Maddesi gereği ödeme emrinin tebliğinden itibaren 7 gün içerisinde icra dairesine yapılması gerekmekle, mahkememizce itirazın incelenmesine yasal olanak bulunmadığından, takibe yönelik Mahkememize yapılan diğer itirazların reddine karar vermek gerekmiş ve davanın KISMEN KABUL ve KISMEN REDDİ ile usulsüz tebligat şikayeti yönünden davanın kabulüne, davacı borçlunun TK 32.Maddesi uyarınca ödeme emri tebliğ tarihinin öğrenme tarihi olan 23/07/2019 tarihi olarak DÜZELTİLMESİNE, diğer itirazlarının REDDİNE" karar verildiği görülmüştür. İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; cevap dilekçesini tekrarla davacıya ödeme emrini usulüne uygun olarak tebliğ edildiğini, davacının adres kayıt sistemindeki adresine tebligat yapıldığından Tebligat Yönetmeliğinin 30. Maddesinin uygulanamayacağını söyleyerek kararın kaldırılmasını istemiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: İncelenen icra dosyası fotokopisi ve tüm dosya kapsamına göre; İstanbul 3....
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : Mahkemece iddia ve dosya kapsamına göre; "Giresun İcra Müdürlüğü 2018/24577E sayılı dosyasının incelenmesinde takibin ilamsız icra takibi olduğu, ödeme emrinin borçluya ilk olarak 10.08.2016 tarihinde gönderildiği, borçluya gönderilen ödeme emrinin borçlunun yurtdışında olması nedeniyle iade edildiği, borçlunun mernis adresine gönderilen tebligatın TK 21/2 maddesi uyarınca 07.10.2016 tarihinde tebliğ edildiği anlaşılmıştır. Somut olayda, borçlunun ödeme emrindeki adresindeki adresine yapılan tebligatta yurt dışında olduğu tespit edildiğine göre 7201 Sayılı Tebligat Kanunu'nun 10/2. maddesi uyarınca, borçlunun adres kayıt sisteminde bulunan yerleşim yeri adresinin, bilinen en son adresi olarak kabul edilmesinin ve bu adrese tebligat yapılmasının koşulları oluşmamıştır. Bu nedenle borçluya tebliğ edilen 07.10.2016 tarihli tebligat usulsüzdür....
Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık, bonoya dayalı kambiyo senetlerine özgü haciz yoluyla takipte usulsüz tebliğ şikayeti ile borca, yetkiye, imzaya itiraza ilişkindir. 2. İlgili Hukuk Tebligat Kanunu 21/1. maddesi, Tebligat Yönetmeliği 30. maddesi, İİK'nın 168,169. maddesi 3. Değerlendirme 1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür. 2.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup borçlunun temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir. VI....
/2020 tarihinde haberdar olduğunu ileri sürmüş olup dosya kapsamında davacının takipten daha evvel haberdar olduğuna dair delile rastlanmadığı gerekçesiyle tebliğ tarihinin öğrenme tarihi olan 30/12/2020 olarak tespitine, usulsüz tebligat yapılmasında davalının kusuru bulunmadığından usulsüz tebligat şikayeti için sebebiyet ilkesi gereği yargılama giderleri ve vekalet ücretinden sorumlu tutulmamasına, takip dayanağı İstanbul 33....
Tebligatın muhatabı gerçek kişi olduğundan, tüzel kişilere tebligatı düzenleyen Tebligat Kanununun 12. ve 13. ve 35/4. maddelerinin uygulanması sözkonusu değildir. Tebligat Kanunu’ndaki TK'nun 35. maddesi uyarınca, gerçek kişilere bu maddeye göre tebligat yapılabilmesi için ilgilinin adres kayıt sisteminde bir adresinin bulunmaması ve ayrıca daha önce usulüne uygun bir tebligatın da yapılmış olması zorunludur. Somut olayda; bilinen adrese çıkartılan tebligat iade edildiğinden, TK'nın 10. maddesi gereğince öncelikle adres kayıt sistemindeki adresi araştırılarak, kaldı ki tebliğ tarihinde davacının mernis adresinin bulunduğu anlaşıldığından, TK'nın 21/2. maddesi gereğince tebligat çıkartılması gerekirken Ticaret Sicil Müdürlüğünden bildirilen adrese TK'nın 35.maddesi gereğince tebliğ işlemi yapılmış olması usul ve yasaya aykırıdır. Bu nedenle Mahkemenin şikayetin reddine dair kararı isabetsizdir....
Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; Edremit Güre Mahallesindeki yazlığında iken, 21.08.2019 tarihinde ödeme emri Tebligat Kanununun 21. Maddesine göre kendisine tebliğ edilmediğini, müvekkilinin, 02.09.2019 tarihinde mesai saatinden sonra daima ikametgahına döndüğünü, müvekkilinin tebligat tarihinde Balıkesir ilinde olduğuna dair Muhtarlık ve apartman yöneticisinin yazılarına ek olarak ayrıca müvekkilinin Ağustos ayı içerisinde Balıkesir ilindeki çeşitli mekanlardan kredi kartı ile alışveriş yaptığına dair dört adet belge mahkemeye sunduklarını, tebligatın usulüne uygun olması, gecikmiş itirazın incelenmesine engel olmadığını, mahkemenin tanık dinletme taleplerini reddetmesi ve tebligat usulüne uygun olduğuna göre başka incelemeye yer olmadığı gerekçesi ile davayı reddetmesinin hukuka uygun olmadığını belirterek, mahkeme kararının kaldırılması gerektiğini belirtmiştir....
İcra Hukuk Mahkemesinin 2019/216 esas sayılı dosyasından verilen takibin durdurulması kararı ile davacı T2 hakkındaki şikayete konu takip 16/03/2019 tarihinde durdurulmakla söz konusu takibin T1 yönünden devam etmiştir.Bu nedenle artık bu davayı açmakta T2'nın hukuki yararı kalmadığından ve dava ehliyeti de bulunmadığından, davanın usulsüz tebligat şikayeti yönünden REDDİNE, diğer şikayetler yönünden , davacı T1 bakımından süre aşımından REDDİNE, davacı T2 yönünden aktif husumet yokluğundan davanın REDDİNE, " karar verildiği görülmüştür. İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacılar vekili istinaf dilekçesinde özetle; müvekkilinin 6 tane çocukları olduğunu, çocuklarının bir tanesinin fiziksel ve zihinsel engelli olduğunu, bu çocuğun başka bir evde veya ortamda yaşamasının ruhen mümkün olmadığını, Anayasa Mahkemesi Genel Kurulu'nun 12/12/2019 tarihinde E.G. (B.No:2016/10454) başvurusunda Anayasa'nın 20....
İLK DERECE MAHKEMESİNİN KARARININ ÖZETİ; Mahkemesince; tebligat usulsüzlüğü şikayetinin reddine, davacının istihkak davasının dava şartı yokluğunda usulden reddine karar verilmiştir....
sebebiyle dosyada konulan tüm hacizlerin iptalini, 11/02/2021 ve 05/03/2021 tarihli kararların kaldırılmasını, takibin itiraz sebebiyle durdurulmasını istemiştir....
belirterek, kararın kaldırılarak usulsüz tebligat şikayetinin kabulü ile, tebliğ tarihinin öğrenme tarihi olarak düzeltilmesine, bu talep kabul görmez ise, gecikmiş itiraz olarak kabul edilerek takibin durdurulmasına karar verilmesini istemiştir....