm dosya kapsamı itibari ile; davalı alacaklı tarafından davacı borçlu hakkında ilamsız icra takibi başlatıldığı, takip dayanağında borçlunun bilinen adresinin bulunmadığı, icra müdürlüğü tarafından borçlunun mernis adresine ödeme emrinin TK'nın 21/1 maddesi uyarınca tebliğe çıkarıldığı, tebligatın bila tebliğ dönmesi üzerine, borçlunun aynı adresinin mernis adresi olması nedeniyle, adresine TK 21/2. maddesine göre ve gerekli şerhi içererek ödeme emrinin tebliğe çıkarıldığı, 11.07.2020 tarihinde muhtara teslim edildiği ve 2 nolu haber kağıdının muhatabın kapısına yapıştırıldığı ve bu şekilde usulüne uygun olarak ödeme emrinin davacıya tebliğ edildiği anlaşıldığından davalının istinaf talebinin kabulü ile ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına, şikayetin reddine karar vermek gerekmiş aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur. HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle; 1- İstinaf talebinin KABULÜ ile İSTANBUL ANADOLU 5....

      Davalı vekili istinaf başvurusunda özetle; ilk derece mahkemesinde yukarıda verilen bilgilerle görülen davada hukuka aykırı bir biçimde takibe konu bononun kambiyo senedi vasfını haiz olmadığından bahisle takibin iptali yönünde hüküm kurulduğunu, öncelikle cevap dilekçesinde ayrıntıları açıklandığı üzere; davaya konu icra takibinde ödeme emrinin usulüne uygun bir biçimde tebliğ edildiğini, zira davacıların da dilekçelerinde gösterdiği adreslere ödeme evrakının tebliğ edildiğini, TK'nın 13. maddesi gereğince tebligat yapıldığını, ödeme emrinin tebliğ edildiği 13/06/2019 tarihinde şirket merkezinde Yeliz Çolakoğlu'nun hazır olup ödeme emirlerini tebliğ aldığını, bu aşamadan sonra çalışanlarının davacıları haberdar edip etmemesi, dolandırıcı olup olmamasının müvekkilini ilgilendirmediğini, davacılar tarafından yapılan başvurunun süresinde olmaması nedeniyle usulden reddi gerektiğini, aksi kanaatte olunacak ise, takibe konu bono incelendiğinde, keşide tarihi altında bulunan kaşede borçluların...

        Alacaklının, kira alacağına dayalı olarak kiracı ve müteselsil kefile karşı başlattığı genel haciz yoluyla ilamsız takipte müteselsil kefil borçlu vekili, ödeme emrinin müvekkiline usulsüz tebliğ edildiğini, yenileme emrinin de tebliğ edilmediğini ileri sürmüş, hacizlerin kaldırılmasını istemiş, ayrıca borca itirazda bulunmuştur. İlamsız takipte borca itirazların ödeme emrinin tebliği üzerine yasal 7 günlük süre içerisinde icra dairesine sunulması gerekir. Ancak, takip dosyasında ödeme emri tebliğinin usulsüz olduğunun iddia edilmesi halinde 7 günlük itiraz ve gerek ödeme emrine gerekse tebliğ işlemlerine yönelik şikayet süresi; tebliğin usulsüz olup olmadığı ve borçlunun takipten daha önce haberdar olup olmadığı ve buna göre yasal süresi içerisinde şikayette bulunup bulunmadığının tespitine bağlıdır....

        UYAP Entegrasyonu