Bu durumda dava konusu belge kambiyo vasfını yitirdiğinden kambiyo senetlerine özgü takibe konu edilemez. Davacı dilekçesinin sonuç kısmında takipten dolayı borçlu olmadığının tespitini talep etmekle mahkemece yukarıda açıklanan gerekçeler doğrultusunda davanın kabulüne dair karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiştir." gerekçesi ile ilk derece Mahkemesi kararının bozulmasına karar vermiştir. Açıklanan sebeplerle takibe konan senedin, kambiyo senedi vasfında olmadığı gözetilerek, kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla icra takibi yapılamayacağından, davacının dava dilekçesinin sonuç kısmında takip nedeniyle borçlu olmadığının tespitini talep ettiği göz önüne alınarak davanın kabulüne, davacının dava konusu takip nedeniyle (bu takiple sınırlı olmak üzere) borçlu olmadığının tespite karar vermek gerekmiştir....
Temel borç ilişkisinden doğan def’iler, temel borç ilişkisi ile kambiyo ilişkisinin taraflarının aynı olması ve bile bile borçlu zararına hareket edilmesi hâlleri dışında, kambiyo ilişkisinde ileri sürülemez. Zira temel borç ilişkisi kendi hukukuna, kambiyo ilişkisi de kendi hukukuna tabidir. Borçlu, kambiyo senedi nedeniyle alacaklıya karşı, genel olarak, ya kambiyo taahhüdünün hükümsüz olduğunu ya da temel borç ilişkisinden dolayı herhangi bir nedenle sorumlu tutulamayacağını ileri sürerek menfi tespit talebinde bulunabilir. Başka bir deyişle borçlunun kambiyo senedi borcundan dolayı sorumlu olmaması, doğrudan doğruya kambiyo senetleri hukukundan doğan nedenlerden kaynaklanabileceği gibi, temel borç ilişkisine yönelik nedenlere de dayanabilir. Bununla birlikte borçlunun takas def’ini kullanması hâlinde ise, ne temel borç ilişkisine, ne de kambiyo senedi borcuna dayanılmakta, borçlu, kambiyo senedinden doğan borcu ile hamildeki alacağını takas etmektedir....
Davalılar vekili cevabında, Ankara Asliye Ticaret Mahkemelerinin yetkili olduğunu, davalı ...’nin davacı kooperatife verdiği para karşılığında dava konusu senedi alıp, borcuna karşılık diğer davalıya ciro ettiğini, alacağın kaynağının kambiyo senedi olduğunu, davacı kooperatifin haksız ve kötüniyetli olduğunu savunarak davanın reddi ile lehlerine tazminata hükmolunmasını istemiştir. Mahkemece iddia, savunma ve toplanan delillere göre takibe konu senedin kambiyo senedi niteliğinde olduğu, bu kambiyo senedi nedeniyle borçlu olmadığının kesin delille davacı tarafından ispatlanamadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :SULH HUKUK MAHKEMESİ Uyuşmazlık, kambiyo senedi(çek'e) dayalı takip nedeniyle borçlu olmadığının tespiti isteminden ibaret olup, çek kesidesinin imza inkarında bulunmasına bağlı istem sebebinin bulunduğu; davanın bu niteliğine göre inceleme görevi Yargıtay 19.Hukuk Dairesinindir. Bu itibarla dosyanın gerekli inceleme yapılmak üzere Yüksek 19.Hukuk Dairesine gönderilmesine, 04.03.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi....
DELİLLER VE GEREKÇE: Dava, dava konusu senet nedeniyle davacının borçlu olmadığının tespiti istemine ilişkindir. Taraflar arasında düzenlenen sözleşmeye göre söz konusu bononun ...... plakalı aracın satımı gerçekleştikten sonra bedelsiz kalacağının belirtildiği, sözleşmenin her iki tarafça da imzalandığı, araç satımının ... kardeşi ...... adına yapıldığı, ......'un aracı kardeşi adına devraldığını kabul ettiği, sözleşmede belirtilen araç plakası ile devredilen araç plakasının aynı araca ait olduğu, sözleşme gereklerinin yerine getirildiği, buna göre senedin bedelsiz kaldığının kabulü gerektiği, senet üzerindeki imzaya itiraz olmadığından imza incelemesine gerek bulunmadığı anlaşılmıştır. Bedelsiz kalan senedi kullanma suçu nedeniyle Bakırköy ,..... Asliye Ceza Mahkemesinin ........
DELİLLER : Tüm dosya kapsamı DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, icra takibine konu edilen senet yönünden borçlu olmadığının tespiti ve istirdat talebine ilişkindir. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, hükme karşı davalı vekilince istinaf yoluna başvurulmuştur. 6502 s.TKHK.nun 4.m.si 5.fıkrası hükmüne göre; "Tüketicinin yapmış olduğu işlemler nedeniyle kıymetli evrak niteliğinde sadece nama yazılı ve her bir taksit ödemesi için ayrı ayrı olacak şekilde senet düzenlenebilir. Bu fıkra hükümlerine aykırı olarak düzenlenen senetler tüketici yönünden geçersizdir." Yargıtay 13....
Dava araç kiralama sözleşmesi gereğince verilen kambiyo senedi nedeniyle borçlu olmadığının tespiti istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiş, hüküm davacı ve davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. 01.10.2011 tarihinde yürürlüğe giren 6100 Sayılı HMK'nun 4/1-a maddesine göre “Kiralanan taşınmazların, 09.06.1932 tarihli ve 2004 sayılı İcra ve İflas Kanununa göre ilamsız icra yoluyla tahliyesine ilişkin hükümler ayrık olmak üzere, kira ilişkisinden doğan alacak davaları da dâhil olmak üzere tüm uyuşmazlıkları konu alan davalar ile bu davalara karşı açılan davalarda” Sulh Hukuk Mahkemesi görevlidir. Mahkemelerin görevi kamu düzenine ilişkin kurallardan olup, yargılamanın her aşamasında istek üzerine, ya da re'sen gözetilmesi gerekir. Somut olayda araç kiralama sözleşmesi gereğince verilen kambiyo senedi nedeniyle borçlu olmadığının tespiti istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir....
Temel borç ilişkisinden doğan def’îler, temel borç ilişkisi ile kambiyo ilişkisinin taraflarının aynı olması ve bile bile borçlu zararına hareket edilmesi hâlleri dışında, kambiyo ilişkisinde ileri sürülemez. Zira temel borç ilişkisi kendi hukukuna, kambiyo ilişkisi de kendi hukukuna tabidir. Borçlu, kambiyo senedi nedeniyle alacaklıya karşı, genel olarak, ya kambiyo taahhüdünün hükümsüz olduğunu ya da temel borç ilişkisinden dolayı herhangi bir nedenle sorumlu tutulamayacağını ileri sürerek menfi tespit talebinde bulunabilir. Başka bir deyişle borçlunun kambiyo senedi borcundan dolayı sorumlu olmaması, doğrudan doğruya kambiyo senetleri hukukundan doğan nedenlerden kaynaklanabileceği gibi, temel borç ilişkisine yönelik nedenlere de dayanabilir. Bununla birlikte borçlunun takas def’îni kullanması hâlinde ise, ne temel borç ilişkisine, ne de kambiyo senedi borcuna dayanılmakta, borçlu, kambiyo senedinden doğan borcu ile hamildeki alacağını takas etmektedir....
Mahkemece, davanın kabulü ile davası istirdata dönüştüğünden 6.113,89 TL'nin davalıdan tahsiline ve inkar tazminatı talebinin reddine karar verilmiş; hüküm, her iki tarafça temyiz edilmiştir. 1-Dava, kambiyo senedine dayalı olarak yapılan icra takibinden dolayı borçlu olmadığının tespiti istemine ilişkindir. Her ne kadar Mahkemece, davalı tarafından icra takibine konu edilen 01.01.2012 tarihli senet nedeniyle alacaklı bulunduğuna dair ticari defter ve kayıtlarını ibraz etmediği, davalının 1.sınıf tacir olması nedeniyle alacağını belge ve kayıt altına alması gerektiği gerekçesiyle menfi tespit iken istirdata dönüşen ve yapılan takip nedeniyle davalı yana ödendiği anlaşılan toplam 6.113,89 TL'nin davalıdan tahsiline karar verilmiş ise de; kambiyo senetlerinin ticari defterlere kaydı zorunlu değildir....
Başka bir deyişle bir kambiyo taahhüdünün temel alacağı geçersizse ya da sona ermişse, o kambiyo taahhüdü bedelsiz demektir. Bu anlamda senedin bedelsiz sayılmasında esas alınan husus, temel borç ilişkisinin kendisi değil, bu temel borç ilişkisinden doğan temel alacaktır. Bu itibarla bedelsizliğe dayalı menfi tespit davası ile maddi hukuk bakımından borcun mevcut olup olmadığının tespiti amaçlanmakta; borçlu olmadığını iddia eden borçluya, genel hükümlere göre bu durumu tespit imkânı verilmektedir. Dava neticesinde borçlu olunmadığının tespiti hâlinde ise davacı (borçlu) hakkında bir icra takibi başlatılması engellenmiş olacak veya başlatılan ve devam eden icra takibi iptal edilerek, davacının mevcut olmayan bir borcu ödemesi engellenmiş olacaktır.Bedelsizlik iddiası, 6102 sayılı TTK) 687. maddesi anlamında bir kişisel def'îdir. Bedelsizlik bir kişisel def'î olduğundan düzenleyen tarafından kural olarak ancak senet lehtarına karşı ileri sürülebilir. ......