Bu kere dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği konuşulup düşünüldü: - K A R A R - Asıl ve birleşen davalar, eser sözleşmesinden kaynaklanmakta olup, yüklenici iş ortaklığı tarafından açılan asıl ve birleşen davalar sözleşmenin haksız olarak feshi nedeniyle muarazanın men’i, teminat mektuplarının iadesi ve haksız fesih nedeniyle tazminat, kesin hesap alacağı ile malzeme bedeli, sözleşmenin uyarlanması, mümkün olmazsa feshi; iş sahibi tarafından açılan birleşen davalar sözleşmenin haklı olarak feshi nedeniyle ikinci ihale sürecinde fazladan ödenen danışmanlık hizmet bedeli, iki ihale arasındaki fark nedeniyle uğranılan menfi zararın tazmini ve yurt dışından ithal edilip kredisi iş sahibi tarafından ödenmesine rağmen, kullanılmayan malzeme bedeli ve iş sahibinin kendisine ait boru fabrikasında üreterek yüklenici iş ortaklığına satıp teslim ettiği boru malzemelerinin bedellerinin tahsili istemine ilişkindir....
A.Ş. tarafından davalıya ödenen ve sözleşmenin erken terki halinde iade edilmesi gereken bayilik hizmet bedelinin, kendisi tarafından karşılanacağını taahhüt ettiğini, bu nedenle davacı tarafından ödenen bedelin transfer bedeli ile Lukoil standartlarında istasyon yenileme bedeli olduğunu, iade edilecek bir bedel bulunmadığını, davacı ile diğer davalının kanuna karşı hile yaptıklarını, diğer davalının kanuna karşı hilesinin müvekkilini bağlamayacağını, davacının pazarın kaldıramayacağı kadar bayilik verdiğini, ticari faaliyetin yürütülme şansı kalmadığı için müvekkilinin sözleşmeyi feshetmek zorunda kaldığını, yatırımın bayiye ve bayilik sözleşmesini dayanak alan protokole istinaden yapıldığını, davacının yaptığı yatırımın fesih tarihine kadar sebepli olduğunu, fesih ile sebepsiz hale düştüğünü ve muaccel olduğunu, davacı tarafından bedelin iadesinin talep edildiği ihtar ile de diğer davalının temerrüde düştüğünü, davacının diğer davalının tanzimi ile kendisine teslim ettiği faturaları gider...
Davalı vekili, sözleşmenin feshi sebeplerinin sözleşmenin 18. maddesinde sayıldığını, davacının keyfi olarak sözleşmeyi feshederek bakiye borcunu ödemediğini ve temerrüde düştüğünü, sözleşmenin feshi haklı olsa bile sözleşmenin 19.2 maddesi uyarınca müvekkilinin satış bedeli toplamının %10'unu tenzil etme hakkı bulunduğunu, sözleşmenin 21. maddesi uyarınca müvekkilinin defterlerinin kesin delil olarak kabul edildiğini, davacının haksız feshi nedeniyle müvekkilinin zarara uğradığını bildirerek, davanın reddi gerektiğini savunmuştur....
Sürekli borç ilişkisi doğuran sözleşmelerden olan uzun süreli kira sözleşmesinin süresinden önce feshi halinde, peşin ödenen yabancı para cinsinden olan kira bedelinin fesihten sonraki süreye ilişkin olan kısmının kiraya veren tarafından kiracıya iadesi gerekir. Yabancı para cinsinden olan kira bedelinden kullanımın olmadığı fesihten sonraki süreye isabet eden kısmının iadesinde döviz cinsinden veya Türk Lirası üzerinden talepte bulunulabilir....
olarak maddi tazminat yönünden; 7.133-TL daire içindeki eksik işler bedeli, 1.432,20-TL ortak alan eksik işler bedeli 98,34-TL ihtarname bedeli olmak üzere toplam dava değerini 8.663,54-TL’sına ıslah ettiğini beyan etmiştir....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Tüketici Mahkemesi Taraflar arasındaki sözleşmenin feshi davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü....
Temyiz dilekçelerinin süresi içinde verildiği anlaşıldıktan ve hazır bulunan taraflar avukatları dinlendikten sonra eksiklik nedeniyle mahalline iade edilen dosya ikmâl edilerek gelmiş olmakla dosyadaki kağıtlar okundu işin gereği konuşulup düşünüldü: - K A R A R - Dava, eser sözleşmesinden kaynaklanmakta olup, mahkemece 18.06.2009 tarihli sözleşmenin uygulanmasının imkânsız olduğunun tespiti ile 31.462,00 TL'nin davalıdan tahsiline karar verilmiş, hüküm taraf vekillerince temyiz olunmuştur. 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle dava tarihinin 03.12.2009 olması gerekirken, karar başlığında 11.12.2009 olarak yazılmasının maddi hata olup, mahallinde her zaman düzeltilmesinin mümkün bulunmasına, dava dilekçesinde sözleşmenin iptâli istenmiş ise de; tek taraflı irade beyanı ile sözleşmenin feshi mümkün olup, mahkemece bu hususta bir karar verilmemesi sonuca etkili olmadığından ve davada istenen de fazla ödenen iş bedeli olduğunun...
ın kaydının bulunduğu koleje getirilip götürülmesi amacı ile davalı firma ile taşıma sözleşmesi imzaladığını ve sözleşmede belirtilen 4.436,00 TL'nin kredi kartından peşin olarak ödendiğini, öğrencinin söz konusu okuldan kaydının alınarak başka bir okula kaydının yapılması nedeniyle davalı firmadan para iadesi talep edildiğini ancak davalı firmanın bu talebi reddettiğini ileri sürerek dava konusu sözleşmenin feshi ile HMK'nın 107. maddesine göre yapılan ödemeden düşecek bedel hesaplanarak kalan bakiyenin faiziyle birlikte iadesini talep ve dava etmiş, 25/02/2015 havale tarihli dilekçesi ile dava değerini 4.436,00 TL'ye yükseltmiştir. Davalı vekili, görev itirazında bulunmuş ve sözleşme serbestisi kapsamında imzalanan sözleşmenin içeriği gereği para iadesi yapılamayacağını savunarak davanın reddini istemiştir....
İhale ile en yüksek teklifi yapanın, sözleşmenin tarafı haline gelmesi ve mülkiyetin geçmesine ilişkin düzenlemeler ise hukuki güvenlik içinde satıştan sağlanan amacın en yüksek seviyede sağlanmasına yöneliktir. Somut olayda, bedeli paylaşıma konu taşınmazın, ....04.2010 tarihinde yapılan ihalesinin feshi istemiyle ... ... Hukuk Mahkemesi'nin 2010/... Esas sayılı dosyası ile açılan davada ihalenin feshi davasının reddine karar verildiği, kararın kesinleştiği anlaşılmıştır (İİK'nın 134, 135). Bu itibarla mahkemece, ihalenin kesinleşme tarihine göre sıra cetveline dahil alacakları hesaplayan sıra cetvelinin doğru olması sebebiyle şikayetin reddi gerekirken, ihalenin feshi davasının açılmadığı durumda geçerli olan yazılı gerekçeye dayalı karar verilmesi doğru olmamıştır....
Ancak, depozito sadece abonenin kullanım borcu olarak ödenmeyen borçlarına yönelik bir güvence teşkil etmektedir.Sözleşmenin erken feshi sebebiyle sözleşmenin feshi sonrası davalının tahakkuk ettirdiği cezai şart faturası ise ödenmemiş enerji kullanım faturası olarak kabul edilemez.Bu nedenle davacının sözleşmenin feshi sebebiyle ödediği güvence bedelini geri alması gerektiği,ayrıca sözleşmenin erken feshi iddiasına dayalı olarak davalının ceza tahakkuk faturası yönünden açtığı davanın ise başka bir alacak davası olduğu kabul edilmelidir. İst 34 XX 211/277 E.sayılı davada, elektrik şirketinin davacı olduğu ve güvence bedelini mahsup ettikten sonra ceza faturasından kalan bakiye alacağın edildiği takibe karşı yapılan itirazın iptalinin talep edildiği anlaşılmıştır....