"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde taraflar avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü. KARAR Davacı davalı müteahhitten satın aldığı taşınmazın 17.8.1999 tarihli Marmara Depreminde yıkıldığını ve çocuklarının da öldüğünü bildirerek 30.000 YTL maddi tazminat ve 2.500 YTL manevi tazminatın tahsiline karar verilmesini talep etmişlerdir. Davalı davanın reddini dilemiştir....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Y A R G I T A Y K A R A R I Dava, Tüketicinin Korunması Hakkında Kanundan kaynaklanan maddi ve manevi tazminat istemine ilişkin olup, karar asliye hukuk mahkemesince verilmiştir. Davanın bu niteliğine göre, inceleme görevi Yargıtay 13.Hukuk Dairesinindir. Bu itibarla dosyanın gerekli inceleme yapılmak üzere Yüksek 13.Hukuk Dairesine gönderilmesine, 1.3.2007 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Mahkemece, toplanan delillere göre; davacının davalılar hakkında açtığı maddi tazminat davasının feragat nedeni ile reddine, davacının davalılar ... ve ... hakkında açtığı manevi tazminat davasının kısmen kabulüne, 7.500,00 TL manevi tazminatın kaza tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte bu davalılardan müteselsilen alınarak davacıya verilmesine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde bir usulsüzlük bulunmamasına göre davacı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan ve yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir. 2-Dava, trafik kazasından kaynaklanan maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir....
Yerel mahkemece, önceki kararda direnilerek maddi ve manevi tazminat talebi yönünden davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir. Karar, davacılar vekili tarafından temyiz edilmiştir....
İlk derece mahkemesince, davanın kısmen kabulüne, 114.437,50 TL maddi tazminatın olay tarihi olan 23/05/2007 tarihinden itibaren işleyen yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, 35.000,00 TL manevi tazminatın olay tarihi olan 23/05/2007 tarihinden itibaren işleyen yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiş, karara karşı taraflarca istinaf yoluna başvurulmuştur. Bölge adliye mahkemesince, davalı tarafın kusuru oranında meydana gelen zarardan sorumlu olduğu, belirlenen maddi tazminat ve davacının meydana gelen iş görememe durumu nedeniyle hükmedilen manevi tazminat miktarı takdirinde hukuka aykırılık olmadığından davacı vekili ile davalı vekilinin istinaf taleplerinin esastan reddine karar verilmiş, karar davalı tarafından temyiz edilmiştir. Dava, davacının, davalı şirkete ait otelde konakladığı sırada otel bünyesindeki aqua parkta yaralanmasından kaynaklanan maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir....
Dava, ayıplı hizmet nedeni ile tüketici tarafından açılan maddi ve manevi tazminat talebine ilişkindir. Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkillerinin davalı şirket aracılığı ile 27/06/2019 tarihinde yurt içi otel mesafeli satış sözleşmesi imzaladıkları sözleşmeye konu otel hizmetinin ayıplı olduğu, otel hizmetinin ayıplı olması sebebi ile davalı şirkete ödenen bedel ile oteldeki hizmetin ayıplı olması sebebi ile hastane ve ilaç giderine ilişkin maddi tazminat ile manevi tazminat talebine karar verilmesini talep etmiştir....
Tarafların dava dosyasına sundukları protokolün 5. maddesine göre taraflar birbirlerinden tazminat talepleri bulunmadıkları gibi, duruşmada da protokolün bu maddesinde değişikliğe gitmemişlerdir. Davacı tarafın aile mahkemesi kararının kesinleşmesinden sonra eldeki manevi tazminat davasını açtığı görülmektedir. Davacı tarafın eldeki manevi tazminata konu ettiği maddi olaya da dayanarak aile mahkemesinde açtığı boşanma davasında ayrıca manevi tazminat talep ettiği, aile mahkemesinde yapılan yargılama sırasında tarafların anlaşmaları doğrultusunda davacının manevi tazminat isteminden vazgeçtiği, davacının artık aynı maddi olaya ilişkin olarak maddi ve manevi tazminat talep edemeyeceği dikkate alındığında, ilk derece mahkemesince davanın reddine karar verilmesi gerekirken, manevi tazminat davasının kısmen kabulüne karar verilmesi usul ve yasaya uygun düşmemiştir....
İş Mahkemesi'nin 2012/561 Esas ve yine Bursa 3. İş Mahkemesinin 2014/258 Esas sayılı dosyaları ile iki ayrı manevi tazminat davası açtığı açıktır. Yukarıda da belirtildiği üzere manevi tazminat davaları niteliği gereği bölünemez, yani davacının manevi zararını kısmi dava yoluyla talep etme imkanı yoktur. Hal böyle olunca davacının zaten derdest olan ilk manevi tazminat davası akabinde Bursa 3. İş Mahkemesinin 2014/258 Esas sayılı dava dosyası ile ikinci kez manevi tazminat istemesinde korumaya değer bir menfaatinin bulunduğundan söz etme imkanı bulunmamaktadır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İş Mahkemesi Davacı, iş kazası sonucu maluliyetinden doğan maddi ve manevi tazminatın ödetilmesine karar verilmesini istemiştir. Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kısmen kabulüne karar vermiştir. Hükmün, taraf vekilleri tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okundu, işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar verildi. K A R A R Dava, iş kazası sonucu meydana gelen sürekli iş göremezlik nedeniyle sigortalının maddi ve manevi zararının giderilmesi istemine ilişkindir. Mahkemece maddi ve manevi tazminat taleplerinin kısmen kanulüne karar verilmiştir....
Davacı manevi tazminat da talep etmiş olup, kaybolan kitapları nedeniyle sınavlarda zorlandığını ve kaybolan eşyaları nedeniyle sıkıntılı günler geçirdiğini, iddia etmiştir....