Dosyadaki belgelere, kararın dayandığı delillerle, usul ve yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle takibin kesinleşmesinden sonraki devrede takibe konu kambiyo senedinin zamanaşımına uğradığına yönelik şikayetlerin İİK'nın 71. maddesi göndermesi ile aynı Kanunun 33/a maddesi uyarınca süreye tabi olmamasına, takibin kesinleşmesinden sonra yenileme talebine kadar geçen süre zarfında icra dosyası kapsamında davalı/alacaklı tarafından zamanaşımını keser mahiyette işlem yapılmamasına göre; mahkemece kanunun olaya uygulanmasında ve gerekçede hata edilmediği, ihtilafın doğru olarak tanımlandığı, inceleme konusu kararın usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğu anlaşıldığından, davalı vekilinin yerinde bulunmayan istinaf kanun yolu başvurusunun HMK'nın 353/(1)-b-1. maddesi gereğince esastan reddine karar vermek gerekmiştir....
DAVA Şikayetçi borçlu vekili dava dilekçesinde; davalı alacaklı tarafından müvekkili aleyhine başlatılan kambiyo takibinin dayanağı çekin 6 aylık zamanaşımı süresine tabi olduğunu, 23.10.2009 ve 31.05.2011 tarihleri arasında dosyanın 6 aydan fazla süreyle işlemsiz bırakıldığını iddia ederek takibin kesinleşmesinden sonraki dönemde gerçekleşen zamanaşımı nedeniyle icranın geri bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir. II. CEVAP Alacaklı vekili cevap dilekçesi sunmadı. III....
Dava ve takip dosyası içeriğine, dosyadaki yazılara göre; İlk derece mahkemesince de belirtildiği üzere, ödeme emrinin 23/06/2010 tarihinde 6099 sayılı yasa ile yapılan değişiklikten önceki TK'nun 35. maddesine uygun olarak usulüne uygun tebliğ edildiği, davacının usulsüz tebliğ şikayetinin yerinde olmadığı, bu sebeple takipten önce zaman aşımına uğradığı iddiasının süresinde ileri sürülmediği için değerlendirilemeyeceği, takipten sonraki dönemde ise, yasada öngörülen üç yıllık zamanaşımı süresini kesecek nitelikte haciz yenileme işlemlerinin yapıldığı, yapılan işlemlerin takibin devamını sağlamaya yönelik olduğu, takipten sonraki dönemde üç yıllık zamanaşımının dolmadığı anlaşılmakla, ilk derece mahkemesince davanın reddine karar verilmesinde bir isabetsizlik bulunmamaktadır....
ZAMANAŞIMI 2004 S. İCRA VE İFLAS KANUNU [ Madde 277 ] "İçtihat Metni" Mahalli mahkemesinden verilen hükmün temyizen tetkiki davalı M… …. vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü: Dava İİK.nun 277 ve devamı maddelerinde düzenlenen tasarrufun iptâline ilişkin olup mahkemece davanın kabulüne dair verilen karar davalı Mehmet vekili tarafından temyiz edilmiştir. Mahkeme kararı 28.01.1993 tarihli olup 27.08.2005 tarihinde tebliğe çıkartılmıştır. Davalı temyiz dilekçesinde karardan itibaren 10 yıllık sürenin geçtiğini ve davanın zamanaşımına uğradığını belirtmiştir....
İİK'nun 170/b maddesinin göndermesi ile olayda uygulanması gereken aynı Kanun'un 71/2. ve 33a/1. maddesine göre, takibin kesinleşmesinden sonraki dönemde alacağın zamanaşımına uğradığı iddiası resmi belgelere dayalı olarak incelenir. İcra dosyası incelendiğinde; takibin kesinleşmesinden sonraki dönemde, 13/07/2009 tarihli satış talebi ve 03/03/2011 tarihli haciz talepleri arasında dosyanın 6 aydan fazla bir süre işlemsiz bırakıldığı ve çeklere dayalı alacağın zamanaşımına uğradığı aşikardır. İlk derece mahkemesince, açıklanan gerekçe ile, davanın kabulüne ve zaman aşımı nedeniyle icranın geri bırakılmasına karar verilmesinde hukuka aykırı bir yön mevcut değildir. Davalı tarafça, icra dosyasının Bursa 2. Asliye Ticaret Mahkemesi'ne gönderildiği tarihte gölge dosya oluşturulduğu ve pandemi döneminde sürelerin durduğu ileri sürülmüş ise de; Bursa 2....
Mahkemece, icra emrinin tebliğinden sonraki dönemde borcun itfa edilmiş olması nedeniyle istemin kabulüne karar verildiğine göre yukarıda anılan yasa hükmü uyarınca icranın geri bırakılmasına hükmolunması gerekirken, takibin iptali yönünde hüküm tesisi isabetsiz olup, kararın belirtilen nedenle bozulması gerekir ise de, bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını zorunlu kılmadığından kararın düzeltilerek onanması gerekmiştir. SONUÇ : Alacaklıların temyiz itirazlarının kısmen kabulü ile ... 2....
HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2022/412 KARAR NO : 2022/1069 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : TEFENNİ İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 20/12/2021 NUMARASI : 2021/10 ESAS 2021/23 KARAR DAVA KONUSU : Takibin Taliki Veya İptali KARAR : Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde istinaf yolu ile tetkiki davalı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için düzenlenen inceleme raporu dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili hakkında başlatılan takibin zamanaşımına uğradığını, bono hamilinin cirantayı takip etmesi halinde hamilin cirantalardaki talep hakkının zamanaşımı süresinin 1 yıl olduğunu, takibin kesinleşmesinden sonraki dönemde lehtar konumunda olan muteriz borçlu hakkında 1 yıllık zamanaşımının gerçekleştiğini, davanın...
İİK'nın 71/2 maddesi uyarınca, borçlu takibin kesinleşmesinden sonraki devrede borcun zaman aşımına uğradığını ileri sürecek olursa, 33/a maddesi hükmü kıyasen uygulanır. Borçlunun, takibin kesinleşmesinden sonraki döneme ilişkin olarak İİK'nın 71/2 ve 33/a maddelerine dayanan zaman aşımı şikayetinin incelenmesi, bu şikayetin belli bir süre içinde ileri sürülmesi koşuluna bağlı değildir (HGK'nın 04/11/1998 tarihli 1998/12- 763 esas, 1998/799 karar sayılı kararı). Takip dayanağı belge kambiyo senedi niteliğinde bono olduğundan, senedin tanzim tarihi ve takip tarihi itibariyle yürürlükte bulunan 6762 sayılı TTK'nın 661., 662. ve 663. maddelerinin uygulanması gerekir. TTK'nın 661. maddesi uyarınca bonolar için 3 yıllık zaman aşımı öngörülmüştür. Diğer yandan TTK'nın 662. maddesinde "müruruzaman; dava açılması, takip talebinde bulunulması, davanın ihbar edilmesi veya alacağın iflas masasına bildirilmesi sebepleriyle kesilir" hükmüne yer verilmiştir....
İcra Müdürlüğü'nün 2006/9164 sayılı (yeni esas 2021/11) dosyası ile müvekkilleri aleyhine kambiyo senetlerine mahsus icra takibi başlatıldığını, dosyasında en son 19.04.2010 tarihinde işlem yapıldığı, 11 yıl boyunca dosyada zamanaşımını kesen hiçbir işlem yapılmadığını, bonolarda zaman aşımı süresinin 3 yıl olduğunu, bu süre içinde işlem yapılmadığını genel olarak 10 yıllık sürenin de geçtiğini beyanla takibin kesinleşmesinden sonraki dönemde takibin (alacağın) zamanaşımına uğramış olması nedeniyle İİK 71, ve 33a uyarınca icranın geribırakılmasına karar verilmesini istemiştir. Davalı vekili duruşmaya katılarak 1. İcra Müdürlüğü İflas Müdürlüğüne dönüştüğünden taleplerinin dosya içine alınmadığını, zira dosyanın eski dosya olduğunu, dosyaya süresi içinde taleplerin gönderildiğini beyanla zamanaşımı itirazını kabul etmediklerini davanın reddini savunmuştur....
DAVA KONUSU : USULSÜZ TEBLİĞ ŞİKAYETİ VE ZAMANAŞIMI İTİRAZI KARAR : TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davacı-borçlu vekili dava dilekçesinde özetle; Bakırköy 1. İş mahkemesine ait karara istinaden Bakırköy 3. İcra müdürlüğünün 2019/23881 E.sayılı dosyası ile ilamlı icra takibi başlatıldığını, icra emrinin usulsüz tebliğ edildiğini, icra dosyasından 15/01/2020 tarihinde haberdar olduklarını, tebliğ alan Mehmet Güler'in müvekkilin çalışanı olmadığını, takibin dayanağı olan mahkeme kararı bakımından 10 yıllık takip süresinin takip tarihi itibariyle dolduğunu, İİK 39/1, TMS 156/2 gereğince ilamlar için 10 yıllık zamanaşımı bulunduğunu, ilamın zamanaşımına uğradığını, zamanaşımı nedeniyle icranın geri bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı -alacaklı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacı adına icra emrinin usulüne uygun tebliğ edildiğini, söz konusu ilamın Bakırköy 1....