WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Dava, yüklenici tarafından yapılıp davacıya satılan konut için açılan alacak istemine ilişkindir. 4077 Sayılı Tüketicinin Sözleşmenin İptali ve Korunması hakkındaki yasada değişiklik yapan 4822 Sayılı Yasanın 3/f maddesine göre satıcı; “kamu tüzel kişileri de dahil olmak üzere ticari veya mesleki faaliyetleri kapsamında tüketiciye mal sunan gerçek veya tüzel kişiler” olarak, 3/e maddesinde tüketici: “Bir mal veya hizmeti ticari veya mesleki olmayan amaçlarla edinen, kullanan veya yararlanan gerçek ya da tüzel kişi” olarak tanımlanmış, 3/c maddesinde ise, “KONUT VE TATİL AMAÇLI TAŞINMAZ MAL SATIŞLARI DA” Tüketici Yasası kapsamına alınmıştır. Her ne kadar konut satışının resmi şekilde yapılması gerekli ise de, (T.M.Y.’nın 706., B.Y.’nın, 213. ve Noterlik Yasasının 89. maddeleri.) arsa payı devri karşılığı yapılan inşaat sözleşmesi bunun ayrıcalığıdır....

    Sigorta poliçesi ile sigorta kapsamında hakları teminat altına alınan lehtarın, T10 olduğunu, müvekkili bankanın sigorta sözleşmesinin tarafı olmadığını, sözleşmenin nispiliği kuralına göre, sigorta sözleşmesi gereğince müvekkili bankaya tanınan hukuki imkanın, kredinin ödenmesini teminen sigorta şirketine müracaat edebilmek olduğunu, müvekkili bankanın, bunu yerine getirdiğini, ancak sigorta şirketinin herhangi bir ödeme yapmadığını, neticede alacaklı bankanın, borçlu murisleri hakkında icra takibi yapmak zorunda kaldığını, sözleşmenin nispiliği kuralı gereğince sözleşmeden doğan haklar ve yükümlülüklerin, sözleşmenin taraflarını bağlayacağı ve sözleşmenin yerine getirilmemesi halinde karşı tarafı ifaya zorlamak imkânının sözleşmenin taraflarına ait olacağı cihetle, sözleşmenin tarafı olmayan müvekkili bankayı, sigorta şirketine karşı dava açmaya zorlamanın usul ve yasaya aykırı olduğunu, bu hak ve imkanı sözleşmenin tarafı olan borçlu ve mirasçılarına ait olduğunu, sigortalı borçlunun...

    Dosya kapsamından, taraflar arasında 21.02.2008 gün ve 11100106 nolu “Devre mülk satış sözleşmesi”nin düzenlendiği sözleşme resmi olmadığından hak kaybına uğrayacağını belirterek davacının geçersiz sözleşmenin iptali ile borçlu olmadığının tespiti istendiği 21.02.2008 günlü devre mülk satış sözleşmesinin resmi şekilde düzenlenmediği anlaşılmaktadır. 4077 Sayılı Tüketicinin Korunması Hakkındaki Yasa’da değişiklik yapan 4822 Sayılı Yasa’nın 3/c maddesinde “konut ve tatil amaçlı taşınmaz malların”da tüketicinin korunması hakkındaki yasa kapsamına alındığı anlaşılmakta olup, aynı Yasanın 23. maddesine göre de bu Yasanın uygulanması ile ilgili olarak çıkacak her türlü uyuşmazlıkların tüketici mahkemesinde görüleceği hüküm altına alınmıştır....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Tüketici Mahkemesi Taraflar arasındaki tüketicinin açtığı tüketici kredisinden kaynaklanan alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü. K A R A R Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı...

        Akabinde sözleşmenin 12.5.2008 gün ve 2327 sayılı Başkanlık Olur’u ile feshedilip, teminatların gelir kaydedildiği, feshin ilgili firmaya ... 41. Noterliği’nin 14.5.2008 gün ve 20303 sayılı ihtarnamesiyle bildirildiği anlaşılmıştır. ... ile Yapı Endüstrisi İnş. Ltd. Şti arasında düzenlenen sözleşme incelendiğinde gelir paylaşımı şeklinde düzenlenmiş olup, bu sözleşmenin 5.1. maddesi hükmünde “Satışların yüklenici adına yapılacağı, dolayısıyla satış işlemlerinde kullanılacak sözleşmelerin alıcılar ile yüklenici arasında imzalanacağı, satış ilanlarında İdare adı ve Yüklenici adının birlikte kullanılacağı” yazılıdır. Yine sözleşmenin 5.4 maddesinde ise, Yüklenicinin satış yöntemi, satış bedelleri satış ilanları ve rakamlar konusunda İdarenin onayını alacağı, tüm ilan ve reklâm masraflarının ise yükleniciye ait olacağı kararlaştırılmıştır. Dosyada mevcut ilanlarda ......

          İnş. ve Elektronik San. Ltd. Şti. devralmıştır. Bu devir sözleşmesinde Başbakanlık Toplu Konut İdaresi’nin de muvafakatı bulunmaktadır. Akabinde sözleşmenin 12.5.2008 gün ve 2327 sayılı Başkanlık Olur’u ile feshedilip, teminatların gelir kaydedildiği, feshin ilgili firmaya ... 41. Noterliği’nin 14.5.2008 gün ve 20303 sayılı ihtarnamesiyle bildirildiği anlaşılmıştır. ... ile ... İnş. Ltd. Şti arasında düzenlenen sözleşme incelendiğinde gelir paylaşımı şeklinde düzenlenmiş olup, bu sözleşmenin 5.1. maddesi hükmünde “Satışların yüklenici adına yapılacağı, dolayısıyla satış işlemlerinde kullanılacak sözleşmelerin alıcılar ile yüklenici arasında imzalanacağı, satış ilanlarında İdare adı ve Yüklenici adının birlikte kullanılacağı” yazılıdır. Yine sözleşmenin 5.4 maddesinde ise, Yüklenicinin satış yöntemi, satış bedelleri satış ilanları ve rakamlar konusunda İdarenin onayını alacağı, tüm ilan ve reklâm masraflarının ise yükleniciye ait olacağı kararlaştırılmıştır....

            Mahkemece iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre; 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun'un 2-4 ve 73. maddelerine göre taraflar arasındaki temel ilişkinin vekalet sözleşmesine bağlı olarak sözleşmenin iptali davası olması gerekçesiyle, bu tür davalara bakmakla görevli mahkemenin tüketici mahkemesi olduğundan dava dilekçesinin görev yönünden reddine, kararın kesinleşmesine müteakip iki hafta içinde istem halinde dosyanın yetkili ve görevli İstanbul Tüketici Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir. Kararı, davacılar vekili temyiz etmiştir. Dava, arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinden kaynaklanan tapu iptali ve tescili istemine ilişkindir. 4077 Sayılı Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanun’un 3/e maddesinde, tüketici “bir mal veya hizmeti ticari veya mesleki olmayan amaçlarla edinen kullanan veya yararlanan gerçek ya da tüzel kişi” olarak tanımlanmıştır....

              Sözleşmenin 5.4 maddesinde ise; yüklenicinin satış yöntemi, satış bedelleri, satış ilanları konusunda İdarenin onayını alacağı, tüm ilan ve reklâm masraflarının yükleniciye ait olacağı kararlaştırılmıştır. Dosyada mevcut ilanlarda davalının logosu kullanıldığı halde, satış bedelinin mutlaka davalı adına açılacak hesaba yatırılacağına dair bir uyarı mevcut değildir. Davalı tarafından ibraz olunan Konut Edinme Rehberi başlıklı belgede de bu hususta bir düzenleme yer almamaktadır. Bu bağlamda dava konusu konutun bulunduğu projeye ait ilan ve tanıtımlar ile sözleşmenin belirtilen hükümleri birlikte değerlendirildiğinde, davacı tüketicinin yüklenici şirketin açtığı hesaba yatırdığı satış bedelinin taşınmazın teslim edilememesi nedeniyle geri ödenmesinden davalının da sorumlu olduğunun kabulünde ve icra inkar tazminatına hükmedilmesinde bir isabetsizlik bulunmadığından; davalının sair temyiz itirazları yerinde değildir....

                -Y A R G I T A Y İ L A M I – MAHKEMESİ :Tüketici Mahkemesi Taraflar arasındaki itirazın iptali istemine ilişkin davada İstanbul 4.Asliye Hukuk Mahkemesi ve İstanbul 4. Tüketici Mahkemesince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: - K A R A R - Dava, itirazın iptali istemine ilşikindir. Davacı, konut satış sözleşmesi (Protokol) uyarınca davalı tarafca kısmen ödenmeyen alacak için icra takibi yaptığını ve yapılan takibe itiraz edildiği gerekçesi ile itirazın iptalini talep etmiştir. İstanbul 4. Asliye Hukuk Mahkemesince, taraflar arasındaki taşınmaz alım satımından kaynaklanan uyuşmazlığın Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun kapsamında olduğu ve Tüketici Mahkemesinin görevli olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir. İstanbul 4....

                  Sulh Hukuk Mahkemesi tarafından ise, davacı şirket ile davalı gerçek kişi arasında imzalanan sözleşmenin .... korusundan faydalanma hakkı ve hizmet sözleşmesi olduğu ve kira sözleşmesi olmadığı, bu sözleşmeden faydalanacak kişinin gerçek kişi olduğu, Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanunun 3/1 c. maddesine göre tüketicinin tanımı yapılmış olup 3/1-c maddesinde tüketici "bir mal veya hizmeti ticari veya mesleki olmayan amaçlarla edinen, kullanan veya yararlanan gerçek ya da tüzel kişiyi ifade eder"....

                    UYAP Entegrasyonu