Bu karar üzerine dosyanın görevsizlikle gönderilen Bursa 3.Asliye Ticaret Mahkemesi tarafından yapılan inceleme neticesinde; 13.01.2022 tarihli Ara Karar ile; icra takibinin İnegöl İcra Müdürlüğünün 2019/15005 Esas sayılı dosyasında yapıldığı itiraz üzerine itirazın iptali davası açıldığı, dava görülürken talep üzerine verilen ihtiyati haczin İnegöl İcra Müdürlüğünün 2020/9456 Esas sayılı dosyasında infaza konulduğu, davalı tarafından ihtiyati haciz miktarı kadar bedelin teminat olarak yatırıldığı ve ihtiyati haczin kaldırılması talebinde bulunulduğu, İİK 266 maddesine göre takibe başlanıldıktan sonra teminat karşılığı ihtiyati haczin kaldırılması talebini incelemeye icra mahkemesinin yetkili olduğu belirtilerek, talebin reddine karar verilmiştir....
Kararı, ihtiyati haczin kaldırılmasını talep eden vekili temyiz etmiştir. 1- Dava dosyası içindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, ihtiyati haczin kaldırılmasını talep eden vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir. ...- Mahkemece, duruşma yapılmak suretiyle ihtiyati haczin kaldırılması talebinin reddine karar verilmiş olup hüküm tarihinde yürürlükte olan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi'nin İkinci Kısım Birinci Bölüm 1 nolu bendi uyarınca karşı taraf yararına 300,00 TL vekalet ücreti takdiri gerekirken, 1.200,00 TL vekalet ücreti takdiri doğru olmamış ve hükmün bu nedenle ihtiyati haczin kaldırılmasını talep eden yararına bozulması gerekmiş ise de yapılan yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılamayı gerektirmediğinden karar tarihinde yürürlükte olan 1086 Sayılı HUMK'nun 438...
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Tüm dosya kapsamına göre; şikayetçi vekil tarafından 5.000.000,00 TL bedelli bono alacağından bahisle 10/06/2019 tarihinde kambiyo senedine özgü takip başlatıldığı, takip alacaklısı vekilinin 07/09/2020 tarihinde talep açarak borçlu şirketin adına kayıtlı bir kısım taşınmazlar üzerindeki hacizlerin kaldırılmasını istediği, icra müdürlüğünce 08/09/2020 tarihinde haczin kaldırılması talebinin dosya borcunun haricen ödendiğine karine teşkil ettiğinden bahisle talebin reddedildiği görülmüş olup, şikayetçi tarafın takip konusu alacak miktarı dikkate alındığında ayrıca haczin kaldırılması talebinden önce kıymet takdiri yapılmasına ilişkin talebinden vazgeçmesi nedeniyle haczin kaldırılması talebi dosya borcunun haricen tahsil edildiği anlamına geldiğinden şikayetin reddine ilişkin mahkeme kararı yerinde olmakla istinaf talebinin esastan reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki gibi hüküm kurulmuştur....
Asliye Ticaret Mahkemesine gönderilmesine karar verildiği, davacı vekilinin istinaf başvuru dilekçesinde özetle; mahkeme tarafından verilen görevsizlik kararına istinaden ihtiyati haczin teminata kaydırma taleplerinin de TTK'nun 1371 hükmü gereğince geminin maliki veya borçlu tarafından deniz alacağının tamamı, faizi ve giderleri için mahkeme tarafından belirlenecek teminat yatırıldığında ihtiyati haczin geminin üzerinden kaldırılması ve teminatın üzerine kaydırılması talebi bakımından icra mahkemesinin görevli ve yetkili olduğunu, İİK'nun 266. maddesi uyarınca icra takibine başlandıktan sonra ihtiyati haczin kaldırılması veya teminata kaydırılması hususunda yetkili mahkemenin icra mahkemesi olduğunu, bu nedenle mahkemece esas takibe geçilip geçilmediğinin sorulması gerektiğini, fakat mahkemece eksik inceleme ile görevsizlik kararı verildiğini beyanla istinaf başvurusunun kabulü ile ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına ve davanın kabulüne karar verilmesini talep ettiği görülmüştür...
Mahkemece iddia, savunma, toplanan delillere göre; dava konusu haczin ödeme emrinin tebliğ edildiği adreste yapıldığı hacizden sonra 21.6.2010 tarihli karar ve 5.7.2010 tarihli ticaret sicil gazetesindeki ilan ve tescile kadar haciz adresinin borçlunun merkez ve acenta adresi olduğu, davalı 3. kişilerinde adresinin haciz adresi olduğu bu durumda 97/a maddesindeki mülkiyet karinesinin borçlu dolayısı ile alacaklı yararına olduğu, icra müdürlüğünün 16.6.2010 günlü haciz işleminde haczin İİK 99. maddeye göre yapıldığına dair kararı hacze ve somut olaya uygun olmadığından İİK 97/a madde hükmü gözetilerek haczin 96 ve 97. maddeler uyarınca yapılması gerekirken İİK 99. maddeye göre yapılmasının usul ve yasaya uygun olmadığı alacaklı vekilinin esas ve birleştirilen dosyasındaki aynı mahiyetteki şikayetinin kabulüyle esas ve birleşen dosya yönünden 16.6.2010 tarihli haczin İİK 99. maddeye göre yapılmasına dair müdürlük işleminin kaldırılmasına haczin İik 96 ve 97. maddelerine uygun olarak yapıldığının...
Karar sayılı ilamı ile kaldırılmış ve davacının mükerrer ihtiyati haczin kaldırılmasına yönelik talebi bakımından görevsizlik kararı verilerek dosyanın bu talep yönünden görevli mahkemenin Adana Asliye Ticaret Mahkemesi olduğuna karar verilmesi gerektiği belirtilmiştir. Adana 5. İcra Hukuk Mahkemesi'nin 2021/... E sayısına kaydedilen davanın 24/06/2021 tarihli celsesinde, mükerrer ihtiyati haczin kaldırılması yönündeki talep asıl dosyadan tefrik edilerek 2021/... Esas sırasına kaydedilerek 2021/... K sayılı karar ile; ihtiyati haczin kaldırılmasına ilişkin talebin Asliye Ticaret Mahkemesi tarafından değerlendirilmesi gerektiğinden bahisle görevsizlik kararı verilmiş ve bu karar 26/07/2021 tarihinde kesinleşmiştir. İİK'nın 265.Maddesi gereğince, ihtiyati haciz kararına itirazın kararı veren mahkeme tarafından değerlendirilmesi gerekmektedir. Bu nedenle dosyanın Adana 3. Asliye Ticaret Mahkemesi'ne gönderilmesine karar vermek gerekmiş, aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....
Tescil kararı hacizden sonra verildiğinden ve tapudaki hacizlerin kaldırılması yönünde bir hüküm de taşımadığından haczin kaldırılması istemi ancak 3. kişinin genel mahkemede açacağı davada tartışılabilir. Somut olayda, taşınmaz üzerine haciz konulması için 04.11.2013 tarihinde haciz müzekkeresi yazıldığı, taşınmaza konan haczin 06.11.2013 tarihli olduğu, Menderes Asliye Hukuk Mahkemesi’nin tapu kaydının iptali ve tescil kararının ise 22.02.2011 tarihli olup kararın 15.06.2012 de kesinleştiği, mahkeme kararının 30.12.2013 tarihinde tapuda tescil edildiği görülmektedir. Dairemizin 18.11.2014 tarihli, 2014/28478E-27459K sayılı ilamı maddi hataya dayalı olup, şikayet konusu 06.11.2013 tarihli haczin dairemizin anılan kararında gösterilmemesi usuli kazanılmış hak oluşturmaz. O halde mahkemece, şikayetin kısmen kabulü ile 06.11.2013 tarihli haczin kaldırılmasına karar verilmesi geekirken yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir....
Mahkemece; satış vaadi şerhinden sonra konulan haczin sonuç doğurmayacağı gerekçesi ile davanın kabulü ile dava konusu taşınmazın 11/208 nolu hissesi üzerindeki haczin kaldırılmasına karar verilmiş, hüküm davalı alacaklı vekili tarafından temyiz edilmiştir. İİK’nun 96 ve bunu izleyen maddelerinde düzenlenen istihkak iddiasına ilişkin koşullar menkul mallar için uygulanmaktadır. Taşınmaz üzerine konulan haczin kaldırılması istemi icra memurunun işlemine yönelik şikayet mahiyetinde olduğundan şikayet koşulları doğrultusunda çözümlenmesi gerekir (HGK’nun 24.09.1997 tarih 1997/15-461 E. 1997/729 K.; HGK’nun 13.06.2001 tarih ve 2001/12-461 E. 2001/516 K.; HGK’nun 31.03.2004 tarih ve 2004/12-198 E. 2004/183 K.). HMK'nun 33. maddesi gereğince, bir davada ileri sürülen olgulara dayalı olarak uyuşmazlığı nitelemek ve yasa maddelerini doğru olarak uygulamak hakimin görevidir. Yani hukuki tavsif hakime aittir....
Dahiliye Özel Sağlık Hizmetleri Ltd ŞTİ'nin borcu nedeniyle 04.12.2009 tarihinden sonra haciz konulan çalışma ruhsatını 12.08.2009 tarihinde borçlu şirketten devraldıklarını, haczin kaldırılması yönündeki talebin İcra Müdürlüğü tarafından 13.01.2010 tarihinde reddedildiğini belirterek ruhsat üzerine haciz konulması yönündeki İcra Müdürlüğü işleminin iptali ile haczin kaldırılmasını dava ve talep etmiştir....
"İçtihat Metni"Mahkemesi : Asliye Hukuk (İş) Mahkemesi Dava, emekli maaşına konulan haczin kaldırılması istemine ilişkindir. Mahkeme, ilamında belirtildiği şekilde davanın kısmen kabulüne karar vermiştir. Hükmün, davalı avukatı tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi. Davalı Kurum tarafından davacının temsil ve ilzama yetkili kişisi olduğu bildirilen dava dışı anonim şirketin prim borcu nedeniyle başlatılan icra takibinden dolayı davacının SSK'dan aldığı yaşlılık aylıklarına konulan haczin kaldırılması talep edilmiş, mahkemece, yazılı gerekçelerle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir....