WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Mahsup, alacağın gerçek miktarını belirlemek üzere yapılan bir işlemdir. Mahsup itirazının karşı dava olarak ileri sürülmesine gerek olmadığı gibi, ayrı bir davada istenmesi zorunluluğu da bulunmamaktadır. Takasta, birbirinden bütünüyle ayrı ve bağımsız, karşılıklı iki alacak (borç) vardır. Ayrıca takas edilecek alacakların muaccel, dava edilebilir olması ve takas hakkının kanunla veya tarafların yapmış oldukları bir sözleşmeyle ortadan kaldırılmaması gerekir. Bu alacak sahiplerinden her biri takas ileri sürebileceği gibi, bu yola gitmeksizin alacaklarını ayrıca dava konusu edebilirler. Takas savunmasında bulunan taraf, hem kendi, hem de karşı tarafın alacağını ortadan kaldırmayı istediğinden, her iki alacak üzerinden de etkin olur. Bu niteliği ile takas, inşai bir haktır. Mahsup ise bir inşai hak ya da def'i olmayıp, bir itirazdır. (YHGK'nın 24.05.1950 gün ve 74 E, 31 K sayılı ilamı) Ayrıca takas hakkını ileri sürenin alacağı, dava edilebilir bir alacak olmalıdır....

Bankası A.Ş. olması nedeniyle, takas mahsup talebinin reddine karar verilmiş hüküm borçlular vekilince temyiz edilmiştir. HGK'nun 12.10.1994 tarih ve 1994/251-593 sayılı kararında da benimsendiği üzere, icra mahkemesinde takas ve mahsup iddiası kural olarak; 1- Takasa konu alacağın İİK'nun 68. maddesindeki belgelere dayalı bulunması, bu alacakla ilgili olarak icra takibi yapılmış ve takibin kesinleşmiş olması, 2- Alacağın ilama bağlanması hallerinde nazara alınabilir. Bu istem, takibin her safhasında ileri sürülebilir. Takas ve mahsup istenilen... 27. İcra Müdürlüğü’nün 2014/10755 Esas sayılı takip dosyasının dayanak ilamı ... 8. İcra Hukuk Mahkemesi’nin 2012/389 Esas 2013/616 Karar sayılı ilamıdır. 22/04/2014 tarihli temlik sözleşmesinin 4 nolu bendinde... 8. İcra Hukuk Mahkemesi’nin 2012/389 Esas sayılı ilamı yazılı olup anılan temliknamede... 35....

    İnşaat işinden dolayı 36.110,45 USD nakit teminat alacaklarının bulunduğunu, takas ve mahsup taleplerinin bulunduğunu, İstanbul 31. İcra Müdürlüğü'nün ... sayılı dosyasında alacağın tahsili için takip başlatıldığını, davacı tarafın itirazı sonucu takibin durduğunu, İstanbul 5. Asliye Ticret Mahkemesi'nin ... esas sayılı dosyasında itirazın iptali davası açtıklarını, davanın derdest olduğunu, dosyaların birleştirilmesinin beklenmesi gerektiğini savunmuştur. Mahkemece, takas mahsup yoluyla sonuca gidilebilmesi için, takas mahsuba konu alacağın başka bir davada dava konusu yapılmamış olmasının gerekeceği, takas mahsuba konu ... ... İnşaat işinden dolayı 36.110,45 USD nakit teminat alacaklarına ilişkin olarak davalı tarafça İstanbul 31. İcra Müdürlüğü'nün ... sayılı dosyasında alacağın tahsili için takip başlatıldığı, davacı tarafın itirazı sonucu takibin durduğu, İstanbul 5....

      Davalılar vekilleri, tarafların birbirinden talep edebilecekleri alacaklarının eşit olduğunu, bu nedenle takas ve mahsup def'i taleplerinin kabul olunarak davanın reddine karar verilmesini savunmuştur. Mahkemece, asıl davada elatmanın önlenmesi talebinin reddine; ecrimisil talebi açısından davalı ... yönünden bu davalıdan 5.376 TL ecrimisilin tahsiline ve diğer davalılar Funda ve Cengiz açısından davanın reddine; birleştirilen davalarda ise takas ve mahsup nedeniyle başkaca bir alacak olmadığından ayrıca hüküm kurulmasına yer olmadığına karar verilmiştir. Karar, davacılar vekili tarafından temyiz edilmiştir. Asıl dava ortak alana elatmanın önlenmesi ve ecrimisil; birleştirilen davalar ise ecrimisil istemine ilişkindir. Dosya içeriği ve toplanan delillerden, davaya konu 13 parsel sayılı taşınmazda bulunan 8 adet dairenin tarafların murisi adına kayıtlı olduğu, tarafların iştirak halinde mülkiyet esasına göre paydaş olduğu, taşınmazda kat irtifakının tesis edildiği sabittir....

        Turizm Ltd.Şti.' ne kiraya verdiklerini, bilgileri ve izinleri olmadan taşınmazın davacıya alt kiraya verildiğini, bu nedenle davacı hakkında tahliye davası açtıklarını, davacının fuzuli şagil olduğunu, ecrimisil alacaklarının bulunduğunu, bu nedenle takas mahsup talep ettiklerini belirterek davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, davalıların ecrimisil alacağı ve takas mahsup talebi uyarınca asıl ve birleşen davanın reddine karar verilmiştir. Davacı şirket ile dava dışı.....Turizm Ltd.Şti. arasında imzalanan 17.04.2007 başlangıç tarihli ve 3 yıl süreli, yıllık 300.000 Euro bedelli sözleşmenin varlığı hususunda uyuşmazlık bulunmamaktadır. Yine taraflar arasında 27.04.2007 tarihinde düzeltme protokolü yapılmış ve kira bedelinin 3 yıllık 300.000 Euro olduğu düzenlenmiş, 3 yıllık kira bedelinin 15.06.2007 ila 15.07.2008 tarihlerinde 5 taksitle ödenmesi kararlaştırılmıştır. Alanya 2. Sulh Hukuk Mahkemesi'nin 2007/973 esas sayılı dosyasının incelenmesinden davacısının .... Turizm A.Ş....

          Ancak, meselenin doğru bir şekilde çözümlenmesi için birbirinden farklı kavramlar olan takas ve mahsup kavramlarının netleştirilmesi zorunludur. Takas, bir miktar para ya da konuları itibariyle aynı türden malı birbirine borçlu olan tarafların, borçların muaccel olması ve takas itirazının dermeyan edilmesi kaydıyla, az olan borcun çok olana nazaran sona erdirilmesi olarak tanımlanabilir. Takas, hukuki niteliği itibariyle bozucu yenilik doğuran bir hak olup, sözleşme niteliğinde bulunmadığından, takas iradesinin muhatabına ulaşmasıyla birlikte sonuç doğurmaya başlayacağı kabul edilir. Bu nedenle, takas iradesinin açıklanmamış olması ya da açıklansa bile karşı tarafa varmaması halinde borçların takasından söz edilemez. Tanımdan da anlaşılacağı üzere, takas, borcu sona erdiren nedenlerden biridir....

            Takas talebinin mutlaka karşı dava şeklinde ileri sürülmesi zorunlu olmayıp, savunma olarak da ileri sürülmesi olanaklıdır. İlke olarak, takas def'i de diğer def'iler gibi cevap dilekçesinde süresinde ileri sürülmelidir. Cevap süresinde ileri sürülmediği takdirde savunmanın genişletilmesi yasağı ile karşılaşabilir. Takas ve mahsup birbirinden farklı kavramlardır. Mahsupta, birbirinden ayrı ve bağımsız iki alacak mevcut olmayıp, alacak miktarından belli olgular dolayısıyla indirme talebi bulunmaktadır. Alacaktan indirilecek olan meblağ bir karşı alacak değildir. Mahsup, alacağın gerçek belirlemek üzere yapılan bir işlemdir. Mahsup itirazının karşı dava olarak ileri sürülmesine gerek olmadığı gibi, ayrı bir davada istenmesi zorunluluğu da bulunmamaktadır. Takasta, birbirinden bütünüyle ayrı ve bağımsız, karşılıklı iki alacak (borç) vardır....

            Takas talebinin mutlaka karşı dava şeklinde ileri sürülmesi zorunlu olmayıp, savunma olarak da ileri sürülmesi olanaklıdır. İlke olarak, takas def'i de diğer def'iler gibi cevap dilekçesinde süresinde ileri sürülmelidir. Cevap süresinde ileri sürülmediği takdirde savunmanın genişletilmesi yasağı ile karşılaşabilir. Takas ve mahsup birbirinden farklı kavramlardır. Mahsupta, birbirinden ayrı ve bağımsız iki alacak mevcut olmayıp, alacak miktarından belli olgular dolayısıyla indirme talebi bulunmaktadır. Alacaktan indirilecek olan meblağ bir karşı alacak değildir. Mahsup, alacağın gerçek belirlemek üzere yapılan bir işlemdir. Mahsup itirazının karşı dava olarak ileri sürülmesine gerek olmadığı gibi, ayrı bir davada istenmesi zorunluluğu da bulunmamaktadır. Takasta, birbirinden bütünüyle ayrı ve bağımsız, karşılıklı iki alacak (borç) vardır....

            Takas ve mahsup bir defidir. Bu itibarla, ileri sürülmedikçe kendiliğinden dikkate alınamaz. Takas, karşılık dava olarak ileri sürülebileceği gibi, defi olarak da ileri sürülebilir. Takasın defi olarak ileri sürüldüğü davada, takas ve mahsup sonucu kalan ve hüküm altına alınan miktar üzerinden yargılama harcı alınacak, takas ve mahsup defi nedeni ile reddedilen miktar üzerinden ileri süren yararına vekâlet ücreti ve yargılama giderine karar verilecektir. Somut olayda davalı işveren tarafından davacıya 7.8.2007 tarihinde 35.000 TL borç verilmiştir. Davacı bu parayı işverene ödediğini ispat edememiştir. Davalı işveren cevap dilekçesinde işçiye verilen bu paranın işçilik alacaklarından takas ve mahsubunu talep etmiştir. Davalı tarafça yapılan bu savunma takas defi niteliğindedir. Takas defi cevap dilekçesinde ileri sürebileceği gibi karşı dava halinde de ileri sürebilir. Takas defi olarak ileri sürülmesi halinde bunun harçlandırılmasına gerek yoktur....

              Bozma Kararı Dairemizin 05.06.2017 tarih, 2016/1318 E. ve 2017/3857 K. sayılı kararıyla davalının sair temyiz itirazlarının reddine karar verildikten sonra, 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 139. maddesi uyarınca iki kişinin, karşılıklı olarak bir miktar para veya özdeş diğer edimleri birbirine borçlu oldukları takdirde, her iki borç muaccel ise her birinin alacağını borcuyla takas edebileceği; alacaklardan biri çekişmeli olsa bile takasın ileri sürülebileceğinin düzenlendiği, anılan Kanun hükmü uyarınca davalı-borçlunun, davacı-alacaklı nezdindeki muaccel alacağını alacaklının navlun alacağı ile takas etme hakkını haiz olduğu gibi sözleşmeye konu yükün teslim edilmemesi nedeniyle navlun ücreti ödenmesinin gerekmediğine yönelik savunmasının aynı zamanda bir mahsup talebi olduğu, davalının, takas ve mahsup taleplerini kendisine karşı açılan davada ileri sürebileceği, mahkemece davalının takas ve mahsup talebine yönelik değerlendirme yapılarak olumlu veya olumsuz bir karar vermesi...

                UYAP Entegrasyonu