Şubesi'nde bulunan hesaptan otomatik ödeme yöntemi ile sigorta primlerinin ödemesi yapılırken hesapta bakiyenin sıfırlanması nedeniyle bahsi geçen aya ilişkin çalışanların sigorta primlerinin ödenemediğinin tespit edildiğini, akabinde müvekkili şirket tarafından söz konusu döneme ilişkin olarak ödeme yapılmak istenmiş ise de, ödemenin davalı şirket tarafından 31.05.2012 tarihinde haricen yapıldığının öğrenildiğini, sözleşmenin haksız feshi nedeniyle müvekkili şirket kar kaybına uğradığı gibi, işin başladığı dönemden sözleşmenin haksız feshine kadar olan dönemler arasında yapmış olduğu masraflarında karşılanması gerektiğini belirterek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla sözleşmenin haksız feshi nedeniyle belirsiz alacak olarak şimdilik 100.000,00 TL kar mahrumiyetinin, sözleşmenin haksız feshi nedeniyle sözleşme süresince müvekkili şirket tarafından yapılan personel giderlerinden oluşan masraflar toplamı 221.301,73 TL, sözleşmenin haksız feshi nedeniyle sözleşme süresince müvekkili...
Mahkemece toplanan delillere göre; Uşak Ticaret Sicil Memurluğundan gönderilen cevabi yazıda davalı şirketin yetkili temsilcisinin İsmail Dinçer olduğunun bildirildiği, protokolde davalı şirket adına imzası bulunan Ünal Oralalp'in davalı şirkette ortaklığının bulunmadığı ve şirketi temsil yetkisi olmadığının bildirildiği görülmekle, dava konusu yapılan sözleşmenin davalı şirketi bağlamayacağı sonuç ve kanaatine varıldığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava dosyaya sunulan çekler nedeniyle menfi tespit istemine ilişkin olup, mahkemece bu çekler üzerinde inceleme yapılmadan sadece sözleşmedeki imzanın davalı şirketi bağlamayacağından bahisle red kararı verilmişdir....
İhtarname içeriklerinden ve dosya kapsamından davalının teslim ile ilgili sözleşme yükümlülüklerini yerine getirmediği, sözleşmenin feshinde davacının haklı olduğu, bu nedenle teminat çekinden ötürü davacının borcunun bulunmadığına karar verilmiş, hüküm taraf vekillerince temyiz edilmiştir. 1-Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davalı vekilinin temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir. 2- Davacı vekilinin temyiz itirazları yönünden yapılan incelemede, menfi tespit davası açıldıktan sonra 25.04.2014 tarihinde dava konusu çekin ödendiği bankadan gelen yazıdan anlaşılmaktadır. Bu durumda İİK.'nın 72. maddesi gereğince açılan menfi tespit davası istirdat davasına dönüşmüştür....
Bu durumda hükme esas rapor ve ek raporu düzenleyen bilirkişilerden yeniden alınacak ek raporla ilk yükleniciyle yapılan sözleşmenin feshinden sonra yeniden ihaleye çıkılması ve 2. yüklenici ile sözleşme yapılması için gereken makul sürenin tespit ettirilmesi, ikinci yüklenici ile 30.04.2002 tarihinde yapılan sözleşmenin makul sürede olup olmadığının saptanması, ikinci ihaleyle sözleşmenin makul süre içinde yapılmış olması halinde halen işlerin ne miktar bedelle yaptırılabileceği tespit ettirilip sözleşmenin 18. maddesindeki yönteme göre menfi zararın hesaplattırılıp hüküm altına alınması gerekirken eksik inceleme sonucu yazılı şekilde hüküm tesisi doğru olmamış, kararın bozulması gerekmiştir. SONUÇ:Yukarıda (1.) bendde yazılı nedenle fer’i müdahil ......
Maddesine aykırı davranarak davalının sözleşmeye aykırı hareket ettiğini, Sözleşmenin 7. Maddesinde Davalının “işyerini kapatmamayı taahhüt ettiğini” Sözleşmenin 3. Maddesinde sözleşmenin süresinin davalının 5000 koli/kasa miktarında ürün satın almasıyla sona ereceğinin kararlaştırıldığını, Sözleşmenin 8. Maddesinde davalının sözleşmeyi ihlali halinde 20.000-TL cezai şart ödemeyi kabul ettiğini, sözleşmenin özel hükümler bölümünün 1. maddesinde sözleşmenin imzası ile birlikte davalıya ödenmiş olan 20.000-TL KDV dahil ödemenin sözleşmenin süresinden önce feshi halinde kıstelyem usulü hesaplanarak KDV”si ile birlikte davacıya iade edileceği, sözleşmenin özel hükümler bölümünün 2. maddesinde davalıya promosyon amacıyla %100 iskontolu olarak verilecek ürün ve malzeme bedellerinin; sözleşmenin süresinden önce feshi halinde kıstalyavm usulü belirlenecek olan kısmını KDV'si ile birlikte davacıya iade edileceğini, sözleşmenin özel hükümler bölümünün 3....
ispat edilemediği gibi sözleşmenin feshinde taraflar ortak kusurlu görüldüğünden bu kalem talebin yerinde görülmeyerek reddine karar vermek gerektiği, davacının, davalı taşeronun işi geciktirmesi nedeniyle sözleşmeden doğan gecikme cezası kapsamında şimdilik kaydıyla 15.000,00 TL alacağın tahsili isteğinde bulunmuş olduğu, sözleşmenin 20. maddesinin cezalar başlıklı ve ifaya ekli cezai şart olup, cezanın istenilebilmesi için alacaklının ifadan vazgeçmemesi gerektiği, sözleşme feshedildiğinden bu kalem talebin yerinde görülmeyerek reddine karar vermek gerektiği, davacının, sözleşme ve mahkeme tespit giderleri kapsamında şimdilik kaydıyla 2.500,00 TL alacağın tahsili isteğinde bulunmuş olduğu, dosya kapsamında herhangi bir tespit dosyasının delil olarak bildirilmediği, sözleşme masraf belgesi de sunulmadığı gibi sözleşmenin feshinde ortak kusurlu olduklarından bu kalem talebin yerinde görülmeyerek reddine karar vermek gerektiği, davacı tarafın toplam 8 adet 525.000,00 TL bedelli çeklerden...
in imzaladıkları sözleşmenin hiçbir şekilde davalı şirketi bağlamayacağını belirterek, davanın reddini istemiştir. Davalı ... davaya cevap vermemiştir....
Tesisi İnşaatı işine ilişkin olarak yapılan 03.04.2008 tarihli sözleşme uyarınca, davacı tarafın davalıya 11.04.2008 tarihinde yer teslimini yaptığı, sözleşme konusu işin öngörülen süre içinde davalı tarafça yapılmadığı, 22.09.2008 tarihli tutanakla bu durumun tespit edildiği, bu nedenle davacı tarafça sözleşmenin feshedilmek zorunda kalındığı, davalı tarafın, ekonomik kriz nedeniyle maliyetlerin arttığı, bu durumun mücbir sebep olduğu belirtilerek sözleşmenin iptali için açtığı davada,......
Sulh Hukuk Mahkemesi’nin 2012/31 değişik iş dosyasıyla tespit davası açıldığını, hazırlanan raporda yapılmayan imalatlar, yapılmış gibi gösterilen imalatlar, yapılmayan imalat kalemleri için yapılan ödemeler, hatalı ve eksik imalatlar ile yapılan fazla ödemelerin tek tek tespit edildiğini, bunun üzerine Beyoğlu 8. Noterliği’nden keşide edilen 06/02/2013 tarihli ihtarnameyle 18/07/2006 ve 09/04/2007 tarihli sözleşme ve ek sözleşmenin feshedildiğini, sözleşmenin bankayla akdedilmediğini, sözleşmenin tarafının ... olduğundan davalının taraf sıfatı bulunmadığını, yüklenicinin suç mahiyeti taşıyan yasak fiillerde ve davranışlarda bulunduğunun tespit edilmesi nedeniyle sözleşme feshedildiğinden davanın reddine karar verilmesi talep etmiştir....
İddia, savunma, dosya içeriği deliller ve alınan bilirkişi raporlarına göre; eldeki davanın davacının, taraflar arasında akdedilen 01/03/2016 tarihli sözleşme kapsamında davalıdan alacağı istemine dayalı alacak davası olduğu, davalının ise taraflar arasındaki akdi ilişkiyi inkar etmediği fakat davacıya borcunun bulunmadığı, ayrıca takas-mahsup def'inde bulunduğu tespit edilmiştir. Öncelikle taraflar arasında 01/03/2016 tarihli sözleşmenin imzalandığı hususunda ihtilaf bulunmamaktadır. Taraflar arasında akdedilen 01/03/2016 tarihli sözleşmenin 2.maddesinde ''Sözleşmenin konusu'' düzenlenmiştir. Sözleşmenin 2.maddesi: ''İşbu sözleşmenin konusu; Şirket'in sahibi ve işletmecisi olduğu, işbu sözleşmenin 3.3 maddesinde belirtilen adrese, ...'in yayıncısı olduğu ...'nin ve ......