Davacı vekili her ne kadar açmış olduğu davanın menfi tespit davası olduğunu ileri sürmüş ise de dava dilekçesi incelendiğinde davacı vekilinin menfi tespit isteminin yanı sıra icra takip dosyasına ödenen bedelin ödenmesini de talep ettiği görülmektedir. Bu nedenle davacı vekilinin davası menfi tespit isteminden ibaret değildir. Davacı vekili menfi tespit isteminin yanı sıra icra takip dosyasına ödenen bedelin de iadesini talep etmiş olduğundan uyuşmazlık 6502 Sayılı Yasanın 73/A maddesine göre zorunlu arabuluculuk müessesine tabidir. Tüm bu nedenler ile ilk derece mahkemesi kararı mevzuata uygun olduğundan istinaf talebinin reddine dair aşağıdaki şekilde hüküm tesisi usul ve yasalara uygun görülmüştür....
TÜKETİCİ MAHKEMESİ TARİHİ : 01/04/2021 NUMARASI : 2021/620 E - 2021/132 K DAVA KONUSU : Tüketicinin Açtığı Menfi Tespit KARAR : Yukarıda tarafları ve konusu yazılı bulunan dava ile ilgili olarak, ilk derece mahkemesince verilen kararın istinaf edilmesi sebebiyle , dava dosyası üzerinde yapılan inceleme sonunda; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacılar vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilleri ile davalı arasındaki ilişkinin davalı firmadan mobilya satın alınması ile başladığını, davalı tarafından müvekkili aleyhine Küçükçekmece 1....
Taraflar arasındaki tüketicinin açtığı menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne, kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Dava, taraflar arasındaki sözleşme gereğince davalı tarafa yapılan nakit ödeme ve verilen senetlerin, davalı tarafın edimlerini yerine getirmemesi nedeniyle nakit ödemenin iadesi gerektiği, senetlerin bedelsiz kaldıklarından bahisle nakit ödemesi iadesi ile senetler nedeniyle borçlu olunmadığının tespiti istemine ilişkindir....
TÜKETİCİ MAHKEMESİ TARİHİ : 06/03/2020 NUMARASI : 2019/869 ESAS 2020/193 KARAR DAVA KONUSU : Tüketicinin Açtığı Menfi Tespit KARAR : Adana 2. Tüketici Mahkemesi'nin 06/03/2020 tarih ve 2019/869 Esas 2020/193 sayılı kararı ile kurulan hüküm nedeniyle davalı vekilinin istinaf başvurusu ile ilgili yapılan esas incelemesinde; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ : DAVA DİLEKÇESİNDE ÖZETLE : Davacı müvekkilin dava dışı Mehmet Delikanlı'nın davalı bankadan kullandığı tüketici kredisine kefil olduğu, kredi taksitlerinin vadesinde ödenmemesi üzerine davalı banka tarafnıdan dava dışı borçlu ve davacı müvekkil hakkında Adana 2....
Hukuk Dairesi’nin 2019/1509 esas ve 2019/1299 karar sayılı kararında, tüketicinin açtığı menfi tespit davasında ticari dava niteliğindeki menfi tespit davalarının açılabilmesi için arabuluculuğa başvurma zorunluluğu bulunmadığından ilk derece mahkemesince verilen kararın gerekçesinin usul ve yasaya aykırı olduğu anlaşıldığından davacının istinaf talebinin kabulüne ve İstanbul 6. Tüketici Mahkemesi’nin 2019/20 esas ve 2019/161 karar sayılı kararının kaldırılmasına karar verildiği, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesi’nin 2019/2520 esas ve 2019/2418 karar sayılı kararında, 3. şahıs tarafından açılan menfi tespit davalarının alacak davası mahiyetinde değerlendirilemeyeceğinden, somut olay yönünden davacı tarafın arabulucuya başvurma zorunluluğunun bulunmadığını, açıklanan nedenlerle davacının vekilinin istinaf isteminin kabulü ile kararın kaldırılmasına karar verildiği görülmüştür. IV....
Bu nedenle davacının açtığı menfi tespit davasında Tüketici Mahkemesi'nin görevli olması nedeniyle mahkememizin görevsizliğine dair aşağıdaki şekilde karar vermek gerekmiştir....
TÜKETİCİ MAHKEMESİ TARİHİ : 16/09/2022 NUMARASI : 2022/778 ESAS - 2022/648 KARAR DAVA KONUSU : Tüketicinin Açtığı Menfi Tespit KARAR : İlk derece mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına yönelik davacı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuş ve dosya istinaf incelemesi yapılmak üzere dairemize gönderilmiş olmakla 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353. maddesi uyarınca dosya incelendi. TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı tarafından müvekkili aleyhine Konya 2....
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davalı T1 ile müvekkili arasındaki ilişkinin tüketici ilişkisi olduğunu, dava, tüketicinin açmış olduğu menfi tespit davasıdır denilerek gerekçeli kararda açıkça belirtildiğini, davanın usulden reddi gerekse de mahkemenin aksi kanaatte olması halinde davanın esastan reddi gerektiğini, davacının müvekkiline olan borcunu ikrar etmiş olması sebebiyle HMK 188/1 , 188/2 maddeleri gereğince bu davayı açmasının kötü niyetli olduğunu, müvekkili tarafından borca binaen icra takibi başlatıldığını, bu icra takibine borçlu tarafından itiraz edilmeyerek takibin kesinleştiğini, menfi tespit davalarının borcun olmadığının belirlenmesi için açılan davalardan olduğunu, ilk derece mahkemesi tarafından tüketici hukukunda uzmanlığı olmayan bir bilirkişiye dosyanın tevdi edildiğini, dosya tevdisinde hangi konuda bilirkişilik yapacağının bildirilmediğini, bu durumların hukuka aykırı olduğunu, tüm bu nedenlerle yerel mahkeme tarafından verilen kararın kaldırılmasını, davanın...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Tüketici Mahkemesi Taraflar arasındaki menfi tespit hukukuna ilişkin davada Ankara 6. Tüketici ile 4. Asliye Ticaret Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belli edilmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Davacı, konut satışından kaynaklanan teminat senetleri için menfi tespit ve icra takibinin iptalini talep etmiştir....
İstinafa konu menfi tespit davası ise 06/05/2019 tarihinde açılmış ve aynı icra dosyasından dolayı borçlu olmadığının tespitine yönelik olduğu görülmüştür. Borçlu hakkında yapılmış bir takibin bulunduğu ve alacaklının itirazın iptali davası açmadığı durumlarda borçlunun itirazın iptali davasının açılmasını beklemeden menfi tespit davası açmada hukuki yararı vardır. Ancak menfi tespit davasından önce açılan itirazın iptali davasından sonra menfi tespit davası açılması durumunda hukuki yararın bulunup bulunmadığının mahkemece değerlendirilmesi gerekir. Somut olayda, yapılan bir icra takibine itiraz üzerine, alacaklı tarafından “itirazın iptali” davası açılması durumunda, menfi tespit davasında ileri sürülebilecek iddialar, itirazın iptali davasında savunma sebebi olarak ileri sürülebileceğinden, bu durumda borçlunun ayrı bir menfi tespit davası açmakta hukuki yararı bulunmadığı açıktır....